Allah’a
Giden Yolda Yokuşu Aşmak
57
yasaklayan bizden midir? Bu şekildeki soruları daha da uzat-
mak mümkündür.
Ahmed bin Hanbel, İbn Mâce ve Taberânî, sahih bir isnad-
la İbn Mesud’un şöyle dediğini rivayet etmişlerdir: Rasûlullah
sallallahu aleyhi ve sellem, şöyle buyurdu: “Sünneti söndü-
ren, bid’atleri uygulayan, namazları asıl vakitlerinden
sonraya geciktiren birtakım kimseler sizin işlerinizin
başına yönetici olacaktır.” Ben “Ey Allah’ın Rasûlü! Bun-
lara yetişecek olursam nasıl yapayım” dedim. Allah Rasûlü,
“Ey Ümmü Abd’ın oğlu! Bana nasıl yapacağını mı soru-
yorsun? Allah’a isyan eden kimseye itaat yoktur” bu-
yurdu.
24
Namazı kasten vaktinden sonraya bırakan kişinin kâfir
olacağı konusunda ashabın ittifak etmiş olduğunu Hâfız
Münzirî nakletmiştir, Tirmizî ve Hâkim de bunu riyavet etmiş-
lerdir. Bu, avam insanlar hakkında böyleyken ya yöneticinin
durumu hakkında ne dersiniz?
Ahmed bin Hanbel, Ebu Davud, Nesâî, Tirmizî, İbn Mâce,
İbn Hibbân ve Hâkim’in tahric ettikleri sahih bir hadise göre,
Büreyde, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in, “Bizlerle
onlar arasındaki fark namazdır; onu terk eden kâfir
olur” buyurduğunu rivayet etmiştir.
25
Kasti olarak namazı vaktinden sonraya geciktiren bir kim-
se kâfir olur. Onu geciktiren, onu terk etmiş olur; onu terk
eden ise bizden değil onlardan oluverir. Bizden değil de on-
lardan olan kimsenin ise bizim üzerimizde itaat hakkı yoktur.
24
Ahmed bin Hanbel, I, 399; İbn Mâce, Cihâd 40; Taberânî, el-Mu‘cemu’l-
Kebîr, X, 173.
25
Ahmed
bin Hanbel, V, 346;
Ebu Davud, Sünne 15; Tirmizî, Îmân 9; Nesâî,
Salât 8; İbn Mâce, İkâmetu’s-Salât 77; İbn Hibbân, Sahîh, IV, 305; Hâkim,
Müstedrek, I, 48.
Nebevî Yöntem
58
“Ve ey Ümmü Abd’ın oğlu, bana, ne yapacağını soruyorsun,
öyle mi?”
Buhârî, Müslim ve Nesâî, Ubâde bin es-Sâmit’in şöyle
dediğini rivayet etmişlerdir: “Bizler zorluk ve kolaylık hâlinde,
hoşumuza giden ve gitmeyen hususlarda, bize başkalarının
tercih edilmesine rağmen dinleyip itaat etmek ve ehli olan
emir sahipleriyle de çekişmemek üzere Rasûlullah sallallahu
aleyhi ve sellem ile biatleştik.”
26
Bir rivayette de Rasûlullah
sallallahu aleyhi ve sellem,
“Hakkında, yanımızda Allah’tan kesin bir delilin bu-
lunduğu apaçık bir hâlini görmemiz durumu müstes-
na” buyurmuştur.
27
Kasten namazın geciktirilmesi açık bir küfürdür. Peki, biz,
her konuştuklarında kâfir olduklarını ilan eden kimseler hak-
kında ne diyeceğiz? Bizler, laik, zorba, kâfir, zalim, açıktan açı-
ğa gece-gündüz fasıklık işleyen, haddi aşan ve helâk olmuş bu
gibi yöneticilere ne diyeceğiz?
Bizler Afganistan’daki ve başka yerlerdeki inkârcı liderle-
rin televizyonda ve dergilerde namaz kıldıklarının gösterildi-
ğini ve münafıklık ettiklerini görüyoruz. Namaz kılarken eği-
lip kalkan o bedenlerin arkasında ise Allah’a inkârın, Allah’a
karşı savaşın ve Allah’ın haram kıldığını helal kılmanın yuva
yaptığı kalpler bulunmaktadır.
Şevkânî, “Allah’a isyan konusunda itaat yoktur”
28
şeklindeki Nebevî hadisi şerh ederken şöyle diyor: “Yani
Allah’a isyan hususunda itaat vacip değildir. Aksine, bu itaati
yapmama gücüne sahip kimseler hakkında itaat haramdır.”
26
Buhârî, Fiten 2, Ahkâm 43; Müslim, İmâre 41; Nesâî, Bey’at 3.
27
Müslim, İmâre 42.
28
Müslim, İmâre 39.
Allah’a
Giden Yolda Yokuşu Aşmak
59
Bedel: Allah’ın Rızasının Bedeli
Allah’a isyan eden kişilere itaat etmek, isyanlarına razı
olmak ve buna karşı susmak haramdır. Şüphesiz ki bu, öden-
mesi söz konusu olan bir bedeldir. Bu bedeli ödeyenler için
de Yüce Allah’ın rızası önemlidir. Ebu Nuaym’ın, Delâilu’n-
Nübüvve adlı eserinde rivayet ettiğine göre, Rasûlullah
sal-
lallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Şunu bilin ki,
İslâm’ın değirmeni dönüp durur. Siz de Kitap hangi
tarafa dönerse onunla birlikte oraya dönün. Şunu da
bilin ki Allah’ın Kitabı ile sultan (yönetim) yakında
ihtilaf edecektir. Siz Allah’ın Kitabı’ndan ayrılmayın.
Şunu bilin ki kendi lehlerine verdikleri hüküm gibi
size hüküm vermeyen yöneticileriniz olacaktır. Onla-
ra itaat edecek olursanız, onlar sizi saptırırlar; onlara
başkaldırırsanız, sizi öldürürler.” Ashâb, “Peki ne yapa-
lım ey Allah’ın Rasûlü?” deyince, Rasûlullah sallallahu aleyhi
ve sellem şöyle buyurdu:
“Musa’nın ashabının
29
yaptığı
gibi yapın; onlar ağaçlara asıldılar, testereyle biçildiler.
Muhammed’in canı elinde olana yemin ederim ki, itaat
uğrunda bir ölüm, şüphesiz Allah’a isyan ile kalınacak
bir hayattan hayırlıdır.”
30
Bizim açık siyasal çizgimiz şudur: Bizler, zorba yönetici-
lere ve dikta yönetimlerine, geçimin ve ekonominin idaresi
düzeyindeki partilerin muhalefeti ve karşı çıkması gibi karşı
çıkmıyoruz. Aksine biz, onlar İslâm dairesi dışına çıktıkları için
onlara başkaldırıyoruz. Ömer bin Abdülaziz gibi tevbe etmele-
ri hâli müstesna... Başka bir yerde bundan neyi kasdettiğimizi
29
Hadisin yer aldığı kaynaklarda “Musa’nın ashabı” ifadesi yerine “İsa’nın as-
habı” ifadesi geçmektedir. (Editör)
30
Bk. Taberânî, el-Mu‘cemu’l-Kebîr, XX, 90; Ebu Nuaym, Hilyetu’l-Evliya, V,
165-166.