Diyanet iŞleri başkanliği yayinlari 1273 Halk Kitapları : 279 Yayın Yönetmeni Dr. Yüksel salman



Yüklə 6,82 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə8/46
tarix06.05.2018
ölçüsü6,82 Kb.
#42788
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   ...   46

  CAMİ VE KİTAP  
30
Sahabe-i Kiram’ın bu eğitim ve öğretiminde en etkin unsur 
olan Kur’an’ın yanında onu bizzat yaşayarak öğreten, uygulayan 
Hz. Peygamberin rolü de çok büyüktü. Tabiri caiz ise Mescid-i 
Nebevî’de biri sözlü rehber olarak Allah’ın Kelamı, diğeri de 
canlı rehber olarak Allah’ın Resulü olmak üzere iki rehber var-
dı. Diğer bir ifade ile Allah Resûlü, kendisine indirilen Kitab’ın 
âdeta ete kemiğe bürünmüş mücessem hâliydi. O, tefsir olun-
muş bir Kur’an’ı, canlı bir İslam’ı temsil etmekteydi. Nitekim 
müminlerin annesi Hz. Âişe, peygamber çatısı altında yaşamış 
olmanın verdiği engin tecrübe ile kendisine Resûlullah’ın ahlâkı 
sorulduğunda, “Sen Kur’an okumuyor musun? Resûlullah’ın 
(s.a.s.) ahlâkı Kur’an idi…” demişti.
16 
Hz. Âişe’nin bu veciz ifa-
desinden sonra, 
“Şüphesiz sen yüce bir ahlâk üzeresin.”
17
 âyetini 
hatırlatması,
18
 ayrıca Mü’minûn Sûresi’nin ilk dokuz âyetini 
okuması,
19
 Resûlullah’ın gecelerini nasıl ihya ettiğini soranlara 
ise Müzzemmil Sûresi’yle cevap vermesi hep aynı gerçeğe işaret 
etmekteydi.
20
Risalet ve Ümmet
Asr-ı Saadetin teşekkülünde mescit yahut cami merkez-
li, Kitap, Hikmet ve Sünnete dayalı bir eğitim vardı. Hz. Pey-
gamber, bu mütevazı mescidin hem imamı, hem muallimi idi. 
Eğitim beş vakit namazda, öncesinde, sonrasında, hutbede, 
itikafta, işrak vaktinde kısaca günün her saatinde mütemadiyen 
devam etmekteydi. Ve Allah Resulü 23 yıllık risalet görevini işte 
bu mescitte, Allah’ın bu Kitabını onlara talim ve tatbik ederek 
başardı.
16  Ebû Dâvûd, Tatavvu’, 26.
17  Kalem, 68/4.
18  İbn Mâce, Ahkâm, 14; Ahmed b. Hanbel, Müsned, VI, 91.
19  Nesâî, es-Sünenü’l-kübrâ, VI, 412.
20  Müslim, Salâtü’l-müsâfirîn ve kasruhâ, 139.
CAMİ VE KİTAP.indd   30
29.09.2016   15:34:16


   İLİM MECLİSİ OLARAK MESCİD-İ NEBEVΠHİTAPTAN KİTAB’A   
31
Tatar âlimlerimizden Musa Carullah’ın ifadesiyle, Hz. Pey-
gamberin ahirete irtihalinden sonra risalet vazifesi ümmete 
intikal etti ve “ümmetin risaleti” başladı. Gerek dört halife dö-
neminde ve gerekse sonraki asırlarda cami ve Kitap merkezli 
din eğitimi hep var olageldi. “Emsâr” denilen Şam, Basra, Kufe, 
Kudüs, Kahire vb. büyük şehirlerin merkez camileri günün her 
saatinde onlarca ilim ve ders halkalarına ev sahipliği yapmıştı. 
Caminin her bir köşesi, her bir direği bir sınıf vazifesi gör-
mekte ve nice ilmî kitaplar buralarda okunmakta hatta istinsah 
 edilmekteydi.
Burada önemine binaen cami-kitap ilişkisine ilginç bir ör-
nek olarak Mescid-i Haram’ı da zikretmemiz yerinde olacak-
tır. Erken dönem İslam tarihinden itibaren asırlardır Kâbe’ye 
hac veya umre için gelen ilim adamları Harem’de aylarca hatta 
yıllarca kalırlardı. Dünyanın dört bir tarafından gelen âlimler, 
kitaplarıyla gelirler, elde ettikleri yeni kitaplarla beldelerine 
dönerlerdi. Endülüs’ten, Horasan’dan, Anadolu’dan, Hind’den 
gelen âlimler Mescid-i Haram veya Mescid-i Nebevî’de bulu-
şurlar, karşılıklı ilim alışverişinde bulunurlardı. Haremeyn’de 
birçok ders halkası kurulur, rivayetler nakledilir, icazetler ve-
rilir, kitaplar istinsah edilirdi. Hac ve umre sayesinde İslam 
coğrafyasının en batısındaki bir âlimin kitabı, en doğusuna; 
en güneydeki bir âlimin kitabı da en kuzeye ulaşırdı. Böylece 
Kâbe yani Mescid-i Haram, kitapların İslam âlemine kısa sürede 
yayılmasına ve tanınmasına çok büyük katkıda bulunmuştu. 
Şayet farklı bölgelerin ilim adamları hac ve umre için Kabe’de 
her yıl buluşmasalardı, belki de birçok kitabın İslam âlemine 
intikali ya asırlar sonraya kadar gecikecek yahut hiç intikal 
etme şansı bulamayacaktı.
Bütün bu anlatılanlardan hareketle şunu söyleyebiliriz:
Bugün her biri Allah Resulü’nün temelini takva ile attığı 
Mescid-i Nebevî’nin şubesi olan camilerde görev yapan din gö-
nüllülerimiz, bir anlamda peygamberimizin mihrabında, min-
CAMİ VE KİTAP.indd   31
29.09.2016   15:34:16


  CAMİ VE KİTAP  
32
berinde ve kürsüsünde ona niyabet etmektedirler. O, nasıl bir 
mescitten hareketle Yesrib’i Medine; Medine’yi bir medeniyete 
çevirmişse, değerli hocalarımız da bugün görev yaptıkları cami-
lerinden hareketle aynı hedefi gerçekleştirmelidirler. O, Allah’ın 
Kitabı ve ortaya koyduğu örnekliği ve rehberliği ile nasıl temiz 
bir toplum oluşturmuşsa, değerli müftülerimiz, vaizlerimiz, 
imamlarımız, müezzinlerimiz ve Kur’an Kursu hocalarımız da 
aynı şekilde Kitab’ı, Hikmet’i ve Sünnet’i yaşayarak çevrelerini 
dönüştürmelidirler.
Gerek ülkemizde, gerekse İslam ülkelerinde pek çok sıkın-
tıların yaşandığı günümüzde, yeniden cami ve Kitap merkezli 
bir medeniyetin tesisi için tüm Diyanet İşleri Başkanlığı men-
supları olarak hepimizin Nebevî bir ruha, heyecana ve aksiyona 
her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Tıpkı Allah Resulü 
gibi her bir gönüllümüz, hâli ile, kâli ile, ahlakı ile, vakur du-
ruşu ve örnek oluşu ile etrafında kitleleri cem eden bir “Câmi”; 
ve birer “Yaşayan Kur’an” olmalıdır.
Son sözü, duyanlara ve en güzeline uyanlara Allah’ın Kitabı 
söylesin:
“Allah uğrunda hakkıyla cihad edin.
O, sizi seçti, 
Ve dinde üzerinize hiçbir güçlük yüklemedi.
Babanız İbrahim’in dinine uyun.
O, sizi hem daha önce, hem de bu Kur’an’da “Müslüman” diye 
isimlendirdi ki,
Peygamber size şahit (ve örnek) olsun,
Siz de insanlara şahit (ve örnek) olasınız.
Artık namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin ve Allah’a sarılın.
O, sizin sahibinizdir. O, ne güzel sahip, ne güzel yardımcıdır!”
21
21  Hac, 22/78.
CAMİ VE KİTAP.indd   32
29.09.2016   15:34:16


Yüklə 6,82 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   ...   46




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə