Finans Politik & Ekonomik Yorumlar 2017 Cilt: 54 Sayı: 634
91
iş arayanların dahil edilmesi (işsizliğin tanımın-
daki farklılık) işsizlik rakamlarının olduğundan
düşük çıkmasına neden olmaktadır. Ayrıca Nisan-
2016’da % 9.6 olan işsizlik oranın, Ocak-2017’de
son yedi yılın en yüksek değeri olan % 13’e ulaş-
mış olması yine mevcut tartışmaları destekler ma-
hiyettedir.
Üçüncü olarak, resmi rakamlara göre iş bulmak-
tan dolayı ümidini kesen 581 bin kişi bulunmakta-
dır (Tablo 3). Söz konusu kesimlerin hesaplama-
lara dahil edilmemesi işsizlik rakamlarının düşük
çıkmasının nedenlerinden olmaktadır. Öte yandan
en temel sorun iş aramayıp çalışmaya hazır olan-
ların sayısının büyüklüğünde yatmaktadır. TÜİK’e
göre iş aramayanlar işsiz kategorisine girmediğin-
den dolayı bu durum işsizlik rakamlarının hatalı-
yanlış değerlendirilmesine yol açmaktadır. Örne-
ğin 2016 yılı Nisan döneminde geçen yılın aynı
dönemine göre işsizlik rakamları 3 bin kişi artarak
2 milyon 824 bin kişi olmuştur. Aynı ay iş arama-
yıp çalışmaya hazır olanların sayısı 2 milyon 223
bin kişidir (TÜİK, 2016). Her iki rakam birleşti-
rildiğinde 2.824.000 + 2.223.000= 5.047.000 beş
milyonu geçen bir işsizlik rakamı ortaya çıkmak-
tadır. Kaldı ki bu hesaplamalara “iş bulmaktan
umudunu kesenler” ve “diğer” kategorisinde yer
alan işsizler dahil değildir. Dolayısıyla oransal ba-
sit bir hesaplamayla, yukarıdaki formülasyon kul-
lanılarak işsiz nüfusun, işgücü içindeki oranı en
iyimser tahminle %18 olarak hesaplanmaktadır.
Ancak buradaki hesaplamalara esas teşkil eden
verilerin TÜİK verilerinden alındığının altının çi-
zilmesi gerekmektedir.
Grafik 7. Türkiye’de işsizlik verileri (aylık-%)
Kaynak: Trading Economics
Tablo 3. İşgücüne dahil olmayan nüfus (Nisan 2015-2016)
Kaynak: TÜİK
M. NAR
92
Dördüncü olarak, işgücü katılım oranlarındaki
belirsizlikler hesaplanan işsizlik oranlarının çok
daha sorunlu hale gelmesine neden olmaktadır. İş-
gücüne katılım oranı: işgücü (istihdam + işsiz) /
çalışabilir çağdaki nüfus, oranlanmasıyla bulunan
değer olup katılım oranının Nisan 2016 dönemin-
de bir önceki yılın aynı dönemine göre 0.9 puan
artarak % 52’ye ulaştığı görülmektedir. Erkekler-
de işgücüne katılım oranı 0.7 artarak %71.9 olur-
ken, kadınlarda ise bu oran 1.2 puanlık yükselişle
% 32.6 seviyelerine ulaşmıştır. Bu değerlendirme
ülkede çalışabilir durumdaki beşeri sermayesinin
artması manasına geldiğinden olumlu olarak kar-
şılanırken, emek piyasasına dahil olan bu gruba
uygun iş sahalarının açılamamış olması, vasıfsız
işgücünün fazlalığı, mevcut kaynakların etkinsiz
kullanımı manasına gelecektir. Buna ilaveten iş-
gücü piyasasından umudunu kesmiş olan kesim-
lerin varlığı yanında cinsiyetten kaynaklı sorun-
ların mevcudiyeti de işgücü piyasalarına katılımı
engellemektedir. Özellikle kadın çalışanların işgü-
cüne katılım oranları artmış olsa da kız çocukla-
rının okutulmaması, okuma yazma bilmeyen ka-
dın nüfus oranının erkeklerden 5 kat fazla olması,
kadınların evlilik nedeniyle işgücü piyasalarında
yeterince yer alamaması, hane halkı ve aile ba-
kım faaliyetlerine erkeklere göre daha fazla zaman
ayırmak zorunda kalması (TÜİK, 2013; TÜİK,
2015b; TÜİK, 2016) işsizlik oranlarının olduğun-
dan düşük çıkmasına ve bariz şekilde tartışılır hale
gelmesine neden olmuştur.
Son olarak, güncellenmeyen işsizlik başvuruları-
nın sistemden düşülmesi işsizlik oranlarının düşük
çıkmasına neden olmaktadır. Oysa ABD’de 4 hafta
içinde iş arayanlar ve çalışmaya hazır olanlar işsiz
olarak kabul edilmekle beraber, iş başvuruları, son
derece yaygın kullanılan e-devlet uygulamaları
üzerinden sürekli güncellemeye tabi tutulmakta-
dır. Böylece işsizlik verileri adına daha gerçekçi
sonuçlara ulaşılırken, hükümetler yeni iş alanları
oluşturma adına kendilerini daha fazla sorumlu
hissetmektedirler. Güncellemeler; devlete ait iş
kurumları, NGO’lar, kilise topluluklarının düzenli
bildirimleri, hayırsever kuruluşları, vakıflar, yerel
ve bölgesel destek kurumları, gönüllü organizas-
yonlar ve işsizlik sigortası kapsamındaki kişiler
üzerinden yürütülen faaliyetlere dayanmaktadır.
Bununla birlikte hükümetin her ay işsiz kişileri
tek tek sayması pratik olmadığından, işsizlik ora-
nını ölçmek için 1940’lardan bu yana kullanılan
Güncel Nüfus Anketi (CPS-Current Population
Survey) adlı aylık anket kullanılmaktadır. Ankete
dayalı verilerin doğru ve tutarlı olmasını sağlamak
amacıyla ulaşılan hane halkı ve örneklem kitlesi-
nin sayısı son derece fazla tutulmaktadır. Uzman-
lar, hane halkı araştırmalarında çalışmanın kalite-
sini korumak için önemli miktarda zaman ve çaba
harcamaktadır. Ankete katılanlara hiçbir zaman
işsiz olup olmadıkları sorulmamaktadır. Böylece
bireylere kendi işgücü durumları hakkında karar
verme imkanı tanınmamaktadır. Bu şekilde daha
doğru sonuçlara ulaşılırken, örneklemden kaynak-
lanan olası hatanın, işsizlik oranlarını çarpıtacak
kadar geniş olmasının da önüne geçilmektedir
(BLS, 2017).
Gelinen noktada, Türkiye İş Kurumuna ait işsiz-
lik verileri (son iki yıla ilişkin başvuruları kapsar)
daha gerçekçi sonuçlar üretmekle beraber TÜİK’e
ait tahmine dayalı dolaylı verilerin kullanıldığı an-
laşılmaktadır. Bu noktada TÜİK’e ait veriler, işgü-
cü piyasalarını kavramadığı, kısıtlı işsizlik verileri
olduğu, gerçekçi ölçümleme mekanizmalarına sa-
hip olmadığı gerekçesiyle eleştiri konusu olmaya
devam etmektedir. Tabi ki pek çok ülke uygula-
malarında olduğu gibi bu durum hükümetlerin de
işine gelmektedir. Söz konusu sorunsal Sir John
James Cowperthwaite’ın betimlemelerinde ise
aşağıdaki şekilde ifade bulmaktadır.
Hong Kong ekonomisinin finanstan sorumlu baka-
nı olan ve Hong Kong’un ekonomik patlamasının
babası olarak tanınan Cowperthwaite; vatandaşla-
rın pahalı yerli ürünler yerine ucuz ithal ürünler
tüketmesini, serbest ticaretin geliştirilmesini, % 15
düz oranlı vergilemeye geçilmesini, kamu gelirle-
rinin israf edilmesinin önlenmesi ve bu amaçla et-
kin denetim mekanizmalarının tesisini, yüksek ge-
lir vergisinin kaldırılmasını ve işadamlarına sunu-
lan her türlü teşvik ve imtiyazın sonlandırılmasını
önererek müdahaleci devlet anlayışının bertarafını
yürürlüğe koymuş ve ülkeyi küresel merkezlerden
biri haline getirmiştir. Freidman, Cowperthwaite’a
peki yoksul ülkeler ne yapsın? diye sorduğunda:
“ulusal istatistik ofislerini kapatsınlar tavsiyesin-
de bulunmuştur. Devletlerin algılanan hastalıklara
çare bulma konusunda istatistik ofislerini kullan-
mak suretiyle dolandırıcılık yapmalarının olağan
hale geldiğini ve bu durumun doğrudan doğruya
piyasaların işleyişini bozduğunu” dile getirmiştir
(Kovancılar, 2011).
Türkiye’de İşsizlik ve İstihdam Görünümü: İşsizlik Sadece İşsizlik midir?
Finans Politik & Ekonomik Yorumlar 2017 Cilt: 54 Sayı: 634
93
SONUÇ
TÜİK tarafından en son yayımlanan Şubat 2017
işsizlik verileri geçen yılın aynı dönemine göre
işsizliğin 1.7’lik artış ile % 12.6’ya yükseldiğini
göstermekte, bu durum yukarıdaki tartışmaları da
ispatlar mahiyette bulunmaktadır. Çalışabilir nü-
fus içinde işsiz sayısı 2016’nın son çeyreğinde 3
milyon 715 bine yükselmiş olup söz konusu ra-
kamlar son yılların en yüksek değeridir. Kadınla-
rın işgücüne katılma oranı erkeklere göre yüksek
olmakla beraber yetersizdir. Kadın istihdamının ev
ekonomisinden kurtarılması önemlidir. Kayıt dışı
çalışanların oranı %33.3 gibi yüksek bir değere
sahiptir. İstihdam edilenlerin yıllara göre değer-
lendirilmesinde tarım dışı istihdamın arttığı, tarım
ve imalat sektöründe istihdamın azaldığı anlaşıl-
maktadır. İnşaat sektöründeki artış yanında esasen
hizmetler sektörünün istihdam içindeki payı çok
önemlidir. Kamu istihdamındaki %1,2’lik artış
eğitim, sağlık, sosyal hizmet alanlarına yönelik
personel alımlarından kaynaklıdır. Bununla birlik-
te kamu istihdamının daha fazla yönlendirici ol-
masına ihtiyaç bulunmaktadır.
İşsizlik verilerinin realist olduğunu söylemek zor-
dur. TÜİK’ in bazı eleştiriler karşısında “işgücü
anketi ile derlenen verileri ayrıntılı olarak yayım-
lamak kullanıcılara bu imkânı sağlamaktadır” bi-
çiminde ifadelerle araştırmacıları eleştirmesi ma-
nidardır. Resmi rakamlar ortada olup sadece son
bir ay içinde iş arama kanallarını kullanarak iş ara-
yanlar ve 15 gün içinde işbaşı yapabilecek durum-
da olanlar işsiz sayılmaktadır. Oysaki iş aramayıp
çalışmaya hazır olanlar ve iş bulmaktan ümidi ke-
sen milyonlar işsiz olarak kabul edilmemektedir.
Sir John James Cowperthwaite’ın, ülkelerin ulu-
sal istatistik ofislerini kapatma önerisi günümüzde
ne derece amaca hizmet eder bilinmez; ama kamu
ekonomisinin realist verilere ihtiyacı olduğu çok
açıktır. Aksi takdirde veri hesaplama biçimlerin-
de gerçekleştirilen manipülasyonlar, gerçekte var
olmayan iyileşmeler ekonomide psikolojik etki
oluşturmaktan öteye gidemeyecektir. Davranışsal
iktisatta, psikolojik değişkenler ile ekonomik dav-
ranışlar arasında ilişki olmakla beraber, salt psi-
kolojik faktörler üzerinden kurgulanan veriler bir
yere kadar yeter olacaktır.
TÜİK istihdam verilerini, dünya uygulamaların-
da olduğu gibi ankete dayalı olarak hazırlandığını
belirtmektedir. Oysa ABD örneğinde olduğu gibi
veriler, ankete dayalı olarak hazırlanmakla beraber
çok sayıda faktörün katılımıyla bir araya gelmek-
tedir. Ayrıca TÜİK 5429 sayılı Türkiye İstatistik
Kanununa (8.mad.) göre “veri veya bilgileri, Baş-
kanlığın belirleyeceği şekil süre ve standartlarda
eksiksiz ve doğru olarak ücretsiz vermekle (her-
kes) yükümlüdür” denmektedir. 54.madde ise bil-
gileri vermeyenler hakkında idari para cezası uy-
gulanacağını hükme bağlamaktadır (TÜİK, 2014).
Oysa kişilerden istenen bilgilerin web ortamında
rahatlıkla ulaşılabilecek türden bilgiler olması
dahi idarenin bilgi almada ısrarcı davranmasını
önleyememekte, bu durum dahi ankete dayalı veri
toplama yönteminin ne denli keyfiyete münhasır
olduğunu göstermektedir.
TÜİK’e bilgi vermeyenler hakkında idari yaptırım
uygulanabileceği Anayasa Mahkemesi Kararları
ile de hüküm altına alınmıştır. Söz konusu kararda
karşı oy yazısı bulunan hukukçular ise ankete da-
yalı yöntemlerin olumsuzluklarına dikkat çekmek-
te ve kişiler Anayasa’da belirtilen temel haklarının
ihlal edileceği kanaatinde iseler bilgi vermeyebi-
lecekleri, buna zorlanamayacakları, idarenin va-
tandaşa sürekli yaptırım tehdidi ve keyfi uygula-
malarda bulunamayacağını (Anayasa Mahkemesi
Kararı, 2017) dile getirmektedirler. Hal böyle iken
zora dayalı bilgilerin ne derece güvenilir olduğu
tartışma götürür olmaya devam etmektedir.
Neticede uygulanabilir politikalara temel teşkil
edecek sağlam veriler, popülizm adına terk edil-
memelidir. Aksi takdirde genç nüfusun etkin istih-
damına yönelik politikalar rafa kalkmakta, erken
emekliliğin önlenmesine yönelik uygulamalar ise
istihdama katılım oranlarını arttırmaya yeter ol-
mamaktadır. AR-GE harcamaları ile özel kesime
yönelik teşvik uygulamaları üretim ve istihdamı
arttırmak yerine bugün olduğu gibi vergiden ka-
çınmak için bir araç ya da fon temini için bir argü-
man olmaktadır. Tarım dışı istihdamın arttırılması
ve kayıt dışılığın önlenmesi noktasında bastırılmış
rakamlar üzerinden anlamlı politikalar türetmek
mümkün gözükmemektedir. Çalışanların gele-
ceğe güvenle bakabilmeleri zorlaşmakta, işsiz-
lik fonu ise amacı dışında kullanılmaya ve bütçe
açıklarının finansmanında bir araç olmaya devam
etmektedir. Benzer uygulamalar Dura (2013) di-
ğer ülkelerde olduğu gibi gelişmiş batılı kapitalist
ülkelerde de söz konusu olabilmektedir. Çünkü bu
yolla ekonomik açıdan başarısız olan hükümetler
gerçekleri saklama adına imkâna kavuşmakta, ne-
M. NAR
94
ticede birçok politika, karar ve uygulama sonuçları
da hatalı olarak ortaya çıkmaktadır.
Bu durumun en bariz sonuncu kamu zararı (public
bad) şeklinde toplumsal götürü olmaktadır. Teknik
deyişle “suç işleme eğilimi” aynı zamanda işsizli-
ğin negatif dışsallığı olarak ortaya çıkan bir eylem
biçimine dönüşmektedir (Öztürk, 2014). Meltem
habere göre suç oranları on yılda % 600 artarken,
Prof. Dr. Mehmet Eskin’ göre ise Türkiye’de son
10 yılda intihar edenlerin oranı yüzde 36 artış ile
30 bin kişiye ulaşmış bulunmaktadır. En son haber
verilerine göre 10 yılda 1 milyon çift boşanırken
boşanmaların % 97’sinin geçimsizlikten kaynak-
landığı ifade edilmektedir. Geçimsizliğin en önem-
li nedenlerinden birinin ekonomik olduğu dikkate
alındığında, işsizliğin sadece işsizlik olmadığının
bir kez daha vurgulanması gerekmektedir.
Kaynakça
AGENOR Pierre Richard and MONTIEL Peter (1996). Devel-
opment Macroeconomics, Princeton University Press.
AGHION Philippe and HOWITT Peter (1994). Growth and Un-
employment, Review of Economic Studies, 61(3), 477-494.
AKANSEL İlkben (2012). Social Entrepreneurship in Terms of
Woman Being Top-Level Manager in Public Institutions, China-
USA Business Review,11(9), 1246-1255.
ALEXANDRATOS Nikos (1995). World Agriculture: Towards
2010, Food and Agriculture Organization of the United Nations.
ANAYASA MAHKEMESİ KARARI, Anayasa Mahkemesi
Başkanlığının 2010-12E/ 2011-135K, http://www.sgmd.org.tr/
index.php/vedat-ilki-makaleleri/545-30122013, 27.02.2017.
BLANPAIN Roger (2003). International Encyclopaedia for La-
bourLaw and Industrial Relations, by Kluwer.
BLOSSFELD Hans Peter (2008). Young Workers, Globaliza-
tion and the Labor Market: Comparing Early Working Life in
Eleven Countries, by Edward Elgar Publishing.
BLS-Bureau of Labor Statistics (2017). Economic News Re-
lease, Employment Cost Index, U.S.
BOLAND Tom and GRIFFIN Ray (2015). The Sociology of Un-
employment, Manchester University.
BUCHANAN James M (1970). The Public Finances, Third Edi-
tion, Homewood Illinois.
CAMPO Salvatore., TOMMASO Giulio and MUKHERJEE Ami-
tava (1997). Government Employment and Pay: A Global and
Regional Perspective, Policy Research Working Paper, No:
1771.
COHEN S.I (2015).World Development and Economic Sys-
tems: Theory and Applications, World Scientific Publishing Co.
Pte. Ltd.
COPPOLA Gianluigi and O’HIGGINS Niall (2016). Youth and
the Crisis: Unemployment, Education and Health in Europe, by
Routledge.
COUNCIL OF EUROPE (2014). Perspectives on Youth: 2020-
What Do You See ? Council of Europe Publishing.
DALY Herman. www.triplepundit.com/2013/07/gdp-growth-lon-
ger-leads-increased-employment, 16.04.2017.
DURA Cihan (2103). Türkiye’nin İşsizlik Rakamları Neden
Gerçeği Yansıtmıyor ? USİAD Dergisi, 14(62):14-17.
EĞİLMEZ Mahfi. http://www.mahfiegilmez.com/2012/01/issiz-
lik-nasl-hesaplanyor.html, 20.02.2017.
EN SON HABER. http://www.ensonhaber.com/turkiyede-il-il-
bosanma-oranlari, 27.02.2017.
FORBES. https://www.forbes.com/sites/lizryan/2014/07/13/,
07.06.2017.
FRANCE Alan (2016). Understanding Youth in the Global Eco-
nomic Crisis, by Policy Press.
IMD (2014). Percentage of employment in publicsector to total
employment, World Competitiveness Yearbook.
IRMA-Information Resources Management Association (2016).
International Business: Concepts, Methodologies, Tools, and
Applications, by IGI, USA.
İKTİSATLILAR VAKFI. http://www.iktisatlilar.org.tr/ekonomide-
gundem,07.06.2017.
KIRKPATRICK Colin., NIXSON Fred and LEE Norman (2011).
Industrial Structure and Policy in Less Developed Countries,
by Routledge.
KOVANCILAR Birol (2011). Dünya Bir Pazar Yeri: Hayata ve
Piyasaya Dair,2. Baskı, Liberte Yayınevi.
LEHMANN Hartmut (2012). Informal Employment in Emerging
and Transition Economies, by Emerald Group Publishing.
LIFELONG LEARNING PROGRAMME (2007). Lifelong Learn-
ing Programme 2007-2013: Comparative Report, by European
Commission.
McCALL Leslie (2001). Complex Inequality: Gender, Class,
and Race in the New Economy, by Routledge.
McLAUGHLIN Eithne (1992). Understanding Unemployment:
New Perspectives on Active Labour Market Policies, by Rout-
ledge.
McNABB Vincent (2003). The Church and the Land, IHS Press,
USA.
MELTEM HABER. http://www.meltemhaber.com/?haber,12592,
27/02/2017.
NAR Mehmet (2013). Kamu Ekonomisi: Ekonomik Etkinlik ve
Vergileme, Seçkin Yayıncılık, Ankara.
NATIONAL RESEARCH COUNCIL (1986). Population Growth
and Economic Development: Policy Questions, National Acad-
emies Press.
O’BRIEN Ellen (2003). Employers Benefits from Workers
Health Insurance, The Milbank Quarterly, 81(1), 5–43.
OECD (1997). Main Economic Indicators: Sources and Meth-
Türkiye’de İşsizlik ve İstihdam Görünümü: İşsizlik Sadece İşsizlik midir?
Finans Politik & Ekonomik Yorumlar 2017 Cilt: 54 Sayı: 634
95
ods, Labour and Wage Statistics.
OECD (2008). Annual Report,The Organisation For Economic
Co-Operatıon And Development press.
OECD (2016a). Employment Outlook, July, OECD Published.
OECD (2016b).Youth Employment and Unemployment, OECD
Action Plan for Youth.
ÖZTÜRK Nazım (2014). Maliye Politikası, Ekin Yayınevi.
PLFR (2016). Population not in Labour Force by Reason, April
2015-2016, TÜİK Yayınları.
PRIETO Salvador (1997). The Economics of Pensions: Prin-
ciples, Policies, and International Experience, Cambridge Uni-
versity Press.
PROFIT Stefan (2000). Job Search, Regional Mobility and Job-
matching, Published by Shaker.
SEN Amartya (1997). Inequality, Unemployment and Contem-
porary Europe, International Labour Review, Vol. 136, No. 2.
SENNETT Richard (1998). The Corrosion of Character: The
Personal Consequences of Work in the New Capitalism,W. W.
Norton Company.
SOLOW Robert M (1995). Mass Unemployment As a Social
Problem, Oxford Press.
TRADING ECONOMICS, https://tr.tradingeconomics.com/tur-
key/unemployment,16/04/2017.
TÜİK (2007). İşgücü, İstihdam ve İşsizlik İstatistikleri, Ankara.
TÜİK (2013). Basın Açıklaması, Basın ve Halkla İlişkiler
Müşavirliği.
TÜİK (2014). Soru Kağıdı Web Uygulaması. Araştırma Anketi.
TÜİK (2015a). Basın Açıklaması, Basın ve Halkla İlişkiler
Müşavirliği, 25.03.2015.
TÜİK (2015b). İstatistiklerle Kadın, 07 Mart 2016, Sayı: 21519.
TÜİK (2016). İşgücü İstatistikleri, 15 Temmuz 2016, Sayı:
21572.
TÜİK (2017). İşgücü İstatistikleri, Labor Force Statistics.
UNIFEM (2005). Progress of the World’s Women 2005: Wom-
en, Work, & Poverty, UN Development Fund for Women.
United Nations (2013). World Economic and Social Survey:
Sustainable Development Challenges, Department of Eco-
nomic and Social Affairs, New York.
USHAKOV Denis (2014). Urbanization and Migration as Fac-
tors Affecting Global Economic, Business & Economics Book
Series.
VEBLEN Thorstein (2015). Aylak Sınıfın Teorisi: Kurumların
İktisadi İncelemesi, Heretik Yayıncılık.
WANG Yan (2013). Education Policy Reform Trends in G20
Members, Springer Science Business Media.
M. NAR
Dostları ilə paylaş: |