Nebevî Yöntem
98
7. Kalbi İncelten, Ruhların Hastalıklarının
Reçetelerine ve Yaşayış İlmine Dair Eserler
Ebu Tâlib el-Mekkî’nin Kûtu’l-Kulûb, İmam Kuşeyrî’nin
er-Risâletü’l-Kuşeyriye, Huccetu’l-İslâm Gazzâlî’nin İhyâu
Ulûmi’d-Dîn, Şeyh Abdulkâdir el-Geylânî’nin el-Fethu’r-
Rabbânî, İmam Nevevî’nin Bustânu’l-Ârifîn adlı eserleri.
Bu kitaplarda bulunan ve zamanımıza uymayan, cihadın
gerekleri ile de bağdaşmayan birtakım zahidane bilgiler, on-
ların eğitici değerlerini eksiltmez. Şüphesiz ki bizler, yüzeysel
hususlarda ve ihtilaflarda güçlerimizi darmadağın eden bilgi-
lerden çok, Allah’a giden yolda şevkimizi artıracak bilgilere
muhtacız.
Taklitçi bir kimseye de şunu söyleyin: Selef-i sâlih, Kuşeyri
Risâlesi’ni, bu ümmetin salih zatları hakkında bir örnek olarak
değerlendirmiştir. Bizler İbn Teymiyye gibi muhaddis, fakih ve
müctehid bir kimsenin kitaplarında bunlar hakkında övücü ve
yüceltici sözlerden başkasını görmüyoruz. Bu müctehid fakih,
Şeyh Abdulkadir Geylânî’den çokça övgüyle söz etmiş, onu
istikamet ehli meşayihden ve Müslümanların imamlarından
birisi olarak değerlendirmiştir. İbn Kayyim de ona “şeyh, âbid
ve uyulacak önder” adını vermiştir. İbn Teymiyye, Kûtu’l-
Kulûb’u ardı ardına defalarca okumuş, Ebu Tâlib’den de gü-
zel bir şekilde övgüyle söz etmiştir. Îmân adlı eserinde de onun
akidesinin doğruluğunu dile getirmiştir.
Bizler, nefsî tıb ile yüksek gayret hususunda Abdulkadir
Geylânî ve Ebu Tâlib el-Mekkî’de bulduğumuzun bir benzeri-
ni başka yerde bulamıyoruz. Kendisini hadise nisbet edenler
arasından İhyâ’ya dil uzatan kimselere de şunu deyin: Ha-
fız Irâkî, İhyâ’da geçen hadisleri incelemiş ve bu değerli kita-
ba hizmet etmek üzere bunların tahriclerini yapmıştır. Hafız
Makdisî bunu ihtisar etmiş, onun bu ihtisarını Hanbeli Hafız
Eğitim
99
İbn Receb bir daha ihtisar etmiştir. Dolayısıyla kalplerin tedavi
pınarını teşkil eden böyle bir eserden kimse seni alıkoymasın.
Bu eserde anlayamadığınız bazı ibareler görecek olursanız
bunları Allah’a havale edin ve şunu bilin ki, insan nefsinin giz-
liliklerinden söz eden bir kimsenin, kinaye ve mecazî ifadeler
kullanması kaçınılmazdır.
8. Davet Fıkhı
İmam Hasan el-Bennâ’nın risaleleri, üstad Mevdûdî’nin
eserleri, Yusuf el-Kardâvî’nin eserleri, şeyh Saîd Havvâ’nın
eserleri, Şeyh Hasan en-Nedvî’nin eserleri.
9. Küçük İslâm Tarihi
Şeyh Ebu’l-Hasan en-Nedvî’nin Müslümanların Gerile-
mesiyle Dünya Neler Kaybetti? ve yine onun Fikir ve Davet
Önderleri adlı eserleri.
10. Tarihe Mal Olmuş Kişilerin Biyografileri
Salih geçmişimizin kıssaları ne güzel öğüttür ve ne güzel
teşvik edicidir. Çünkü Yüce Allah, bu insan nefsini, soyut öğüt
ve vaazdan etkilenebileceği için daha çok bizim gibi olanların
hayatlarını dikkatle incelemekten etkilenecek bir hâlde yarat-
mıştır. Bazen salihlerden bir kişinin veya mücahidlerden ilmiy-
le amel eden bir âlimin hayatını okuyunca, bunlar kendimize,
nefsimizi azarlayarak ve harekete geçmesini isteyerek, “İşte
bu yiğitler seni geride bıraktı ey küçük nefis!” dedirtir. İbnu’l-
Cevzî’nin Sıfatu’s-Safve ve Abdülazîz el-Bedrî’nin el-İslâm
beyne’l-Ulemâ ve’l-Hükkâm adlı eserleri ile bir de okuyacak
sabrı gösterebilecek kimseler için Ebu Nuaym’ın Hilyetu’l-
Evliyâ’sı anılmaya değer eserlerdir.
Nebevî Yöntem
100
11. Arap Dili ve Grameri
Aslında bütün İslâmî çalışmalar için zorunlu bir araç
olmakla birlikte bunları son olarak saymaktayız: Râgıb el-
İsfehânî’nin Müfredât’ı, Abbas Hasan’ın en-Nahvu’l-Vâfî’si ve
Muhammed Hayruddin el-Hulvânî’nin es-Sarf adlı eserleri.
Vakıanın Fıkhı ve Uzmanlık
Emrolunduğumuz güç hazırlığının bir parçası da her bir
mü’minin, yabancı bir ya da birkaç dil öğrenmesi ve modern
siyaset bilimi ve ideolojilere dair çağdaş insanlara düşünceleri
düzeyinde hitap edebilecek kadar eser okuması gerekir. Bu
ise, ilim ehlinden biriyse ilimdeki uzmanlık alanı, zanaat sahi-
bi ise ya da her ne olursa, o alanda sivrilecek hâle gelmesiyle
gerçekleşmelidir. Unutmayalım ki biz, İslâm devletinin kurul-
masından önce de sonra da davet adamlarına muhtacız. Aynı
şekilde iktisadı ve yönetimi, devlet kurumlarını ve yönetim
aygıtlarını idare etmek ve bunları Allah’ın hükümlerine bo-
yun eğecek hâle getirmek için devlet ricaline ihtiyacımız vardır.
Ümmetin endişesini ise, harekete geçmeyen, yerinde duran
bir vera taşımaz. Bunu taşıyan ve gereklerini yerine getirenler,
ilim ve uzmanlıklarıyla güçlü, Yüce Allah korkusu ile emin ve
ahdine sıkı sıkıya bağlı kimselerdir.
Gece ve Gündüz Yapılacak Işler
(Amelu’l-Yevm ve’l-Leyle)
İman şubelerine dâhil amellerden bazıları, -hac gibi-
ömürde bir defa yapılır. Kimisi, Ramazan orucu gibi yılda bir
defa yapılır. Kimisi, namaz ve zekât gibi zamanı belli ameller-
dir. Kimisi, zamanında ve münasebet olması hâlinde ortaya
çıkar, hasta ziyareti ve cenaze ile beraber gitmek gibi… Kimisi,
yoldan rahatsızlık veren şeyleri gidermek gibi sürekli bir fırsat
Dostları ilə paylaş: |