Değişim ve dönüşümün yegâne kaynağı Kur’an,
en büyük muallimi Kutlu Elçi, mübarek mekânı
da Mescid-i Nebevî idi. İki yetimden satın
alınarak düzlenen sathın etrafına çevrilen basit
dört duvardan oluşan şu sade mekân…
CAMİ VE KİTAP.indd 20
29.09.2016 15:34:15
21
Prof. Dr. Bünyamin Erul
Diyanet İşleri Başkanlığı
Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi
İlim Meclisi Olarak Mescid-i Nebevî
Hitaptan Kitab’a
Y
ıl Miladî 610, aylardan Ramazan, mekân Nur Dağı,
Hira Mağarası… Şirkin, şerrin, şeytanın kol gezdiği
Mekke’nin debdebesinden kaçan arayış içindeki bir mün-
zevi… Hiç görmediği bir varlık tarafından gecenin karanlı-
ğında münzevinin yüreğini hoplatan bir hitap:
“Oku! Yaratan
Rabbinin adıyla oku!” Son altı aydır gördüğü rüyaları sabahın
aydınlığı gibi gerçekleşmesine rağmen muhataptaki tarifi
imkânsız heyecan, endişe ve korku…
Hira’da
“Oku!” emriyle başlayan bir hitap… Emin Peygam-
berin yakınlarına tebliğ etmesiyle Allah tarafından beşere indi-
rildiğine inanılan son Kitap… Hitap, Kitap ve Son Muhatap…
Hitabın ve Kitab’ın inşa ettiği bir Peygamber ve ona inanan bir
avuç Müslüman… İlahî hitabın, hayata aksedişi… Ümmî bir
toplumdan Kitabî bir topluma geçilişi…
Gelen bu Hitap ve Kitap, cahiliye toplumunu, bir ilim ve
hilm toplumuna dönüştürmekteydi. Allah’ın gönderdiği bu
son Kitap, şirkin, küfrün ve cehlin kararttığı Mekke’yi nuruyla
aydınlatmaktaydı. Söze aşina, şiire âşık, hitabete hâkim olan
bölgede, Allah’ın kelamı kısa sürede damgasını vurmuştu Mek-
ke’ye. Sadece edebî gücüyle değil, insanlara verdiği mesajlarla
da büyülemişti dinleyenleri. Müşrikler dahi, gizli-saklı da olsa
kulak vermeden edemiyorlardı onun mûciz üslûbuna.
CAMİ VE KİTAP.indd 21
29.09.2016 15:34:16
CAMİ VE KİTAP
22
Henüz vahiy kâtiplerinin olmadığı Mekke yıllarında, inen
sureler doğrudan genç sahabilerin kalplerine yazılmaktaydı.
Bunun için kullanılan ilk mekân 17 yaşındaki genç sahabî Er-
kam’ın eviydi (Dâru’l-Erkâm). Bu Kur’an eğitimi, bazen Aka-
be’de, bazen gözlerden ırak daha kuytu yerlerdeydi. İslam’ı
kabul eden bu gençler için inen her bir ayet, onların imanlarını
artırmakta, ahlaklarını olgunlaştırmakta ve onları birbirlerine
kenetlemekteydi.
13 yıllık Mekke döneminde inen surelerde Kitap, her türlü
şirki, küfrü, dalaleti, zulmü, fısk u fücuru reddetmekte, bunla-
rın yerine imanı, ihlası, adaleti, ahlak ve takvayı yerleştirmek-
teydi. Cahiliye halkını sahabe toplumuna dönüştüren, bireysel
ve toplumsal dönüşümü gerçekleştiren en önemli unsur bu
Kerim Kitap idi. Kitabı ve peygamberi olmayan, halkının ek-
seriyeti okuma yazma bilmeyen bir topluma Allah son Kitabı
lütfetmişti. Onlara okumaktan, yazmaktan, kalemden, kalem-
le yazmaktan, satırlara dizmekten söz etti.
1
Bildikleri binlerce
şiirden çok farklı olan bu Kitap, onların ruhlarına hayat ver-
di, kalplerini iman ile aydınlattı, zihinlerini ilimle donattı. Bu
Aziz Kitap onlara, İslam ve Hz. Peygamber uğruna, canlarını,
mallarını feda etmeyi, yurtlarından hicret etmeyi, ablukalarda
aç biilaç kalmayı, kısaca her türlü baskıya inançla, sabırla ve
metanetle direnmeyi öğretti.
Kitap ve Mescit
Hitabın, vahiy kâtiplerince yazıya aktarılması yani Kita-
ba dönüşmesi şartlar gereği Medine’ye kalmıştı. Hitap, Kitaba
dönüşürken, Müslümanlar da ilk kez İslam toplumuna dönüş-
mekteydi. Kitap onları, onlar da Yesrib’i değiştirmekteydi.
Değişim ve dönüşümün yegâne kaynağı Kur’an, en büyük
muallimi Kutlu Elçi, mübarek mekânı da Mescid-i Nebevî idi.
1
Alak, 96/1-5; Kalem, 68/1.
CAMİ VE KİTAP.indd 22
29.09.2016 15:34:16
İLİM MECLİSİ OLARAK MESCİD-İ NEBEVÎ HİTAPTAN KİTAB’A
23
İki yetimden satın alınarak düzlenen sathın etrafına çevrilen ba-
sit dört duvardan oluşan şu sade mekân… Sadece kıble tarafın-
da hurma dallarının örttüğü basit bir gölgelik bulunan, zemini
kum, toprak ve çakıl taşlarından oluşan mütevazı bir ortam…
Fakat burası öyle bir mekân ki, içini her gün inen Allah’ın
ayetleri aydınlatmakta… Beş vakit namazı kıldıran Hz. Pey-
gamberin sünnetleri süslemekte… Gece gündüz varid olan nice
hadisler ve hikmetler orayı tahkim etmekte…
Hz. Peygamberin dostları, nice ayetlerin ilk defa orada ini-
şine, ilk kez orada tebliğ edilişine şahit olmakta. Niceleri bazı
sureleri, Hz. Peygamberin mübarek ağzından Cuma hutbesinde
okurken ezberleme şansı bulmakta.
Sadece Cuma hutbeleri değil, vakit namazları öncesi veya
sonrasında Resulü Ekrem’in ashabına dönüp seslendiği “fır-
sat hutbeleri” diyebileceğimiz kısa ve özlü mesajlar… Bazen
inen bir ayetin hükmü paylaşılmakta, bazen nebevî bir tavsiye
yahut uyarı yapılmakta… Bazen sabah namazları sonrasında
işrak vaktine kadar ashabıyla yapılan samimi sohbetler ve de
hikmetler…
Mekke’deki temel eğitimden sonra belki de Medine’de
ashaba yüksek din eğitimi verilmekteydi. Eğitimin merkezi,
Mescid-i Nebevî idi. Hanımlarıyla, erkekleriyle, çocuklarıyla
bütün ashabın başöğretmeni Allah Resulü, tek kaynak kitabı
ise Kur’an-ı Kerim idi.
Bu eğitim merkezinde hiç değişmeyen ders saatleri beş vakit
kılınan namazlar idi. Bilhassa sabah, akşam ve yatsı gibi cehrî
namazlar… Allah Resûlü’nün huşu ile kıldırdığı ve vecd içinde
okuduğu sureler ve ayetler doğruca sahabe-i kiramın kalple-
rinin ta derinliklerine işlemekte, hafızalarına kazınmaktaydı.
Bazen gözyaşlarıyla okunan ve aynı şekilde dinlenen ayetler,
bazen ayetlerin tesiriyle tüylerin diken diken olduğu, adeta
kalplerin yerlerinden fırlayacağı ânlar… Gözyaşlarının kumları
CAMİ VE KİTAP.indd 23
29.09.2016 15:34:16
Dostları ilə paylaş: |