Virus nefesin verildiği havada, nasal ve okuler akıntılarda, salyada, dışkıda, suttee, spermada
ve idrarda bulunur.
Makroskobik Bulgular:
A
ncak hastalığın enzootic olarak seyrettiği yerlerde ve hayvanların hastalığa karşı az
çok dirençli olduğu bölgelerde görülür. Lezyonlar daha çok derinin az ve ince kıllı olan
bölgelerinde yer alır. Örneğin, perineum, skrotum, memeler, bacakların iç yüzü ve mermede.
Boyun ve sırtta da lezyonlar oluşabilir. Bu bölgelerdeki deri başlangıçta kızarıktır. Daha sonra
ise buralarda kepeklenmeler oluşabilir. Bazen meme ve skrotumda küçük kanamalar da
görülebilir.
Sığır vebasından ölen hayvanlarda kıllar kabarık ve karmakarışıktır. Ağızdan bol
miktarda önce kanlı sonra irinli salya sızar.
Mikroskobik Bulgular:
E
pidermis tabakası yeryer nekroze olmuştur. Buralardaki germinatuvum ve spinozum
tabakalarına ait hücrelerin çekirdekleri büzüşmüş ve parçalanmış, stoplazmaları pıhtılaşmış ve
şiddetli eozinofilik bir hal almıştır. Ayrıca bu nekroz odaklarına yakın bulunan sağlam
spinozum hücreleri birleşerek syncytial dev hücreleri oluşturmuşlardır. Dermis tabakasında
ise; damarlar hiperemiktir. Lökosit ve fibrinden zengin bir eksudat bulunur.
Sığır vebası 6-12 günlük bir seyirden sonra aşırı dehidrasyon ve zayıflama sonucu
ölümle sona erer.
SIĞIR MUKOZAL HASTALIĞI ( Mucosal Disease)
Sığırların Viral Diare hastalığının persiste enfeksiyonunda fötüsun transplasental
olarak enfekte olmasına bağlı olarak gelişen formudur. Etken Pestivirus cinsinden bir virustur.
Enfeksiyon; virusun sitopatik olm
ayan suşunun gebeliğin ilk 4 ayında plasentayı geçmesiyle
ortaya çıkar; fötus rezorbsiyonu, mumyalaşma, abortus ya da persiste enfekte buzağı
doğumuyla sonuçlanır. Persiste enfekte buzağılar klinik olarak normal, zayıf ya da
gelişmemiş olabilirler. Bu tür buzağılar 6 ay-2 yıl içinde virusun sitopatik suşu ile
süperenfeksiyona uğrar ve öldürücü mukoza hastalığına yakalanırlar.
Etken Pestivirus cinsinde bir virustur.
Virus gaita, idrar, burun akıntıları, tükrük,
semen, vajina akıntıları, kan, amnion sıvısı ve plasenta bulunur. Bulaşık yiyecek ve
içeceklerle sindirim kanalı ile alınır. Virusun primer çoğalması tonsillerde ve orofarinksteki
24
lenfoid dokuda görülür. Virus burada makrofajlarca fagosite edilir ve lenf düğümlerine
taşınır.
Hastalık seromukoid burun akıntısı ve ateş ile başlar. Ağızdaki lezyonlar akut kataral
stomatitis ve faringitistir. Şiddetli ishal vardır. Hayvanlar kısa sürede ölür(2 hafta). Kronik
olarak hasta hayvalarda tüm ayaklarda eroziv lezyonlarla karakterize interdigital dermatit,
koronitis ve laminitise bağlı olarak toplallık şekillenir. Hasta hayvanalar 18 aya kadar yaşar.
Makroskobik Bulgular:
Ç
oğunluğu interdigital ülseratif dermatitis şeklinde görülür. Dört ayakta da deri
üzerinde küçük sıyrık ve ülserler bulunur. Uzun süren olaylarda ökçe bölgesinde tırnakların
yerinden ayrılmakta olduğuda görülebilir. Benzer lezyonlara boynuz diplerindeki deride de
rastlanır. Sıyrık ve ülserler ayrıca bacakların iç yüzü, perineum ve vulvada da gözlenir. Bu
lezyonlar üzerinde kirli sarı renkte nemli kabuklar bulunur. Vulva ödemlidir. Bunlardan
başka hayvanlarda şiddetli dehidrasyon ve göz yaşı akıntısı izlenir.
MikroskobikBulgular:
E
pidermiste germinativum tabakasına kadar uzanan nekroz, dermis tabakasında
şiddetli hiperemi ve çok düşük düzeyde yangısel reaksiyon gözlenir.
Enfeksiyonun sonucu enfekte virusun suşuna ve virülensine, konakçının bağışıklık
durumuna,
hayvanın gebe olup olmamasına ve gebeliğin devresine göre değişir. Akut
olaylarda hastalıktan ölüm 2 hafta içinde görülürken kronik olarak hasta hayvanlar 18 aya
kadar yaşar. Mukoza hastalığının Sığır vebası ve Şap hastalıklarından ayırt edilmesi
laborat
uvar testleri ile yapılır.
KOYUNLARIN MAVİDİL HASTALIĞI (Blue Tongue)
Mavidil, özellikle koyunlarda görülen, sokucu sineklerle nakledilen viral bir
hastalıktır. Mevsime bağlı olarak görülür, özellikle sokucu sineklerin sayısının arttığı rutubatli
zama
nlarla, yağmurlu yaz günleri hastalığın en çok görüldüğü zamanlardır. Bir sürüde
hastalık şekillendiğinde, hayvanların büyük bir kısmı hastalanmasına rağmen ölüm daha az
görülür. Ölümlerin yanısıra et ve yapağıda kalite düşüklüğü nedeniyle ekonomik yönden
önemli bir hastalıktır. Ancak kuzularda ölüm oranı yüksektir. Koyunlardan başka sığır, keçi
ve yabani geviş getirenlerde de hastalık görülür, ancak bunlarda herhangi bir klinik belirti
25
oluşturmadan subklinik seyreder. Koyunlarda hastalığa karşı hassasiyet türlere göre
değişmektedir. Örneğin, Merinoslar diğer koyun ırklarına göre daha duyarlıdır.
Bulaşma:
Hastalığın etkeni, Reoviridae familyasından Orbivirus cinsi bir virus olup dünyada 24
antijenik serotipi tespit edilmiştir. Ülkemizde iki tip tespit edilmiştir. Virus “Tatarcık” olarak
bilinen sokucu sineklerin(Culicoides) hasta hayvandan emerek aldıkları kanda bulunur ve
aynı sineğin sağlıklı bir hayvandan kan emmesi sonucu sağlam hayvana geçer. Yine viremik
dönemdeki boğalardan temin edilen spermalar ile de hastalığın nakli mümkündür. Sığırlar
belirgin bir ha
stalık belirtisi göstermeksizin virusu kanlarında taşırlar ve hastalığın koyunlara
bulaşmasında rol oynarlar.
Patogenezis:
Sineklerin ısırmasından sonra bölge lenf yumruları ve dalakta primer virus çoğalması
görülür.
Viremi şekillenir. Virusun damar endotellerinde oluşturduğu yıkım sonu yersel
mikrovasküler trombüsler ve geçirgenlikte artış şekillenir. Endotel hücrelerinde şişme, küçük
damarlarda fibrin ve kan pulçuğu trombüsleri ve çevre dokuda ödem ile kanama vardır.
Damar lezyonları makroskobik lezyonların temelini oluşturur.
Makroskobik Bulgular:
Mavidil hastalığında deri lezyonları ilerlemiş hastalık hallerinde ve bazı hayvanlarda
görülür. Aksillar ve inguinal bölgelerde dahil derinin büyük bir bölümü hiperemiktir. Derinin
etkilenen bölümleri zamanla kabuklaşır, dökülür. Yapağıda da kırılma ve dökülmeler
şekillenir. Subkutiste ve intermuskuler bağ dokuda seroz ya da kısmen kanlı bir sıvı bulunur.
Ayaklarda korium koronarium ve interdigital bölgeler hiperemiktir. Kapsula ungule’nin
yüzeysel kısmında koroner şişkinlik ve çizgisel kanamalar görülür. Kanamalar tırnakta esmer-
kahverengi çizgiler şeklinde kalıcı olabilir.
Mikroskobik Bulgular;
Deride ve kutan mukozada lezyonlu bölgelerde damar endotellerinde hasar,
mikrovaskuler trombozis, ödem ve kanamalar, propria ve dermal papillada kapillarlarındaki
lezyonlara bağlı olarak epitellerde vakuolleşme ve nekroz şekillenir. Akut olgularda hafif,
yersel nötrofil infiltrasyonu vardır. Komplike olmamış kronik olgularda ise mononuclear
hücre infiltrasyonuna rastlanır.
Hastalığın teşhisinde klinik bulgular ve otopsi bulguları yol gösterici olsada kesin
teşhis laboratuvar muayeneleri ile konabilir.
26
Dostları ilə paylaş: |