520 Gülsün MEHMET
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature
and History of Turkish or Turkic
Volume 5/4 Fall 2010
Men ge(l)γunçuh u yırmiş. (sg: 76) „Ben gelene kadar o
gitmiĢ.‟
Gun patGunçuh men oyima yetci. (sg: 77) „Gün batmadan
ben evime ulaĢtım.‟
U oyine yetgunçuh abasi ulmiş. (sg: 77) „O evine ulaĢana
dek babası ölmüĢ.‟
Bu iĢaretleyicinin [-gunçah] Ģeklindeki varyantı te/59‟daki
bir örnekte görülmüĢtür.
Piser sa:lar turkeçinenen yaşasa, “Nima hala zaŋvu” tese,
“kun çihke:gunçah, kun paqqunçah yir” ter a. “ta:şi t‛ukku ni:ma”
dese, “hortuŋgi ka:rma” der a. (te/59/ mın) „Biz Salar Türkçesi ile
söylersek, “Nima hala zaŋvu” desek “Gün doğana dek, gün batana dek
yürü” demek imiĢ.”
5.12. [-micüh]
Oldukça az rastlanan bir zarf-fiil ekidir, -madan; -mak
üzere; neredeyse Ģeklinde iki farklı anlamda karĢımıza çıkar.
[zp [ fiil+-mic‛uh/mac‛uh/migenc‟uh] + [YÜKbt]
(i) -madan anlamında:
Pu avu pa:şini talmamic‛uh yürmiş oyina. (te/63/mın) „Bu
oğlan baĢını kaldırmadan gitmiĢ evine.‟
Ular diŋmiçuh etba. (sg: 103) „Onlar durmadan çalıĢıyor.‟
Kakası işkisı inisını korelmicüh öyinä yanci. (te/2/uci) „Ġki
ağabey küçük erkek kardeĢlerini göremeden evlerine döndüler.‟
U aŋnaçanä yilalmiçuh yürmiş. (ss: 79b) „O, dinleyip
inanmadan gitmiĢ.‟
(ii) -mak üzere, neredeyse anlamında:
İnci jatah husaγı toγmac‛uh vumiş. (te/11/uci) „Sonra büyük
karnı doğuracak hâlde imiĢ.‟
Pir kunura möhkenda loşi çaγlaγan yerinde uĵin taγıl‟husı
ahışne pişkula hırga, ĵatılmac‛uh e‟miş.(te/6/uci) „Bir gün tuvalette
öğretmenin iĢediği yerde eliyle tuttuğu ağacı bıçkıyla inceltip kırılacak
hâle getirmiĢ.‟
Taŋ a‟kunc‛uh toγmış. (te/11/uci) „(o) Tan atmadan, tan
atmaya yakın doğurmuĢ.‟
Salar Türkçesinde Zarf-Fiilli… 521
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature
and History of Turkish or Turkic
Volume 5/4 Fall 2010
5.13. [-mutacuh/-komutacuh]
[ -çuh ] iĢaretleyicisinin kullanıldığı ikinci birleĢik yapılı
zarf-fiil iĢaretleyicisidir. -madan anlamlı zarf-fiiller kurar. Seyrek
kullanılan bir iĢaretleyicidir. Ek birleĢik görünümlüdür, ekin
bünyesindeki [-ko-] morfemi ko- „bir iĢi, aksiyonu gerçekleĢtirme
tasvir fiilinden ekleĢmiĢ olmalıdır.
-Yıγlıkomutä‛uh var, piser saŋa ça‟p ya‟ma kiĭgi – timiş.
(te/25/han) “Ağlamadan git, biz sana yardım etmeye geleceğiz.”
demiĢ.‟
yıγlıkomutä‛uh < yıγla(p) ko- + mutacuh
5.14 [-gane]
Bu ek -dığında, -ınca ya da -dığı için anlamlı tümleç
cümleleri kurar. Bu iĢaretleyici batı bölgesindeki Ucirem, Altıyuli ve
Hanbah‟ta görülmez. EyĢe Ahvar ve Ullagıl‟da seyrek olarak görülür.
Mınta‟da yoğun olarak kullanılır. TaĢkul köyü metinlerinde yaygındır,
SG‟de de kullanılmıĢtır:
Bu fiilimsi kurulumunda köklü bir istem sapmasının
yansıması gözlenir. Ucirem ve Altıyuli‟de [ -γanda ] Ģeklinde bulunma
iĢaretleyicisi ile kullanılan bu zarf-fiil iĢaretleyicisi özellikle Salar
yayılma alanının en doğu bölümde yer alan Mınta‟da yönelme hâli
iĢaretleyicisi ile kullanılır.
[[zp [ fiil-[-gane/-gana/-γana]+[YÜKbt]]
Ko:nı çıhpaγane pir posır kormeş. (te/37/éy) „DıĢarı
çıktığında bir yaĢlı adam görmüĢ.‟
Yühne indermiş tera. İndergana tö:ye ah taşa pellenmiş tera.
(te/59/mın) „Yükü indirmiĢ derler. Ġndirince deve ak bir kayaya
dönüĢmüĢ derler.‟
Munı seler iş !” ete ho:tar piĭmiş. Hotargane pegnige o:sı
içmeş. İşkine pegnige o:sı ülmeş. Ülgine capıları yikontonı paγlamiş.
(te/39/éy) „Bunu siz içiniz ! Sonra kotarıp vermiĢ. Kotarınca beyin
oğlu içmiĢ. Ġçer içmez beyin oğlu ölmüĢ. Oğlan ölür ölmez beyin
adamları azizi bağlamıĢlar.‟
İnci u k‟o‟t çıhpaγa:na: nene pirne andac‛uh qoĭmiş.
(te/40/éy) „Sonra o (ölüyü) taĢıyıp götürünce yine birini (daha) tam
oraya koymuĢ.‟
Avune apası ulmiş. Apası ölgana pir kunden pir kun
yohlanmiş. (te/63/mın) „Oğlanın babası ölmüĢ. Babası ölünce oğlan
günden güne fakirleĢmiĢ.‟
522 Gülsün MEHMET
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature
and History of Turkish or Turkic
Volume 5/4 Fall 2010
Guz volgane (vo(l)gale) yahreh diuheler. (sg: 74) „Güz
olunca yaprak(lar) dökülür.‟
5.15. [-c‛ilä]
Bu iĢaretleyici -ınca ya da-arak anlamlı bir durum zarfı
yükleyicisidir. Yalnızca Ullagıl metinlerinde görülen bir ektir.
[zp [ fiil-[-c‛ila / -c‛ilä /-çi:lä ] + [ YÜKbt ]
Pu qatın kiş emehne ciŋnamiş, ça:nı qaĭnämiş. Mimiluh
tunene kiyişcilä oturmiş. (te/54/ulla) „Bu genç kadın ekmeği
hazırlamıĢ, çayı kaynatmıĢ. Tüyden donunu (kıyafetini) giyerek
oturmuĢ.‟
Piçah varçi:lä totagını da çillämiş. (te/56/ulla) „Bıçak
giderek (onun) dudağını kesmiĢ.‟
Masembunı pir icic‛ilä tişükkä çirci. (te/53/ulla)
„Masembu‟yu itekleyince (o) çukurun içine düĢtü.‟
Puçosı ne:mine cıŋnap vulic‟ilä mimiluh tonıne kiyişc‟ilä
uçip va:miş. (te/53/ulla) „Bu üçü yemeği hazırlayınca tüyden donlarını
(kıyafetlerini) giyip uçup gitmiĢler.‟
5.16. [-a/-e /-ı]
Bu ek bir bağ fiil ekidir, bu iĢaretleyiciler öncelikle birleĢik
eylem kurulumunda görev alır, ana fiilin bünyesine dahildir, tasvir
fiilini ana fiile bağlamada kullanılır. Bunun yanında -p gibi aksiyon
sıralama iĢlevinde de kullanılır.
[ FĠĠLana+-a/-ä/-i+tasvir fiili+ZAM/KĠP+ø ]
U ananigi yaş gozine sala bermiş. (sg/81) „O kızın göz
yaĢını silivermiĢ.
[sal-a ber-miĢ]
sal-ZFek + FĠĠLtasv-ZAM
U ninaçuh yeşagan gahcane icasine yeşa bermiş. (sg: 81)
„O, nineciğin söylediği sözü annesine söyleyivermiĢ.‟
Puγun qusqur oγlinnie çaläbamiaş çaläçana yaşamiş;
“Mında: yücün qıcçia ette sen ayä çäh da yücünä döyme var” démiş.
(tesa/kos) „Birgün Kuskur Oğlan‟ı çağırmıĢ, çağırınca söylemiĢ
“Burada harman küçük yarın sen aya çıkıp harman dövmeye git.”
demiĢ.‟
İnci harsına bir zanze ha:miş. Yo:luh u:jila zanzını almiş,
sıh ujila keĭnınige yaş kozını salıpiĭmiş. (te/24/han) Sonra kocasıa bir