EdebiyatSonbook indb


B. KÖKEN BAKIMINDAN DÜNYA DİLLERİ



Yüklə 1,33 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə12/13
tarix21.07.2018
ölçüsü1,33 Mb.
#57590
1   ...   5   6   7   8   9   10   11   12   13

5

B. KÖKEN BAKIMINDAN DÜNYA DİLLERİ

18. yüzyılın sonuna doğru belirgin hâle gelmeye başla-

yan dillerin akrabalığı kuramına göre diller ses, biçim, 

söz dizimi ve anlam açısından benzerlik derecelerine 

göre aynı ya da farklı dil aileleri içerisinde değerlendi-

rilmişlerdir. 



Hint-Avrupa Dil Ailesi: 

Dünya üzerindeki en geniş dil 

ailesi sayılan Hint-Avrupa Dil Ailesinin Asya ve Avrupa 

olmak üzere iki kolu bulunmaktadır:



a.   Asya Kolu: Asya kolunun en önemli üyesi Ari dille-

ridir. Bunlar Hint-İran dilleri olarak da bilinir. Sanskritçe, 

Soğdca, Pehlevice gibi eski diller bu diller arasında yer 

alır. Günümüzde Asya kolunda Farsça, Hintçe, Urduca, 

Afganca, Ermenice, Toharca ve Anadolu dilleri (Hititçe, 

Luvice vb.) yer almaktadır. 



b.   Avrupa Kolu: Avrupa kolu 3 alt kola ayrılmaktadır:

ü

 



Romen Dilleri:

• Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Portekizce, 

Rumence, Sardca.

ü

 



Germen Dilleri:

•  İngilizce, Almanca, Hollandaca, Danca, Nor-

veççe, İsveççe, İzlandaca, Gotça vb.

ü

 



Slav Dilleri:

•  Çekçe, Lehçe, Slovakça, Slovence, Sırpça, 

Hırvatça, Bulgarca, Rusça, Ukraynaca.

Not: Yunanca ve Arnavutça Avrupa kolunda yer alan izole 

dillerdir. 

Hami-Sami Dil Ailesi: 

Bu dil ailesi adını Hz. Nûh’un 

oğulları Hâm ve Sâm’dan almıştır. Bu dil ailesindeki 

dillerin en önemli özelliği ünsüzlerin ön plana çıkma-

sı, ünlülerin ise ikinci planda kalmasıdır. Bu dillerde 

kökler genelde ünsüzlerden meydana gelir. Hami-Sa-

mi Dil Ailesi Doğu ve Batı olmak üzere iki kola ayrılır: 

a.   Doğu Kolu: Çivi yazısı ile yazılmış eski bir Mezopo-

tamya dili olan Akkadca bu kolda yer alır. 



b.   Batı Kolu: Arapça, Habeşçe, İbranice, Aramca (Ara-

mice), Fenikece, Kûşi dilleri bu kolda yer alan dillerdir. 



Bantu Dilleri Ailesi: 

Afrika'nın güney ve orta kısımla-

rında konuşulan dilleri içine alır. 

Çin-Tibet Dil Ailesi: 

Konuşurlarının büyük çoğunluğu 

Güney Doğu Asya'da bulunan Çin-Tibet Dil Ailesi 3 alt 

kola ayrılır: Sinitik diller, Tibet-Birman dilleri, Tay-Kaday 

dilleri.

a.  Sinitik Diller:

 

Çin Halk Cumhuriyeti’nde konuşulan 

dilleri içine alır. Mandarin Çincesi, Kantonca bu alt 

kol içinde yer alır. 



b.  Tibet-Birman Dilleri:

 

En önemli üyeleri Tibetçe ve 

Birmancadır. 

c.  Tay-Kaday Dilleri:

 

Tayca, Kadayca, Laoca bu alt kol-

da yer almaktadır.  

Avustronezya Dil Ailesi: 

Bu dil ailesi, Malezya, Endo-

nezya, Yeni Gine, Yeni Zelanda, Filipinler ve Madagas-

kar gibi bölgelerde konuşulur. Java dili, Malayca, Endo-

nezce, Havâi dili bu dil ailesi içinde yer almaktadır. 

Ural-Altay Dil Ailesi: 

Türkçenin de içinde yer aldığı 

dil ailesidir. Ural ve Altay olmak üzere iki kola ayrılır:

a.   Ural Kolu: Bu kol Fin-Ugor ve Samoyed olmak üzere 

iki alt kola ayrılmıştır. Fin-Ugor alt kolunda Fince, Macar-

ca, Ugorca ve Estonca gibi diller yer alırken Samoyed 

kolunda yalnızca Samoyedce yer alır. 



b.   Altay Kolu: Türkçe, Moğolca, Mançu-Tunguzca, Ko-

rece ve Japonca Altay kolu içinde yer alan dillerdir. 

1. Fin - Ugor Dilleri

• Fince


• Macarca

• Ugorca


• Estonca

1. Türkçe

2. Moğolca

3. Mançu - Tunguzca

4. Korece

5. Japonca

2. Samoyed

• Samoyedce



Altay Dilleri

Ural Dilleri

C. SÖZ DİZİMİ BAKIMINDAN DÜNYA DİLLERİ

Dünya dilleri söz dizimine göre altı temel gruba ayrılmış-

tır. Bu ayrım özne, nesne ve yüklemin cümle içindeki 

yerine göre belirlenmektedir. Buna göre dünya dillerinin 

% 86,57’si sözdizimi bakımından ÖNY (özne-nesne-

yüklem, 180 dil) ve ÖYN (özne- yüklem-nesne, 168 dil) 

dizilişine sahiptir. Bu iki diziliş dışında YÖN (yüklem-öz-

ne-nesne), YNÖ (yüklem-nesne-özne), NYÖ (nesne-

yüklem-özne) ve NÖY (nesne-özne-yüklem) gibi dizilişler 

de bulunmaktadır. Türkçe, Farsça, Japonca, Hintçe gibi 

diller ÖNY (özne-nesne-yüklem) grubunda yer alırken 

Arapça, İngilizce, Rusça, Malayca gibi diller ÖYN (özne-

yüklem-nesne) grubunda yer almaktadır. 



6

D. URAL-ALTAY DİL AİLESİ VE ÖZELLİKLERİ

Estonyalı bilgin Ferdinand Johann Wiedemann 

(1805-1887), Ural-Altay Dil Ailesi üzerine çalışmalar 

yapmış ve 1838 yılında bu dil ailesinin Hint-Avrupa 

dil ailesinden farklı özelliklerini belirlemiştir.  

1.  Ural-Altay dillerinin en önemli özelliği ses uyumu-

nun bulunmasıdır. 



2.  Bu dillerin sözcüklerinde gramatikal cinsiyet yok-

tur yani sözcükler eril, dişil ve nötr olarak ayrılmaz. 

Örneğin, Ar. müdîr “müdür” (eril), müdîre “kadın 

müdür” (dişil) vb. 



3.  Belirtme edatı göreviyle sözcüklerin başına getiri-

len ulamalar yoktur. 



4.  Söz yapımı eklerle sağlanır. Türetme ve çekim sı-

rasında kökte herhangi bir değişim olmaz. 



5.  İsim çekiminde iyelik ekleri kullanılır.

6.  Fiil şekilleri oldukça zengindir. 

7.  Ön ek yerine son ek kullanılır. 

8.  Sıfatlar isimlerden önce gelir.

9.  Sayı sözcüklerinden sonra çokluk eki kullanılmaz. 

10. Karşılaştırma -den ayrılma durum eki ile yapılır. 

11. Yardımcı fiil olarak "ol-, i-" kullanılır. 

12. Olumsuz hareket için ayrı bir fiil vardır.

13. Soru eki bulunmaktadır. 

14. Bağlaç yerine fiil şekilleri kullanılır.

Ural-Altay Dil Ailesi Üzerine Yapılan Önemli Çalışmalar

Ural-Altay Dil Ailesi üzerine çalışma yapanların başında 

İsveçli subay Philipp Johann Tabbert von Strahlenberg 

(1676-1747) gelmektedir. Rus çarına takdim ettiği Sibir-

ya ve Orta Asya haritası ile dikkatleri çekmiştir. Asya ve 

Avrupa’nın Kuzey ve Doğu Kısımları adlı eserinin 13. 

bölümünde Türklerden kalma yazıt ve mezar taşlarından 

söz etmesi ve bunların çizim ve gravürlerine de yer ver-

mesi dolayısıyla Türkoloji açısından önemli bir yere sa-

hiptir. Eser aynı zamanda Yenisey Yazıtları hakkında ilk 

bilgileri vermesi bakımından da önemlidir. Strahlenberg, 

eserinde Türk dilleri arasında önemli bir yere sahip olan 

Çuvaşça ve Yakutçadan da söz edip bu dillere ait söz-

cük listeleri vermiştir. Strahlenberg ayrıca eserinde Ku-

zey Avrupa ve Sibirya arasında Ural-Altay kavimlerinin 

konuştuğu 32 dili “Tatar” adı altında toplamış ve çok dilli 

bir tablo meydana getirmiştir.

ü 

Fin-Ugor



ü 

Türk-Tatar

ü 

Samoyed


ü 

Moğol-Mançu

ü 

Tunguz


ü 

Karadeniz ve Hazar Denizi Arasındaki Halklar

Bu alandaki diğer bir araştırmacı da Daniel Gottlieb 

Messerschmidt’tir (1685-1735). Kaleme aldığı  Sibirya 



Boyunca Keşif Seyahati adlı eseri Türkoloji açısından 

önemlidir. Yenisey Yazıtları hakkında bilimsel olarak bil-

gi veren Messerschmidt olmuştur.  

1889 yılında Moğolistan’da araştırmalar yapmak üzere 

giden Rus heyetinin başında bulunan Nikolay Mihayloviç 

Yadrintsev (1842-1894) ilk Orhon Yazıtı olan Kül Tigin 



Yazıtı'nı bulmuştur. Sonrasında  Bilge Kağan Yazıtı'nı 

da gün ışığına çıkartmıştır. Üçüncü Orhon Yazıtı olan 



Tunyukuk Yazıtı ise 1897 yılında Yelizaveta Klements 

tarafından bulunmuştur. 

ü 

Yenisey Yazıtları'nın varlığı 13. yüzyıldan beri 



bilinmektedir.  İlhanlı tarihçisi Alâeddin Atâ Melik 

 

Cüveynî, Târîh-i Cihângüşâ adlı eserinde Orhon harfli 



yazıtlardan bahsetmiştir. Ancak onun verdiği bilgiler 

çok sınırlıdır.  



Bu dil ailesini Ural ve Altay dilleri olarak ikiye ayı-

ran ve bu ayrımı başlatan kişi Wilhelm Schott'tur 

(1802-1889). Schott, Ural-Altay dillerini iki grupta 

toplamıştır:

1. Çud Dilleri

ü

 



Fin - Ugor Dilleri

2. Tatar Dilleri

ü

 



Türk, Moğol, Tunguz Dili

Schott, bu gruba Altay veya Çud-Tatar dilleri adını ver-

miştir. Schott Altay dillerinin en önemli özelliklerin-

den biri olan

Türkçe "z" = Çuvaşça "r"

Türkçe "ş" = Çuvaşça "l"

ses denkliklerini ortaya koymuştur.




Yüklə 1,33 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   5   6   7   8   9   10   11   12   13




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə