Nebevî YÖntem eğitim, Yapılanma, Hareket



Yüklə 4,15 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə16/217
tarix18.06.2018
ölçüsü4,15 Mb.
#49334
1   ...   12   13   14   15   16   17   18   19   ...   217

Nebevî Yöntem

60

yazmıştık. Bizim onlara başkaldırmamızın ve karşı çıkmamızın 



sebebi, dini tahrip etmeleri ve mü’minleri bırakıp Amerika’yı 

ve Rusya’yı dost edinmeleridir. Mesele, soyut bir siyasal mu-

halefetten daha derin, daha önemli ve daha açıktır ve kararlı-

lık gerektirmektedir. 

Fakat hareketsiz ve şaşırtılmış halk ile heyecanla doldurul-

muş gençlerin hiçbiri neredeyse namazı vaktinden sonrasına 

bırakan  kimselere  itaat  etmemenin  vacip  olduğunu  anlaya-

mamaktadır. Genellikle herkes, namaz kılmayan bir yönetici-

nin Allah’a isyan eden ve daha baştan beri O’nu inkâr etmiş 

olan biri olduğunu anlamamaktadır. Allah’ı inkâr edip O’na 

isyan eden bir kimse artık bir tağut olur, hevasıyla hükmeder, 

Allah’a karşı savaşır, kullarına da zulmeder. Dinin temel direği 

olan namazı terk etmek suretiyle Allah’a isyan eden bir kim-

seye  dinin  diğer  hükümleri  hususunda  Allah’a  isyan  etmek 

daha kolay gelir. Böyle bir kimse artık dini çalışmaz hâle geti-

rince, Allah’ın indirdiğinden başkasıyla hükmeder. Böylelikle 

de fasık, kâfir ve zalimlerden olur ve şer’an işgal ettiği mevki-

den azledilmiş olur.

Halka  da  gençliğe  de  istediğimiz  İslâmî  dönüşümün,  sı-

nıflararası zulmün ve başkasına tabi olmanın, ülkemizin eko-

nomik, toplumsal ve siyasal geleceği bakımından ne anlama 

geldiğini  açıklamamız  zorunludur.  Bütün  bu  hususları  tafsi-

latlı  olarak  açıklamalıyız.  Günlük  ekmekten,  hakkı  gasp  edi-

len işçiden, geçimin ağır yükleri arasında perişan olmuş aile 

babasından, zalim zenginin ve zorba yöneticinin sömürdüğü 

çiftçiden ve yönetim sisteminden, bu sistemin bozukluğundan, 

yargıdan, yargıdaki rüşvetlerden, her şeyi toptan imha eden 

bayağı  yönetimden  ve  bütün  bu  hususlar  hakkında  hüküm 

verme sorumluluğundan söz etmeliyiz. Bizler etraflı bir şekilde 

ve ısrarla -özel ve genel- herkese şunu bildiriyoruz: Şanı Yüce 

Allah,  adaleti  emrettiği  gibi  hiçbir  hususu  emretmiş  değildir. 



Allah’a Giden Yolda Yokuşu Aşmak

61

Dolayısıyla bu nokta üzerinde komünistlerden daha az ısrarcı 



olmamalıyız.  Dinde zorlama olmadığı  için özgürlük müjdesi-

ni vermekte kapitalistlerden daha az gayretli olmamalıyız. Şu 

kadar  var  ki  cahiliyenin  sağından  da  solundan  da  farklıyız. 

İnsanların  sınıfsal  zulümden  kurtarılması  ve  Müslümanların 

topraklarının ve İslâm diyarlarının, en değerli toprakları üze-

rinde çöreklenmiş siyonist düşmanlardan arındırılması, bizim 

için aziz olmanın ya da aşağılanmanın neticesini gösterir. Her 

birimizin Allah nezdindeki akibeti buna göredir. Bu ümmetin 

tarihî akibeti de bununla ilgilidir. Bizler herkese hayatlarında 

yapılması istenen değişikliği açıklamalı, bunun İslâm ile ilişki-

sini ortaya koymalı ve öğretmeliyiz. 

Fitnenin  yapısını  temelinden  sarsıp  yıkan  özlü  bir  deği-

şiklik istiyoruz. O hâlde, cahiliyenin tahakküm ettiği çağın dü-

zeyinde ve onun benimsediği değerleri kabul eden kimseler 

olmamalıyız. Aksine bizler, kendimizin tarihe teklif edeceğimiz, 

ortaya koyacağımız, Allah’ın hidayeti üzere ve O’nun izniyle 

var  edeceğimiz  bir  gelecek  düzeyinde  olmalıyız.  Düşmanlar 

bizi gericilikle itham etmektedirler. Onlar bu sözleri söylerken 

diktatör ve namazı terk eden kimselerin Müslümanlığı ile yeni-

likçi davetçilerin İslâm’ını bir arada, aynı kefede değerlendir-

mektedirler. Hâlbuki bize göre namazı terk etmek en lanetlik 

bir  iştir.  Fakat  düşmanlar,  münafıkların  eğilip  kalkmaları  ile 

mü’minlerin, Rablerinin huzurunda durmalarının arasında bir 

fark görmek istemezler. 

Gericilik arkaya bakmaktır. Bizim, Peygamberimiz’in sün-

netine sımsıkı sarılmamız, geleceğin problemleri hakkında ça-

ğımızın imkânlarıyla düşünüp planlar yapmamıza ve teklifler 

sunmamıza  engel  değildir.  Ancak  bunu  yaparken  uçuruma 

giden materyalist uygarlığın yürümekte olduğu çizgiye paralel 

yol almayız. Fakat ilmin ve organizenin gerektirdiği gücü ha-

zırlarız.



Nebevî Yöntem

62

Bundan  maksat  ise  gelişmenin  problemlerini  çözerken 



bize  dayatılmış  materyalist  uygarlıkların  da  problemlerini 

onunla  birlikte  çözmektir.  Böylelikle  bizler,  insanların  özgür-

lüğe,  geçim  ve  can  emniyetine  duyduğu  ihtiyaç  düzeyinde 

kardeşçe bir uygarlık kurabilelim ve dünyaya barışı yeniden 

getirelim. Bizler, büyük devletlerin dünyaya hegemonyalarını 

dağıtmalarına razı olmadığımız gibi insanın köleleştirilmesine, 

haysiyetinin ayaklar altına alınmasına ve insanlık haklarının 

çiğnenmesine  de  razı  değiliz.  Üretim  ve  tüketim  şartları  ara-

sında  insanın  bedeninin  ve  vaktinin  öğütülmesine  de  insan 

nefsinin, fikrî ve duygusal hayatının terör estiren uyuşturucu 

ve çözülüşü ifade eden kültür ile tanınmaz hâle getirilmesine 

de karşıyız. 

Bizler  şu  15.  asrın,  İslâm  asrının  ve  ondan  sonraki  asır-

ların ufuklarına -Allah’ın izniyle- Kur’ân’ın nurunu ve Nebevî 

hidayetin nurunu saçacak bir gelecek düşüncesi ortaya koy-

malıyız.  Bu  düşünce  beşer  hayatına  öyle  bir  ışık  saçmalı  ki, 

bunun sayesinde dünya ve ahirette faydalı ve zararlı olacak 

şeyleri birbirlerinden ayırt edebilsinler. Şüphesiz bizler onların 

bizi geride bıraktıkları sanayi devrimi alanında bir yarış için-

deyiz. Aynı şekilde bir medyatik devrim ile de yarış hâlindeyiz. 

Bundan  kastım  ise  elektronik  aygıtlar  alanındaki  devrimdir. 

Bunların  insan  hayatında  neleri  ortaya  çıkaracağını  ancak 

Yüce Allah hakkıyla bilebilir. 

Elimizde silahımız yok. Onu hazırlayabilmek için güç ikti-

sadını ve ekonomisini inşa etmemiz gerekir. Zalim yöneticiler 

arasında bir birlik söz konusu olmaz. Onların birliklerinden de 

bir fayda gelmez. O hâlde gerekli eğitimi ve öğretimi verip öz-

gürlüğe kavuşmalarından sonra Müslüman halkların birliğini 

hazırlamamız gerekir. 



Yüklə 4,15 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   12   13   14   15   16   17   18   19   ...   217




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə