Bilig 49. sayı



Yüklə 3,45 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə22/90
tarix18.06.2018
ölçüsü3,45 Kb.
#49338
1   ...   18   19   20   21   22   23   24   25   ...   90

bilig   Bahar / 2009   sayı 49: 59-82 
© Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanlığı 
Girişimciliğin Gelişim Süreci ve 
Girişimcilik Açısından Kazakistan 
Salih Ercan

 
İsmail Gökdeniz
**
 
Özet: Girişimcilik faaliyet olarak çok eski tarihlere kadar gitse de giri-
şimcilik alanında akademik çalışmalar son yıllarda artmıştır. İçinde bu-
lunduğumuz yüzyılda meydana gelen ekonomik, siyasal, kültürel deği-
şiklikler yeni girişimci anlayışını ortaya çıkarmıştır. Girişimcilik kavramı 
genellikle KOBİ’leri çağrıştırsa da günümüzün büyük işletmelerinin de 
ekonomik faaliyetlerine küçük işletme olarak başladıkları bilinmektedir. 
Joseph A. Schumpeter’in ortaya attığı dinamik girişimcilik kavramı son 
yıllarda büyük önem kazanmıştır. Tarihin hiçbir döneminde, iyi yetiş-
miş gerçek anlamda girişimcilik ruhuna sahip ve ekonomin itici gücünü 
oluşturacak bireylere olan ihtiyaç, bugünün bilgi toplumunda olduğu 
kadar hissedilmemiştir. Dolayısıyla girişimcilik ruhuna sahip bireyleri 
yetiştirecek toplumsal mekanizmaların kurulması, küresel başarının ön 
şartı olarak kabul edilmektedir. Bu çerçeveden bakıldığında girişimcilik 
açısından Kazakistan, ortak kültürel değerleri ve birçok sektörde cazip 
yatırım imkânlarıyla dikkat çekmektedir. 
 
Anahtar Kelimeler: Girişimcilik, Girişimciliğin Tarihi Gelişimi, Kaza-
kistan, Kazakistan’ da girişimcilik.  
 
Giriş 
21. yüzyıl bilgi toplumunda artık geçmişten bugüne değin alışılagelen kav-
ramlar, kurallar hızla değişmekte ve hemen her alanda bilgi temeline daya-
nan yeni iş yapma usulleri ortaya çıkmaktadır.  İşte bu sosyo-ekonomik ve 
kültürel dönüşüm içerisinde hiç kuşkusuz ki girişimcilik kavramı da değişmiş-
tir. Artık eski atak ve tuttuğunu koparan girişimci, yerini daha sakin, bilgiye 
dayalı düşünen ve yenilikçi bir anlayışa sahip girişimciye bırakmıştır. 
Bilgi toplumu girişimcisi, yalnızca bilgi ve tecrübelerini kullanarak toplumdaki 
ihtiyaçların tespit edilmesi ve bu gereksinimlerin bir yatırımla karşılanması ile 
sınırlı olan bir bakış açısını artık aşmıştır. Teknolojik ilerlemeler, insan hakla-
                                           

 İşletme Uzmanı 
  salihhercan@yahoo.com 
**
 Kırıkkale Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İşletme Bölümü / KIRIKKALE 
  isgokdeniz@mynet.com 
  


biligBahar / 2009, sayı 49 
 
60 
rının her türlü değerin üzerinde tutulması, bireysel ve kurumsal bazda algıla-
mayı değiştirmiştir. Oluşan bu yeni algılama ve yorumlama biçimi girişimcili-
ğe çağdaş bir boyut kazandırmıştır. 
Bu amaçla önce girişimciliğin bu güne değin geçirdiği aşamalar irdelenerek, 
tanımı ve önemi üzerinde durulmuştur. Sonra genel olarak girişimciği engel-
leyen unsurlar ortaya konulmaya çalışılmıştır. En son kısımda ise Kazakistan, 
Türkiye’den giden girişimciler açısından ele alınmıştır. Kazakistan’da bulunan 
yatırımlar, mevcut iş imkânları, piyasa yapısı ve de temel göstergeler girişim-
cilik açısından incelenmiştir. 
1. Girişimciliğin Gelişim Süreci 
Girişimcilik, insanoğlunun avcılık ve toplayıcılık devrine son verip (cilalı taş) 
neolitik dönemde üretime başlamasıyla birlikte ilk şekillerini oluşturmaya 
başlamıştır. Bu dönemden kısa bir süre sonra yerel olsa dahi maden devrinin 
başlamasıyla bu günkü anlamda olmasa bile iş yerlerinin kurulması netice-
sinde ticari hayat da başlamış; tunç devrinde şehir devletleri kurulmuş ve 
ticaret yerel olmaktan çıkıp şehirlerarasına yayılmıştır. 
Yazının icadı ve tarihi devirlerin başlamasıyla, ticaret farklı bir boyut kazana-
rak kıtalara kadar yayılmıştır. İlk çağda Fenikeliler oluşturdukları özel girişim-
lerle (Demirez 2006: 1) ön Asyada koloniler kurup (Trablus, Sayda, Sur ve 
Kartaca) orta ve uzak doğunun mallarını Akdeniz şehirlerine taşımışlardır. 
Eski Yunan site devletlerinde ise, girişim ve girişimcilik pek erdemli bir iş 
sayılmamaktadır. Bu işin daha çok yabancılar tarafından yaptırıldığı bilin-
mektedir. Buna göre, tarıma önem verdikleri anlaşılmakta  ve  üretim  kar 
amaçlı değil sadece toplumun ihtiyacını karşılayacak şekilde olması gerektiği 
vurgulanmaktadır. Bununla birlikte İyonya’lılar ise, Anadolu ile Akdeniz ve 
Karadeniz sahillerinde ticaret yaparak zengin olmuşlar hatta bu zenginlik 
onlara şehir devleti uygulaması ve dünyanın ilk demokrasisini hediye etmiş-
tir. Bunun bir sonucu olarak özgür düşünce, bilim ve sanat gelişmiş, bu da 
Herodot, Hipokrat, Tukidides gibi günümüzde dahi anılan bilim adamlarının 
yetişmesini sağlamıştır.  
Yeni yeni işletmelerin kurulup, kendi toplumlarının ihtiyaçlarının fazlasını 
üretmeleri neticesinde, ticaret kaçınılmaz olarak ortaya çıkmıştır. Neticesinde 
Anadolu’nun kıyılarında kurulan Lidyalılar kara ticaretinde gelişmiştir. Hatta 
bu gelişmişlik ticarette ve dünya tarihinde önemli bir buluş olan paranın 
icadına neden olmuştur. Lidyalılar parayla birlikte Mezopotamya’dan başla-
yıp Anadolu’yu geçip Akdeniz kıyılarına uzanan “Kral Yolu”nu yaparak tica-
rete önemli bir katkı sağlamışlardır.  
Çin’de kurulan girişimlerde üretilen ürünler, İpek yolu ile Asya’yı geçerek (Çelik 
2006: 468) ön Asya’ya oradan da Akdeniz’e ulaşmıştır. Zaman içerisinde bu 


Ercan, Gökdeniz, Girişimciliğin Gelişim Süreci ve Girişimcilik Açısından Kazakistan 
 
61 
yol, dünyanın en önemli ticaret yollarından birisini oluşturmuştur. Özellikle yer 
kürenin en büyük kıtası olan Asya’da yer alması ve Kazakistan topraklarından 
geçmesi ise, bu çalışma açısından da ayrı bir önem taşımaktadır. İpek yolunun 
güvenliği ve işlerliği yol üzerindeki konaklama, nakliye, gıda ve diğer ürünleri 
üreten girişimlerin oluşmasına imkân sağlamıştır. Ta ki ümit Burnu keşfedilene 
kadar yüzyıllarca önemini koruyan bu yol, aynı zamanda denetimini sağlayan 
ülkelerin, devletlerin zenginlik kaynağı sayılmıştır.  
Eski Roma İmparatorluğu (yaklaşık MS 200 senesine kadar) ekonomik ola-
rak inanılması güç derecede basarı sağlamıştır. Şehirleşme, kişi basına düşen 
milli hâsıla, sanayi devriminden hemen önce (18. yüzyıl) Avrupa’nın en ge-
lişmiş ülkeleri olan İngiltere ve Hollanda ile ayni seviyelerdedir. Kalıntılar 
gösteriyor ki, roma ekonomisi bir market ekonomisidir: Hem ürün ticareti, 
hem işçi marketleri, hem sermaye piyasaları günümüz ekonomilerini andır-
maktadır. 
Öte yandan Orta Çağda girişimciler büyük tarım sahaları, kale ve kamu bina-
larının inşası, manastır vs. dini yapıların inşası gibi feodal sistemin belirlediği 
projelerin yönetimini üstlenmişler ve bireysel anlamda risk almamışlardır. 
Orta çağda girişimciliğin diğer boyutu korporasyonlarla gerçekleştirilmiştir. 
Özellikle Avrupada korporasyonlar küçük sanayi kuruluşları (meslek kuruluş-
ları, esnaf kuruluşları) dır. Kullanılan üretim faktörleri mal sahibi olan girişim-
cinindir. Girişimci de, işinin başında bulunmakta ve çalışmaktadır. Korporas-
yonların bir özelliği de, üreticilerle tüketiciler arasında aracı bir sınıfa yer 
verilmemesidir (Özgüven 1992: 30). 
Hindistan ve çevresinde üretilen baharatlar, baharat yolu ile Mısır’a kadar 
gelmiş buradan dünyaya pazarlanmıştır. Kuzeyde Sibirya da daha bol olan 
yırtıcı hayvanların kürklerinin pazarlandığı kürk yolu ise, Sibirya’dan Kara-
deniz’ e ve Avrupa’ya kadar uzanmıştır. 
Baharat yolu ile birlikte iktisadi doktrinde yeni bir dönem olan merkantilizm 
görülmüştür. Merkantilizmle birlikte ülkeler sahip oldukları özel ve kamu 
girişimlerinin ürünlerini ihraç etmenin yollarını aramış ve karşılığında altın 
getirme çabasına girmişlerdir. Bu akımla birlikte büyük sanayi kuruluşları 
oluşmaya başlamıştır. Bu dönem, dünyada ticaretin merkezinin Akdeniz’den 
okyanus şehirlerine doğru kaydığı dönem olarak da bilinmektedir. Merkanti-
lizm ilk ticari kapitalizm olarak da kabul edilmektedir.  
Merkantilist yaklaşımdan sonra liberalizm, kendisini Avrupa’da hissettirmeye 
başlamış ve akılcılığın ön plana çıkması, rekabetin üst düzeyde yaşanması, ulus-
lar arası ticaretin desteklenmesi özel sektör girişimciliğinin önemini hat safhada 
artırmıştır. Dolayısıyla girişimcilikte risk unsuru ilk kez 17. yüzyılda ortaya çıkmış-
tır. Çünkü bu dönemde girişimler, hükümetle sabit fiyat üzerinden imzalanan 


Yüklə 3,45 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   18   19   20   21   22   23   24   25   ...   90




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə