Ceza Yönetmeliği’nin Geçmiş … Rekabet Dergisi 2009, 10(4): 117-154
125
teşebbüslerin önemli kısmı asgari para cezasına muhatap olmuşsa, bu kararlar
inceleme dışında tutulmuş ama az sayıda teşebbüsün asgari para cezasına
muhatap olduğu kartel kararları incelemeye dâhil edilmiştir
16
.
Yönetmeliğe göre
baz ceza belirlenirken, yani %2 ila %4 arasında bir
seçim yapılırken, ilgili teşebbüsün ekonomik gücü ve ihlalin yarattığı veya
yaratacağı muhtemel zararın ağırlığı olmak üzere iki ölçüt rol oynamaktadır.
Fakat bu iki ölçüt tahdidi değildir, dolayısıyla Kurul somut olayda bu
ölçütlerden bağımsız olarak veya bunlarla birlikte, farklı bazı ölçütleri de
dikkate alabilir. Dolayısıyla Yönetmelik baz cezanın belirlenmesinde, Kurul’a
geniş denebilecek bir takdir yetkisi vermektedir. Gerçi, Kanun’da yer verilen
(tadadi) ölçütler ve Yönetmelik hükümleri dikkate alındığı zaman, başka hangi
ölçütlerin rol oynayabileceğinde tereddüt edilebilir. Nitekim biz de
çalışmamızda %2 ila %4 arasında seçim yaparken Yönetmelikteki bu iki ölçütü
esas aldık. Bu bağlamda örneğin piyasada önemli paya sahip olan teşebbüsün
taraf olduğu ve piyasayı olumsuz etkilemiş (mesela fiyatları yükseltmiş) olan bir
kartel için, teşebbüslere yukarı eşik (%4) uygulanabilecektir. Öte yandan
piyasayı payı düşük olan bir teşebbüsün taraf olduğu henüz uygulanmamış bir
kartelde ise, teşebbüse alt eşikten (%2) baz ceza belirlenebilecektir.
Her ne kadar bu iki ölçüt genel olarak bir seçim yapmayı
kolaylaştırıyorsa da, incelememizde bu konuda bazı varsayımlar yapmak
gerekmiştir. Çalışmada muhafazakâr bir yaklaşım ile ancak piyasayı etkilediğine
dair net veriler olan kartellere taraf, piyasa payı yüksek olan teşebbüslere azami
had (%4) uygulanmıştır
17
. Bunun dışındaki hallerde genellikle ortalama ve
asgari hadden baz ceza takdir edilmiştir
18
. Burada da değerlendirme, karardaki
veriler ışığında iki ölçüte bağlı olarak yapılmıştır.
Vurgulanması gereken önemli bir husus, cezanın takdirinde her bir
teşebbüsün ayrı düşünülmesi zorunluluğudur. “Cezanın bireyselliği” adı verilen
prensip çerçevesinde aynı kartele taraf olan teşebbüslerden bazıları azami ve
bazıları da asgari hadden para cezasına muhatap olabilir. Nitekim Ytong karteli
gibi, buna örnek kararlar vardır. Tabiatıyla her bir teşebbüs için ayrı belirleme,
incelemeyi oldukça zahmetli kılmaktadır.
16
Burada kaçınılmaz olarak varsayım yapmak gerekmiştir. Teşebbüs için verilen oranın, asgari
para cezasının da altında olduğu dikkate alınarak, ortalama bir rakam alınmış ve bu rakam ile ceza
için alınan oran çarpılarak fiktif bir ciro rakamı tespit edilmiştir.
17
Örnek vermek gerekirse, (Çemtaş, Asil Çelik, Yeşilyurt hariç olmak üzere) Çelik kartelindeki
pek çok teşebbüse azami hadden baz ceza belirlenmiştir. Bunun haricinde Ege Hazır beton karteli
ve Ege Hazır çimento kartellerindeki tüm teşebbüslere ve Yonga levha II kartelindeki 9 teşebbüse,
Ytong kartelinde AKG isimli teşebbüse, Nevşehir Otobüs kartelindeki (Aksaray Birlik hariç) tüm
teşebbüslere azami hadden baz ceza takdir edilmiştir.
18
Dolayısıyla %2,5 veya %3,1 bir gibi (kesirli) ara değerler esas alınmamıştır.
Rekabet Dergisi 2009, 10(4): 117-154 Kerem Cem SANLI
126
Yönetmeliğe göre baz cezanın tespitini takiben, kartelin süresi dikkate
alınarak, temel para cezası belirlenmektedir (m.5/3). Burada azami bir yıl, bir
ila beş yıl ve beş yıldan daha uzun olmak üzere, üç zaman dilimi söz konusudur.
Kartelin ömrü bir yıldan az ise, süre ceza miktarını etkilememekte, ama bir ila
beş yıl arasında ise baz ceza %50; beş yıldan daha uzun ise %100 oranında
arttırılmaktadır. Dolayısıyla sürenin para cezası üzerinde önemli bir etkisi
vardır.
Đncelenen dosyalarda genel olarak kartelin süresini belirlemek önemli
bir güçlük arz etmemiştir. Fakat her bir teşebbüsün kartele ne kadar süre ile taraf
olduğunu belirlemek, karardaki bilgilerin sınırlı olması nedeniyle özellikle çok
taraflı karteller açısından (Çelik, Yonga levha gibi) zorluk yaratabilmektedir
19
.
Đncelediğimiz karteller açısından sürenin genellikle bir ila beş yıl arasında
olduğu söylenebilir.
3.2. Ağırlaştırıcı ve Hafifletici Haller
Temel para cezasının belirlenmesini takiben, ağırlaştırıcı ve hafifletici haller
uygulanmaktadır. Önemli bir husus, ağırlaştırıcı ve hafifletici hallerin
birbirinden bağımsız olarak temel para cezasına tatbik edilmesidir. Dolayısıyla
ceza hukukunda olduğu gibi önce ağırlaştırıcı, akabinde de hafifletici haller
uygulanmamaktadır (bkz. Türk Ceza Kanunu m.61). Somutlaştırmak gerekirse,
100 birim olarak tespit edilen para cezasına %25 ağırlaştırıcı; %10 da hafifletici
hallerin uygulanacağını düşünelim. Ceza hukukunda, önce ağırlaştırıcı hal
uygulanır, yani 100 birim üzerine 25 birim eklenir. Elde edilen rakam üzerinden
%10 uygulanır dolayısıyla 125 birimden 12,5 çıkarılır ve nihai ceza miktarı
bulunur.
Oysa Yönetmelik, ceza hukuku ilkelerinden ayrılmış ve bu hallerin
birbirinden bağımsız olarak temel para cezasına uygulanacağını öngörmüştür
(bkz. m.7/1). Yani ağırlaştırıcı haller dikkate alınarak 25 birim arttırma yapılır,
hafifletici hallere göre (100 birimin %10’u olan) ise 10 birim eksiltme yapılır
20
.
Dikkat edilirse ceza hukuku ilkelerinin uygulandığı bir ihtimalde, hafifletici
hallerin ceza üzerindeki etkisi görece daha fazla olmaktadır.
3.2.1.Ağırlaştırıcı Hallerin Uygulanması
Yönetmelik, beş ayrı ağırlaştırıcı hali iki grup halinde toplamıştır. Tekerrür ve
soruşturma raporunun tebliğinden sonra kartele devam edilmesi halinde, temel
para cezasının %50 ila %100 oranında arttırılacağı belirtilmiştir. Đncelenen
19
Daha açık bir ifadeyle kararda her bir kartel üyesi teşebbüsün kartele ne süre ile taraf olduğuna
dair bilgi yer almayabilmektedir.
20
Tabiatıyla bu işlemler birbirinden bağımsız olduğu yani temel ceza üzerinden yapıldığı için
herhangi bir sıranın takip edilmesi gerekmez.