Diyanet iŞleri başkanliği yayinlari 1273 Halk Kitapları : 279 Yayın Yönetmeni Dr. Yüksel salman



Yüklə 6,82 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə17/46
tarix06.05.2018
ölçüsü6,82 Kb.
#42788
1   ...   13   14   15   16   17   18   19   20   ...   46

   İSLAM MEDENİYETİNİN TEMELLERİ -KİTAP, MESCİT, ŞEHİR-   
65
gibi çeşitli merkezlere gönderildi. Emevîler döneminde Kur’an 
yazımı hızlandı, buna paralel olarak yazı kalitesi ve yazma sana-
tı gelişti.
1
 Kolay ve doğru okuma yönünde çeşitli adımlar atıldı 
ve çok farklı yazı türleri doğdu. Bunu, I/VII. asrın başlarında 
Hz. Peygamberin sözleri, hareketleri ve uygulamalarını ihtiva 
eden hadîslerin toplanması takip etti. Hadîslerin toplanması 
(tedvîn) faaliyeti Emevî halifelerinden Ömer b. Abdülaziz tara-
fından resmi hâle getirildi ve Kur’an’ın yanında İslam’ın ikinci 
kaynağı olan sünnet böylece kayıtlara geçirilmeye başlandı.
2
 
Bu araştırma ve derleme merakı sonraki yıllarda artarak devam 
etti. İlk yüzyılda Emevî halifelerinin desteği ile Yunanca, Sür-
yanice ve Farsça’dan çeviriler yapıldı. Ünlü bilim adamı Fuat 
Sezgin Türkiye Bilimler Akademisi’nde verdiği konferansta şu 
tespitte bulunur: “Daha ilk yüzyılda okuma yazma ilgisi salgın 
bir hastalık gibi tüm İslam dünyasını etkiledi. Ben kişisel ola-
rak, aynı yüzyılın sonuna doğru İslam dünyası içinde gelişen 
okuyup yazar sayısının o çağdaki başka hiçbir yerle kıyas kabul 
etmez bir düzeye ulaştığına inanıyorum.”
3
 Yukarıda değinilen 
hadîs toplama geleneği, Müslüman ilim adamlarında bilginin, 
hocadan sağlam bir şekilde alınmasını ve ekol disiplinini be-
raberinde getirdi. Böylece bir bilginin hangi kaynaktan ve ne 
şekilde alındığı tam olarak biliniyordu. Yine Sezgin’in kanaatine 
göre İslam dünyasında çok erken dönemde ele alınan bir prob-
lemi sistematik olarak okuyucuya sunan kitap tipi Avrupa’da 
ilk defa XVII. belki XVIII. yüzyılda ortaya çıktı.
4
İlmin İslam’ın ilk yıllarında nasıl yayıldığını ise Ahmed 
Emin şöyle ifade eder: “Birçok ülkenin fethinden sonra sahabe 

Mehmet Emin Maşalı, 
Kur’an’ın Metin Yapısı-Mushaf Tarihi ve İmlası, An-
kara 2004, s. 48-83, 301-339.

İzmirli İsmail Hakkı, 
Hadis Tarihi (nşr. İbrahim Hatiboğlu), İstanbul 
2002,  s.  62-68.

Fuat Sezgin, 
İslam Kültür Dünyasının Bilimler Tarihindeki Yeri, TÜBA, 
Ankara  2004,  s.  24.

Fuat Sezgin, 
İslam Kültür Dünyasının Bilimler Tarihindeki Yeri, s. 38.
CAMİ VE KİTAP.indd   65
29.09.2016   15:34:17


  CAMİ VE KİTAP  
66
bölgelere dağıldı. Âlim olan bu sahabîler eğitim-öğretim için 
yola çıkmışlardı ve bunlar o bölgelerde kurulacak medreselerin 
çekirdeğini oluşturuyorlardı. Bu âlim sahabîlerin kendilerine 
özgü şahsiyetleri vardı ve bu şahsiyetlerini kuruluşunda çe-
kirdek rolü oynadıkları medreselere yansıttılar. Abdullah b. 
Mes’ud Kûfe’de, Abdullah b. Abbas Mekke’de, Abdullah b. Amr 
b. Âs Mısır’da ve Ebü’d-Derdâ Şam’da. Anılan sahabîlerden her 
birinin, Hz. Peygamberin söylediği, yaptığı ve dinin öğretimi 
ile ilgili her şeyi bilmesi söz konusu değildi. Çünkü bunlar 
Hz. Peygamberin bazı sohbetlerinde bulunurken bazılarında 
bulunamamışlardı; bu yüzden başka sahabilerin öğrendiği bazı 
şeyleri kaçırmış olmaları doğaldır. Öyleyse onlardan her biri, 
bazı şeyleri bilirken bazı şeyleri de bilmiyorlardı. Bu durum, bir 
bölgede bulunan hadislerin diğer bölgelerde bulunmaması ger-
çeğini gündeme getirdi. Sahabeyi, tabiînden olanlar takip ettiler 
ve ilim sancağını yükseltmede onların yerini aldılar. Onlardan 
birçoğu diğer bölgelerde kendilerinde bulunmayan bilgilerin 
olduğunu fark ettiklerinde, onu elde edebilmek için çok sayıda 
yolculuğa çıktılar. Dönemin âlimleri için sürekli bir hareket söz 
konusu idi. Mısırlı Medine’ye, Medineli Kûfe’ye, Kûfeli Şam’a, 
Şamlı ise birinden ötekine gidip-geliyordu. Böylece onlar İslam 
yurdunda ilmî birliği sağlamaya çalışıyorlardı. Bunun sonucun-
da, sahabenin farklı şahsiyetlere sahip olmasından kaynakla-
nan farklılıklar en aza indirildi. Tabiînden tebe-i tabiîn görevi 
devraldı ve öncekilerin metotlarını sürdürdü.”
5
 Böylece ilmin 
bütün İslam coğrafyasına yayılması sağlanmış oldu. Anılan ilim 
merkezlerinde temerküz eden âlimler ve yetiştirdikleri öğren-
ciler vasıtasıyla büyük bir İslam kitaplığı oluştu. Yangın, sel 
ve deprem gibi doğal olaylar, harpler gibi insani hadiselerde 
birçok kitap yok olmasına rağmen hâlâ İslam kitaplığı hatırı 
sayılır bir hacmi ve önemini korumaktadır. Bu yüzden İslam 
medeniyetine kitap medeniyeti demek yanlış olmaz.

Ahmed Emin, 
Fecru’l-İslâm, Kahire ts. Mektebetü’n-Nahda el-Mısrıyye, 
s. 192
CAMİ VE KİTAP.indd   66
29.09.2016   15:34:17


   İSLAM MEDENİYETİNİN TEMELLERİ -KİTAP, MESCİT, ŞEHİR-   
67
2. Mescit
İkinci önemli kültür faaliyeti ise yine Hz. Peygamberin sağ-
lığında başlayan ve İslam kültür merkezi işlevi gören ‘mescid’ 
inşasıdır. Mescidin diğer ve önemli bir işlevi ise, İslam top-
lumunun oluşmasında, Müslümanlar arasında birlik ve bera-
berliğin sağlanmasında oynadığı roldür. Bu önemine binaen 
Hz. Peygamber Medine’ye varır varmaz devesinin ilk çöktüğü 
alana, satın almak suretiyle, bir mescit inşa ettirdi ve inşaatın 
her safhasında fiilen görev aldı. İlk yapılan bu mescit bir iba-
det mahalli olmasının yanında, askerî, idarî ve sosyal işlerin 
müzakere edildiği; yabancı elçi ve konukların karşılandığı; ba-
zen de çeşitli gösteri ve müsabakaların düzenlendiği bir mekân 
fonksiyonu gördü. Mescidin yanına hurma dallarıyla örtülü 
olarak yapılan Suffe ise fakirlerin barınağı olmasının yanı sıra 
bir eğitim ve öğretim yeri olarak işlev gördü. Çünkü burada 
okuma-yazma ve Kur’an öğretmek üzere öğretmenler görev 
yapıyordu. Sahabeden Ubâde b. Sâmit bunlardan biridir.
6
 Aliya 
İzzetbegoviç’in ifadesiyle, “Mescid-i Nebevî ‘Rabbinin adıyla 
oku’ diye Kur’an’ın ilk ayeti ile istenen dinle bilimin bütünleş-
mesinin teknik bakımdan gerçekleşmesini”
7
 sağladı. Bu özelli-
ği ile Peygamber Mescidinin (el-Mescidü’n-Nebevî) gelecekte 
yapılacak mescit, han, hamam, medrese, tekke/hankâh ve aşe-
vinden müteşekkil ‘külliye’lerin ilk örneği olduğu açıktır. Bu 
başlangıç Müslümanlara her gittikleri ve kurdukları şehirlerde 
ilk olarak mescit ve müştemilatını yapma geleneğinin oluşma-
sını sağladı. Böylece her şehirdeki mescitler, müştemilatı ile 
birlikte birer eğitim ve kültür merkezi fonksiyonu icra etmeye 

Muhammed Hamidullah, 
İslâm Peygamberi (trc. Salih Tuğ), Ankara 2003, 
I, 767-773; Cahid Baltacı, 
İslâm Medeniyeti Tarihi, İstanbul 2005, s. 109-
118; Ziya Kazıcı, 
İslam Medeniyet ve Müesseseleri Tarihi, İstanbul 1999, 
s. 295-297; İbrahim Sarıçam, 
Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı, Ankara 
2004, s. 133-139. 

Aliya İzzetbegoviç, 
Doğu ve Batı Arasında İslam (trc. Salih Şaban), İstan-
bul 1993, s. 243.
CAMİ VE KİTAP.indd   67
29.09.2016   15:34:17


Yüklə 6,82 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   13   14   15   16   17   18   19   20   ...   46




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə