Mst güvenlik temel İlk Yardım İlk yardimin tanimi


ZEHİRLENMELERDE, GENELDE GÖRÜLEN BELİRTİ VE BULGULAR



Yüklə 319,76 Kb.
səhifə6/7
tarix29.05.2018
ölçüsü319,76 Kb.
#46712
1   2   3   4   5   6   7

2. ZEHİRLENMELERDE, GENELDE GÖRÜLEN BELİRTİ VE BULGULAR:

Yerel belirtiler: Vücudun belirli bir noktasında kızarıklık, şişlik, ağrı, döküntü, kaşıntı.

Genel belirtiler: tüm vücutta yaygın olarak görülen veya bir yerde başlayıp yayılan kızarıklık, döküntü, kaşıntı ve şişlik, şişlik fark edilir edilmez hemen yüzük, bilezik, saat, kolye, kemer, boyun bağı gibi sıkan takı, aksesuar ve giysiler çıkarılmalıdır.

> Bulantı, kusma, ishal, Baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması (özellikle toksikin halas yonda). Karında ağrı, şişlik, hassasiyet, kramp, Pupillerde değişiklikler (zehrin etkisine göre daralma veya genişleme), Tükürük salgısında anma, terleme. Bilinç kaybı, konfüzyon, Dispne. taşipne, bradikardi, taşikardi gibi farklı yaşamsal bulgular, Yüksek ateş, siyanoz



3. ZEHİRLENME YOLLARI: Zehirlenme yolları 3 grupta toplanır:

> Sindirim yoluyla en sık rastlanılan zehirlenme yoludur. Sindirim yoluyla alınan zehirler genellikle ev ya da bahçede kullanılan kimyasal maddeler, zehirli mantarlar, bozuk besinler, ilaç ve aşırı alkoldür. . .

> Solunum yoluyla: Zehirli maddelerin solunum yoluyla alınmasından oluşur. Genellikle karbon monoksit, havuz hijyeninde kullanılan klor, yapıştırıcılar, boyalar ev temizleyicileri gibi maddelerden oluşur.

> Cilt yoluyla: zehirli madde vücuda, direk deri aracılığıyla girer. Bu yolla olan zehirlenmeler böcek sokmaları, hayvan ısırıkları, ilaç enjeksiyonları, saç boyaları, zirai ilaçlar gibi zehirli maddelerin deriden emilmesi ile oluşur.



3.1. SİNDİRİM YOLU ZEHİRLENMELERİ: Ağız yoluyla alınan ve zehir etkisi gösteren maddelerle meydana gelir. Alınan madde kuvvetli asit veya baz gibi kostik (yakıcı, tahriş eden) yapıdaysa, yaralanma hemen görülebilir. Genellikle zehir kana karıştıktan sonra etkisini gösterir. Zehrin çok az bir kısmı mideden, kalan kısmı ise ince bağırsaktan emilmektedir: 0 nedenle etki sürelerinde farklılık olur. Amaç, sindirime uğramadan zehri vücuttan uzaklaştırmaktır.

3.1.1. SİNDİRİM YOLU ZEHİRLENMELERİNİN NEDENLERİ: İlaçların, kasten (intihar -cinayet amaçlı) veya kaza ile yüksek dozda alınması, İlaçların, temizlik malzemelerinin ve kimyasal maddelerin çocukların ulaşabileceği yerlerde olmasından dolayı çocukların bunları yiyip içmesi ( özellikle ilaçları şeker sanması nedeniyle),

> Alkollü içeceklerle birlikte ilaç alınması (özellikle uyuşturucular alkolle birlikte alındığında solunum merkezi baskılanabilir),

> Zehirli maddelerin, yiyecek ve içeceklerle birlikte aynı yerde saklanması,

> Dikkatsizlik, ihmalkârlık.



3.1.2. SİNDİRİM YOLU ZEHİRLENMELERİNDE BELİRTİ VE BULGULAR: Genellikle, alınan maddenin özelliğine göre değişmektedir. Genel zehirlenme belirti ve bulgularının dışında görülebilecekler; Anormal solunum ya da nabız, Gözyaşında artış, Korozif (yakıcı tahriş edici) madde alınmışsa, ağız-boğaz-midede yangı ve doku harabiyeti, ağız kenarında renk değişikliği,

Şok belirtileri: Nefeste ve vücutta olağan dışı koku

3.1.3. SİNDİRİM YOLU ZEHİRLENMELERİNDE BAŞTAN AYAĞA DEĞERLENDİRME:

> Deride Solukluk, siyanoz, renk değişikliği ( sarı, grimsi, kahverengi, siyah veya mavimsi-gri), iğne izleri araştırılır

> Koku: Hastanın nefesi koklama (alkol, benzin, gaz kokusu vb araştırılır). Hastanın ağzının içi bu arada kostik yanık, aşırı tükürük ve öğütme refleksi yönünden kontrol edilir.

> Bilinç düzeyini saptamak için tam bir nörolojik muayene yapılmalıdır.

> Pupiller reaksiyon önemlidir, özellikle çift görme, bulanık görme var mı, gözbebeklerinin hareketleri eşit mi? Gözbebekleri daralmış mı yoksa genişlemiş mi? Araştırılır. Kan basıncı, solunum, nabız sık aralıklarla takip edilir.

3.1.4. SİNDİRİM YOLU ZEHİRLENMELERİNDE ACİL BAKIM:

1- Soluk yolunun açıklığı sağlanır. Uykulu ya da komadaki bir hastada daima aspirasyon tehlikesi vardır. Bu durumda en uygunu nazofarengeal airway takılması veya entübasyondur.

2- Aspirasyon: Zehirlenme nedeniyle komada olan veya nöbet geçiren hastada, tükürük salgısının artması ve öğürme refleksinin olmaması nedeniyle, soluk, yolunun tıkanması olasılığı vardır, o nedenle aspirasyon için hazırlıklı olmalıdır.

3- Kusturma: Eğer, hasta zehir alındıktan sonraki 30 dakika içinde kusturulabilirse, etkili sonuç alınabilmektedir.

Kusturmak için;

> Hastaya 250 mI civarında ılık-sıcak arası su içirilebilir,

> Ipeka şurubu içirilebilir (Türkiye’de bulunmamasına rağmen, literatürde yer aldığı için bilinmesinde yarar vardır)

> Bebeklerde (12 aylıktan küçük) ……. 1–2 çay kaşığı (5cc) + 1 biberon veya su bardağı su içirin.

> Çocuklarda (1–12 yaş arası) ……….. 1 yemek kaşığı (15cc) ipeka + 1 -2 su bardağı su içim,

> Erişkinlerde …………………………… 2 yemek kaşığı (30cc ) ipeka + 2 3 “su bardağı su içirin.

> Hastayı mümkünse dik oturtun, başını öne eğin ki kusarsa aspire etmesin. Bebek ve çocuklarda, yüz üstü yatar pozisyon verin..

> Hastanın kusmasını bekleyerek vakit kaybetmeyin, hemen hastaneye yola çıkın. Ipeka şurubu ile hasta genellikle 20 dakikada kusar. Genellikle, kusturmak için tek doz yeterlidir,’ ancak 20 dakika geçmesine rağmen halen kusmamışsa ikinci doz verilebilir. .. .

>- Eğer, ikinci doza rağmen hasta kusmamışsa biran önce hastanede lavaj yapılmalıdır. Çünkü ipeka şurubu emildiği takdirde, kalbe toksik etki yapar.

> Ipeka şurubu ile birlikte süt veya karbonat içeren sıvılar içirtmeyin Ak halde etkisi kaybolur.

> İpeka şurubunun etkisi ile kusma sona erdiğinde, 2 yemek kaşığı aktif kömürü bir bardak suda eriterek içirin. Aktif kömürü ASLA ipeka şurubu ile birlikte veya ipeka şurubundan önce İÇİRMEYİN! Aksi halde aktif kömür, ipeka şurubunun etkisini yok eder. Aktif kömürün hastanede içirilmesi önerilmektedir.

> Kusmayı takip eden bir saat içinde hastaya, ağızdan hiçbir şey verilmez.

> Sırt üstü yatmakta olan hastanın uyumasına izin vermeyin. Uyuması halinde, kustuğunu aspire etmemesi için yan yatırın.

4. Kusturulmayacak durumlar:

> Bebek 6 aylıktan küçükse, Hasta stupor veya komada ise, kusmuk akciğere aspire edildiğinde, pnömoni oluşabilir.

> Hastada öğürme refleksi yoksa, hasta nöbet geçiriyorsa veya daha önce nöbet geçirmişse,

> Hastada akın myokard enfarktüsü belirti ve bulguları varsa, Korozif madde (kuvvetli asit veya bar) içilmişse,

> Petrol ürünü = hidrokarbon türevi (gaz yağı, benzin, mobilya cilası vb) içilmişse.

> Striknin içeren madde (örnek: fare zehiri) içilmişse ( kusturma konvülsiyona yol açabilir).

> Hasta son trimesterde olan bir hamile ise, Şüpheye düşülen durumlarda, ZDM aranmalıdır

5-Hasta içebilecek durumda ise, zehri dilüe etmek (sulandırmak) için su içirilebilir.

DİKKAT: Kostik bir madde içilmişse, SU İÇİRİLMEZ Aksi halde midede reaksiyon sonucu hasta daha fazla zarar görecektir, hasta içebilecek durumda ise süt içirilebilir.

— Hasta çocuksa ve tahriş edici maddeye dokunmuşsa, yüzüne-gözüne sürmemesi için, hemen elleri yıkanır. Bu uygulama erişkin kişiler için de geçerlidir.



7- içilen ey yenen zehir ağız çevresine bulaşmışsa ve CPR yapılacaksa mümkünse cep maskesi veya ambu bag maske kullanılmalıdır,

8. Kusturmak amacıyla, tuz, hardal sabun vb maddeler ASLA KULLANILMAZ!

9- Ipeka şurubunun olmadığı durumlarda elle (manuel olarak) kusturulabilir. Bunun için mendilin ucu, peçeteye sarılmış kaşık sapı veya parmakla boğazın arka kısmı (yumuşak damak), öğürme refleksi uyarılarak kusturulabilir, Manuel olsa da, kusturulmayacak durumlar ipeka şurubu ile aynıdır. .

10- Hasta hastaneye götürülürken yan yatırılır.

4. BESİN ZEHIRLENMELERİ: Yiyeceklerle birlikte bakterilerin vücuda alınmasıyla ortaya çıkar. En sık rastlanılan besin zehirlenmesi etkenleri: kolera (Vibrio cholerae) tifo (Salmonella thyphi, salmonella), paratifo (Salmonella parathyphi enterik ateş). şigella (Shigella, basilli dizanteri), Clostridium perfiringens. Hepatit A ve E, Bir de bakteriden değil de onun ürettiği toksinlerden meydana gelen zehirlenmeler vardır. Stafilokoklar (stafılokkokus aerus) ve botulizm (Costidium botulinum)

Botulizm: Besin zehirlenmeleri içerisinde en tehlikelisi ve ağır seyirli olanı botulizmdir. İyi sterilize edilmeden hazırlan-mış konservelerde ürerler. Yenildikten 2 saat–6 gün (genelde 12- 36 saat) içerisinde belirti ve bulgular ortaya çıkar.

4.1. BELİRTİ VE BULGULARI: Erken dönemde: bulantı-kusma, göğüs ve karın ağrısı görülmektedir.

İlerleyince: baş ağrısı, çift görme, ışık refleksinde azalma, yutma güçlüğü, ağız kuruluğu, güçsüzlük. İshal ya da kabızlık, solunum güçlüğü, hastalık ilerledikçe solunum felci ve 6–8 ay devam edebilen kısmi paralizi görülebilir. Ölüm 3–10 gün içerisinde görülür. Ölüm oranı % 50-65'tir.

4.2. Botulizmde Acil Bakım: En kısa zamanda ABC değerlendirilerek, kontrol altına alınır ve devamlılığı sağlanır, yüksek konsantrasyonda oksijen desteği ile hastaneye götürülür.

Besin zehirlenmelerinde; ölümler genellikle, ishale bağlı olarak oluşan dehidratasyon sonucu meydana gelmektedir; 0 nedenle, ABC nin devamlılığı sağlanır. Hasta hemen hastaneye götürülür.

5. SOLUNUM YOLU (İNHALASYON SONUCU) ZEHİRLENMELER:

5.1. Solunum yolu zehirlenmelerinde belirti ve bulgular:

> Merkezi sinir sistemi etkilenmesine bağlı olarak; baş dönmesi, baş nöbet geçirme, halüsinasyonlar, korna. .

> Solunum sisteminde; taşipne, öksürme, konuşurken seste boğukluk, stridor, dispne, retraksiyonlar, göğüs ağrısı, göğüste daralma hissi, wheezing, ral veya ronküs,

> Kardiyak; ritim bozuklukları (disritmiler).



DİKKAT: Kiraz kırmızısı cilt rengi karbon monoksit zehirlenmesinde nadiren görülen, geçici bir belirtidir. Bu renk değişikliği genellikle ölümden sonra görülür.

5.2. Solunum Yolu Zehirlenmesinde Acil Bakım:

1- Çevresel güvenliği sağlayın. Önce kendi güvenliğinizi sağlayın, görünen kaynak varsa kapatın, ortamı havalandırın, hastayı zehirli ortamdan uzaklaştırın. (UNTUTMA: Karbon monoksit renksiz ve kokusuz olduğundan fark edilmeyebilir, o nedenle belirti ve bulguları iyi değerlendirin). Önlem için:

A. Koruyucu giysileri giymeden zehirli ortama girmeyin ve ilgili görevlilerin önerilerine uyun.

B. En uygun solunum araç gereçlerini kullanın.

C. Hastanın üzerindeki, zehir bulaşmış (kontamine) giysileri hemen çıkarın.

2- Gerektiği şekilde, ilk ve ikinci değerlendirmeyi yapın.

3- Hasta en kısa zamanda hastaneye götürülmelidir.

6. KARBONMONOKSIT ZEHİRLENMESİ: Karbon monoksit ( CO) tatsız, renksiz, kokusuz ve tahriş etme özelliği olmayan bir gazdır. Kaza veya intihar (suicidal) amacı ile zehirlenmeye neden olabilir. Bütan gazı, kömürlü ocak ve ısıtıcılar, duman (sigara dumanı dahil) otomobil egzostu (küçük ve kapalı bir garajda çalıştırılan bir araba, 15-30dakika içinde öldürücü düzeyde karbon monoksit üretir), metilen klorid, iodid, bromid içeren maddelerin yenmesi ve solunması ile karbon monoksit zehirlenmesi meydana gelir. Anemi. kardiyovasküler hastalıklar, KOAH, çok genç (infant), yaşlı ve gebe olan kişiler risk grubundadır.

6.1. BELİRTİ VE BULGULAR:

> Düşük yoğunluktaki CO’e defalarca maruz kalınmışsa: baş ağrısı, güçsüzlük, düşünme güçlüğü, parestezi, göğüs ağrısı, çarpıntı (palpitasyon), görme bozuklukları, bulantı, diare, karın ağrısı görülebilir.

> Akut CO zehirlenmesinde klinik görünüm, kandaki COHb (Karboksi hemoglobin) oranına göre değişiklik gösterebilir. Normalde kanda COHb halinde %0,5–3 oranında CO bulunmaktadır COHb oranına göre, görülebilecek klinik bulgular.

> Ciddi CO zehirlenmelerinde, klinik tabloya ekstrapiramidal bulgular, rijidite, ışık refleksinde azalmada eklenebilir.



6.2. CO Zehirlenmesinde Acil Bakım:

> Spesifik tedavisi, hiç vakit kaybetmeden % 100 oksijen vermektir.

> Hastayı hemen o ortamdan uzaklaştırarak daha güvenli temiz ortama alın.

> Mümkünse solutmaya olay yerinde başlayın

> Soluk yolunun açıklığın: sağlayın

7. DERİDEN EMİLİM YOLU İLE OLUŞAN ZEHİRLENMELER: Emilen zehir deride iritasyona veya hasara neden olur. Bazı zehirler emildiklerinde deride hiçbir hasara neden olmayabilirler, ancak bu durum çok nadirdir. Absorbsiyon (emilim) yoluyla meydana gelen zehirlenmelerden en önemlisi ve tehlikelisi organik fosfat zehirlenmesidir. *

8. ORGANİK FOSFAT ZEHİRLENMESİ: Organik fosfat, birçok insektisit (böcek öldürücü) ve tarım ilaçlarının yapısında bulunur. Organik fosfatla Amerika’da yılda ortalama 35 000 kişi zehirlenmiş; zehirlenen erişkinlerin %10'u çocukların da 93,50'si ölmüştür. Organik fosfat zehirlenmesinde parasempatik bulgular görülür aşırı tükürük salgılanması, bradikardi ve kas seğirmeleri. Organik fosfat zehirlenmesi erken dönemde fark edilmeyebilir. Çünkü tipik olmayan baş ağrısı, halsizlik, baş dönmesi, bulantı gibi bulgularla başlar ve grip sanılarak boş verilebilir. Ciddi zehirlenmelerde karında kamplar, kusma, ishal ve bazı durumlarda inkontinans görülür. Hastaların diğer şikâyetleri: görmede bulanıklık, göğüste sıkışma hissi ve dispnedir. Fiziksel muayenede, hastanın sendeleyerek yürümesi ilk anda sarhoş izlenimi bırakır. Aşırı terleme sonucu cilt ıslaktır. Ağır bradikardi vardır. Pupiller daralmıştır (miosis) tükürük salgısı artmıştır. Hastanın nefesi bazen sarımsak gibi kokar.

8.1. organik fosfat Zehirlenmesinde Acil Bakım:

1. Organik fosfat zehirlenmesinde, antidot olarak, parasempatik etkiyi yok etmek için ATROPIN kullanılır. .

2. Hastanın bilinci tam olarak açık değilse tüm dikkatinizi soluk yoluna verin. Sekresyon aspire edilmelidir.

3. Zehir hastanın derisine bulaşmışsa DEKONTAMİNE edin. Bunun için koruyucu giysiler giyin (giysi ve lastik eldivenler).

4. Hastanın giysilerini çıkararak plastik bir torbaya koyun.

5. Hastayı duşun altına götürerek bol sabun ve su ile yıkayın. Eğer alanda iseniz yıkayacak su temin etmeye çalışın ve mutlaka saçını, tüm vücudunu süngerle yıkayın.

6. Madde ağız yoluyla alınmışsa yine aynı işlemler yapılır çünkü hasta terlediğinde terle atılan ilaç geri emilebilir.

7. Şayet zehir ağız yolu ile alınmışsa ve hasta bilinçli ise, ipeka şurubu içirilerek kusturulabilir ve aktif kömür verilebilir.



8.2. Genel olarak deri yolu zehirlenmelerinde görülen belirti ve bulgular: Deri reaksiyonları (hafif iritasyondan kimyasal yanığa kadar değişebilir), Kaşıntı, Gözlerde yanma (iritasyon), Baş ağrısı, Artmış vücut ısısı, Anormal solunum ve kalp hızı, (Nadiren) Anaflaktik şok.

8.3. Deri yolu ile Zehirlenmelerde Genel Acil Bakım: Hastayı zehir kaynağından (veya tersi ) uzaklaştırarak teması kesin. Kendinizi koruyarak hastanın giysilerini vakit kaybetmeden çıkarın. Su kullanarak deriye bulaşmış zehri hemen uzaklaştırın. Maruz kalan bölge tazyikli ve bol su ile en az 15–20 dakika yıkanmalıdır, özellikle de etkilenen bölge göz ise, yıkama kesinlikle bu sürenin altında olmamalıdır. ,

KURU (TOZ) KİMYASAL maddeleri önce fırçalayarak (ya da daha pratik ve güvenceli olan elektrik süpürgesi ile) uzaklaştırın sonra su ile yıkayın. Yıkarken, kendinizi ve çevredeki kişileri korumayı unutmayın. Yıkanması gereken kişi sayısı fazla ise, her birini tek tek yıkayın. ZDM ile iletişim kurun. Tüm sıkan giysileri (mücevherler, ayakkabılar ve saat dahil) çıkarın. Anaflaktik şoka karşı hazırlıklı olun.

> Acilen hastaneye götürün. Hastaneye götürürken, hastayı kuru ve temiz örtülerle kapatın ve sıcak tutmaya çalışın.



9. BİTKİ ZEHİRLENMESİ: Her yıl bitki zehirlenmesine bağlı bir kaç bin vakıayla karşılaşılmaktadır. Birçok ev bitkisi zehirlidir. Bazı zehirli bitkiler ciltte lokal iritasyona neden olurken, diğerleri dolaşım, sindirim veya sinir sistemini etkilemektedirler.

9.1. Bitki Zehirlenmelerinde Acil Bakım: Dolaşım sistemi etkilenmişse: Hipovolemik şoka karşı önlem alın, Ağız yoluyla alınmışsa, 30 dakika geçmemişse, kusturun ve kusmuğu hastayla birlikte hastaneye götürün. Zehirlenmeye neden olan bitkiyi tanımlayın (rengi, şekli, dalı, yaprağı, meyvesi, kökü veya çiçeğini) En kısa zamanda hastaneye götürün.

Sindirim sistemi etkilenmişse; İlk önce kusturun. Bitkiyi tanımlayın. Hemen hastaneye götürün.

Merkezi sinir sistemi etkilenmişse; Temel yaşam desteği sağlayın. Bitkiyi tanımlayın. Hemen hastaneye götürün. Deri etkilenmişse; Temas eden kısmı silin/yıkayın, Gerekiyorsa hastaneye götürün. Özellikle yerel belirtiler genel belirtilere dönüşüyorsa
ONUNCU BÖLÜM

HAYVAN ISIRMALARINDA İLK YARDIM
1. HAYVAN ISIRMALANNIN ÖNEMİ: Vücuda, kasıtlı veya kaza ile aşırı doz ilaç enjekte edildiğinde, enjeksiyon yolu ile zehirlenme meydana gelir. Ancak enjeksiyon yolu ila meydana gelen zehirlenmelerin sebebi, çoğunlukla, kara veya deniz canlılarının ısırması ya da sokmasıdır. Genelde sokmalarda, kızarıklık, şişlik, ağrı ve kaşıntı gibi yerel belirtiler görülse de, alerjik yapılı kişilerde veya zehirli hayvanların sokma veya ısırmalarında daha ciddi belirti ve bulgular görülebilmektedir.

1.1. Genel belirti ve bulgular: Bilinç düzeyinde değişkenlik, Deride görülebilen ısırık ya da solana izi, İğne izi aranır, (özellikle parmaklar, ön kollar, ayak-parmaklar ve bacaklarda), Deride döküntüler (lekeler), Bölgesel ağrı ve/veya kaşıntı. Kollarda, bacaklarda ya da vücutta duyu kaybı. Kolda/bacakta, enjeksiyon yerinden başlayıp yayılan ağrı ve yanına hissi, Şişlik veya büller (su kesecikleri). Halsizlik veya kollaps (yıkılma). Solunum güçlüğü ve anormal nabız, Baş ağrısı ve baş dönmesi, Bulantı ve kusma. Kes krampları, göğüste sıkışma hissi, eklem ağrıları, Aşırı tükürük salgısı, aşırı terleme, Anaflaksi,

1.2. GENEL ACİL BAKIM: Ağır seyirli yerel reaksiyon görüldüğünde, sıkabilecek tüm yüzük, bilezik, saat, kolye, kravat gibi şeyleri çıkarın, Venöz turnike uygulayın, Soğuk uygulama yapılır. Anaflaktik şoka karşı hazırlıklı olun; Hasta ABC yönünden değerlendirilir. Hafif yaralanmalarda yan 5 dakika süreyle sabun ve soğuk suyla yıkanır. Yaranın üstü temiz bir bezle kapatılır. Hasta kuduz veya tetanos aşısı için uyarılmalıdır.

2. KEDİ VE KÖPEK ISIRMALAN: KUDUZ tehlikesi vardır. Bu gibi durumlarda ısınları yer ilk önce bol su ile sabunlanıp köpürtülerek en az 5 dakika yıkanır.

2.1. Kedi ve Köpek Isırmalarında İlk Yardım: Aşı yaptırılır. Mümkünse hayvan gözetim altında tutulur, eğer 10 gün içinde ölürse aşıya devam edilir, 10 günü geçmesine rağmen hayvan ölmemişse, aşıya gerek yoktur. Hayvan bulunamamışsa, aşı mutlaka yaptırılmalıdır.

3. ARI SOKMALARININ BELİRTİLERİ: Belirtiler kısa sürer. Acı, şişme, kızarıklık gibi lokal belirtiler olur. Arı birkaç yerden soktuysa, nefes borusuna yakın yerden soktuysa ya da kişi alerjik bünyeli ise tehlikeli olabilir.

3.1. Arı Sokmalarında İlk Yardım: Arı Sokması, sabunlu su ile yıkanabilir veya antiseptik ile silinebilir iğne çıkarılabilecek durumdaysa cımbızla çıkarılır aksi halde zorlanmaz. Yerel belirtiler genel belirtilere dönüşüyorsa, vakit kaybedilmeden hastaneye götürülmelidir. Yaralı bölge yıkanır. Derinin üzerinde görülüyorsa arının iğnesi çıkarılır. Soğuk uygulama yapılır. Eğer ağzından sokmuşsa ve solunumu güçleştiriyorsa buz emmesi sağlanır. Ağız içi sokmalarında ve alerji hikâyesi olanlarda tıbbi yardım istenir.

4. AKREP SOKMALARININ BELİRTİLERİ: Kuvvetli bir lokal reaksiyon oluşturur. Ağrı, Ödem, İltihaplanma, kızarma morarma, Adak krampları, titreme ve karıncalanma, Huzursuzluk, havale görülebilir.

4.1. Akrep Sokmalarında İlk Yardım: Akrep Sokması, sokulan yere amonyak veya su ile bulamaç yapılmış yemek karbonatı sürülebilir venöz turnike uygulanabilir. Hastaneye götürülmelidir. Sokmanın olduğu bölge hareket ettirilmez, Yatar pozisyonda tutulur. Yaraya soğuk uygulama yapılır. Kan dolaşımını engellemeyecek şekilde bandaj uygulanır. Yara üzerine hiçbir girişim yapılmaz.

5. YILAN SOKMALARININ BELİRTİLERİ: Lokal ve genel belirtiler verin. Bölgede morluk ve iltihaplanma, Kusma, karın ağrısı, ishal gibi sindirim bozuklukları, Aşırı susuzluk. Şok, kanama. Psikolojik bozukluklar. Kalpte ritim bozukluğu, baş ağrısı ve solunum düzensizliği.

5.1. Yılan Sokmalarında İlk Yardım: İki derin diş izi yalanın zehirli olduğunu gösterir. Bu durumda sokulan yerin altından ve üstünden venöz turnike yapılarak, zehirin dolaşıma katılımı yavaşlatılır. Ağzında yara ve çürük dişi olmayan bir kişi yara yerinden zehiri emip, tükürebilir. Orga hareketsiz halde ve sarkıtılarak tutulur. Kişi mümkün olduğunu sakin tutulmaya çalışılmalıdır. Hastaneye götürülmelidir ve tetanos aşısı yaptırılmalıdır,

> Hasta sakinleştirilip, dinlenmesi sağlanır. Yara su ile yıkanır. Yanda yakın bölgede baskı yapılabilecek eşyalar çıkarılır. Yara baş ve boyunda ise yara çevresine baskı uygulanır. Kol ve bacaklarda ise yara üstünden dolaşımı engellemeyecek şekilde baskı uygulanır. Soğuk uygulama yapılır. Yara üzerinde herhangi bir girişimde bulunulmaz. Yaşamsal bulgular izlenir.



6. DENİZ CANLILARI SOKMASINDA BELİRTILER: Çok ciddi değildir. Lokal ve genel belirtiler görülür. Kızarma, Şişme, İltihaplanma, Sıkıntı hissi, Huzursuzluk, Havale, Baş ağrısı

6.1. Deniz Canlıları Sokmasında İlk Yardım:

Deniz Kestanesi Batması: Bu durumda organ (genelde ayak), yanmayacak şekilde dayanabileceği kadar (450 C) sıcak su içine daldırılarak, 20–30 dakika (ağrı dininceye) kadar bekletilir. Sıcak dikeni eritir.

Denizanası Teması: Denizanası ve denizşakayıklarının nematokist denilen vantuzlarındaki çengellerle cilde tutunurlar, bunların zarar verilmeden uzaklaştırılması için: Önce alkol (ya da sirke veya deniz suyu) ila yıkanır. Sonra üzerine pudra ekilir, Varsa çiğ et konarak yumuşatılır ve bıçağın tersi veya tahta çubuk ile deriden ayrılır. Ya da o kasım doğrudan musluk suyu ile yıkanabilir tatlı su vantuzları patlatacağından kişi rahatlayacaktır. Yaralı bölge hareket ettirilmez, Batan diken varsa ve görünüyorsa çıkarılır. Etkilenen bölge ovulmamalıdır.
ONBİRİNCİ BÖLÜM

GÖZ, KULAK BURUNA YABANCI CİSİM KAÇMASINDA İLK YARDIM
1. GÖZE YABANCI CİSİM KAÇMASINDA İLK YARDIM: Göze kaçan CİSİM toz gibi küçük madde ise; Göz ışığa doğru çevrilir ve alt göz kapağı içine bakılır. Gerekirse üst göz kapağı açık tutulur. Nemli temiz bir bezle çıkarılmaya çalışılır. Hastaya gözünü kırpıştırması söylenir. Göz ovulmamalıdır. Çıkmıyorsa sağlık kuruluşuna gitmesi sağlanır.

Gözde bir cisim batması varsa ya da göze metal bir cisim kaçmışsa; Gerekmedikçe hasta yerinden oynatılmaz, Göze hiçbir şekilde dokunulmaz. Tıbbi yardım istenir. Hastanın bir göz uzmanına gitmesi sağlanır

2. KULAĞA YABANCI CISİM KAÇMASINDA İLK YARDIM: Kesinlikle sivri ve delici bir cisimle müdahale edilmez.

> Su değdirilmez. Tıbbi yardım istenir.



3. BURUNA YABANCI CİSİM KAÇMASINDA İLK YARDIM: Burun duvarına bastırarak kuvvetli bir nefes verme ile cismin atılması sağlanır. Çıkmazsa tıbbi yardım istenir.
ONİKİNCİ BÖLÜM

BOĞULMALARDA İLK YARDIM
1.B0ĞULMA: Boğulma, vücuttaki dokulara yeterli Oksijen gitmemesi sonucu bozulma meydana gelmesidir.

2. BOĞULMA NEDENLERİ: Bayılma ve bilinç kaybı sonucu dilin geriye kayması, Nefes borusuna sıvı dalması. Nefes borusuna yabancı CİSİM kaçması. Asılma. Akciğerlerin zedelenmesi.

> Gazla zehirlenmesi.



2.1. SUDA BOĞULMA: Suda boğulmalarda, boğulma sırasında nefes borusu girişinin kasılmasına bağlı olarak çok az miktarda su akciğerlere girer. Suda boğulmalarda özellikle soğuk havalarda 20–30 dakika geçse bile yapay solunum ve kalp masajına başlanmalıdır.

Suda boğulmalarda, ağızdan ağıza ya da ağızdan buruna solunumun suda yaptırılması mümkündür ve bu uygulamaya su içerisinde iken başlanmalıdır. Bu uygulama derin sularda mümkün olmayabilir, bu nedenle hasta/yaralının hızla sığ suya çekilmesi gerekir. Suya atlama sonucu, .boğulma riskinin yanı sıra genel vücut arızası ya da omurga kırıkları da akla gelmelidir. Bu nedenle suda başın çok fazla arkaya itilmemesi gereklidir.



Yüklə 319,76 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə