38
Türkiye’nin Gelecek Siyasi Sistem Tercihi
Rasyonelleştirilmiş Parlamentarizm,
Yarı-Başkanlık ve Başkanlık Sistemleri
Doç. Dr. Cüneyt Yüksel*
Özet
Türkiye’de siyasi sistem arayışları ile başkanlık veya yarı başkanlık sistemine
geçiş tartışmaları, yeni Anayasa yapım süreciyle birlikte yeniden gündeme
gelmiştir. Parlamenter rejim geleneğinden gelen Türkiye’de siyasi uzlaşma
kültüründeki eksiklik, siyasi istikrarsızlık, yasama organı üyelerinin etkisizli-
ği, yürütme organının sorumluluğunu harekete geçirme yollarının zayıflığı
eleştirileri üzerinden mevcut siyasi sistemi değerlendirmek gerekmektedir.
Her siyasi sistemin kendi açısından yararları ve sakıncaları olduğundan, Türki-
ye’de hükümet istikrarının yanı sıra siyasi istikrarı da sağlayacak, denge ve
fren mekanizmalarının olduğu gerçek kuvvetler ayrılığını hayata geçiren, temel
hak ve özgürlüklerin, demokrasinin ve hukukun üstünlüğünün korunmasına
hizmet eden bir siyasi sistem için gerekli düzenlemeleri yapmak ve yeni bir
yönetim anlayışı geliştirmek gerekmektedir.
Anahtar Sözcükler: Uluslararası Hukuk, Karşılaştırmalı Hukuk, Siyasi Rejim,
Hükümet Sistemi.
Abstract
Turkey has been exposed to the issue of adapting new governmental system
and switching to a presidential or semi-presidential system with the new
constitution-making process. Current parliamentary democracy of Turkey
should be discussed to help resolve political problems such as lack of
consensus, political i nstability, ineffectiveness of the members of the
parliament and lack of control the government. There is no governmental
system with zero problems. Thus, in Turkey, a new approach of governing is
needed to address political and governmental stability, separation of Powers
* TBMM 23. Dönem Milletvekili. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden lisans, Harvard
Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden yüksek lisans, Stanford Üniversitesi Hukuk Fakülte-
si’nden yüksek lisans ve doktora derecelerine sahiptir.
with checks and balances, and guarantees fundamental rights and freedoms,
democracy and the rule of law.
Keywords: Comparative Law, International Law, Political Regime, Goven-
mental System, Parliamentary System, Presidential System, Semi-Presidenti-
al System.
I. Giriş
Türkiye’de 21 Ekim 2007 tarihinde halkoylaması yoluyla kabul edilen anaya-
sa değişikliği, Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesini öngörmektedir.
28 Ağustos 2014’de görev süresi dolduktan sonra, 12. Cumhurbaşkanı Türki-
ye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından değil halk tarafından seçilecek-
tir.
1
Türkiye bu değişiklikle saf parlamenter sistemin yanı sıra yarı başkanlık
sisteminin bir kısım özelliklerini de taşır hale gelecektir. Kaldı ki, bugün geli-
nen noktada Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından belli bir süre için seçilmesi,
TBMM’yi yenileme yetkisine sahip olması ve bazı önemli görevdeki kişilerin
atamalarını gerçekleştirebilmesi gibi sembolik niteliği aşan esaslı yetkilerle
donatılması da yarı başkanlık sistemine yaklaşıldığı şeklinde yorumlanabilir.
Parlamenter sistemlerde, meclisteki çoğunluğu elinde bulunduran parti ile
aynı siyasi görüşü paylaşan halk tarafından seçilmiş Cumhurbaşkanı’nın var-
lığı rejimin yarı başkanlık sistemine yaklaşmasına veya dönüşmesine neden
olacaktır. Fakat hükümetin meclisten güvenoyu alma zorunluluğu, genel siya-
setinden sorumluluğunun yanı sıra parlamento önünde kollektif ve bireysel so-
rumluluğu rejimin parlamenter özelliklerini de göstermektedir. Ayrıca 1982
Anayasası ile Cumhurbaşkanına verilen yetkilerin esaslı yetkiler olması her ne
kadar parlamenter sistemi yarı başkanlık sistemine yaklaştırsa da Cumhurbaş-
kanı’na Meclis’i fesih yetkisi verilmemesi parlamenter sistemin yarı başkan-
lık sisteminden en önemli farkını oluşturmuştur.
Görülüyor ki, Türkiye’de parlamenter sistemin terk edilerek başkanlık ve-
ya yarı başkanlık sisteminin tercih edilmesi, kolaylıkla, evet veya hayır şeklin-
de kesin olarak söylenebilecek bir husus değildir. Her sistemin zayıf ve güçlü
yanları vardır. Her şeyden önce, parlamenter rejimin doğrudan doğruya kendi-
sinden kaynaklanan özelliklerin, bu sistemi istikrarsız ve güçsüz kıldığı söyle-
nemez. Bu istikrarsızlığa yol açan faktörler, koalisyon hükümetleri, yasamanın
ve milletvekillerinin etkisizliği, nisbi temsil seçim sistemi olarak ortaya çıkar.
2
Oysa çoğunluk sisteminin uygulandığı, disiplinli iki parti sisteminin olduğu
örneğin İngiltere’de, parlamenter sistem istikrarlı ve güçlü hükümetler ortaya
TÜRK‹YE’N‹N GELECEK S‹YAS‹ S‹STEM TERC‹H‹
39
1
Karar No: 2928, R.G. Sayı: 29026, 10 Haziran 2014, Yüksek Seçim Kurulu Kararı.
2
Ergun Özbudun, Demokrasiye Geçiş Sürecinde Anayasa Yapımı, İstanbul, Bilgi, 1993, s. 152-
154; Mehmet Turgut, Başkanlık Sistemi ve Ordu, İstanbul, Boğaziçi, 1998, s. 45.
çıkarabilmektedir. Türkiye’de de 2002’den itibaren istikrarlı ve güçlü tek par-
ti hükümeti bulunmaktadır. Fakat hükümet istikrarının her şeyi çözmediği ve
sistemdeki bazı sorunların çözülemediği de ortadadır. Zira yürütmenin yasa-
maya tahakkümü, yasama üyelerinin adeta asıl işlevleri olan yasa koyuculuğu
dahi yerine getirmekten aciz bırakılmaları, yasa koyuculuğun bürokratlara bı-
rakılması ve milletvekillerinin sürecin dışına itilmesi, doğrudan halk tarafıdan
seçilen Cumhurbaşkanın yetkileri ve bu yetkileri nasıl kullanacağı sorunlarının
siyasi sistem tercihi ile birlikte ve hatta daha öncesinde yeniden düzenlenme-
si gerekmektedir.
Bu çerçevede nasıl daha iyi bir devlet ve yönetim anlayışı oluşturabiliriz
sorusunun cevabı olarak parlamenter, başkanlık ve yarı başkanlık sistemi tar-
tışılmaya başlanmıştır. Aslında başkanlık veya yarı başkanlık sistemine geçiş
önerileri ilk hükümet istikrarsızlıklarının yoğun olarak yaşandığı 1970’lerin
ikinci yarısı ve 1980’lerde tartışılmış
3
ve maalesef 1982 Anayasası hazırlanır-
ken tartışmalar göz ardı edilmiştir. Sonrasında yeni anayasa yapım çalışmaları
sırasında ise tartışmalar bir kez daha hassasiyet kazanmıştır.
Kuvvetler ayrılığı sistemleri yasama ve yürütme yetkilerinin ayrı organlara
verildiği hükümet sistemleridir. Bu sistemlerden, (i) yasama ve yürütme or-
ganlarının birbirinden kesin olarak ayrıldığı, bağımsız olduğu sisteme başkan-
lık; (ii) bu organların birbirinden tam olarak bağımsız olmadığı, işbirliği için-
de olduğu sisteme ise parlamenter rejim denilmektedir. Cumhurbaşkanının
halk tarafından seçildiği parlamenter rejime ise (iii) yarı başkanlık rejimi de-
nilebilir.
4
II. Parlamenter Sistem
1. Temel Unsurları
Parlamenter rejim 18. yüzyıl ortalarında İngiltere’de ortaya çıkmıştır. 19.
yüzyılda da başka Kıta Avrupası ülkelerinde uygulama alanı bulmuştur. Bu sis-
tem, her ülkede gerilemekte olan monarşik iktidar ile temsili organların uzlaş-
YASAMA DERG‹S‹
•
25
40
3
Bertil Emrah Oder, Türkiye’de Başkanlık ve Yarı-Başkanlık Rejimi Tartışmaları: 1991-2005
Yılları Arasında Basına Yansıyan Öneri ve Tepkilerden Kesitler, Başkanlık Sistemi, Türkiye
Barolar Birliği, Yayına Hazırlayan: Teoman Ergül, Ankara 2005, s. 31-54.
4
Hükümet sistemleri ile ilgili genel bilgi için bkz. Bülent Tanör, İki Anayasa 1961-1982, İs-
tanbul, 1986; Erdal Onar, İsrail’in Kendine Özgü Bir Hükümet Sisteminden Eskisine Geri
Dönüşü, Ankara, 2003; Ali Rıza Çoban, Anayasayı Değiştirme Yetkisi Sınırları ve Denetimi,
Ankara, 2001; Osman Can, Kurucu İktidar-Demokratik Kuruculuk, İstanbul, 2013; Nur Ulu-
şahin, Anayasal Bir Tercih Olarak Başkanlık Sistemi, Ankara, 1999; Necmi Yüzbaşıoğlu,
Parlamenter Rejimlerde Türkiye’de Yürütme Kuvveti, yayınlanmamış doktora tezi, İstanbul,
1986; Ergun Özbudun, Parlamenter Rejimde Parlamentonun Hükümeti Murakabe Vasıtaları,
Ankara, AÜHFY, 1962, s.2-13; Turan Güneş, Parlamenter Rejimin Bugünkü Manası ve İşle-
yişi, İstanbul, Nazir Akbasan Matbaası, 1956.
Dostları ilə paylaş: |