269
yakınlaştırmıştır. Başkalarının söylemlerini incelerken bu söylemi yapanların bakış
açısının önem kazandığını görüyoruz. Bu durum söylem hakkında, söylemi
yapanların haricinde, yapılan değerlendirmenin önemini yitirmesine sebep olacaktır.
Başgöz, tümevarım yolu ile belli bir kültür kuramından yola çıkarak kültürü
açıklamak yerine, tümden gelim yolu ile kültürden kurama varmanın daha mantıklı
olduğu düşüncesinde olduğunu verdiği röportajda görmekteyiz. Boratav ise kültür
alanındaki sorunlara özellikle 1960’lardan itibaren daha geniş bir açıdan bakmıştır.
Çalışmada değinilen Fin Okulu metodu Boratav için önemlidir. Bu okula göre halk
yaratısı ortaya çıktığı andan itibaren değişime uğrar. Bu değişime uğramış yaratı
(destan, halk hikâyesi vb) ilk kaynağına göre incelenmelidir. Bu kaynağa inme ise o
kadar kolay değildir. Köroğlu çalışmasında görülen bu durum diğer destan ve halk
yaratılarını araştırma için de önem taşır.
Bu bilgilere rağmen iki halkbilimciyi herhangi bir ekole bağlamak yanlış
olur. Tezde, Boratav’ın daha ziyade düzyazı (nesir) ve tarih alanındaki halkbilimi
çalışmaları gerçekleştirdiğini Başgöz’ün ise eserlerinde daha çok şiir ve sosyal
psikoloji alanlarına değindiğini belirtmiştik. Folklor alanında çeşitli ekoller olsa da
daha çok psikoloji ve tarih üzerinde duran ekoller önem arz etmektedir. İki
halkbilimcinin verdikleri eserleri inceleyerek hangi halkbilimi ekolüne dâhil
olduklarına karar vermek pek olanaklı gözükmemektedir. Çok farklı alanlarda eserler
veren iki halkbilimci görünüşe göre halkbiliminin tüm ekollerini ilgilendiren alanlara
el atmışlardır.
Her ikisi de edebi gelenekten (sözlü gelenekten) gelmiş olmalarına karşın
halkbilimini evrensel bilim anlayışı içinde ele alıp, sınırlarını genişletmişler ve bu
270
bilim dalının kültürel antropoloji (etnoloji) ile olan bağlarına dikkat çeken isimleri
olmuşlardır. Halkbilimci yanları ile oldukları kadar, dönemlerinin bilimsel, politik,
ideolojik arka planlarının önemli aktörleri olmuşlardır.
Türkiye’de halkbilim’in kuruluşu ve gelişmesi Atatürk ilke ve inkılâplarından
olan halkçılık ilkesinin uygulanması ile de yakından ilgilidir. Bu ilke Osmanlı’nın
son dönemlerinde ortaya çıkan halk’a doğru yaklaşımının bir ürünüdür. Tepeden
inmeci bir yaklaşım ile devrim yapılamayacağını bilen Atatürk getirdiği toplumsal
yeniliklerin halka inmesi için bu ilkeyi Anayasa’ya eklemişti. Bu ilke ile beraber
özellikle 1930’lu ve 40’lı yıllarda, devrimlerin kâğıt üzerinden uygulamaya
geçirildiği tarihlerde, özellikle Boratav tarafından halkbilimi alanında ciddi
çalışmalar yapılmıştır. Halk’ın tarihini ve kahramanlarını ortaya çıkaran bu
çalışmalar yeni kurulan Cumhuriyet’in manevi özünü de oluşturmuşlardır.
Boratav ve Başgöz özellikle siyasi nedenlerden dolayı uzun yıllar yurtdışında
yaşamak zorunda kalmışlardır. Bu durum eserlerine de yansımıştır. Boratav,
Nasreddin Hoca’yı, Türkiye’de yaşasaydı ya da çalışsaydı, herhalde bu biçimde
kaleme almazdı.
SONUÇ
Bu çalışmadaki temel araştırma problemi (sorun) iki halkbilimcinin Türk
kültürü
hakkında
inceledikleri
konuları
nasıl
değerlendirdikleri
ve
bu
değerlendirmelerindeki benzerlikleri ve farklılıkları ortaya çıkartmaktır. İki
halkbilimcinin eser verdikleri alan olağanüstü genişliktedir. Dolayısı ile sadece
halkbilimi alanı değil, sosyal tarih başta olmak üzere diğer pek çok alanda da
araştırma yapanlar da iki ismin çalışmalarından faydalanabilir. Çalışmayı yaparken
izlenen yol ve yöntem basit bir literatür taraması olmamıştır, yapılan yorumlarda
metinlere bağlı kalınmakla beraber siyasal, sosyal ve edebi çıkarımlar tezin;
Yorumlar ve Değerlendirmeler başlıklı bölümünde önemli yer tutmaktadır.
Bunun haricinde iki bilim adamının verdikleri eserler Türk kültürü öğesini
içeren şekli ile değerlendirilmişlerdir. Tezin amacına ulaşması amacı ile İki bilim
adamının Türk halk kültüründe yer tutan önemli kişilikler üzerine verdikleri eserleri
belirli kıstaslara bağlı olarak (antropoloji, tarih, psikoloji, sosyoloji v.b.) akademik
bakış açısı ile yorumlanmıştır.
Tezde ayrıca kültür tarihimizdeki çeşitli dönemlerde meydana gelen
değişimler üzerinde bilgiler bulunmaktadır. Bazı sosyal tahliller de yapılarak
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçişte kültür alanında yaşanan değişimleri ve bu
değişimlerin halkbilimi alanındaki yansımaları üzerindeki tartışmalar gerek incelenen
iki halkbilimcinin kaleminden gerek diğer önemli sosyal bilimcilerin kalemlerinden
okuyucuya aktarılmaktadır. Bu açıdan tez Türk kültür hayatındaki değişimi ve
gelişimi anlamaya da yardımcı olabilecek niteliktedir.
272
Halkbiliminin kuruluşunda büyük Alman filozof Hegel’in halkın ruhu
(volkgeist) kavramı önemli rol oynamıştır. Bu kavram etrafında şekillenen bu bilim
dalı incelediği konuları seçerken bu kavramı göz önünde tutar. Halkın tarihi, halkın
düşüncesi ve halkın yetiştirdiği figürler bu kavram vasıtası ile anlaşılır ve
değerlendirilir. Tezde değinilen Tanzimat modernleşmesinin başarısızlığı ve Mustafa
Kemal’in bu duruma verdiği tepki inkılâpların ya da değişimlerin halk ruhundan
kaynaklanması gerektiğini açıklar. Bu durum Atatürk ilkelerinden olan halkçılık
ilkesinde de somutlaşır. Bu ilke ile birlikte halkbilimi çalışmaları Cumhuriyet sonrası
dönemde Osmanlı’da yapılan çalışmalardan faklı bir yol izlemiştir. Bu yol Osmanlı
tebaa ve ümmetinden yeni bir ulus –Türk ulusu- inşa etme sürecidir. Cumhuriyet ile
birlikte girişilen modernleşme hamlesi içinde geçmişten gelen; gelenek, geleneksel
değerler ve bu geleneğin yetiştirdiği önemli isimler, modernleşme hamlesinden sonra
yeni kurulan modern devletin ve bu yapının yetiştirdiği ilk sosyal bilimciler
tarafından nasıl değerlendirilmişlerdir? Bu soru tezde tartışılmıştır. Ayrıca Türk
kültür tarihinde yer alan önemli isimler hakkında girişilen tartışmalar ve bu
tartışmalarda gerek incelenen halkbilimcilerin gerek devletin tavrı da tezde yer
almaktadır. Halk kültürümüzün önemli isimlerinden olan Yunus Emre, Karacaoğlan,
Pir Sultan Abdal, Köroğlu ve Nasreddin Hoca gibi kişiliklere devletin kültür
politikasının yaklaşımları ve incelenen halkbilimcilerin yaklaşımları arasındaki
ayrımlar ya da benzerlikler de tezde tartışılmıştır.
Tezde değinilen bir diğer husus da Türk kültür tarihinin önemli isimlerinin iki
halkbilimci tarafından ele alınış şekilleridir. Halk kültürümüzün önemli isimlerinden
olan Yunus Emre, Karacaoğlan, Pir Sultan Abdal, Köroğlu ve Nasreddin Hoca,
incelenen iki halkbilimcinin eserlerinde nasıl ele alınmışlardır? Bu soru detaylı
olarak tartışılmaktadır. Bu açıdan tezin bu halk kahramanlarına ilişkin araştırma
yapanlar için de bir başvuru kaynağı haline gelmesi muhtemeldir.
273
KAYNAKÇA
Alangu, Tahir, Türkiye Folkloru El Kitabı, İstanbul, Adam Yayıncılık, 1983.
Başgöz, İlhan, “Dede Korkut Üzerine Notlar”, Folklor Ve Etnografya
Araştırmaları Dergisi, 1985, s. 65–77.
Başgöz, İlhan, Aşık Ali İzzet Özkan, Ankara, Türkiye İş Bankası Kültür
Yayınları- TTK Basımevi, 1979.
Başgöz, İlhan, Folklor Yazıları, 1. B., İstanbul, Adam Yayınları, Ocak 1986.
Başgöz, İlhan, İzahlı Türk Halk Edebiyatı Antolojisi, İstanbul, Ararat
Yayınevi, 1968.
Başgöz, İlhan, Karacaoğlan, 3. B., İstanbul, Pan Yayıncılık, Ekim 2003.
Başgöz, İlhan, Köroğlu, Ankara, Emek Basım-Yayım Evi, 17.12.1957.
Başgöz, İlhan, Nasreddin Hoca, 1. B., İstanbul, Pan Yayıncılık, Ocak 1999.
Başgöz, İlhan, Türk Bilmeceleri Cilt I Ve II, 1. B., Ankara, T.C. Kültür
Bakanlığı Yayınları- Başvuru Kitapları, 1993.
Başgöz, İlhan, Türkiye’nin Eğitim Çıkmazı Ve Atatürk, 1. B., İstanbul, Pan
Yayıncılık, Şubat 2005.
Başgöz, İlhan, Türkü, 1. B., İstanbul, Pan Yayıncılık, Nisan 2008.
Başgöz, İlhan, Yunus Emre, 3. B., İstanbul, Pan Yayıncılık, Ekim 2003.
Başgöz, İlhan, Yük Taşımıyoruz Sevgi Taşıyoruz, 1. B., Ankara, Türkiye
Bilimler Akademisi (Tüba) Yayınları, 2007.
Berktay, Halil, “‘Ortak Acı’ ları Kurgulayıp Yayanlar”, Taraf Gazetesi, 15
Kasım 2008
Boratav, P.N. ve Fıratlı, H. V. , İzahlı Halk Şiiri Antolojisi, Ankara, Maarif
Matbaası, 1943.
Boratav, Pertev Naili, “ Nasreddin Hoca Fıkraları İçin Bir ‘Kaynak Kitap’
Tasarısı”, Boğaziçi Üniversitesi Halkbilimi Yıllığı, 1975, s.39–45.
274
Boratav, Pertev Naili, “Nasreddin Hoca Fıkralarının Çeşitlenmelerinde Türlü
Etmenler Üzerine”, Folklor Ve Etnografya Araştırmaları Dergisi, 1985,
s.79–86.
Boratav, Pertev Naili, 100 Soruda Türk Folkloru, 2. B., İstanbul, Gerçek
Yayınevi, 1984.
Boratav, Pertev Naili, 100 Soruda Türk Halk Edebiyatı, 4. B., İstanbul,
Gerçek Yayınevi, Ocak 1982.
Boratav, Pertev Naili, Az Gittik Uz Gittik, 1. B., İstanbul, Adam Yayınları,
Haziran 1992.
Boratav, Pertev Naili, Folklor Ve Edebiyat I, 1. B., İstanbul, Adam Yayınları,
1982.
Boratav, Pertev Naili, Halk Hikayeleri ve Halk Hikayeciliği, İstanbul, Tarih
Vakfı Yayınları, Aralık 2002.
Boratav, Pertev Naili, Köroğlu Destanı, 1. B., İstanbul, Adam Yayınları,
Kasım 1984.
Boratav, Pertev Naili, Nasreddin Hoca, 1. B., İstanbul, Kırmızı Yayınları,
Eylül 2006.
Boratav, Pertev Naili, Nasreddin Hoca, Ankara, Edebiyatçılar Derneği
Yayınları, 1996.
Boratav, Pertev Naili, Pir Sultan Abdal, İstanbul, Der Yayınevi, 1991.
Boratav, Pertev Naili, Zaman Zaman İçinde, 1. B., İstanbul, Adam Yayınları,
1992.
Çaykara, Emine, Tarihçilerin Kutbu “Halil İnalcık Kitabı”, 2. B., İstanbul,
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Ekim 2005.
Çetik, Mete (yayıma hazırlayan), Üniversitede Cadı Kazanı: 1948 DTCF
Tasfiyesi Ve Pertev Naili Boratav’ın Müdafaası, İstanbul, Tarih Vakfı Yurt
Yayınları, 1998.
Değirmenci, Koray, “Türk Milliyetçiliği Ve Folklor Çalışmaları: Romantizm İle
Aydınlanma Arasında”, Kırkbudak, 2007, Sayı 9, s.97–106.
Dursun, Çiler, “Türk-İslam Sentezi: İdeolojisi Ve Öznesi”, Doğu Batı, 2003–
04, Sayı 25, s.59–83.
275
Edgü, Ferit, (Et. Al.) Kültür Emperyalizmi Üstüne Konuşmalar, 1. B.,
İstanbul, Ataç Kitabevi yayınları, Ekim 1967.
Evliyaoğlu S. ve Başkurt Ş. , Türk Halk Bilmi, 2. B., Ankara, Ofset
Reprodüksiyon Matbaacılık, 1988.
Gezgin, Ulaş Başar, "Tüfek, Mikrop ve Çelik" Üstüne”, Teori.Org internet
sitesi, 11 Mart 2006.
Gümüşoğlu, Firdevs, “Kemalist Milliyetçilik Ve Irkçı Milliyetçilik”, Bilim ve
Ütopya, Haziran 2001,S.84, s.53–55.
Gürpınar, Doğan, “Zamanın Ölümü ve Ulusal çıkar”, internet sitesi,
www.tpe.org.tr
Güvenç, Bozkurt, Türk Kimliği: Kültür Tarihinin Kaynakları, 5. B., İstanbul,
Remzi Kitabevi, Kasım 1997.
Karabaş, Seyfi, Bütüncül Türk Budunbilimine Doğru, 2. B., İstanbul, Yapı
Kredi Yayınları, 1999.
Oğuz, M. Öcal et. Al. , Halkbiliminde Kuramlar Ve Yaklaşımlar Cilt I Ve II,
Ankara Geleneksel Yayınları, 2006.
Oğuz, M. Öcal, Küreselleşme Ve Uygulamalı Halkbilimi, Ankara, Akçağ
Yayınları, 2002.
Örnek, Sedat Veyis, Türk Halkbilimi, 2. B., Ankara, T.C. Kültür Bakanlığı
Yayınları, 2000.
Öztürkmen, Arzu, Türkiye’de Folklor Ve Milliyetçilik, 1. B., İstanbul, İletişim
Yayınları, 1998.
Özünel, Evrim Ölçer, “Prof. Dr. M. İlhan Başgöz İle Söyleşi”, Milli Folklor,
bahar 2010, sayı 85, s.11-15.
Pultar, G. ve Aygün-Cengiz, S. , Kardeşliğe Bin Selam: İlhan Başgöz İle
Söyleşi, İstanbul, 1. B., Teyatron- İletişim Yayınları, 2003.
Subaşı, Necdet, “Kültürel Mirasın Çeşitliliği Ve Seçicilik Sorunu”, Doğu Batı,
2003–04, Sayı 25, s.135–147.
276
Şaul, Mahir, “İlhan Başgöz’ün Halk Edebiyatı Araştırmalarına Katkısı”, Milli
Folklor, Bahar 2010,C.11, sayı 85,s. 19-26.
Tan, Nail, Folklor- Halkbilimi Genel Bilgiler, genişletilmiş 3. B., İstanbul,
Yaylım Matbaası, 1995.
Turan, Metin (yayıma hazırlayan), Pertev Naili Boratav’a Armağan, Ankara,
T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları, 1998.
Yener, Mavisel, “Balıkları Konuşturan, Dağları Öpen Masalcı: Oğuz Tansel”,
Cumhuriyet Kitap Eki, 3 Eylül 2009, Sayı 1020, s.24.
277
ÖZET
Bu çalışmada amaçlanan Türkiye’nin ve daha önemlisi Cumhuriyet
döneminin yetiştirdiği iki önemli halkbilimcinin –Pertev Naili Boratav ve Muzaffer
İlhan Başgöz- Türk kültürünü konu alan eserlerinin sosyal antropoloji bilimi
açısından karşılaştırmalı olarak incelenmesidir. Tezin böyle bir amacı gütmesinin
sebebi ise iki halkbilimcinin Türk kültür tarihinde önemli yer tutan isimleri ve bu
isimlerin
verdikleri
eserleri
hangi
açılardan
değerlendirdikleri
ve
bu
değerlendirmelerindeki benzerlikleri ve farklılıkları ortaya çıkartmaktır.
Bunun haricinde tezde Türk kültür hayatındaki değişim süreçleri de
tartışılmış ve bazı çıkarımlarda bulunulmuştur. Bu değişim süreçleri özellikle iki
bilim adamının eserleri vasıtası ile okuyucuya sunulmuştur. İki halkbilimcinin
özelikle anonim halk kahramanlarını ve dini kişilikleri ele alan yapıtları dönem
siyasetini ve yaşayış tarzını açıklayıcı niteliktedir. İncelenen eserler araştırma
evreninin sınırlılığı gereği Türk kültürü öğesini içeren eserlerdir. İki bilimci,
halkbiliminin çok faklı alanlarında eserler vermişlerse de tezde önemle üzerinde
durulan eserleri Türk kültür tarihinde yaşamış anonim ve önemli isimleri konu
edinen eserleri olmuştur. Bu açıdan tez halk tarihi araştırmaları açısından önem
taşımaktadır.
Tezde saptanan bir diğer husus da iki bilim adamının konuları ele alırken
sosyal bilimlerin hangilerinden faydalandıklarını ve hangi ekole daha yakın
durduklarını örneklerle açıklamaktır.
278
Tezde ayrıca dünyada ve ülkemizde halkbiliminin geçmişi, şu andaki durumu
ve gelecekte nasıl olması gerektiği gibi bilgiler de okuyucuya aktarılmaktadır.
Halkbilimi alanındaki tartışmalar –bu bilimin ne olması ve nasıl olması gerektiği
hakkında yapılan tartışmalar- ve bu bilim dalının diğer bilim dalları ile ama özellikle
sosyal antropoloji ile olan ilgisi de tezde yer almaktadır. Bunun haricinde
halkbiliminin doğumunda ana rol oynayan milliyetçilik kavramı ve bu kavramın
halkbilimi ile olan ilişkisi dünyadan ve ülkemizden çeşitli örnekler aracılığı ile
açıklanmaktadır. İki halkbilimcinin folklor ve milliyetçilik ilişkisinde durdukları
noktada tezde yorumlar ve değerlendirmeler bölümünde ayrıntılı olarak tartışılmıştır.
Kısacası tez iki halkbilimcinin Türk kültür tarihinin önemli isimlerini konu
alan eselerinde nasıl bir benzeşme ya da ayrım olduğunu anlamak ve bu farklılıkları
ya da benzerlikleri anlatmak açısından önemlidir. Kültür sürekli değişen ve sürekli
yeniden üretilen bir olgu olduğuna göre, sosyal antropoloji açısından bu iki önemli
halkbilimcinin Türk kültür tarihinin önemli isimlerini konu edindikleri çalışmaları
kültür tarihimizdeki değişimi anlamaya da yardımcı olacak niteliktedir.
279
ABSTRACT
The aim of this study, the period of the Republic of Turkey and, more
importantly, raised two important folklorists-Pertev Naili Boratav and Muzaffer
Ilhan Başgöz-Turkish culture in comparison to examine the issue in terms of the
science of social anthropology works. The reason that the thesis to have such an aim
is that the two folklorists having the names which holding an important place in
Turkish culture history and from which aspects do these names evaluating their
works and reveal similarities and difference of this evaluation.
Another matter referred to in this thesis, the Turkish culture in the life
processes of change were discussed and some inferences were made. These
processes of change, especially through the Works of two scientists presented to the
reader. The two scientist-term policy of addressing the works of a descriptive nature
and life style of Folk heroes of the people in particular and religious personalities.
Limitation of the universe due to added research containing the works studied the
works of Turkish culture. The two scientists, the science of public works in order not
very different fields of work emphasized in the thesis, who lived on the Turkish
culture, focusing on large public works has been the heroes. In this respect, the thesis
is important for public historical research.
Another matter referred to in this thesis, two issues when scientists make use
of social sciences, which ones and describe examples in which school closer.
The thesis also conveyed the current status and future information such as
how it should be the science of history in our country and in the world to the
280
reader. Public debate in the field of science-what science is and how it should be
made about the debate-and this branch of science with other disciplines, but
especially with its interest in social anthropology thesis is. Apart from this, the
concept of nationalism played a major role in the birth of public science and folklore
of this concept, the relationship between the reader through various examples from
around the world and our country are described. Two scientist’s stopped off point
about the relation of popular folklore and nationalism is discussed in reviews and
evaluations part of the thesis.
In short, the thesis area subject to the names of two popular works of
scientists in the history of Turkish culture, or how the distinction is an affinity or
similarity to the reader to understand and explain these differences is important.
Culture is constantly changing and constantly re-produced, in terms of social
anthropology, the names of these two important public issue scientist have gained
significant studies the cultural history of the Turkish culture will also help to
understand change in our history.
Dostları ilə paylaş: |