Bilig 49. sayı



Yüklə 3,45 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə2/90
tarix18.06.2018
ölçüsü3,45 Kb.
#49338
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   90

bilig
Bahar / 2009, sayı 49 
 

yeni bir tasarımla yeniden inşa etmiştir. Kilise 562 yılının “İsa’nın Doğumu 
Yortusu”nda (Christmas günü) törenle açılır (Müller-Wiener 2002: 86). 
869’daki büyük depremde, kubbenin batı kemerinde oluşan çatlaklar onarı-
lır. Atriumda dış narteksin önündeki dört payanda, I. Basileios döneminde 
(867-886) yapılmıştır (Müller-Wiener 2002: 87). Horologion’un da  (saat 
kulesi) aynı  yıllarda yapıldığı düşünülmektedir (Berger 2004: 59-73). II. 
Basileios döneminde (976-1025) Ermeni mimar Trdat, yapının bezemelerini 
yenilemiştir. 989’daki depremde batıdaki kubbe kemeri ile kubbenin bir 
bölümünün yıkılmasının ardından yapılan onarımlarla 994’te kilise yeniden 
hizmete açılır (Müller-Wiener 2002: 88). 
11. yüzyılın ilk çeyreğinde sütun başlıkları, gümüş ve altınla kaplanmıştır. 
1064-1075 arasında bema bölümü daha görkemli donatılmıştır. 1203’te 
Bizanslılarla  İstanbul’da yaşayan Latinler arasında çıkan çatışmada kent 
ateşe verilir. 1204’teki Latin yayılması ile kilise, Venedikli din adamlarının 
eline geçer. 1205’te yapının içinde, Latin geleneğinde yeni bir altar yapılır. 
1261’de Bizanslıların kenti geri alması ile kilise, Ortodoks liturjisine göre 
düzenlenerek yeni bir altar, ambon ve solea yapılır (Müller-Wiener 2002: 88-
89).  
1317 yılında yapının dışındaki büyük payandalar yapılır. 1343’te büyük 
ölçekteki depremler sonucunda yapının duvarlarında büyük yarıklar oluş-
muştur. 19 Mayıs 1346 yılındaki depremde ise ana kubbenin yaklaşık üçte 
biri, doğu kemeri, doğudaki yarım kubbenin bir bölümü yıkılır ve onarım 
çalışmalarına hemen başlanır (Müller-Wiener 2002: 89).  
Ioannes VI. Kantakuzenos (1347-1354) Döneminde, 1353 sonunda ana 
kubbe yeniden yaptırılır. Onarım çalışmalarının giderleri, Moskova Dükü’nün 
bağışları ve genel vergilerle karşılanarak, Stratopedarch (Büyük Kumandan) 
Astras ve İtalyan Giovanni Peralta yönetiminde yürütülür (Müller-Wiener 
2002: 91). 
Iustinianos döneminden itibaren yapının içi mermer kakma levhalar, sütun 
başlıkları, korkuluk levhaları arşitravlarla, duvarlar mozaiklerle bezenmiştir. 
Panolardaki mozaiklerde, Geç Antik sanatın etkisiyle betimlenmiş meyveler, 
çiçekler ve geometrik motifler, altın varak sürülmüş tesseralar arasında renkli 
taş ve cam parçaları ile oluşturulmuştu.  İkonoklast  (İkonakırıcı) Dönemde 
(726-843), her türlü öyküleyici sahne örtülmüş ya da kazınmıştı. Makedonya 
Hanedanlığı’nda, özellikle I. Basileios (867-886) ve II. Konstantin 
Porphyrogenetos (913-959) dönemlerinde kilisenin duvarlarının neredeyse 
tamamı İsa, Meryem, azizler ve imparator imgeleri ile donatılmıştır. Mozaikle-
rin büyük bölümü, 1346 yılındaki depremlerde zarar görmüştür.
1
  


Doğan, Sultan Abdülmecid Dönemi'nde İstanbul - Ayasofya Camii'ndeki Onarımlar 
 

1453 yılında fetihten sonra mozaikler sıvanarak örtülmüş, böylelikle de ko-
runmuştur. 
Günümüze Gelen Mozaikler 
Güney giriş holünden nartekse girilen kapı üzerindeki 10. veya 11. yüzyıla ait 
olduğu öne sürülen mozaikte, tahtta oturan Meryem ve Çocuk İsa, solda I. 
Iustinianos Ayasofya Kilisesi’nin maketini, sağda ise Büyük Konstantinos 
imparatorluğun başkenti Byzantion’un maketini sunarken gösterilir.  
İç narteksten naosa girilen dokuz kapıdan ortadaki İmparatorluk Kapısı üze-
rinde 9. yüzyıl sonlarına tarihlenen mozaikte, tahtında oturan İsa, İmparator 
VI. Leo (886-912) proskynesis duruşta diz çöküp, ellerini yakarır biçimde 
uzatarak betimlenmiştir.  İsa’nın iki yanında Meryem’in ve Başmelek 
Gabriel’in madalyonlar içinde büst portreleri sahneyi sınırlamaktadır.  
Naosun iki yanında çift sıra kemerli pencerelerin yer aldığı kuzey ve güney 
timpanum  duvarlarında piskoposlar, peygamberler ve baş melekler betim-
lenmiştir. Her figür benzer bir duruşta, sol ellerinde İncil taşırken, sağ elleriyle 
de kutsar biçimde gösterilir. 
Kubbedeki olasılıkla 9. yüzyılda yapıldığı düşünülen Pantokrator mozayiği 
günümüze gelememiştir (Mango 1962: 87). Kubbeye geçiş elemanı olan 
pandantiflerde  Kerubim ve Seraphimler (altı kanatlı göksel varlıklar) betim-
lenmiştir. Bunlardan doğudaki ikisi mozaik tekniğinde özgün olup, Fossati’ler 
tarafından eksik bölümleri tamamlanmıştır; batıdakiler boyama kopyalarıdır. 
Apsis yarım kubbesine yapılan, altın yaldız zemin üzerinde tahtta oturan 
Meryem ve Çocuk İsa mozayiği, olasılıkla 9. yüzyılda Patrik Photius’un açılı-
şını yaptığı özgün mozaiktir. Ancak 1364 depreminde zarar görmüş olmalı-
dır. Apsis kemerinin kuzey ve güney yanlarındaki 9. yüzyıl öncesine tarihle-
nen baş melekler Mikhael ve Gabriel figürlerinden Mikhael’in, tüme yakın 
bölümü yok olmuştur. 
Ayasofya’daki günümüze gelebilmiş mozaiklerin bir bölümü de galeri katın-
dadır. Kuzey galeride İmparator Aleksandros’un (886-912) boy portre 
mozayiği, 912-913 yıllarında yapılmıştır. Frontal duruştaki imparator, başın-
da altın ve incilerle bezenmiş imparatorluk tacı camelaucum ile imparatorluk 
giysisi içinde gösterilmiştir. 
Güney galerinin doğu duvarında tahtta oturan İsa, iki yanında İmparator IX. 
Konstantinos Monomakhos (1042-1055) ile İmparatoriçe Zoe’yi konu alan 
mozaik 1028-1034 yıllarına tarihlenir.  


bilig
Bahar / 2009, sayı 49 
 

 
Resim 2: İsa, IX. Konstantinos Monomakhos ve 
İmparatoriçe Zoe mozayiği (S. Doğan Arşivi) 
Mozaik ilk yapıldığında Zoe’nin önceki Paphlagonya’lı  eşlerinden biri yer 
alırken, daha sonra 1041’de, IX. Konstantinos’un yüzü eklenerek 1042’de 
tamamlanır. İmparator elinde para kesesi, imparatoriçe ise rulo taşır. Sahne 
olasılıkla imparatorluğun kiliseye bağışını anlatır (Resim 2). 
 
Resim 3: Deesis mozayiği (S. Doğan Arşivi) 


Yüklə 3,45 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   90




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə