Yönetim Teorisi


İnsan İlişkileri Yaklaşımının Dayandığı (Davranışsal Yaklaşım)Bazı Araştırmalar



Yüklə 165,14 Kb.
səhifə7/12
tarix29.08.2023
ölçüsü165,14 Kb.
#121072
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   12
Yönetim-III.-DERS-Toriler

İnsan İlişkileri Yaklaşımının Dayandığı (Davranışsal Yaklaşım)Bazı Araştırmalar

  • K. Lewin ve arkadaşlarının önderlik araştırması
  • Çocuklara maske yaptırma çalışmasında yöneticilerde üç önemli bulgu saptamışlardır.

    1- Otoriter davranış ile iş ve görevi kendisi belirleyen yönetici ile çalışan çocukların bir kısmı söz dinlemiş bir kısmı tamamen karşı çıkmış yöneticiyi şiddetle eleştirenler olmuş. Bu grupta verimlilik çok yüksek fakat yapılan maskelerin kalitesi çok düşük çıkmıştır.

  • 2. İkinci tip önder; Astlarına tam bir serbestlik tanımış herkesin dilediği maskeyi yapabileceğini söylemiş.
  • Grup üyeleri bireysel davranarak, teknik bilgi alışverişi ve işbirliği yapılmamış.
  • Bu durumda iş verimsiz miktarı düşük olmuş ve yapılan ürünün kalitesi de çok kötü olmuştur. Çünkü bu yönetici grup üyelerine işin yapılışını anlatırken onlarla duygusal yönden kaynaşmamıştır.
  • 3. Üçüncü tip önder ise; Demokratik ve katılımcı bir yönetim biçimi gerçekleştirmiştir.
  • Çocuklara yön vermiş ve onların faydalı ve yaratıcı fikirlerinden yararlanmıştır. Yol gösterici öğütlerde bulunmuş ve tam bir işbirliği gerçekleştirmiştir.
  • Grup üyeleri duygusal yönden birbirleriyle kaynaşmışlardır. Dostça ve yakın ilişki kurup çalışma sonuna kadar bunu sürdürmüşlerdir.
  • Bu grupta verimlilik iyi, fakat üretilen maske otokratik yönetici grubundan daha az olmuştur.
  • Ancak yapılan maskelerin kalitesi diğerlerinden çok daha üstün olmuştur.
  • Sonuç: Bu çalışma ve deneyler yönetimde insanca davranışların ve duyguların önemli olduğunu ortaya koymuştur.

DAVRANIŞSAL YAKLAŞIM

B) Hawthorne Araştırmaları ve Elton Mayo

  • Davranışsal yaklaşım Bilimsel Yönetim akımını temel alan bir akım olmuştur. 1924’te başlayan araştırmalar 1930’larda sonuç almıştır.
  • Davranışsal yaklaşımın oluşması için Amerikanın Hawtorne kasabasında örgütün fiziksel ve teknik şartlarının değişmesinin örgütsel verimliliğe etkilerini ortaya koymak için birçok deney yapıldı.
  • Bu deneyler sonunda elde edilen sonuçlar;
  • Bireyler diğer üretim faktörlerinden biri olarak düşünülemez, çok farklıdır. Değişik durumlarda tepkileri farklı olan bireyler örgütte ayrı bir inceleme konusu olmalıdır.
  • Bu araştırmada teknik ve fiziksel koşulların kontrol edildiği bunlarda değişiklik olmadığı ortamlarda bile verimlilik artışının devamlı olmasının nedeni,
  • grup oluşturma, grupta arkadaşlık ve sevgi bağlarının güçlü olması, işletme sahip ve yöneticilerinin davranışlarında olumlu yönde değişmelerin işçiler üzerinde işletmeyi ve üstlerini benimseme duygusu yaratması, çalışma ortamının beşeri havasını değiştirmiş, verimliliğin sürekli artmasına neden olmuştur.
  • Örgütün insana, insanında örgüte ihtiyacı vardır.
  • Bireyler birbirinden farklıdır. Bu düşünce Taylor’un düşüncesi ile çelişmektedir.
  • İnsan bir bütün olarak ele alınmalıdır.
  • İnsan diğer üretim faktörlerinden farklıdır.
  • Örgüt sosyal bir sistemdir.
  • Davranışsal yaklaşımda insanlar yalnız üretim faaliyetinde bulunmaz, aynı zamanda sosyal sistemle ilgili faaliyette de bulunur.
  • Mayo ve arkadaşları tarafından yapılan bu incelemeler, yönetimde yeni bir düşünce ve fikir akımına neden olmuştur. İşçilerle yapılan mülakatlarda ücret, aydınlanma, sıcaklık, gürültü gibi çalışma koşulları değil,
  • işyerindeki moral ortamı, kişilerarası iyi ilişkiler ve duygusal anlaşmalar, örgütsel etkinlik ve verimliliği etkileyen temel faktörler olduğudur.

Yüklə 165,14 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   12




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə