Murray Bookchin’in hayatı ve fikri gelişimi
429
1960‟larda, karşı kültür ve yeni sol hareketlerine etkin bir biçimde katılarak,
Amerika Birleşik Devletleri‟ndeki sosyal ekoloji düşüncelerine öncülük etti ve
ekoloji ile ilgili pek çok çalışması yayınlandı. 1960‟lardan sonra ise, ABD‟deki
özgürlükçü üniversitelerden, Alternatif Üniversite ve New York Şehir
Üniversitesi‟nde dersler verdi(9, 81).
Bookchin 1962’de Our Synthetic Environment’ı (Sentetik Çevremiz) yayımladı;
bu kitap kanser dahil hastalıkların kaynağı olarak pestisitleri, yiyeceklerdeki katkı
maddelerin ve diğer çevre sorunlarını ele alıyordu. Crisis in Our Cities’de
(Kentlerimizde Kriz, 1965), devasa şehirlerin ayrılmaz bir parçası olarak fosil
yakıtların kullanımının küresel ısınmaya yol açabilecek bir sera etkisi yaratacağı
konusunda uyarıda bulundu; bu krizi aşmak için toplumun fosil yakıtlardan
yenilebilir enerjiye geçmek- ve desantralize olmak- zorunda olduğunu söyledi.
Anarşizmi kucaklayarak, özgürlükçü ekolojik fikirlerini birçok yenilikçi ve etkili
makaleyle yaygınlaştırdı. ‘‘Ekoloji ve Devrimci Düşünce’’ (1964), radikal politik
ekolojinin ilk manifestosuydu. ‘‘Towards a Liberatory Tecnology’’ (Özgürlükçü
Teknolojiye Doğru, 1965) alternatif, yenilebilir enerji kaynaklarının ve
mikroteknolojilerin özgürlükçü toplumun altyapısı olarak kullanılması çağrısında
bulundu. ‘‘Özgürlüğün biçimlerin’’de devrimci hareketlerde, 1793’teki devrimci
Paris’in seksiyon meclislerinde olduğu gibi meclis demokrasisini geliştirdi. Bütün
bu makaleleri genç radikalleri eko2013 Sümer yayıncılık lojik anarşizm
doğrultusunda çok etkilemiş olan Post- Scarcity Anarcity (Kıtlık Sonrası Anarşizm,
1971) adlı antolojide topladı (4, 2).
1970’lerin başında eko- anarşist fikirlerine ‘‘toplumsal ekoloji’’ adını verdi.
1974’te Plainfield, Vermont’ta Toplumsal Ekoloji Enstitüsü’nün kurucu ortağı ve
yöneticisi oldu. Enstitü, toplumsal teori, alternatif teknoloji ve organik tarım
konusundaki üç aylık kursları nedeniyle uluslararasıbir itibar kazandı. Ayrıca
1974’te Ramapo College Of New Jersey’de ders vermeye başladı, burada kısa
sürede profesör oldu. The Limits Of the City (1974) kitabında radikal toplumsal
düşüncede kenti keşfetti. The Spanısh Anarchists (1977), başlangıcından 1930’ların
ortalarına kadar İspanyol anarşist hareketinin tarihiydi. 1976-1978 arasında
Dimitrios Roussopoulos ile Montreal’deki sol özgürlükçü belediye hareketinin
şekillendirilmesinde işbirliği yaptı. 1977-1978’de Seabrook (New Hampshire) ‘deki
nükleer santrale karşı çıkmak için Clamshell Alliance’a katıldı. 1970’lerdeki
makaleleri Toward an Ecological Society (1980) isimli antolojide toplandı.
Faruk KURT
430
Büyük çalışması The ecology of freedom: The Emergence and Dissolution of
Hierarchy (1982)’deBirleşik Devletler ve diğer ülkelerde ortaya çıkan ekolojik
hareketler üzerinde derin etkilerde bulundu ve bu eser kabilesel ‘‘organik toplumu’’,
hiyerarşinin ve devletin yükselişini ve ardından doğayı egemenlik altına alma
düşüncesinin ortaya çıkışını sergiledi. Bu anıtsal çalışma politik, antropolojik,
psikolojik ve bilimsel temaları iç içe işler. The Rise of Urbanization and Decline of
Citizenship (1986)’da sivillerin kendilerini yönetmesini, meclis demokrasisini ve
konfederalizmi anlatır. Bu tarihte kadar politik projesini, belediyede, kasabada ve
mahallelerde halkın demokratik meclisleri ile sivil politik alanın yeniden yaratılması
arayışındaki özgürlükçü belediyecilik olarak adlandırdı. Daha geniş bölgelerde bu
meclisler konfederasyon oluşturabilir ve güç kazandıklarında merkezi ulus-devlete
meydan okuyabilirdi. Bu fikirlerin bazıları makalelerin bir araya getirildiği The
Modern Crisis (1986)’de geliştirildi(6, 2).
1980’lerin ortalarında Avrupa’ya seyahat etti. Yeşillerin özgürlükçü
belediyecilik ile desantralize bir ekolojik demokrasi yaratabileceklerini iddi etti.
1980’lerin sonunda burlington Yeşilleri’ni kurdu ve kentin yönetim organlarının
demokratikleştirilmesi için çağrıda bulunan bir yerel seçim kampanyasına katıldı.
1983’te Ramapo’dan emekli olduktan sonra Burlington’a (Vermont) yerleşti.
Bookchin 1990’da politik yaşamdan emekli oldu. Emekli yönetici statüsünde
Toplumsal Ekoloji Enstitüsü’nde ders vermeye devam etti.
1987’de insandışı doğanın insanların üzerinde olduğunu söyleyen doğa
mistisizmini savunan derin ekolojistlerle bir tartışma başlattı. Bu gerici ideolojiye
karşı seküler, hümanist ve toplumsal bir ekoloji savundu. 1994’te anarşizm içindeki
mistik ilkelci eğilimlerin benzer bir eleştirisini Social Anarchism or Lifestyle
Anarchism?’de yaptı. İki yıl sonra postmodernizmin, hümanizm karşıtlığının genel
bir eleştirisi olan Re-enchating Humanity (1986)’yı yazdı. Destekleyici dünya
görüşü ekolojik düşüncenin hizmetindeki bir diyalektik türüydü. Bu ‘‘diyalektik
doğalcılığı’’ The Philosophy of Social Ecology (1990, yeniden basım 1994)’de
geliştirildi.
Bookchin, anarşistlerin özgürlükçü belediyecilik ile –anarşistler oy vermeye ve
bütün seçim politikalarına karşıydılar- ilgilenmediklerinin farkına vardı. Zaman
içinde bireyden ziyade toplumsal özgürlüğe yönelen komünalizm lehine
anarşizmden koptu. 1992 ile 2003 arasında dört büyük ciltten oluşan, devrimci halk
hareketleri tarihini anlattığı The Third Revolution (1996-2005)’ı yazdı(4, 2)