42 Hayrettin Kızıl
Dicle Üniversitesi İlahiyat
Fakültesi
Dergisi, 2010/2, c. 12, sayı: 2
ristiyanlığın yok olması için çalışıyorlardı.
24
Görüldüğü gibi,
monastisizmi, şeytanların etkisinden kurtulma ve Tanrı’ya daha
yakın olma arzusundan kaynaklanan dini kaygılara dayandıran
Hannay, konu ile ilgili olarak İncil’den şu bölümleri vermiştir:
“Dünyayı ve dünyaya ait şeyleri sevmeyin. Dünyayı sevenin
Baba'ya sevgisi yoktur. Çünkü dünyaya ait olan her şey, doğal ben-
liğin tutkuları, gözün tutkuları ve maddi yaşamın verdiği gurur Ba-
ba'dan değil, dünyadandır.
”
Yuhanna, 2/15-16
Hıristiyan monastisizminin kökeninde ortaya çıktığı dönem-
deki dini şartları da aramak gerekir. Hıristiyanlık dininin ilk münte-
sipleri, Roma İmparatorluğu’nun yanı sıra dünyaya bağlanmış Ya-
hudi toplumu ve Yahudi din adamlarıyla da uğraşmak zorunda kal-
mışlardı. Matta İncil’inde Hz İsa’nın o dönemde yaşayan Yahudi
din adamlarını uyardığı görülmektedir.
25
Hatta, Matta, 21: 12-13’te
Yahudi mabedini maksat dışı kullandıkları için Hz İsa’nın satıcıları
kovduğu bildirilmektedir. Hz İsa’nın ortaya çıktığı dönem aynı za-
manda din adamlarıyla ilgili skandalların, siyasi ve ahlaki suiisti-
mallerin, menfaat kavgalarının sıkça görüldüğü bir dönemdi.
26
Böy-
le bir ortamda gelişen Hıristiyanlık, bünyesinde bu çarpıklıklara
karşı bir tavır geliştirdi.
Wishart ise, İsa Mesih zamanından beri Hıristiyanlar içerisin-
de her dönem, Hıristiyanlığı tüm dünyevi zevklerden tam bir ayrıl-
ma olarak anlayan Hıristiyanlar olduğunu ifade etmiştir. İlk asırlar-
dan itibaren birçok Hıristiyan’ın tek yöntem olarak eremit yaşantıyı
benimsediğini kaydeden Wishart’a göre eremitler sadece dünyadan
değil, dünyanın içine sızmış olduğu kiliseden de kaçıyorlardı.
27
Yukarıda ifade edilen monastiklerin dünyanın içine sızmış ol-
duğu kiliseden de uzaklaşmış olmayı istedikleri iddiasını Lowther
Clarke da belirtmiştir. Hıristiyanlar arasında monastisizmin ortaya
24
Hannay, s. 33–38.
25
Bkz Matta, 16: 6–12 ve 23: 2–28.
26
Şinasi Gündüz, Hıristiyanlık, İSAM, İstanbul 2008, s. 16.
27
Wishart, s. 29.
Hıristiyan Monastisizminin Kuruluşu 43
Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2010/2, c. 12, sayı: 2
çıkmasının birçok nedeni olduğunu söyleyen Clarke, monastisizmin
aynı zamanda dünyevileşen kiliseye karşı bir tepki de olduğunu
belirtmiştir.
28
Bu iddia, kilisenin ilk dünyevileşmesi ve devlet-kilisesi haline
gelmesinin IV. asırda Roma İmparatorluğu zamanında resmi din
olarak kabul edilmesinden sonra olduğu şeklindeki mevcut gelenek-
le
29
çelişmektedir. Bu geleneğe göre bu tarihlerden önce kilisede
manevi ruh nispeten yüksek ve saf bir şekilde mevcuttu.
30
Harnack, kilisenin dünyevileşmesinin IV. asırdan sonra başla-
dığı inancının yanlış olduğunu bundan çok önceleri dünyevileşme-
nin başladığını söylemektedir. Harnack’a göre kilisedeki hiyerarşik
sistem sadece özgürlüğü kısıtlamamış aynı zamanda kardeşliğe de
zarar vermiş, kilisenin Neoplatonculuktan etkilenmesi ise kilisedeki
saf dini görüşün kaybolmasına neden olmuştur.
31
Kilisedeki mane-
vi ruhun zayıflaması sonucu, kilise artık her sınıf ve her durumdaki
insanlara huzur ve kurtuluş veremediğinden bu dönemden itibaren
köylerden ve şehirlerden çok sayıda Hıristiyan’ın çöllere ve dağlara
göçü başlamıştır.
32
Monastisizmde, ilk Hıristiyanlığa bir arzunun mevcut olması
monastiklerin kilisenin dünyevileşmesinden kaçması sonucu ortaya
çıktığı iddiasını güçlendirmektedir. Fakat ilk dönemlerden itibaren
monastiklere rastlanması ise aynı iddiayı tarihi olarak zayıflatmak-
tadır. Aslında monastik düşünceyi tek bir nedene veya tek bir dö-
neme dayandırmak hatalıdır. Hıristiyan monastisizminin ortaya çı-
kışı birbiriyle irtibatlı olmakla beraber değişik dönemlere yayılmış-
tır. İlk asırda Roma egemenliğindeki Kudüs’te ortaya çıkmış olan
Hıristiyanlığın ilk müntesipleri çeşitli zorluklar ve tehlikelerle mü-
28
W. K. Lowther Clarke, St Basil The Great A Study In Monasticism, University
Pres, Cambridge, 1913, s. 14.
29
Adolf Harnack, Monasticism and The Confessions of St Augustine, Oxford,
1901, s. 32.
30
Wishart, s. 28.
31
Harnack, s. 33–34.
32
Harnack, s. 35–36.
44 Hayrettin Kızıl
Dicle Üniversitesi İlahiyat
Fakültesi
Dergisi, 2010/2, c. 12, sayı: 2
cadele etmek zorunda kalmışlardı. Bu zorluklar bir yandan dinin
gizli olarak yayılmasına diğer yandan kimi Hıristiyanların münzevi-
liği tercih etmesine neden olmuştur. İmparator Antoninus dönemin-
de (138–161), Frontonius adlı kişinin dünya nimetlerini terk etmeye
karar vermesi ve yetmiş kişiyi de ikna ederek topluca Nitrea çölleri-
ne çekilmesi bu buruma örnek verilebilir.
33
Hıristiyanlık tüm baskılara rağmen Roma İmparatorluğu top-
raklarında kiliseler aracılığıyla hızla örgütlendi. M.S. 313’te İmpa-
rator I. Constantinus, Hıristiyanlıkla birlikte bütün dinlere hoşgörü
gösterilmesini sağlayan yasayı çıkarınca tüm Hıristiyanlar rahatladı.
Bu dönemden itibaren Hıristiyan din adamları devlet işleriyle ilgi-
lenmeye başladı. Kilisenin gücü bu alanda arttı ve dini ilkelerden
sapma ve dünya değerlerini önemseme başladı. Kiliseler, toplumun
en varlıklı ve güçlü kesimlerinden gelen destekle giderek daha da
zenginleştiler. Bu gelişmelerden rahatsız olan bazı Hıristiyanlar, Hz
İsa’nın temel öğretisinin yoksullara ve başı dertte olanlara yardım
etmek olduğunu savundular. Kökeni ilk dönemlere dayanan
monastisizm bu dönemde kilisenin amacından sapmasına bir tepki
olarak daha da güçlendi. Monastikler her yerde görülmeye başladı.
Monastik olmak artık dindarlığın ölçütü olarak algılandı. Fakat bu
monastisizm ilk dönemlerde ortaya çıkan monastisizmden farklı bir
şekilde tezahür etti. İlk dönemlerdeki monastiklerde yüksek bir
asketik yaşam olmakla beraber hem baskılar hem de inancın yeni
olması nedeniyle belli bir kural veya gelenek henüz ortaya çıkma-
mıştı.
34
Mitchell de, 313’teki Milan Fermanı’ndan sonra asketizmin
güçlenmesini bazı Hıristiyanların dinleri hakkından kaygılanmasına
bağlamaktadır. Mitchell, bu Hıristiyanların dinin resmi olarak kabul
edilmesini inançları için bir tehlike olarak gördüklerinden asketizme
yöneldiklerini belirtir. Mitchell Hıristiyanlık’taki “şehitlik” kavra-
33
Aziz Suryal Atiya, Doğu Hıristiyanlığı Tarihi, Çev: Nurettin Hiçyılmaz, Doz
Yayınları, İstanbul, 2005, s. 77.
34
Hannay, s. 48.
Dostları ilə paylaş: |