34
Çünkü ay ışığında da kitap okuyabilmek mümkündür. Dolaylı ışık da ay ışığının
yaptığını yapar. Genel ışık, beyaz yansıtıcı yüzeye ulaştığında tekrar yansıyarak
hedeflenen yüzey ya da nesneye yönelir. Yol boyunca oluşan ışık kaybı ulaşılan
yüzeyin doğrudan ışığa kıyasla daha karanlık görünmesini sağlayacak, fakat renginde
bir değişik olmayacaktır (Holtzschue, 2009:27)
2.2.5.Işığı Değiştirmek: Yüzeyler
Yüzey, bir şeyin en üst katmanı, derisidir. Bir ışık kaynağının pozisyonu,
nesneye ulaşan ışığın açısını belirler. Bir yüzeyin yapısı, uzaklaşan, yansıyan, seken
ışığın yönünü belirler. Yansıyan ışığın yönü, bir rengin karanlık ya da aydınlık
terimlerine göre algılanmasını belirler. Yüzey dokusundaki farklılıklar, yansıyan
ışığın mevcut rengini etkilemez.
2.2.5.1. Pürüzlü-Pürüzsüz Yüzeyler
Pürüzlü yüzeye sahip bir nesne ve pürüzsüz yüzeye sahip bir nesne eğer aynı
renklendiricilere sahipse aynı dalga boylarını verirler. Fakat pürüzsüz bir yüzey, ışığı
daha doğrudan verirken, pürüzlü bir yüzey böyle veremez. (Resim 9)
Pürüzlü yüzeyler ışığı parçalı olarak yansıtırlar. Yoğun dokulu ya da düzensiz
pürüzlü yüzeyler, ışığı pek çok yönden dağıtarak koyu, orta ya da ışıklı alanlar ile
benekli gibi görünür. Rengin koyu açık varyasyonları, dokulu bir yüzeyi, dinamik ve
canlı hale getirir (Holtzschue, 2009:21,22).
Resim 9. Pürüzlü-Pürüzsüz Yüzeyler
35
2.2.5.2. Parlak Yüzeyler
Işığı gözümüze doğrudan yansıtırlar. Bunlar, ayna gibi yansıtıcı yüzeylerdir.
Işığı öylesine doğrudan yansıtırlar ki göze ulaşan ışık, beyaz ışık olarak algılanacak
kadar şiddetliyken çok az miktardaki ışık renklendiricilere ulaşabilir. Yansıtıcı
yüzeyler hareketlidirler. Bu yüzeyler, beyaz ışığı doğrudan yansıtırken koyu renkleri
de renklendiriciye ulaşmadan saptırarak gözü kamaştırırlar. (Resim 10)
Resim 10. Parlak Yüzeyler
Yansıtıcı yüzeylerin olağanüstü yansıtmaları, onların rengini yorumlamayı
güçleştirir.
Az miktardaki ışık görmeyi zorlaştırır. Aşırı ve kontrolsüz ışık da renk
algısını zayıflatabilir. Aşırı parlaklık, gelen ışığın fiziksel yorgunluk yapacak
seviyedeki abartılı halidir. Aşırı parlaklık, renk algısını yok ederek geçici körlük
yapar. Aşırı parlaklık, ışığın niteliği azaltılarak, ışığın ya da ışıkların geldiği yönler
değiştirilerek, ışık kaynaklarını ayarlamakla düzeltilebilir (Holtzschue, 2009:23).
2.2.5.3. Mat Yüzeyler
Mat bir yüzey de neredeyse pürüzsüz bir yüzeydir. Mat yüzeylerin
pürüzlülüğü çıplak gözle bakmak için oldukça hoştur. Mat bir yüzeyde ışık,
düzgünce dağılır, yayılır ve böylece yüzeyden seken ışık her tür bakış açısı için
değişmez olur. Mat bir yüzeyin rengi, üzeri işlenmiş bir kâğıtta görüldüğü gibi, kolay
36
görülebilir ve anlaşılabilir bir düzlüğe ve tek düzeliğe sahiptir (Holtzschue, 2009:22).
(Resim 11)
Resim 11. Mat Yüzeyler
2.2.6. Renk Isı Derecesinin Ölçülmesi
Işığın renk kalitesinin teknik tanımı renk sıcaklığı ile yapılır.
Işık o sıcaklıkta
bir kaynaktan geliyormuş gibi kabul edilir. Işık kaynağının sıcaklığı arttıkça, mavi
bileşen artar, kırmızı azalır.
Bütün elektrik lambaları voltaj değişiklikleri ve lamba ömrünün değişik
aşamalarında üzerinde belirtilen renk ısı derecesinde ışık vermeyebilir. Gün ışığı
renk ısı derecesi ise saatten saate, günden güne değişir. Đnsan gözü, renk
sıcaklığındaki değişimlere kolayca adapte olur. Gün ışığı, ev aydınlatmalarımıza göre
de farklılık gösterir, daha mavidir. Đç mekândan dışarı çıkıldığında göz aradaki
farklılığa uyum sağlar. Konu renklerinin aynen saptanması istenilen durumlarda
mevcut ışığın renk ısı derecesinin kesinlikle ölçülmesi ve buna göre çalışma
yapılması gerekir (Hacioğlu, 2007:51).
37
Resim 12. Color Temperature Meter
Renk ısı derecesinin ölçülmesi için “Color Temperature Meter” denen, ilke
olarak pozometreye benzer ölçme aletleri kullanılır. (Resim 12) Piyasada birçok
değişik imalat tipinde ve yapı olarak iki değişik tipte renk ısı derecesi ölçme aleti
bulunur. Hangi marka ya da hangi yapıda olursa olsun bütün bu aletler, mevcut ışığın
içindeki yeşil ışınlar miktarını sabit kabul ederek spektrumun iki ucunu oluşturan
kırmızı ve mavi renklerin birbirine oranını ölçerek bunu renk ısı derecesi cinsinden
belirtirler. Bunlardan başka, içinde yeşil oranı değişen başka kaynaklar da hayatımıza
girmiştir. Bunlar florasan lambalar, sodyum ve civa buharlı lambalar vb.dir. Bu
yüzden sadece mavi/kırmızı dengesini değil yeşil/magenta dengesini de ölçen aletler
yapılmıştır. Üç ana rengin oranını ölçmesine bağlı olarak bu cihazlara
“tricolormetre” denilmektedir (Kanburoğlu, 2002:102).
Pratikte ve teknikte ışık kaynaklarının renk kalitesi sağladıkları ışığın renk ısı
derecesiyle ifade edilir ve renk ısı derecesi birimi Kelvin’dir. Kelvin derecesi mutlak
sıfırdan başlayarak sıcaklıkların ölçü derecesidir. Sembolü ise
o
K’dır. Bu basit
olarak, Santigrad veya Fahrenheit gibi bir sıcaklıktır. Fakat derece büyüklükleri
birbirinden farklıdır. Đstatiksel ısı kuramına göre mutlak sıfır sıcaklığındaki
cisimlerde moleküllerin hareketi tamamen durur. Fakat bu sıcaklığa erişmek
olanaksızdır. Sıfır Kelvin, -273.16°C’tır. Başka bir deyişle Santigrat ölçeğinde
mutlak sıfırın (0) değeri 273,16
o
K’dır (Hacioğlu, 2007:51).
Dostları ilə paylaş: |