Diyanet iŞleri başkanliği yayinlari 1273 Halk Kitapları : 279 Yayın Yönetmeni Dr. Yüksel salman



Yüklə 6,82 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə38/46
tarix06.05.2018
ölçüsü6,82 Kb.
#42788
1   ...   34   35   36   37   38   39   40   41   ...   46

137
de görüldüğü gibi var olan cami kütüphanelerinin yeni bağış-
larla zenginleştirilmelerini, Fâzıl Ahmed Paşa’nın Kandiye’deki 
camisinde, Gîlânîzâde Nûri Paşa’nın 1722’de Hama’da, Bursalı 
İsmail Hakkı’nın 1723’te Bursa’daki camisinde kurduğu kütüp-
haneleri gösterebiliriz.
I. Mahmud büyük bir ihtilal sonrasında tahta çıkmış, dola-
yısıyla devlet önemle restorasyona ihtiyaç duymakta olmasına 
rağmen onun saltanat dönemi kütüphane kuruluşu açısından 
verimli bir devreyi oluşturmuştur. Biz yalnızca cami ile ilgi-
si kadarını dikkate alarak şunları kaydedebiliriz. I. Mahmud 
tarafından 21 Nisan 1740’ta Ayasofya Kütüphanesi, adı geçen 
caminin yanında kendisi için yapılan özel binada açılmıştır. 
Aynı şekilde Fâtih külliyesinin daha da zenginleşmesine bir 
katkı olmak üzere burada da müstakil bir kütüphane kurul-
muştur. Benzer bir durumun Süleymaniye Camii için de geçerli 
olduğuna yukarıda işaret edilmişti. Bu dönemde Şeyhülislâm 
Ebü’l-Hayr Ahmed Efendi Sultan Selim Camii mahfilinin altın-
da medrese talebeleri için bir kütüphane kurmuş, Eylül 1834’te 
Mehmed Efendi 15 ciltlik kitabını Üsküdar’daki Şeyh Camii’ne 
vakfetmiş, Hıfzızâde Osman Fakih Efendi’nin Amasya Burmalı 
Minare Camii içerisinde (1734), Galata Kadısı Hıfzı İbrahim 
Efendi İskender Paşa Camii’ne, Sadrazam Kethüdası Şerif Ha-
lil Efendi Cerrahpaşa’da yaptırdığı cami ve medresede, Şehit 
Osman Paşa Niş kalesindeki camisinde kütüphane kurmuştur. 
III. Mustafa (1757-1774) döneminde iki defa şeyhülislâm 
olan Veliyüddin Efendi Beyazıt Camii’nin kıble yönünde sağ 
tarafa bitişik olarak yaptırdığı camiden girilen kütüphanesini 
Ekim 1868 tarihli vakfiyesiyle düzenleyerek açmıştır. Yine bu 
dönemde Şeyh Abdüllatif Efendi Kasımpaşa’daki Cami-i Kebir’e 
(1758/59), Erzurum Kadısı Mehmed Zihni Efendi Akşehir’de 
Şeyh Sinan Efendi Camii’ne (1767/68), Ayasofya Cuma vaizi 
İbrahim Efendi Eyüp’teki Câmi-i Kebîr’e (Haziran 1771), Meh-
med Efendi Haseki Sultan Camii’ne (1771) ilerleyen dönemde 
müderris Medenî Mehmed Efendi Süleymaniye Camii’ndeki 
   GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE CAMİ, KİTAP VE KÜTÜPHANE 
ÜZERİNE BAZI DEĞERLENDİRMELER   
CAMİ VE KİTAP.indd   137
29.09.2016   15:34:19


  CAMİ VE KİTAP  
138
kütüphaneye kitaplarını vakfetmişlerdir. Diğer kütüphaneler 
olarak Bosna sancağı beyi İshak Beyoğlu Îsâ Bey’in 1458’de 
Saraybosna’da  yaptırdığı  camisinin  yanına  1759/60’ta  Ako-
valı Osman Şehdî’nin kurduğu kütüphaneyi, Arpa Emini Ali 
Ağa b. Hüseyin’in 1762/63’te Tırnova’da camisi yanına inşa 
ettirdiği kütüphaneyi, Hüseyin Ağa b. Süleyman Ağa’nın Bur-
sa’da Kavaklı Mahallesi’nde 1760/61’de yaptırdığı mescid ve 
kütüphaneyi, Abdurrahman Paşa’nın Diyarbekir Ulucamii’ne 
kitaplarını vakfettiğini, Müftü Abdullah Efendi’nin Erzincan’da 
Cuma Mahallesi’ndeki cami ve medresesi yanında yaptırdığı 
kütüphaneyi görüyoruz.
Osmanlı ülkesinde XVIII. yüzyılın sonları ve XIX. yüzyılın 
başlarında genelde yeni kütüphaneler kurma uygulaması de-
vam ettiği gibi, bilhassa da önceden kurulmuş olan kütüphane-
lerin gerek kurucu ailelerin mensupları ve gerekse kitapseverler 
tarafından zenginleştirilmesine devam edildiği görülmektedir. 
Bu arada camiler bünyesinde veya çevrelerinde yeni kütüp-
hanelerin oluşturulmasına da devam edilmiştir. Nitekim Şeyh 
Mustafa Hulusî’nin Balat’ta cami, mektep ve kütüphaneden olu-
şan bir hayır eseri topluluğu yaptırdığı, 2 Şubat 1798 tarihli 
vakfiye ile buraya isimleri gösterilen 250 cilt kitap bıraktığı, kü-
tüphanenin hafız-ı kütüplüğüne de oğlu, damadı ve torununu 
tayin ettiği görülmektedir. Bu arada Yusuf Ağa’nın Üsküdar’da 
Mihrimah Sultan Camii’nde kütüphane kurduğu, Yeğen Ali 
Paşa’nın Manastır’da Emîr Bey Camii’nde (1791), Şeyh Meh-
med Efendi’nin Nazilli’de Camii-i Atîk’te (1796/97), Ahmed 
Ağa’nın İzmir’de Hisar Camii’nde, Esmâ Sultan’ın kethüdası 
Çelebi Mehmed Efendi’nin Saraçhane’de Dülgeroğlu Camii ya-
nında kurdukları kütüphaneleri saymak mümkündür. Cami ile 
kitap/kütüphane birlikteliğinin örnekleri olarak II. Mahmud 
(1808-1839)  döneminde  Ahmed  Ağa’nın  Harput  Kurşunlu 
Camii’nde (1812), İzmir Müftü Camii’nde (1806, 1819) birer, 
Kıbrıs’ta Ayasofya Camii’nde ise Hacı Yûsuf Efendi’nin kendi 
adıyla anılan bir kütüphane kurmuş olması hatırlanabilir.
CAMİ VE KİTAP.indd   138
29.09.2016   15:34:19


139
Camiler içerisinde dolaplarda veya ayrıca kitap koleksi-
yonları oluşturularak cami kütüphaneleri kurma geleneği, Os-
manlı sisteminin büyük bir kırılma geçirdiği Tanzimat’ın ilanı 
sonrasında da devam etmiştir. Bu döneme örnek olmak üzere 
Hacı İsmail Ağa’nın Çankırı’da Ali Bey Camii’nde (1868), Hacı 
Abbas’ın Kalkandelen’de Çarşı Camii’nde (1869), Sultan Abdü-
laziz’in annesi Pertevniyal Sultan’ın Vâlide Camii’nde (1871), 
Hacı Mahmud Efendi’nin Cami-i Kebîr’de (1888) kurduğu kü-
tüphaneler sayılabilir.
Şimdi de sıra merkezinde cami olmak üzere çoğu defa birer 
kütüphaneyi de içeren Osmanlı külliyelerine gelmiş bulunmak-
tadır. Osmanlıların medeniyet tasavvurlarının en güzel göster-
geleri olarak külliyelerin bir kısmı başkent İstanbul’da olmak 
üzere, geniş ülkenin değişik yörelerinde kurulmuşlardır. Bunlar 
içerisinde bazen cami, bazen medresenin bir parçası, bazen de 
müstakil bir birim tarzında kütüphaneyi, aynı bütün içerisinde 
bir araya getiren örnekler oldukça çoktur. Biz bu durumu ola-
bildiğince kronolojik bir çizgi takip ederek örneklendirebiliriz.
İstanbul’da bünyesinde cami ve kütüphaneyi bir araya ge-
tirmede önceliğin Eyüp mü, yoksa Mahmud Paşa Külliyesi’ne 
mi ait olduğu, bir oranda tartışmaya konu oluşturduysa da, 
eldeki veriler önceliğin Eyüp Camii Külliyesi’nde (1459) oldu-
ğunu göstermektedir. Bu arada fetihten sonra bir bölümü med-
rese hâline getirilen Ayasofya Camii’nde de Fatih tarafından bir 
kütüphane kurulmuş olduğu bilinmektedir. Türbeler, medrese-
ler, tabhâne, dârüşşifâ, muvakkithane, hazîre, kervansaray, çarşı 
(arasta), hamam ile İstanbul’un fetih sonrasında inşa edilen ilk 
selatin camiini de içeren Fâtih Camii Külliyesi, ilk müstakil 
kütüphane binasına ancak XVIII. yüzyılda kavuşmuş olmakla 
birlikte baştan itibaren burada kütüphane bulunmaktaydı ve 
zaman içerisinde muhtelif ilavelerle koleksiyon zenginleştiril-
mişti. Nitekim I. Mahmud da burada müstakil bir kütüphane 
tesis etmiştir. Aynı şekilde Fatih devri meşâyihinden Şeyh Vefâ 
diye tanınan Muslihuddin Mustafa (ö. 1490) için inşa edilen 
   GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE CAMİ, KİTAP VE KÜTÜPHANE 
ÜZERİNE BAZI DEĞERLENDİRMELER   
CAMİ VE KİTAP.indd   139
29.09.2016   15:34:19


Yüklə 6,82 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   34   35   36   37   38   39   40   41   ...   46




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə