AntropolojiNİn konusu ve alani ralph Leon Beals Harry Hoijer Çev. Yrd



Yüklə 293,79 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə6/9
tarix08.08.2018
ölçüsü293,79 Kb.
#61330
1   2   3   4   5   6   7   8   9

20 GÜRBÜZ ERGİNER 

bir grup olan primatların (maymunlar ve insanımsı maymunlar) dav­

ranışlarının karşılaştırmalı incelenmesi, insanın toplumsal yaşantısının 

kaynaklarına ve kültürünün başlangıcına ışık tutar. Kültür insanın 

(maymunlar ve insanımsı maymunlar karşılaştırıldığında) en ayırde-

dici özelliğidir. Ancak, çağdaş araştırmalar bunda bile insanın biricik 

olmadığını açık bir biçimde ortaya koyar. Primatlar (kimi durumlarda 

diğer hayvanlar) çok basit bir biçimde bazı kültürel davranışlar gös­

terirler. Primatların davranışlarının incelenmesi, insanın kültürünün 

yavaş yavaş evrimlendiğini, fakat bu evrimin bazı noktalarda insanın 

biyolojik evriminin hızını ve yönünü etkileyecek kadar önemli bir duru­

ma geldiğini gösterir. 



Sosyal ve Kültürel Antropoloji 

Sosyal ve kültürel antropoloji, insan toplumlarının ve kültürleri­

nin kökenlerini ve tarihlerini araştırır. Antropolojinin bu dalı, ister 

taş devri atalarımıza, isterse çağdaş Avrupa ve Amerika şehir toplum­

larına ait olsun kültürün evrimi, kendiliğinden gelişimi konularıyla 

ilgilenir. Fizik çevre tarafından ortaya çıkarılan genel sorunlara insanın 

kültürel biçimlerde gösterdiği karşı tepkilerin bazı görünümlerine, 

insanlığın yaşamak için harcadığı çabalara, birlikte çalışma ve insan 

toplumlarının birbirleriyle karşılıklı ilişkilerine katkıda bulunmak 

için geçmişteki ve günümüzdeki bütün kültürler antropologları ilgi­

lendirir. 

Sosyal ve kültürel antropoloji, daha önce değindiğimiz gibi iki 

yöne sahip olabilir: Toplumların ve kültürlerin tarihlerinin belirli bir 

kesimindeki durumlarının incelenmesi anlamına gelen synchronic yön 

ve toplumların ve kültürlerin zaman içinde incelenmeleri anlamına 

gelen diachronic yön. Arkeoloji, tam anlamıyla diachronic araştırmalar 

yapar. Çünkü o birinci derecede eski toplumlar ve kültürlerle, çağdaş 

toplumlar ve kültürlerin geçmiş dönemleriyle ilgilenir. Arkeoloji, geç­

mişin kültürel biçimlerini, onların zaman içindeki gelişme ve büyüme 

izlerinden yararlanarak yeniden kurmaya çalışır. Bizim tarih olarak 

bildiklerimizin çoğu olaylar içinde yaşamış bireyler tarafından yazılmış 

belgelere dayanır. Bu tür belgelerin yardımıyla tarihçi, olaylar ve on­

ların birbirleriyle ilişkilerini, zamanın akışı içine doğru bir biçimde 

yerleştirebilir. Ancak, antropolojik tarihçiler ya da arkeologlar bu 

avantaja sahip değillerdir. Yazı insanlık tarihinde çok yeni bir keşiftir. 

İnsanlar, yaklaşık bir milyon yıl önce kültüre sahipti, oysa yazı yak-




ANTROPOLOJİNİN KONUSU VE ALANI 21 

Iaşık 5,000 yıllık bir geçmişe dayanır. Üstelik,  b u g ü n bile insan  t o p ­

lumlarının çoğu yazıya sahip değildir. 

Arkeolog bu yüzden, bulduğu yerde (örneğin Mısır ve Çin'deki 

gibi) yazılmış kayıtları kullanmasına karşın, çoğu  d u r u m l a r d a geç­

mişin kültürlerini,  t e k  t e k özdeksel kalıntılarından yeniden  k u r m a k 

zorundadır. O, insanların geçmişte yaşadığı  m a ğ a r a l a r gibi barınakları; 

o  d ö n e m insanlarının  y a p ı p kullandığı aletleri ve silahları; onların 

ölüleri ile  y a n m ı ş kaplarını, diğer  m u t f a k takımlarını ya da onların 

çöp yığınlarını; resimlerini,  t a ş yontmalarını, pişmiş kil figürlerini; 

eskinin  t a p m a k kalıntılarını, yerleşim alanlarını ve şehir duvarlarını; 

dayanıklı malzemeden yapılmış diğer sayısız belgeyi bulabilir. Bu 

belgeler, arkeoloğun eski  k ü l t ü r e ve  o n u n içinde oluştuğu çevre ile iliş­

kilerine dayalı betimlemeler  y a p m a s ı n a olanak sağlar.  F a k a t  t a r i h 

öncesi uygarlıkların hepsi, her  z a m a n arkeolog için erişilir kalıntılar de­

ğildir. Örneğin o, geçmişin okur-yazar  o l m a y a n insanlarının dilleriyle 

ilgili herhangi bir şeyi öğrenemez. Arkeolog sadece onların aile yaşam­

ları, politik örgütlenmeleri ya da dinsel inançları gibi etnolojik bilgi 

üzerine temellenen sonuçlar çıkarabilir. 

Arkeolog  t a r a f ı n d a n yeniden oluşturulan kronoloji ya da  z a m a n 

dizgesi, okur-yazar bir halkın tarih belgeleriyle uğraşan araştırıcının-

k i n d e n  t a m a m e n farklıdır. Yazıdan  y o k s u n bir  d ö n e m için arkeolog, 

genellikle, geçmiş olaylar adına sadece göreli bir kronoloji verebilir. 

Böylece o,  y o n t m a  t a ş aletleri,  m a ğ a r a yerleşim yerlerini, toplayıcılık 

aşamasına ilişkin kalıntıları, cilalı taş aletleri,  a ğ a ç t a n yapılmış dayanıklı 

k o n u t izlerini ve  t a r ı m ekonomisine ilişkin kalıntıları içeren kültürleri 

g ü n ışığına çıkartır.  F a k a t genellikle o, ne  y u k a r ı d a belirtilen kültürlerin 

ne  k a d a r  s ü r d ü ğ ü n ü belirleyebilir, ne özdeksel belgelerin keşif tarih­

lerini saptayabilir, ne de bu belgeleri keşfeden halkı  t a m olarak göstere­

bilir.  B u n u n l a birlikte, tarihleme teknikleri sürekli olarak gelişmektedir. 

Argeolog, bizim  k ü l t ü r tarihi ve  k ü l t ü r ü n gelişme konuları hakkın-

daki bilgilerimize  b ü y ü k katkılar sağlar. Biz ondan, insanın  k ü l t ü r ü 

ilk kez ne  z a m a n ve nerede edindiğini ve  o k u m a yazması  o l m a y a n halk­

ların  k ü l t ü r tarihlerine ilişkin bir şeyler öğreniriz.  İ n s a n kültürlerinin 

evrimiyle ilgili bazı bilgileri ya da  d ü n y a n ı n değişik kısımlarında  o r t a y a 

çıkan ve birbirlerini izleyen  k ü l t ü r tiplerinin gelişimini de öğrenebiliriz. 

Böylece yeryüzünde, çok farklı bölgelerde ve dönemlerde  t a r ı m öncesi 

kültürlerin,  t a r ı m a sahip kültürlerin, bakır çağı kültürlerinin, demirçağı 

kültürlerinin  o r t a y a çıkışlarını görebiliriz. 



Yüklə 293,79 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə