Nebevî YÖntem eğitim, Yapılanma, Hareket



Yüklə 4,15 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə213/217
tarix18.06.2018
ölçüsü4,15 Mb.
#49334
1   ...   209   210   211   212   213   214   215   216   217

Nebevî Yöntem

698


Davetsiz devlet, ruhsuz bir bedendir. İmanî bir eğitim ol-

madan yapılanma ve hareket ise siyasî bir particiliktir, İslâm 

ile hiçbir ilgisi yoktur. Kalpte Allah sevgisi ve O’na tevekkül 

yoksa İslâm’ı diline dolamış bir liderlik, kâfileyi Tih’e götürür.

Allah’ı  zikretmek  ve  her  zaman  O’nun  huzurunda  huşu 

duymak olmadan siyasî analiz ve fikrî derinlik, dünya hezeya-

nı düzeyinde bir başka hezeyandır. Nefsi, nefsin hastalıklarını 

ve ilaçlarını tanımayan bir hareket, hevesten ibarettir.

Kalbinde  münafıklık  münkeri  bulunan  bir  kimse  mün-

keri  (kötülüğü)  değiştiremez.  Yüce  Allah’ı  bilmeyen  bir  kim-

se ma’rufu (iyiliği) emredemez. Sen Allah’ı bilip tanımazken 

-kendi zannına göre- Allah’a nasıl davet edersin? Allah’ı tanı-

mazken Allah’ın davet edenleri kuşatan inayetinin seni kuşa-

tacağını mı zannedersin?

Vehimleri  içerisinde  körelmiş,  gafletleri  içerisinde  uyku-

ya dalmış ve basiret üzere olmayan bir kimsenin gözü Yüce 

Allah’a karşı perdelidir. Bu durumda Allah’a davet ettiğini na-

sıl ileri sürebilir? Şanı Yüce Allah, doğruluğun ve hakkın da-

vetçilerini, yüce Rasûlü Muhammed Mustafa sallallahu aleyhi 

ve sellem’e şu hitabında basiret ile nitelendirmişken başka tür-

lüsü nasıl olabilir: “De ki: İşte bu benim yolumdur. Ben 



Allah’a bir basiret üzere davet ediyorum. Ben de, bana 

uyanlar da.”

418

 Basiret nedir, perde nedir? Bunlar sırf lafız-

lardan mı ibarettir? O hâlde kendin için ağla!

Söylediklerimi  anlayabilmeniz  için  Şeyh  Abdulkadir 

Geylânî’nin “el-Fethu’l-Rabbanî” isimli kitabını okuyun. Mer-

hum,  bu  hususta  güzel  öğütler  vermiş  ve  işi  oldukça  ileriye 

götürerek  uyuyanların  gayretlerini  uyandırmak  için  olanca 

418  Yusuf 12/108.




Imanın Şubeleri 699

gayret  harcamıştır.  Onu  okursanız,  belki  de  Allah’ın  izniyle 

davetin anlamını idrak edebilirsiniz. 

4. “Işık saçan kandil,” Allah’ın halili ve sevdiği Muham-

med  sallallahu  aleyhi  ve  sellem  içindir  bu.  Allah’ın  kadrini 

bilmekten  gafil  olanların  takdir  etmekten  uzak  oldukları  bir 

kemâlin ifadesidir. 

Allah’ın  erleri  açısından  ise  -ey  mü’min  kişi-  senin; 

Allah’ın  nebilerden,  sıddıklardan,  şehitlerden  ve  salihler-

den  oluşan  seçkin  kullarının  kalplerine  tevdi  ettiği  imanî  ve 

ihsanî nurdan payına düşendir. Yüce Allah şöyle buyurmak-

tadır:  “Kim  Allah’a  ve  Rasûlüne  itaat  ederse  işte  on-



lar Allah’ın kendilerine nimetler verdiği peygamberler, 

sıddikler, şehitler ve salihlerle birliktedirler. Onlar ne 

iyi arkadaştırlar.”

419


 

Uyan ve bil ki Nebevî yöntem, ayaklarını Rasûlullah sal-



lallahu aleyhi ve sellem’in ayaklarını koyduğu yere koyman 

demek olan o yoldur. O yol, seni Allah’ın kendilerine nimetler 

ihsan etmiş olduğu kimselere kavuşturacak dosdoğru yoldur. 

Kitabında onlar üzerindeki nimetlerini, onlara lütuf ve ihsan-

larını, onların davalarına yardım ve desteğini sana anlatmıştır. 

Ayrıca onlara yol arkadaşı olmanın güzelliğine de sana zikret-

miştir/bildirmiştir. 

Bunca uzun sahifelerde sana anlatılan yöntem eğer seni 

Allah’ın huzuruna bütün benliğinle getirmiyorsa, Yüce Allah’a 

yönelmeye seni teşvik etmiyorsa, bunun için senin gayretini 

uyandırmıyorsa kesinlikle bu, Nebevî bir yöntem değildir. 

Eğer Allah’ı sevmek, O’na itaat etmek, davasına hizmet 

etmek, O’nun davasına yardımcı olmak, senin düşüncen, se-

nin anlamın, gıdan ve içeceğin, bedenin ve ruhun, hayatın ve 

419  Nisâ 4/69.



Nebevî Yöntem

700


ölümün değilse sakın zulme ve küfre karşı direnişinin, İslâm 

devletini kurmanının, ahiret yurdunda ve Allah nezdinde kişi 

olarak sana fayda vereceğini zannetme! Ölü denilen kimseler 

ahiret yurduna geçip gitmiş olanlar değildir. O geçiş, elbette 

ki bir haktır. Fakat o ölümden sonra kabirlerden kalkış, bir di-

riliş, bir hesap, bir cennet ve bir cehennem vardır. Yüce Allah 



“Allah’ı anmaktan kalpleri kaskatı olanların vay haline. 

İşte  bunlar  apaçık  bir  sapıklık  içindedirler”

420

  buyur-

maktadır.

Ölü,  ancak  kalbi  ölmüş  olandır.  Böyle  birisinin  burada 

da  orada  da  -nauzübillah-  hayat  bulması  umulmaz.  Çünkü 

Yüce  Allah  “Kim  burada  kör  ise  o  ahirette  de  kördür. 

Yol  itibariyle  de  en  şaşkındır”

421

  buyurmaktadır. Basiret 

körlüğünden  Allah’a  sığınırız.  Kalbin  hayatta  olması  ne  de-

mektir, basiret ne demektir? Rabbini zikretmiyorsan nereden 

bileceksin? “Rabbini zikreden kişinin misali ile Allah’ı 



zikretmeyenin misali, diri ile ölünün misali gibidir”

422


 

hadisi, Buhârî ve Müslim’in rivayet ettikleri bir hadistir.

Ölü kişi; Allah’tan gafil olan, Allah’ı anmaktan yüz çevi-

ren,  aziz  ve  zelil  kılanın  yalnız  Allah  olduğunu,  dilediklerini 

kendisine seçen ve tevbe edip dönenleri de kendisine iletenin 

O olduğunu inkâr eden kimsedir.

Ölü kişi, Allah’tan payını kaçıran, alamayan kişidir. Ölü 

kişi; ölüm zamanında kendisine ölüm meleği gelip de hayatı-

na baktığı zaman hayırdan eser bulunmadığını gören, neden 

yaratıldığını bilmeyen, Yüce Allah’a farz ve nafile namaz kıla-

rak -namaz dahi kılsa, oruç dahi tutsa, ben Müslümanım dahi 

dese- yakınlaşmak için çalışmayan kimsedir.

420  Zümer 22.

421  İsrâ 17/72.

422  Buhârî, Daavât 26; Müslim, Müsâfirîn 211.



Yüklə 4,15 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   209   210   211   212   213   214   215   216   217




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə