13
Zaman bile durdu, tutuldu hilal.
Kara Tanrı aktı Kurtarıcının Ruhu’na,
Kurtarıcı kulaklarını tıkadı yalanlarına…
Çağladı
geçmiş gelecek tek bir potada,
İyilik kötülük, ak kara durmadı tek rotada…
Nice gezegenler doğdu battı karanlığın içinde,
Nice yürekler dağlandı şafağın geçişinde….
Neden sonra Herkna gördü yüreğindeki kuvveti,
Titredi ellerindeki, bacaklarındaki eti.
Hepsi kara bir humma ile kararmışlardı,
Yaşlı Tanrı’nın şevkiyle kuşatılmışlardı…
Tutulsun nefesler gerçeğe derince,
Herkna ile Zel’al bir sona gelince.
Kimse bilmez
ama söyler ne olduğunu,
Gönüllerinin günahla dolduğunu…
Herkna elindeki Ejderi saldı karanlığa,
Sattı ruhunu yüreğindeki kızıllığa.
Karanlık yanarken ak ışıkla,
Kavruldu Herkna da yüreğindeki karışıklıkla…
Bir
gelecek doğdu ellerinden,
Tanrılar kalktılar yerlerinden.
16
bilgisayarını açtığına göre; yeni bir deneme yapmak mı istiyorsun?” diyen kadın sesi duyuldu.
Aynı anda ekranda da bu soru yazıyordu. Isaac, kısığa yakın bezgin bir ses tonuyla “Galiba,
emin değilim ama günlerden beri ilk kez buradayım. Fakat beni buraya getiren güdünün daha
fazlasını arzulattığını söyleyebilirim,” dedi. Başını hızlıca iki yana sallayıp sol elini yüzüne
kapadı. Yapay zekâ “İyi misin?” dedi bir saniye sonra tekrarladı ve bir saniye sonra yine “İyi
misin Isaac?”
Isaac nerede olduğunu unutmuş gibi bir halle kaşları çatık bir vaziyette yüzünü
cihaza
doğru kaldırarak “İyiyim Lena,” dedi. Lena “118. deneme için hazır olduğunu
düşünmüyorum,” dedi. Isaac başka neler söyleyeceğini merak eder bir şekilde kollarını
bağlayarak sandalyesinde geriye yaslandı. “117 deneme senin için gerçekten fazlaydı 50 bile
fazlaydı ve elde ettiğin sonuçlar içerisinde bir tane bile aradığın pozitif olasılık yok. Buna bir
son vermen gerektiği yönünde seni 193 kere uyarmama rağmen sen hepsinde karşı çıktın. Bu
kez de karşı çıkma olasılığını %94,3 olarak öngörüyorum. %99,5 öngördüğüm zamanlarda 193
uyarı gerçekleştirdiğimi göz önüne alırsan bu olasılığı iyi değerlendirmek istiyorum.” Isaac
onaylar bir şekilde dudaklarını kıvırıp başını ileri geri salladı. Lena devam etti.
“117. deneme biliyorsun ki şimdiye kadar ki en uzun süreye ulaştığımız bir kurmacaydı.
Bu kurmacanın 2 yıl 14 gün 8 saat 23 dakika ve 18 saniye sürdüğünü belirtmek isterim.
Ortalama insan ömrüne göre kalan yaşam sürenle oranlarsan bu bize en azından oransal
olarak bir başarı elde ettiğimiz sonucunu verebilir.” Isaac dalga geçer bir gülüşle “Başarı mı?
Dalga mı geçiyorsun ne başarısından bahsediyorsun! O iki yıl boyunca kanser ile mücadele
eden bir kadına her gün onu ölüme yaklaştıran bir gün için daha yaşama sevinci aşılamaya
çalışıyordum. Hayır, hiç de bana bir başarı hazzı vermedi. Aksine diğer denemelerden bile kötü
bir sonuçtu ve bu değiştirilemez bir şey… Haklısın, bugün beni denememem konusunda ikna
edebilirsin çünkü ne olursa olsun onun kanser hastalığına yakalanmış olmasını değiştiremem.
Kansere bir çözüm bulacak değilim, ben makinelerden anlarım programlamadan anlarım.
Psikolojisini biraz daha düzeltip onu stresten uzak tutarak birkaç gün daha, belki de haftalarca
uzun yaşayacağı bir olasılık oluşturmak… Hayır, hayır hayır…” dedi ve sandalyesinde hızlıca
kalktı.
“İnan Lena artık bunun hiçbir anlamı yok. Belki 116. denemede hâlâ bir umudum vardı
ama artık o da yok…” Lena herhangi bir cevap vermedi ama ilerideki
bir kahve makinesinden
çalıştığını belirten sesler yükselmeye başladı. Bir süre bulundukları yerde duyulan tek ses bu
oldu.
“İstersen bu kahveyi iç ve biraz rahatla ve bunu beraber tartışarak tam olarak ne istediğin
konusunda konuşalım,” derken Lena kahve de hazır olmuştu. Isaac kahveyi iki elinin arasına
alıp avuçlarıyla tutarak bir yudum içti. “Teşekkür ederim Lena beni her zaman düşünüyorsun.
Aslına bakarsan beni düşünen şu dünyada bir tek sen kaldın. Bütün arkadaşlarımdan
uzaklaştım, ailemden kimseyle görüşmüyorum, haftalardır evden dışarı çıkmadım. Kapımı
siparişlerimi bırakan kongitler (drone) dışında kimse için açmadım. Param var banka
hesaplarıma her gün sahibi olduğum patentlerden, boş zamanlarımda yazmış olduğum
programlardan telif ücretleri akıyor. Lakin bu paraları harcamak için gerekli olan enerjiyi