T. C. Ankara üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ kamu yönetiMİ ve siyaset biLİMİ (Sİyaset biLİMİ) anabiLİm dali



Yüklə 2,97 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə3/166
tarix08.09.2018
ölçüsü2,97 Mb.
#67324
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   166

 

 IV


 

ÖNSÖZ 

Sovyetler Birliği’nin çöküşü sonrasında yeni Türk Cumhuriyetleri’nin ortaya 

çıkışı ülkemizde de Turancılık akımının yeniden canlanması sonucunu vermişti. 

Dönemin Cumhurbaşkanının ağzından dökülen “Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kadar 

Türk dünyası” ifadeleri bu canlanmanın devlet katında da yankılandığının işareti 

olmuştur. Tez konusu olarak Turancılığın seçilmesi işte böylesi bir ortamda 

şekillenmeye başladı. Türk Turancılığı üzerine ilk araştırmalara başladığımda 

karşıma bir de Macar Turancılığı olgusu çıktı. Bulunan burslar sonrasında tezin 

konusu Macaristan ve Türkiye’de Yirminci yüzyılın başından itibaren gelişmeye 

başlayan Turancı hareketlerin incelenmesine evrildi. Değişik iki ülkede aynı kavram 

üzerinden gelişen hareketlerin incelenmesi pan-milliyetçililik konusunda 

karşılaştırma olanağı sunması bakımından önemli görüldü. Bunun haricinde Türk 

milliyetçiliği üzerine yazılan hemen her eserde sözü edilen Macar Turan hareketinin 

derinlemesine incelenmesinin özgün bir katkı olacağı düşünüldü. 

Tez, pan-milliyetçiliğin genel yapısı üzerine kavramsal bir çerçeve ile 

Turancılığın ortaya çıktığı dönemin özelliklerini göstermeyi hedefleyen giriş 

bölümünden sonra,  üç ana bölümde işlenmiştir. Tezin dönemlere ayrılmasında, bu 

dönemlemenin hem Macaristan ve Türkiye’nin iç yapıları, hem de bu iki ülkeyi 

ilgilendiren uluslararası gelişmeler açısından anlamlı olmasına çalışılmıştır. Birinci 

bölüm Macar Turan Cemiyeti’nin kurulması ile başlatılmış; hem Türkiye hem de 

Macaristan için yeni bir dönemin başlangıcını oluşturan 1920 yılında 

sonlandırılmıştır. İkinci ana dönem 1920 yılından her iki ülkedeki Turancı hareketler 




 

 

V



üzerinde etkili olacak Almanya’da Nazilerin iktidara geldiği 1933 yılına kadar olan 

dönemi kapsamıştır. Üçüncü ana bölüm de 1933 yılı ile başlatılmış ve II. Dünya 

Savaşı’nın sonunun göründüğü ve Macar Turancılığı ile Türk Turancılığının bu 

dönem için sonu olan 1944 yılında bitirilmiştir. Tezin ülkemizde üzerine çok şey 

bilinmeyen Macaristan üzerine olan kısımlarının daha rahat anlaşılabilmesi için, arka 

plan bilgisi olarak Macaristan kısmı daha uzun tutulmuştur.  

Çalışmanın Macaristan bölümleri için yararlanılan temel kaynaklardan bir 

tanesi Macar Ulusal Arşivlerindeki Turan Cemiyeti ve diğer Turancı örgütlenmelere 

ilişkin belgeler olmuştur. Arşivlerde Turan Cemiyeti belgeleri çok sayıdadır. Turan 

Birliği belgeleri bunun yanında son derece az, Turanlı Monoteistlerle ilgili belgeler 

ise bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıdadır. Turan Cemiyeti belgeleri Macar 

Ulusal Arşivleri’nde P 1384 dosya numarasında bulunmaktadır. Toplam 15 



csomág(cs) [paket] vardır. Dolayısıyla kaynakçada verilirken P 1384  Turan 

Cemiyeti belgelerinin tümü için ortaktır. Bu ibareden sonra gelen csomág(cs) ifadesi 

belgenin bulunduğu Turan Cemiyeti paketini göstermektedir. Ayrıca bir de tétel 

ayrımı vardır. Bu tétel ayrımı bütün paketlerde bulunmamakta; içerisinde tétel ayrımı 

bulunan paketlerde tétel numaraları her seferinde baştan başlamamakta, bir önceki 

tétel ayrımı olan pakette kaldığı yerden devam etmektedir. Ayrıca paketler içerisinde 

belgelere sayfa numaraları verilmiştir. Bu sayfalandırma düzenli olmadığından, bu 

çalışmada kullanılan belgeler için sayfa numaraları belirlenebildiği ölçüde 

verilmiştir. 

Macar kurum adlarının ilk yazımında Macarca adı Türkçesiyle beraber 

verilmiş, bundan sonra metin içerisinde Türkçeleri yeğlenmiştir. Macar dergi 

adlarının kullanımında ise yine ilk kullanımda derginin Macarca adı olanaklı ise 




 

 VI


Türkçesiyle beraber verilmiş, bundan sonraki kullanımlarda Macarcaları 

yeğlenmiştir. 

Macarca ifadelerinin okunuşları için Macar alfabesi üzerine aşağıdaki bilginin 

verilmesi uygun görülmüştür. Ural-Altay dil ailesinin Ural koluna mensup olan 

Macarca yazıldığı gibi okunan bir dildir. Toplam 40 harften oluşan Macar 

alfabesinin(q,x,w,ch,y gibi yabancı kökenli sözcüklerde bulunan harflerin de 

kullanılmasıyla bu sayı 45’e kadar çıkmaktadır) bütün seslerinin Türkçe olarak yazı 

dilinde ifade edilmesi zordur. Bu nedenle yabancı isimlerin Türkçe okunuşları metin 

içerisinde verilmemiştir. Bununla birlikte Türkçe karşılıkları tam olarak verilebilen 

harfler aşağıda gösterilmiştir. 



á: a/ cs: ç/ sz: s/ s: ş/ dzs: c/ zs:j/ j:y 

Macarca c harfi Türkçe ts sesini vermektedir. 

Macarca “a” harfi Türkçede kullanılan “a” sesinin daha kalın biçimde ifadesini 

gerektirmektedir. “é” harfi ise Türkçe’deki “i” ve “e” seslerinin bir karışımıdır. 

Yukarıdaki harflerin yanı  sıra dz, gy, ly, ny, sz, ty harflerinin Türkçe ifadesi son 

derece zordur. Türk alfabesine göre iki farklı sesten oluşan bu harfler tek bir ses 

vermektedirler. Ayrıca ú,ó,í,ű,ő,é harfleri de bulunmaktadır.Bunlar haricindeki kalan 

18 harf Türkçedeki ses karşılıklarını verirler. 

Tezin geliştirilmesi sırasında tez danışmanım Prof. Dr. Sina Akşin’in desteği 

ve tez izleme komitesi üyeleri Prof. Dr. Yavuz Sabuncu ve Prof. Dr. Raşit Kaya’nın 

katkıları belirleyici oldu. 

Tezin Macaristan ile ilgili bölümleri için Lorand Etvös Üniversitesi Türkoloji 

Bölümü öğretim üyesi ve Macaristan’ın eski Ankara Büyükelçisi Prof. Dr. István 

Vásary ve gönderdiği kabul mektubuyla Macaristan çalışmalarımı kolaylaştıran yine 




Yüklə 2,97 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   166




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə