468
Библиография :
Акимова, Ирина. «О некоторых проблемах формирования культурной идентичности в
современную эпоху», Теория и практика общественного развития ( электронный
журнал) № 6, (2012): 156 – 159.
Гусейнов, Шахназар. «Культурологические взгляды о культуре Ахмедбека Агаоглу»,
«Musiqi dünyası», № 1, http://www. musigi-dunya. az/Magazine2 /articles/18/181.
html, (2000): 1.
Мамедова, Рена. «Музыкальная тюркология», Баку: Элм, 2002: 51.
Мамедов, Тариэль. «Народно-профессиональная музыка устной традиции», Учеб-
ноепособие, Баку, Шур, http://e-library. musigi-dunya. az/uch_posob. html, (2002): 1.
Спирина, Елена. «Культурная идентичность: сущность, структура, типология», www.
elcom. ru/~human/2008ns/22sea. htm, 1
Шубин, Юрий. «Современные трансформации этнокультурной идентичности: уни-
версальные тенденции», Автореферат, (2011): 3
Этуев, Аниуар. «Культурная идентичность в контексте глобализации», «Вестник
Адыгейского Государственного Университета. Серия 1: Регионоведение: Фи-
лософия, История. Социология, Юриспруденция, Политология, Культурология»,
Выпуск №1, (2009): 2
469
LOGO OLUŞUMUNDA KİMLİK; KENT VE ÇEVRE BİRLİKTELİĞİ
Bahar AKBULAK
GİRİŞ
“ Bir logo niteliğini anlamından değil,
anlamını temsil ettiği şeyin niteliğinden alır”
Paul Rand “Logos…Flags…Street Signs”1990
Tarihsel süreç içerisinde toplumların, sosyal ve kültürel yapılarını belirleyen
yapı taşları, hiç kuşkusuz geçmiş değerleri ve yaşanmışlıklarıdır. Gelenek-görenek,
inanç ve ulusallık kavramları, toplumu oluşturan değerlerin bütünüdür. Bu değerler
bütünü ise kimlik oluşumunun göstergeleridir. Bu bağlamda tarihsel akış içerisindeki
değişimlerin ve gelişimlerin en önemli tanığı toplumların yaşadıkları kentlerdir.
Kimlik, toplumun bir parçası olan insanın yaşadığı kentlerin dil, tarih, gelenek
ve göreneklerin sentezlendiği bir yapıya sahiptir. Toplumları oluşturan kültürel
kimlik değerlerin farklılıkları o kentin sosyal yapılarını, tutumlarını ve yaşamlarını
yansıtabilmektedir. Bir kentin kültürü, tarihsel ve coğrafik koşullar sonucu oluş-
maktadır.
Her kentin kendine özgü bir mimari yapısı, yaşam tarzı başka bir deyişle bir
kimliği vardır. Kent kimliğinin temel değerlerini tarihsel ve kültürel birikim oluş-
turur. Kent belleği ya da toplumsal bellek; mekan(yer)-zaman-anı-kimlik birlikte-
liğinden oluşmaktadır. Zaman içindeki toplumsal ve mekansal değişimin yaşayanlar
üzerinde bıraktığı toplu izlenimler kent kimliğini oluşturmaktadır (Bilsel vd. Akt.
Kiper, 2006:25, Akt. Yayınoğlu ve Susar, 2008, s. 18).
Kentlerin kültürel kimliği ise, yaşanılan coğrafya ile tanımlanabilir ve sosyo-
ekonomik gelişmeler ve değişmelerle, kimlik her coğrafyada farklı anlam ve değer
kazanmaktadır. Bu değişimlerin özünü belirleyen ise, hızlı gelişim sonucu yaşamın
tek bir merkezde akıp gitmemesi ve kültürler arası iletişimin artmasıdır. Artan ile-
tişimin getirisi ise, saf bir kimlik yerine, birbirlerinin değerlerini alımlayıp, alıntı-
layan ve ortak bir kimlik oluşturan karma kent olgusudur. Hızla gelişen teknolojiyle
beraber farklı kültürlerin etkileşimi sonucu yaşanılan ortak dilin etkileri kentlerin
kültürel kimliklerinde görülmektedir.
Kenti oluşturan mekanların lokal kimlikleri ve sundukları deneyimler de kent
kimliği ile diyalektik bir ilişki içerisindedir. Bu lokal tanımlar, yalnızca bütün kent
kimliğinin mikro yansımaları değildir, fakat aynı zamanda kümülatif toplamda kent
kimliğinin bütününü de tanımlarlar. Relph’e (1976) göre, mekan kimliği, binalar ve
manzaranın görünümü kadar, bilinçli varlıklar arasında var olan niyet ve deneyim-
lerdir de ve sadece ayrı mekanlar arasındaki farklılıklara değil, benzerliklere de
referans verir (Ayoğlu, 2010).
Bugün kentlerin oluşum sürecinden itibaren, kimlik kavramın irdelendiğinde,
milli değerlerini sınırlandırmadan toplumun tüm yaşantısal ürünlerini, bu değerlere
sokabilenler ayakta durmaktadırlar. Kültürel kimliği oluşturan değerlerin bütünü
470
toplumun doğal yapıları ve çevresel nitelikleri açısından tarihsel bir döngü içeri-
sindedir. Ancak toplum ve çevre arasındaki bu ilişki oluşan kent inşaası üzerine
yorumlandığı kültürel bir olgudur.
Calvino’ya göre kentler birçok şeyin bir araya gelmesidir: Anıların, arzuların
bir dilin işaretlerinin. Kentler takas yerleridir, tıpkı bütün ekonomi tarihi kitaplarında
anlatıldığı gibi, ama bu değiş-tokuşlar yalnızca ticari takaslar değil; kelime, arzu ve
anı değiş-tokuşlarıdır (Calvino, 2002, s. 13).
Tunalı kenti tanımlarken, kent büyük insan topluluklarının yaşadığı bir coğrafi
mekan olduğu kadar, aynı zamanda insanların karşılıklı tinsel ilgilerinden meydana
gelen bir kültür mekanıdır. Kültürlerin yurdu kentlerdir; çünkü kültürler kentte
doğarlar, kentte yaşarlar ve kentten kente geçerler. Bu niteliğiyle kent bir kültür
simgesidir. Bu geçmişten günümüze böyle süregelmiştir (Tunalı, 2012, s. 45).
Kentlerin güzel tanımını yaparken net ya da görünür olması en önemli özelliği
olduğu anlamını taşımaz, hatta çok güzel olması da beklenemez. Ancak biçim ve
içeriğin derinliklerine dalarak, kentlere bakmak kişinin net bir imgeye sahip olmasını
sağlar. İnsanlarda olduğu gibi kentler de farklı karaktere/imgeye sahiptir. Farklı sınıf
ve karaktere sahip kişiler tarafından kent algısı genellikle aynı değildir. Bundan
kasıt, kişinin günlük yaşamında taşıdığı başka endişeleridir. Kentlinin görsel imgesi
buna bağlı olarak duygu/duyularla beraber oluşacak sembollere dönüşür. Dolayısıyla
bu semboller tıpkı tanıtım panolarındaki gibi, net ve görünür olması kişinin yaşadığı
duygu/duyularla beraber kolay ayırt edilebilen ve ortak bir doku içinde anlam-
landırılmalıdır.
Bir kentin simgesini oluşturmak için çevreyi, zamanı ve karmaşasını kentin
sadece kendi değerleriyle değil kentlilerin gözündende anlamlandırmak/değer-
lendirmek gerekir.
Kusursuz bir imge sunabilen canlı ve bütünleşmiş bir fiziksel çevrenin sosyal
rolü de yadsınamaz. Grup iletişimini olanaklı kılan kolektif hafıza ve semboller için
ham malzemeler sağlar. Çarpıcı bir manzara, ilkel toplulukların sosyal açıdan önem
taşıyan efsanelerinin de üzerine kurulduğu iskelettir. “Memleket” hissini yaratan
ortak hatıralar, savaş esnasında askerler için iletişim kurmanın çoğunlukla ilk ve en
kolay yoluydu. İyi bir çevresel imge aynı zamanda duygusal olarak güven de sağlar.
Kişi kendisi ile dış dünya arasında uyumlu bir ilişki kurabilir. Kaybolduğunda ortaya
çıkan korkunun tam tersidir bu. “Yuva”nın tanıdıktan dolayı yarattığı sıcaklık hissi,
ayırt edici olduğunda da daha da güçlenir (Lynch, Çev:Başaran, 2013, s. 5).
Üç Kent (İstanbul, Ankara, Bursa)
Kentlerin imgelerini anlamak için kimlik, yapı ve anlam olarak ayırt etmek
gerekmektedir. Böylece bir kent diğer kentten ayrışmış olacaktır. Günümüzde
rekabet kurumlar arasında değil kentler arasında da yaşanmaktadır. Modern dün-
yanın en büyük sorunu olan rekabete dayalı tüketim; kentlerin dönüşümü ve gelişi-
mini etkilemektedir. Bir kentin en önemli özelliği güzel olmasının yanı sıra tekno-
lojik ilerlemesi sahip olduğu tarihi, kültürel yapısı ve çevresel zenginlikleri koruması
ile olasıdır. Bu birliktelik bir kentin markalaşma sürecinde izlemesi gereken bir
uyum programı olarak da düşünülebilir.
Dostları ilə paylaş: |