Doktora tez



Yüklə 0,86 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə27/29
tarix11.04.2018
ölçüsü0,86 Mb.
#37707
1   ...   21   22   23   24   25   26   27   28   29

 

70

5.5 Arpada Suda Çözünebilir ve Toplam β



β

β

β-glukan  çeriği Buğdayda Suda  



       Çözünebilir ve Toplam Pentozan  çeriği 

 

 



Gama ışınlama düzeyleri uygulanan arpada yapılan suda çözünebilir ve toplam β-glukan 

tayini  buğdayda  suda  çözünebilir  ve  toplam  pentozan  tayini  analizlerinde  elde  edilen  

değerlerde  gruplar  arasında  farklılığın  olmadığı  görülmektedir.  Literatür  bilgilerinde 

gama  ışınlamanın  NOP  içeriğini  azaltıcı  etkileri  vurgulanmasına  rağmen  (Campbell 

vd.1983, Campbell vd. 1987, Wang vd. 1997, Al-Kaisey vd. 2002, Siddhuraju vd. 2002) 

genel anlamda bakıldığında yüksek düzeyde arpa içeren rasyonlar kanatlı performansını 

olumsuz etkilemektedirler. Yaptığımız çalışmada arpa kontrol grubu normalden yüksek 

performans  sonuçları  vermiştir.  Buna  rağmen  100  kGy  gama  ışınlama  ile  yemden 

yararlanma ve yumurta üretiminde iyileşme tespit edilmesi gama ışınlamanın arpadaki β 

glukanı    depolimerize  ederek  yapısını  bozduğunu  düşündürmektedir.  Vizkozitenin  ise 

önemli  orvea  düşmemesi  arpa  varyetesinin  düşük  glukan  içeriğine  bağlanmıştır.  Zira 

arpa  için  elde  edilen  vizkozite  değerleri  ,    literatürde  bildirilen  değerlerden  oldukça 

düşük gibidir. 

5.6 Yemlerde ve Yumurtada Olası Radyasyon Kontaminasyonu  

Dünya  Sağlık  Örgütü  (WHO),  Gıda  ve  Tarım  Organizasyonu  (FAO)  ve  Codex 

Alimentarius  Commission  gibi  bir  çok  ulusal  ve  uluslararası  komite  ve  organizasyon 

ışınlanmış  gıdaların  potansiyel  toksisite,  besin  açısından  uygunluk  ve  potansiyel 

mikrobiyolojik risk açısından güvenliğini incelemiş ve iyi üretim teknikleri (GMPs) ve 

iyi ışınlama teknikleri uygulveığında gıda ışınlama işleminin güvenli olduğunu ışınlama 

işleminin gıdaları radyoaktif hale getirmediğini belirtmişlerdir (Morehouse 2002). 

Araştırmamızda  yumurta  tavuğu  yemleri  denemesinde  bu  yönde  gerekli  tüm  ölçümler 

(Cs-137,  Ra-226,  Th-232,  K-40)  yapılmıştır.  Gerek  farklı  dozlarda  ışınlanan  arpa  ve 

buğdayın  kendilerinde  gerekse  bu  hammaddelerden  hazırlanan  karma  yemlerde  ölçülen 

radyoaktif madde sonuçları kontrol grupları ile ışınlamaya maruz bırakılma muameleler 

arasında  bu  yönden  bir  farlılık  oluşmadığını  (P>0.05)  açıkça  ortaya  koymuştur.  Gama 

ışınlanmış  yemleri  tüketen  yumurta  tavuklarından  elde  edilen  yumurtalarda  radyoaktif 

bileşenler  yönünden  detaylı  incelemelere  tabi  tutulmuş  ve  hiç  bir  örnekte  radyoaktif 



 

71

kontaminasyona  rastlanmamıştır.  Mısır  kontrol  yemi  ile  beslenenlerden  elde  edilen 



yumurtalar ile diğerleri arasında hiç bir farklılık olmadığı bulunmuştur (P>0.05). 

Kobalt-60  ile  gama  ışınlamanın  yemlerde  radyoaktiviteye  neden  olmadığı  yönünde 

geçmişten  günümüze  önemli  bilimsel  bulgular  mevcuttur  (Ley  1963).  Keza  Amerika 

Birleşik  Devletleri  Federal  Register  Birimi  gıdaların  ışınlanmasının  uygun  ve  güvenli 

bir  metot  olduğunu  ve  ışınlanmamış  gıdalarda  ölçülen  radyoaktivite  ile  ışınlanmış 

gıdalarda  ölçülenler  arasında  bir  fark  olmadığını  raporlarında  ifade  etmiştir  (Anonim 

1981,  Anonim,  1984).  Ayrıca  düşük,  orta  ve  yüksek  düzeydeki  dozlarla  ışınlanmış 

yemlerle  beslenen  hayvanlarda  ve  hayvanlardan  elde  edilen  ürünlerde  de 

radyoaktiviteye neden  olmadığı bildirilmektedir (Anonim 1998 ). 

Kobalt-60’ın  maksimum  enerji  düzeyinin  1.33  MeV  olduğu  ve  bunun  radyoaktviteye 

neden olabilecek değerden küçük olduğu ifade edilmektedir (Leeson ve Marcotte 1993). 

Amerikan  Gıda  Güvenliği  ve  nceleme  Servisi  taze  kırmızı  et,  kanatlı  eti  domuz  eti  ve 

bunların  kıyması  yine  buğday,  buğday  unları  patates,  çeşitli  acılar,  kuru  sebzeler,  taze 

yumurta  gibi  çeşitli  gıda  ürünleri  gama  ışınlama  yapılmasının  güvenli  olduğunu  ve  bu 

yolla işlenmiş ürünleri insanların tüketmesinde her hangi bir sakınca ve risk olmadığını 

bildirmektedir  (Anonim  2005).  Dolayısıyla  araştırmamızdan  elde  edilen  gama 

ışınlamanın gıdalarda her hangi bir radyoaktif kontaminasyona  yol  açmadığı  yönündeki 

sonuçlar  yukarıdaki  bilgilerle  doğrulanmaktadır.  Buna  göre  arpa  ve  buğdayın  10-100 

kGy  doz  aralığında  gama  ışınlanmasının  gıda  güvenliği  açısından  kontaminasyona  yol 

açacak bir risk taşımadığı ve güvenle kullanılabileceği sonucuna varılmıştır. 

Gama  ışınlamanın  besinlerde  bozulmaya  bağlı  olarak  düşük  performans  yaratabileceği 

yönünde  görüşler  ileri  sürülmekle  birlikte  (Leeson  ve  Marcotte  1993),  çalışmamızda 

böyle  bir  durum  tespit  edilmemiştir.  Besin  maddesindeki  değişim  özellikle  yağların 

okside olması ve peroksit değerinin yükselmesine atfedilmektedir (Takigawa ve Ohyama 

1977). Ancak tahıllarda yağ oranı çok düşük olduğundan bu etkinin çalışmamızda ortaya 

çıkmamış  olması  normaldir.  Yağlı  tohumlarda  bu  duruma  dikkat  edilmelidir.  Nitekim 

arpada  200  kGy  kadar  yüksek  dozların  denendiği  bir  araştırmada  besin  maddesi 

içeriğinde kontrol grubuna göre her hangi bir farklılık tespit edilmediği bildirilmiştir (Al- 

Kaısey 2002). 



 

72

 Araştırmamızdan  elde  edilen  sonuçlar  yukarıdaki  tartışmalar  ışığı  altında  özetlenecek 



olursa; 

1-  Arpaya  farklı  dozlarda  gama  ışınlama  uygulaması  yumurta  tavuklarının  yumurta 

ağılığı  ve  yem  değerlendirme  sayısı  gibi  performans  kriterlerini  olumlu  yönde 

iyileştirmiştir.  

2-  Buğdaya  farklı  dozlarda  gama  ışınlama  yapılması  uygulaması  yumurta  tavuklarında 

performansta  önemli  sayılabilecek  bir  farklılığa  yol  açmamıştır.  Buradan  hareketle 

buğday  için  gama  ışınlama  uygulamasının  faydalı  olma  ihtimalinin  düşük  olduğu 

sonucuna varılmıştır. 

3- Gama ışınlama uygulamasının buğdayda etkisiz arpa da etkili olması içerdikleri  

NOP  bileşenlerinin  çeşit  ve  miktarı  ile  ilişkilendirilmiştir.  Bu  araştırmada  kullanılan 

özellikle arpanın NOP içeriğinin literatürde bildirilen alt sınırlarda olması gama ışınlama 

ve  enzim  uygulamasında  başarının  yüksek  NOP  içeriğinde  daha  belirgin  olacağı 

kanaatini uyveırmıştır. 

4-  Arpa  ve  buğdayın  kanatlılarda  başarı  ile  yüksek  orvea  kullanılabilmesi  için  NOP 

içerikleri  özellikle  de  suda  çözünebilir  arabinoksilan  ve  beta  glukan  içeriği  analiz 

edilmelidir. 

5-  Yumurta  tavuğu  yemlerine  enzim  ilavesinin    arpa  ağırlıklı  yemlerde  katkı  sağlama 

potansiyelinin daha yüksek olduğu düşünülmektedir. Bunda yumurta tavuklarının Nişasta 

Olmayan  Polisakkaritlere  toleransının  etlik  piliçlere  göre  daha  yüksek  olması  etkilidir. 

Arpanın daha yüksek glukan içeriği nedeni ile buğdaya göre daha sorunlu olması enzimin 

arpa ağırlıklı yemlerde de buğdaya gore  etkili olmasına yol açmıştır. 

6-  Araştırmadan  elde  edilen  sonuçlar  arpa  ve  buğdayın  kanatlı  yemlerinde  %  40 

civarında  kullanılabileceğini,  gama  ışınlama  ve  ezim  uygulamasının  performansta 

yaşanan  problemleri  elimine  etmede  bir  potansiyelinin  bulunduğu  sonucuna  varılmıştır. 

NOP içeriği yüksek çeşitlerde bu faydanın daha da yüksek olması muhtemeldir. 

7- Gama ışınlama uygulaması hammaddelerde ve bunlardan hazırlanan karma  yemlerde 

radyoaktif nükleotit yönünden bir kontaminasyona yol açmamıştır. 

8-  Araştırmada  10-100  kGy  gama  ışınlama  dozu    yumurta  tavuklardan  elde  edilen 

ürünlerde  radyoaktif  kalıntıya  neden  olmamıştır.  Yem  ve  yumurtadaki  sonuçlar 

değerlendirildiğinde yemleri ışınlamanın güvenli olduğu sonucuna varılmıştır. 




Yüklə 0,86 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   21   22   23   24   25   26   27   28   29




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə