140
Bingöl Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi/2019
-14
Büyük Selçuklu öncesi ve çağında Kafkasların büyük bir kısmında hâkimiyet kuran
Şeddadiler, yönettikleri topraklarda da imar faaliyetlerinde bulunmuşlardır. Gerek doğal
felaketler, gerekse istila ve yağma gibi insan kaynaklı etmenler nedeniyle eserlerin çok azı
günümüze gelebilmiştir. İmar faaliyetleri çerçevesinde inşa ettikleri eserlere ait kitabelerin
tespiti ve değerlendirilmesinin yapıldığı bu çalışmada varılan sonuçlar şunlardır:
Kitabeler en çok Ani’de bulunmaktadır. Gence ve Deştadem Kalelerine ait birer kitabe
mevcuttur. Ayrıca Borçalı Bölgesi’nde de bir kitabe daha vardır. Kitabeler çoğunlukla savunma
yapıları olan kale ve burçların inşa edilmesi hakkındadır.
İnşa faaliyetleri Emirler tarafından gerçekleştirilmiş olmasına karşı halkın ileri gelenleri
tarafından yaptırılanlar da vardır. Gerek dini, gerekse savunma yapılarında zengin baniler göze
çarpmaktadır.
Abraham, Ani’nin kuzeydeki surların batısındaki burcu kendi öz kaynaklarıyla
inşa ettirmiştir
65
.
Bu kültür varlıklarının bir kısmı tamamen yıkılmış olup ancak yapılan kazılarla ortaya
çıkarılmışken bir kısmı da harap bir halde ayakta durmaktadır. İncelenen kitabelerden Ani’deki
Mikdad Pehlivan sandukasının görselleri olmadığı için net bir tanımlama yapılamamıştır.
Şeddadilerden günümüze gelebilen kitabelerin dili bulundukları bölgenin etnik yapısına
uygundur. Kitabeler Arapça, Farsça, Ermenice ve Gürcüce’dir.
Kitabelere göre yapıların banileri Müslüman Şeddadi Sultanları olmakla birlikte bu
sultanların hükümran olduğu dönemlerde şehirlerdeki saygın gayr-i Müslim kişiler tarafından
da inşa faaliyetleri olduğu görülmektedir.
İncelenen İslami kitabelerden Gence Kale Kapısı kitabesi hariç, diğerlerinin tamamı taş
malzeme üzerinde kabartma tekniğinde yapılmıştır.
Kitabelerde görülen Yazı türleri ise Kufi ve celî sülüstür.
1-
Kufi Hat:
Gence Şehir Kapısı, Ani Orta Kapı Batısındaki Burç, Ani İçkale Kapısı, Ani Menuçehr Cami
kitabeleri ile kitabe parçası kufi hatlıdır. Kitabelerin dilleri ise Arapçadır.
Taş malzeme üzerine yazılan erken dönem kitabelerinde satırlar bir bütün halinde
değerlendirilmiş olup dıştan bir kartuş içine alınmıştır. Satır aralarında cetvel
bulunmamaktadır. İstif yönünden harflerin arasında boşluk olmaması için rumi/palmet gibi
bitkisel karakterli süslemelere yer verilmiştir. Ani Orta Kapının batısındaki burç kitabesindeki
harflerin birbirine çok yakın olacak şekilde istiflenmiş ve bu durum kitabenin okunmasını
zorlaştırmıştır.
Kitabeler bulundukları yer itibariyle farklı formda düzenlenmiştir. Burç yada kapı
üzerindeki kitabelerde peşpeşe sıralanan satırlar söz konusu iken; Menuçehr Camisi’nde ise
tüm cephe boyunca devam eden tek satırlık bir kitabe dikkati çekmektedir. Diyarbakır Ulu
Cami maksurelerinin avlu cephelerinde ve minare gövdesinde boydan boya devam eden tek
satırlık kufi kitabeler bol miktarda bulunmaktadır (Fot. 32).
Ani Menuçehr Camii kitabesi ile kitabe parçası çiçekli kufi şeklindedir. Her iki kitabede
gerek metin, gerek hat ve gerekse süsleme bakımından birbirinin aynısıdır. Ancak kitabe paçası
diğerine nazaran daha küçük boyutlarda olup bir başka yapıya ait olmalıdır.
64
11-12 Mayıs 2015 tarihinde Nahçıvan’da düzenlenen “Nahçıvan ve Doğu Anadolu Abideleri Uluslarası
Sempozyumun”da anlatılan “Şeddadi Kitabeleri” isimli tebliğin değerlendirme ve sonuç kısmı alınarak genişletilmiş bir
şekilde burada yeniden kullanılmıştır. Bkz.: Erdal, “Şeddadi Kitabeleri:” 486-488.
65
Brosset,
Dostları ilə paylaş: