Platon’un Ruh Kuram



Yüklə 225,94 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə6/8
tarix02.12.2017
ölçüsü225,94 Kb.
#13678
1   2   3   4   5   6   7   8

Sosyal Bilimler Dergisi / Cilt: XV, Say 1, 2013 

 

8



Platon, Phaidon diyalogunda ise insann içindeki çelişkiden ötürü 

süregelen çatşmasn bitirip, insann mutluluğa ulaşmas ruhun bedenden 

kurtuluşuyla mümkündür: “Evet, belki ölüm bizi amaca götüren dosdoğru 

yoldur. Çünkü ten akl ile beraber oldukça ruhumuz böyle kötü bir şeye 

bulaşmş bulundukça, amacmz olan şeyi, hakikati hiçbir zaman elde 

edemeyeceğiz” (Platon, Phaidon: 66 b). 

Platon’un ruh ile beden arasndaki ilişkide üstünlüğü ruha verdiği 

aşikardr. Ruh bedenden üstün olduğu için beden ve ruhtan meydana gelen 

bütünde yönetmesi gereken ruh, onun emirlerine itaat etmesi gereken 

bedendir. Öte yandan Platon, bedenin de ruh üzerinde etkili olabileceğini, 

örneğin bilgi ile ilgili olarak bedenin ruhun hakikati elde etmesine engel 

olmasnn mümkün olduğu gibi,  ahlak konusunda da kaynağn kendisinin 

oluşturduğu hazlara sürüklemek suretiyle bedenin ruhun kendisi için 

yaratlmş olduğu mutluluğa ulaşmasna engel olabileceğini kabul 

etmektedir. Ancak ruhun düşünme gücü, bedene değer vermeyip, oradan 

kaçarak bedenin isteklerini aşabilme gücüne, evrenine yani idealara 

dönebilme gücüne sahiptir (Arslan, 2006: 369). 

Platon  Timaios diyalogunda da ruhla bedenin birbirini karşlkl 

olarak nasl etkilediklerine dair örnekler verir. Örneğin bu eserinde aslnda 

beden hastalklar olan baz ruh hastalklar ile aslnda ruh hastalklar olan 

baz beden hastalklarnn çeşitli örneklerini vermektedir. Platon, ilk durumla 

ilgili örnek olarak, bedende “kemik iliğinde haddinden fazla sperm 

birikmesi”nin insanda taşkn arzulara yol açtğn ve bu taşkn arzularn da 

ruhu ölçüsüz haz ve aclara sürüklediğini ve böylece ruhun bu hastalğnn 

gerçekte bedenin söz konusu hastalğnn bir sonucu olduğunu belirtmektedir 

(Platon, Timaios: 86 b). Benzer şekilde, ruhun çektiği aclarn çoğunun 

nedeninin beden olduğunu, kötülerin kötü eğitildikleri için kötü olmalar 

yannda kötü bedenlere sahip olarak yaratldklar için kötü olduklarn da 

belirtmektedir. Bu nedenle ruh ile beden arasnda bir denge ve uyum olmas 

gerektiğini söylemekte, güçlü bedenin zayf ve zekas clz bir ruhu kolayca 

etkisi altna alacağndan söz etmektedir (Platon, Timaios: 88 a). İkinci 

durumla ilgili olarak da o bedenle oransz, ondan daha güçlü olan bir ruhun 

baz hastalklara yol açabileceğini kabul etmekte, örneğin böyle bir ruhun 

kendisini tamamen inceleme ve araştrmaya vermesi sonucunda bedeni harap 

edebileceğini belirtip ruhunu ve kafasn tamamen matematiğe takan bir 

insann bedenini tahrip etmemesi için onu da beden eğitimiyle güçlendirmesi 

gerektiğini hatrlatmaktadr (Platon, Timaios: 88 c). 

Platon’un, PhaidonPhaidros ve Devlet  diyaloglarnda gördüğümüz 

o sert, ruhla bedeni birbirine tamamen zt, birbirine düşman olarak gören 

tutumunu yaşllk diyaloglarnda yumuşatmş olduğu görülür. Örneğin 

Phaidon diyalogunda ruhun bedenden kurtulup huzura ulaşmas için ölümü 

tek çkş yolu olarak gören Platon, daha sonraki döneme rastlayan 



Sosyal Bilimler Dergisi / Cilt: XV, Say 1, 2013 

Giriş 

Sosyoloji disiplini için aile kurumu, toplumsal yapy ortaya 

çkarmas açsndan önemlidir. Aile, toplumdaki bireylerin bir arada 

bulunmalarn sağlayan birincil etkiye sahip sosyal gruplarn başnda 

gelmektedir. Toplumu oluşturan ailenin, günün koşullarna göre yaşadğ 

değişim, geçirdiği dönüşüm toplumun yeni durumlara göre şekillenmesini 

sağlamaktadr. Bu noktada, bu çalşma ile Hopa’da yaşanan değişim ve 

dönüşümün aile sosyal kurumu ile ilişkisi ele alnmaktadr. 

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin dağlmasnn ardndan 

her anlamda zor koşullar yaşayan Gürcistan için Sarp snr kaps adeta 

kurtuluş olmuştur. Sarp snr kapsnn açlmasyla hem daha önce 

birbirinden ayrlmak zorunda kalan akrabalar buluşmuş hem de Doğu 

Karadeniz halk komşusuyla tanşmştr. Kapnn açlmas olumlu ve 

olumsuz pek çok durumu beraberinde getirmiştir. Başta aile kurumu olmak 

üzere aile ile ilişkili ekonomi, eğitim, sağlk ve gibi pek çok alan bu kapdan 

olumlu ya da olumsuz etkilenmiştir.  

Kapnn etkileri kişilere göre değişmektedir. İnsanlarn sahip olduğu 

sosyal statüler ve roller, bu değişikliğin en büyük faktörüdür. Bir pansiyon 

işletmecisi için çok olumlu etkilerden bahsedilebilirken, aile içerisinde eş 

konumunda olan kadnlar için böyle olmayabilmektedir. Ayrca çocuk ve 

gençlerde etkilenmişlerdir. 

Snr kapsndan geçişler 2011 ylna kadar pasaportla yaplyordu. 

Ancak 2011 ylnda sadece bir lira verip nüfus cüzdann gösterip 

Gürcistan’a geçiş yapmak mümkün olmuştur. Snr kapsnn özellikle 

serbest geçişe açlmasndan sonra Hopa’nn sosyo-ekonomik yaps 

değişmiştir. Araştrma bu değişimi sosyolojik olarak inceleyerek var olann 

ortaya çkarlmas veya anlaşlmasnda etkili olacaktr. 

 

1.



Teorik Çerçeve 

1.1.

  Aile 

Bu çalşmada aile kurumu önemli bir yer tutmasndan dolay aileye 

dair ksa teorik bilgilere yer verilmiştir. Toplumlar sosyal gruplardan 

meydana gelmiş sosyolojik birimlerdir. Aile de toplumu oluşturan sosyal 

gruplarn en önemlisidir. Aile ayn zamanda toplumda insanlarn bir arada 

bulunmalarna yardmc olan bir kurumdur. Dolaysyla aile toplumun 

temelinde yer alr. 

Sosyal bilimciler ailenin tanmnn yaplabilmesi ve snrlarnn 

çizilebilmesi için farkl ölçütler kullanmşlardr. Kimisi ayn çat altnda 

oturanlar, kimisi kan bağ ile birbirine bağl olanlar kimisi ise çocuk 

178



Yüklə 225,94 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə