Aile (evlenme ve boşanma)



Yüklə 272,5 Kb.
səhifə3/4
tarix12.10.2018
ölçüsü272,5 Kb.
#73155
1   2   3   4




Boşanma Durumunda Tarafların Evliliklerinin Devamı Süresince Elde Edilen

MalVarlıklarının Paylaşımı



26. Mahkeme, bu Yasanın 24’üncü maddesi uyarınca bir boşanma kararı verirken tarafların mal bölüşümü hususunda anlaşmaya varmamaları halinde aşagıdaki fıkralar uyarınca mal paylaşımına ilişkin karar verir:

















(1)

Evlilik süresince edinilmiş olup da taraflardan birisinin veya müştereken ikisinin adlarında, yurt içinde veya yurt dışında kayıtlı bulunan veya eşlerin kullanımında olup da eşler arasında aidiyeti belli olmayan tüm taşınır ve taşınmaz mallar ile ,bono, hisse senedi, elde veya bankalarda mevcut nakit paralar, işinden kazandıkları, sosyal güvenlik ve sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya personele yardım amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemeler, çalışma gücünün kaybı dolayısıyle ödenen tazminatlar, kendi kişisel mallarının gelirleri, edinilmiş mal yerine ikame edilen değerler veya diğer gelir aşağıda öngörülen kıstaslar gözönünde bulundurularak hakkaniyete uygun şekilde taraflar arasında paylaştırılır.

Ancak taraflar arasında yapılan paylaşımda bir tarafa düşen pay,paylaşıma konu mal varlığının toplam değerinin 2/3’ünden fazla olamaz.





















(A)

Tarafların mevcut geliri,kazanım kapasitesi,mülk ve maddi kaynakları ve yakın gelecekte elde edebilecekleri maddi menfaatleri;



















(B)

Tarafların yakın gelecekte ortaya çıkabilecek maddi ihtiyaçları,yükümlülükleri ve sorumlulukları;



















(C)

Evlilik Birliğinin boşanmadan önceki yaşam standardı;



















(Ç)

Tarafların evlilik süresince evlilik birliğinin veya evlilik sona erdikten sonra ailenin refahı için yaptıkları veya yapacakları ev işleri ve çocuk bakımı gibi hizmetler de dahil katkılar;



















(D)

Tarafların fiziksel ve ruhsal sağlığı;



















(E)

Tarafların yaşı ve evliliğin süresi;



















(F)

Çocukların maddi ihtiyaçları;




















(G)

Çocukları geliri, kazanım kapasitesi, mülkiyet ve diğer maddi kaynakları;



















(Ğ)

Çocukların fiziksel ve ruhsal yetersizliği;



















(H)

Evlilik esnasında çocukların içinde bulunduğu durum ve tarafların çocukların eğitimi ve tahsili için nasıl bir beklenti içinde oldukları;



















(I)

Tarafların yukarıdaki (F), (G), (Ğ) ve (H) bendlerinde belirtilenlere ilişkin beklentileri;



















(İ)

Paylaşıma konu malvarlığının edinilmesinde tarafların kişisel mallarının getirisinin katkı payı;



















(J)

Mahkemenin bu madde amaçları için dikkate almayı uygun göreceği başka herhangi bir kıstas.
















(2)

Boşanma davası açıldığı tarihte,davanın işitilmesine başlanmazdan önce taraflar, yukarıdaki (1)’inci fıkrada öngörülen paylaşıma konu mal varlıklarının liste halinde dökümünü ve kayıt belgelerinin ve/veya sahipliliği kanıtlayan belgelerin suretlerini mahkemeye dosyalamak zorundadırlar.Mal beyanı yukarıdaki koşullara uygun yapılmadığı sürece davanın duruşmasına geçilemez.

Yukarıdaki belgelerin zamanında sunulmaması ve/veya yanıltıcı belgelerin sunulduğu kanısına taraflardan birisi tarafından varılması halinde,ilgili tarafın müracaatı üzerine mahkemenin vereceği emre uygun olarak banka,şirket ve/veya diğer yetkili makamlar, kişilerin hesap veya mal varlıkları hakkındaki belge ve bilgileri mahkemeye sunmak veya bildirmek zorundadırlar.









(3)

(A)

Taşınır mallar ile bono,hisse senedi,elde veya bankalarda mevcut nakit paralar, işinden kazandıkları, sosyal güvenlik ve sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya personele yardım amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemeler, çalışma gücünün kaybı dolayısıyle ödenen tazminatlar, kendi kişisel mallarının gelirleri ve diğer gelir yukarıdaki (1)’inci fıkra uyarınca belirlenen orana göre taraflar arasında paylaştırılır.













(B)

Taşınmaz malların paylaşımında,taşınmaz malın davanın görüşüldüğü tarihteki parasal değeri saptanır ve saptanan değer yukarıdaki (1)’inci fıkra uyarınca belirlenen orana göre taraflar arasında paylaştırılır.Taşınmaz malın kaydını üzerinde bulunduran taraf, karşı tarafın hakkını ödemekle yükümlüdür.Ödemenin ne şekilde yapılacağına mahkeme karar verir.















(C)

Edinilmiş mal yerine ikame edilen değerler, ukarıdaki (A) ve (B) bendlerine uygun şekilde paylaştırılır.





Fasıl 6

9/1971


23/1984







(Ç)

Mal paylaşımı sonucunda Mahkemenin mal paylaşımı ile ilgili olarak vereceği hüküm veya emirler mahkeme hüküm veya emirlerinin icrası hakkındaki Hukuk Muhakemeleri Usulü Yasası ve diğer Yasa kurallarının uygulanması yöntemiyle yerine getirilir.










(4)

(A)

Mal paylaşımına dahil olan malvarlıklarının değerlendirilmesinde kişisel mallar paylaşıma dahil edilmez.

Ancak bu tür taşınır ve taşınmaz mal varlıkları üzerine evlilik birliği süresince yapılan yatırımlar ve bu mal varlıkları üzerinden elde edilen kazançlar paylaşıma dahil edilir.















(B)

Taraflardan birinin yurt içinde veya yurt dışında herhangi bir şirkete hissedar olduğu hallerde evlilik birliği süresince bu şirketin hisselerinin reel değerinde ve şirketin mal varlığında meydana gelen artış da bölüşümde dikkate alınır.










(5)

Terk veya yasal ayrılık durumunda tarafların ayrı yaşadığı süre içinde karşı tarafın iki tanık huzurunda verilmiş yazılı onayı olmadan elden çıkarılan paylaşıma dahil mal varlıkları paylaşımda mahkeme tarafından dikkate alınır.

Bu mal varlıklarının değerlendirilmesinde sözkonusu malın elden çıkarıldığı tarihteki dolar bazındaki değeri dikkate alınır.












(6)

Boşanma davası açıldığı tarihten başlayarak dava devam ettiği sürece taraflardan biri paylaşıma dahil mal varlıklarını ancak mahkeme izni ile satabilir,devredebilir,hibe edebilir,ipotek edebilir veya elden çıkarabilir.Bu fıkraya aykırı hareket eden veya yanlış mal beyanında bulunan ve/veya mahkeme emrine uygun olarak mal beyanında bulunmayan veya bilgi ve belgeleri vermeyen gerçek veya tüzel kişiler suç işlemiş sayılırlar ve mahkumiyetleri halinde davanın görüşüldüğü tarihteki aylık asgari ücretin kırk katına kadar para cezasına veya beş yıla kadar hapis cezasına veya her iki cezaya birden çarptırılabilirler.Mahkeme bu cezaya ek olarak elden çıkarılan malvarlığının karşı tarafın hakkı olan oranı kadarını karşı tarafa ödemesini emredebilir.










(7)

Mahkeme bu maddeyi uygularken gerekli gördüğü durumda uzmanların görüşlerine başvurabilir.










(8)

Boşanmanın gerçekleşmesi veya evliliğin sona ermesi ile taraflardan birinin diğerinin kazancından sağladığı menfaati ortadan kalkar.








(9)

Bu madde amaçları bakımından,










“Kişisel Mal”,










(A)

Eşlerden birinin sadece kişisel kullanımına yarayan eşyayı,










(B)

Aile birliğinin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras yoluyla veya herhangi bir şekilde karşılıksız olarak elde ettiği malları,










(C)

Manevi tazminat alacaklarını,










(Ç)

Kişisel malların yerine ikame edilen malları










anlatır.







41/1977

5/1981


27/1982

23/1985


3/1988

12/1989


44/1990

24/1991


53/1991

17/1992


6/1994

52/1995



“Tahsis”,İskan,Topraklandırma Ve Eşdeğer Mal

Yasası’nda ona verilen anlamı taşır.






Yasal Ayrılık

27.

(1)

Taraflardan birinin,bu Yasanın 24’üncü maddesinin (4)’üncü ve (6)’ncı fıkralarında öngörülen nedenlerden birine istinaden boşanma talep ettiği durumlarda, mahkeme konunun bütün olgularını gözönüne alarak öncelikle taraflar arasında barışmanın denenmesi gerektiğine inanırsa boşanma yerine bir yılı aşmayan bir süre için yasal ayrılığa hükmedebilir.










(2)

Taraflardan biri,bu Yasanın 24’üncü maddesinde öngörülen nedenlere dayanarak boşanma davası yerine yasal ayrılık davası açabilir ve böyle bir dava sonunda mahkeme, iki yılı aşmayan bir süre için yasal ayrılığa hükmedebilir.




Boşanma Ve Yasal Ayrılık Davaları

28.

(1)

Bu Yasanın 27’nci maddesinde öngörülen yasal ayrılık süreleri sonunda tarafların barışmamaları halinde taraflardan herhangi birisi boşanma davası açabilir.










(2)

Mahkeme, boşanma davasının görüşülmesi süresince sadece mahkeme kararı ile yasal ayrılık davasında kanıtlanan olguları değil ayni zamanda ondan sonra yer almış olabilen öteki olguları da dikkate alabilir.










(3)

Boşanma ve yasal ayrılık davaları davacının olağan olarak oturduğu yerin mahkemesinde açılır.











(4)

Mahkeme,uygun görürse boşanma veya yasal ayrılık davası bitinceye kadar karı ve kocanın geçimi ve iskanı ile çocukların korunmalarına ilişkin uygun göreceği geçici emirler verebilir.





Hükmün Kesinleşmesi

29.

Mahkemenin verdiği hüküm aleyhine taraflar veya avukatları istinafa başvurmayacaklarına ilişkin ilgili mahkeme mukayyitliğine yazılı belge vermedikleri durumlarda yargıç tarafından verilen boşanma kararı veya evliliğin kesin hükümsüz veya iptal edilebilir olduğuna ilişkin karar , istinaf etme süresi dolmadan ve istinaf edilmişse,istinaf sonuçlanmadan önce kesinleşmez ve uygulanamaz.





Tazminat, Nafaka ve Diğer Ödemelere İlişkin Kurallar

30.

(1)

Bu Yasanın 24’üncü madde kurallarına istinaden boşanmaya hükmedildiği durumlarda mahkeme, tazminat, nafaka ve diğer ödemelerle ilgili karar verirken bu Yasanın 26’ncı maddesinde öngörülen kıstasları dikkate alır.










(2)

(A)

Kabahatli tarafın maddi durumu veya beklenen çıkarları ve kabahatsiz tarafın kişiliğine ve onuruna olan zarar dahil olmak üzere, meselenin bütün olgularını göz önüne alarak, kabahatli tarafın kabahatsiz tarafa mahkemece uygun görülecek bir tazminat ödemesine hükmedilebilir.













(B)

Mahkeme boşanma nedeni ile yoksul kalacak tarafa, diğer tarafın, kabahatsiz olsa dahi, nafaka olarak uygun görülen herhangi bir meblağı ödemesine hükmedebilir;

Ancak nafakayı veren taraf,nafaka alan tarafın yeniden evlendiği veya ortalama bir yaşam standartı sağlayabilecek bir iş sahibi olduğu veya başka bir nedenle gelirinde artış olduğu hususunda mahkemeyi ikna ederse, nafaka mahkeme emri ile gözden geçirilir.















(C)

Mahkeme, bu Yasanın 27’nci maddesi uyarınca yasal ayrılık kararı verirken yasal ayrılık nedeniyle yoksul kalacak tarafa, yaşamını, evlilik birliklerinin devamı süresindeki yaşam standardı seviyesinde idame ettirebilmesi için belirlenecek miktarda bir nafakanın diğer taraf tarafından ödemesine karar verebilir.













(Ç)

Tarafların evliliklerinden olan çocukların velayetini almayan tarafın, çocukların öğrenimleri için gerekli harcamaların belirlenecek orandaki miktarını karşılamasına karar verebilir.











(3)

Mahkeme, bu madde uyarınca verilen bir emri bozabilir, değiştirebilir veya herhangi bir kısmını geçici olarak durdurabilir ve bu biçimde durdurulan herhangi bir kısmın yeniden uygulanmasına ilişkin emir verebilir.

Mahkeme böyle bir emir verirken evli tarafların gelirlerindeki herhangi bir çoğalma veya azalma dahil,konunun tüm olgularını dikkate alır.











(4)

Bu madde uyarınca alınan kararlara uymayanlar ve gerekli ödemeleri yapmayanlar suç işlemiş olurlar ve mahkumiyetleri halinde davanın görüşüldüğü tarihteki aylık asgari ücretin on katını aşmayan miktara kadar para cezasına veya bir yıla kadar hapis cezasına veya her iki cezaya birden çarptırılabilirler.Mahkeme bu cezaya ek olarak ödemenin yapılmadığı süreye ilişkin toplam miktarın,geçerli faiz uygulanmak suretiyle ödenmesine karar verebilir.










(5)

Mahkeme nafaka miktarını saptarken,ayrıca, saptanan nafaka miktarının her üç ayda bir, Devlet Planlama Örgütünce saptanan hayat pahalılığı oranında artırılarak ödenmesine ilişkin de emir verir.




Ayrı Yaşama

31. Boşanmaya veya yasal ayrılığa ilişkin bir davanın açılmasından sonra karı ve koca ayrı yaşama hakkına sahip olur. Ayrı yaşama, boşanma davasında ayrı yaşamayı seçen taraf aleyhine bir durum olarak dikkate alınmaz.





Koşulların Değişmesi

32. Boşanan taraflardan birinin evlenmesi, ülkeden ayrılması, ölümü veya başka herhangi bir nedenle koşulların değişmesi halinde mahkeme, diğer tarafın veya hale göre o tarafın ana veya babasının istemi üzerine çocuklara ilişkin yeni bir emir verebilir.





Boşanan Tarafların Çocuklarının Yurt Dışına çıkışları

33.

(1)

Başka herhangi bir yasada aksine kural bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, boşanan taraflardan velayeti alan taraf, çocukları yurt dışına çıkarırken karşı tarafın yazılı onayını almak zorundadır.










(2)

Boşanan tarafların çocuklarının yurt dışına çıkabilmesi için karşı tarafın yazılı onay vermemesi durumunda velayeti olan taraf gerekli izin için mahkemeye başvurabilir.










(3)

Mahkeme, çocukların yurt dışına çıkabilmelerine karar vermesi halinde, velayeti alanın gecikme dolayısıyle uğradığı zararın ve mahkeme masraflarının diğer tarafça ödenmesini de emredebilir. Ayrıca mahkeme, diğer tarafın, çocukların yurtdışına çıkabilmelerini kötü niyetle engellediğine kanaat getirirse çocukların müteakip yurt dışı çıkışlarında diğer tarafın iznine tabi olması koşulunu kaldırabilir.










(4)

Mahkemeye bu yönde yapılacak başvurular, en geç onbeş gün içerisinde sonuçlandırılır.




Yüklə 272,5 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə