T. C. İStanbul 13. AĞIr ceza mahkemesi



Yüklə 0,97 Mb.
səhifə6/7
tarix14.06.2018
ölçüsü0,97 Mb.
#48492
1   2   3   4   5   6   7

Mahkeme Başkanı: "Şimdi ben de şunu söylüyorum. Gizli tanık bu şekilde anlatıyor. Resmi evraklardan haberi vardır yoktur olay başka şekilde olmuştur. O ayrı konu. Gizli tanık bu olayla ilgili bilgini bu şekilde anlatıyor. Yani ne diyelim gizli tanığa sen yanlış mı biliyorsun başka şekilde olmuş o şekilde mi ifade ver diyelim ne diyelim yani?”

Sanık Sedat Peker: “Saygıdeğer Başkanım tabi ki öyle söylemiyorum.”

Mahkeme Başkanı: "Yani aynı soru üzerinde defalarca dönüp dolaşıp yorum yapılıyor başka şeklide anlatılıyor. Başka sorular sorun yani bu soruyu sorduktan sonra gizli tanığın beyanı alınmış olur o konuda sorduğunuz soru konusunda. Daha sonra başka sorular varsa onları da alırsınız. Toptan bir değerlendirme yaparsınız daha sonra yazılı dilekçe verirsiniz. Yani sürekli aynı konu hakkında aynı soru hakkında defalarca açıklama yapmanız şu an için gereksiz onu söylüyorum.”

Sanık Sedat Peker: “Çocukluk arkadaşlarını.”

Mahkeme Başkanı: "O dediğiniz evrakı isteriz evrak numarasını verirsiniz. Gelen evraklara bakarız.”

Sanık Sedat Peker: “Saygıdeğer Başkanım, rahmetlinin amcasının oğlu rahmetli biz hepimiz çocukluk arkadaşlarıyız. Kaçırıldığı zaman amcasının oğlu bana dedi ki kendi çevreleriyle o zamanki Teoman Koman’a ulaşıyorlar jandarma genel komutanı. Sonra MİT müsteşarı oldu. Teoman Koman’ın kendilerine vermiş olduğu cevap şu, iki gün sonra tekrar gelmesini istiyor. Gittiği zaman Kafkasya’ya giden birtakım genç gönüllülerin olduğu söyleniyor. Daha sonra da yakın bir zamanda gelir diye söyleniyor bunu bana anlatan amcasının oğlu Turhan Kırnap.”

Mahkeme Başkanı: "O şekilde anlatmış size tanık da bu şekilde anlatıyor ben de onu söylüyorum.”

Sanık Sedat Peker: “Ama ben bunu anlatmazsam efendim bu şekilde kalıyor. Sanki benim üzerimde.”

Mahkeme Başkanı: "Efendim bu konuda bu olay konusunda bu öldürme olayı konusunda tanığın bilgisine başvuruyoruz. Biz o anı şu an da onu tespit ediyoruz. Daha sonra değerlendirilecek.”

Sanık Sedat Peker: “Ama içim yanıyor başkanım. Onu nasıl yapacağız?”

Gizli Tanık Poyraz: “Kafkas.”

Mahkeme Başkanı: "O zaman haftalarca soru yapalım efendim. Soru sorun. Burada bekleyin haftalarca soru sorun. Lütfen. Bütün sorularınızı sorun. Eksik bir şey kalmasın. Ama gereksiz yere de uzatmayalım onu söylüyorum.”

Sanık Sedat Peker: “Saygıdeğer Başkanım, sanık ifadesinde diyor ki, benim Halim Kırnap’ı ile rahmetliyi kaçırtma sebebim onun tabiriyle yok etme sebebim ben devlet adına çalışma başlayacağım demişim kendisi de demiş ki, biz devlet adına çalışmamız uygun olmaz demiş. Ben bu konuyu.”

Mahkeme Başkanı: "Tamam onu soralım.”

Sanık Sedat Peker: “Efendim soru.”

Mahkeme Başkanı: "Halim Kırnap’ın Sedat Peker ile anlattığınız şekilde işte kaçırılma öldürülme mi neyse siz öyle söylüyorsunuz sebebi nedir?”

Gizli Tanık Poyraz: “Sebebi işte bu ayrılık. Görüş ayrılığı artı maddi ayrılık. Ondan sonra bunlar zaten ben onun için 24 saat kendisi de biliyor Sedat ile beraberdim. Ben Halim’i de iyi tanıyordum. Halim tehlikeli bir çocuk. İyi tanıyordum yoksa Halim koparacaktı ya Mecnun’u koparacaktı ya Sedat Peker’i koparacaktı. Şimdi.”

Sanık Sedat Peker: “Öyle bir şey yok ki ama efendim.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ha bire.”

Mahkeme Başkanı: "Öyle söylüyor, öyle söylüyor, öyle iddia ediyor.”

Gizli Tanık Poyraz: “Sayın Başkanım.”

Sanık Sedat Peker: “Efendim bana bundan sonra birazdan bitireyim. Bana bir değerlendirmek için kısa bir süre verin.”

Mahkeme Başkanı: "Efendim her sorunun sonuna değerlendirme olmaz. Toplu halde değerlendirilir. Şu şu şekilde denir yazılı beyanda bulunabilirsiniz.”

Sanık Sedat Peker: “Toplu halde değerlendirmek istiyorum.”

Mahkeme Başkanı: "Başka sorunuz var mı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Sayın Başkanım.”

Mahkeme Başkanı: "Buyurun.”

Gizli Tanık Poyraz: “Bir saniye müsaade eder misiniz bana? Ben yüzümü zaten bu yüzden açtım. Dedim ki basında yayınlasın. Halim Kır… amcasının babası Halim Kırnap’ın annesi kadıncağız paramparça her yere kendini saldı. Benim oğlumu bu öldürdü bu. Antalya’ya Vedat Kadıoğlu’na gittiler. Çünkü en yakın o ben işte şu bu. Artı her tarafa dediler ki o zamanın parası 500 bin dolar para vereceğiz Halim’in babası müteahhittir. Kimse bir cesaret.. Şimdi ben dedim ki, benim yüzüm de açıklansın basında da yayınlansın. Şimdi diyor ki Veli Küçük’ün postası şoförü koruması geldi böyle ifade verdi, o gelir öyle der. Benim derdim basına çıkması yarın bir gün inşallah bir tane yürekli Gebze’de bir tane askerlik yapmış Gaffar Kandemir’in döneminde bir tane yürekli delikanlı çıkar gelir buraya der ki doğrudur Sedat Peker devamlı buradaydı. Manga usulü asker selam verirdi komutan sağda diye.”

Mahkeme Başkanı: "Tamam tamam anlaşıldı buyurun Sedat Bey. Sedat Bey buyurun.”

Sanık Sedat Peker: “Saygıdeğer Başkanım, bunun söylenilen beyanın gerçek olabilme şansı mümkün değil. Devletin resmi raporunda, benim Sayın Veli Küçük ile tanışmam 94 senesinin sonlarında olduğu zaten yazılı ve bu bir gerçek. Sayın Veli Küçük alay komutanı 93’ün sonlarında oldu. Benim tanışma tarihim 1 sene sonra. Rahmetli Halim’in kaçırılması 94 senesinin başları. Yani benim Sayın Veli Küçük’ten dolayı böyle bir şey yapmış olmam mümkün değil çünkü tanımıyorum ben Veli Küçük’ü.”

Mahkeme Başkanı: "Sorunuz sorunuzu alalım.”

Gizli Tanık Poyraz: “Efendim ben orada yazılı ifademde Veli Küçük’ün adamları kaçırdı demiyorum ki.”

Mahkeme Başkanı: "Tamam Gizli Tanık tamam cevap verme her soruya. Buyurun, Sedat Bey buyurun.”

Sanık Sedat Peker: “Saygıdeğer Başkanım gene Gizli Tanık ifadelerinde diyor ki Eyüp İlhan isminde bir arkadaşımızın cezaevine girdiği zaman pardon Mecnun’un evinin önünde kendisini ben polislerle tutuklattırmışım ve cezaevine girmesi için ona göre bir prosedür yapın demişim. Sanığa soruyorum yazılı ve sözlü ifadesinde belirtmiş oldukları bu şeyleri tekrar ediyorlar mı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Aynı ifademi tekrar ediyorum yine de söylüyorum Ali Esmer’i aradım Yeldeğirmeni Araştırmayı. Zaten Halim’ler Mecnun’un evinin yakınında yakalandı yanında ya 3 kişilerdi hepsinin üzerinde silah çekti Mecnun’u öldürmeye gelmişlerdi oraya. Ondan sonra tutuklandı, fezlekeler tutuldu tutuklandı ondan sonra Paşakapısı’na koptu. Paşakapısı’nda nasıl koptuğunu sorarsan onu da cevaplayacağım.”

Sanık Sedat Peker: “Saygıdeğer Başkanım Mecnun Odyakmaz’ın evinin önünden polisler tarafından gözaltına alındığı söyleniyor. İfadede detaylı olarak anlatıyor ancak ben vaktiniz olmadığı için bunlara değinmiyorum. Detaylı olarak anlatıyor benim haberim oluyor. Gene Mecnun beni arıyor gene rahmetli Halim’le aynı şekilde anlatıyor. Gene ben telefon açıyorum polisler gidiyor bu rahmetli Eyüp’ü ve arabadaki 5 kişiyi silahlarıyla beraber yakalayıp ifade tanzim edip cezaevine gönderiyor. Ancak devletin resmi raporlarında Eyüp İlhan’ın Fikirtepe’de bir kumarhanenin önünde bir arabanın içinde 5 tane silahla alındığı yani Fikirtepe Gözcübaba ayrı ayrı semtler ilçeler birbirinden ayrı yerler. İfadelerde bu şekilde geçiyor ancak olayın gerçeği bu yönde. Benim hep arzım bitireceğim Başkanım benim hep arzım bu yönde oldu. Yani tekerrür defalar birçok şeyler öğretilmiş. Ancak bunları anlatırken yerleri, konumları, olayları ve şeylerin niteliklerin hepsini birbirine karıştırdığı için dosyada bu gerçeklikler birbiriyle uyuşmuyor.”

Mahkeme Başkanı: "Tamam onu soralım. Gizli Tanık size bu şekilde anlatmanız konusunda veya savcılıkta ifadenizi vermeden önce o şekilde aratmanız konusunda herhangi bir baskı yapıldı mı birileri bir şeyler söyledi mi anlattı mı size?”

Gizli Tanık Poyraz: “Bana mı?”

Mahkeme Başkanı: “Evet.”

Gizli Tanık Poyraz: “Bana hiçbir baskı olmadı efendim.”

Mahkeme Başkanı: "Yani bak size bazı şeyler öğretilmiş belletilmiş diye iddia ediyor.”

Gizli Tanık Poyraz: “Yok efendim o insan yakmak istiyor da ben anlattım. Ben kararımı verdim ama onlar ta ben ifade vermeden ben anlattım şeyi dünde anlattım bugünde. İfade vermeden onun manevi abisi en yakını Şaban Hacıoğlu illa yüz yüze telefonda ben İzmir’den çıktım geldim bana sarıldı. Dedi ki böyle böyle bu gaze… gizli tanık reis yanacak dedim ki ben değilim kardeşim . Ben ondan sonra kararımı verdim.”

Mahkeme Başkanı: "Tamam onları anlattınız, onları anlattınız.”

Gizli Tanık Poyraz: “Anlatıyorum efendim ben kararımı verdim. Dedim ki bunu vereceğim bu, bu bildiklerimi anlatacağım. Gittim o zaman televizyon basın yazıyordu Levent’te savcıların adliyede olduklarını ben oraya gittim belki görüntülere ulaşılırsa. Girdim ben Sayın Zekeriya Öz’ü sordum dediler ki o burada değil.”

Mahkeme Başkanı: "Onları anlattınız, onları anlattınız.”

Sanık Sedat Peker: “Saygıdeğer Başkanım.”

Gizli Tanık Poyraz: “He ben kendi hep kendi, ben kimseden baskı görmedim.”

Mahkeme Başkanı: "O anlattığınız dışında herhangi biri baskı yaptı mı size?”

Gizli Tanık Poyraz: “Sedat Peker harici kimse bana baskı yapmadı.”

Mahkeme Başkanı: "Tamam.”

Sanık Sedat Peker: “Saygıdeğer Başkanım soru soruyorum. İfadesinde diyor ki; Eyüp İlhan cezaevine girdikten sonra Sedat Peker organizasyon yapmaya başladı. Ben kendisinin yanındaydım olayları gördüm duydum. Daha sonra 1 ay geçtikten sonra kardeşi Atilla Peker’i tutuklatıp cezaevine yollattırdı bu ifadesini tekrar ediyor mu değiştirmek istediği bir bölüm var mı efendim?”

Gizli Tanık Poyraz: “Orada 1 ay mesele1 ay geçtikten sonra değil. Akıbetinde dedim günde vermedim. Atilla Peker’i içeri gönderdi işi sağlama almak için peşinden silah gitti. Orada Metin Çoruh, Metin Çoruh’ta ondan sonra Sağmalcılar olayında bizzat Peker’in adamı olarak Oktay Taş hepsi Sağmalcılar çatışmasında belli.”

Sanık Sedat Peker: “Efendim benim, sorunun cevabı değil ki yani hiçbir soruma hiçbir cevap alamıyorum.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben senin soruna cevap veriyorum seni anlıyorsun da.”

Mahkeme Başkanı: "Bir dakika efendim tamamlasın buyurun.”

Sanık Sedat Peker: “Ben tek bir kelimelik soru sordum.”

Gizli Tanık Poyraz: “Sorunun cevabını söylüyorum ben, 1 ay sonra demiyorum. Akibetinde diyorum Atilla Peker’i.”

Sanık Sedat Peker: “Ne kadar bir zaman sonra?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben bilmem ki ben orada diyorum ki yakalandıktan sonra.”

Sanık Sedat Peker: “Ben Atilla Peker’i, Eyüp İlhan’ın cezaevine girdikten ne kadar süre sonra tutuklattırıp Paşakapı Cezaevine onu öldürülme işini organize etmesi için gönderdim sizin iddianıza göre bunu soruyorum.”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet tutuklandı Eyüp tutuklandıktan sonra.”

Sanık Sedat Peker: “Ne kadar sonra?”

Gizli Tanık Poyraz: “Sana bize haber geldi tetikçi hazır dedi, sen işi sağlama bağlamak için Atilla’yı gönderdin içeri. Şimdi zaman veremem 3 gün olur 5 gün olur 1 hafta sonra olur zaman.”

Sanık Sedat Peker: “Saygıdeğer Başkanım tamam ben cevabımı aldım, ben cevabımı aldım.”

Mahkeme Başkanı: "Zaman veremem diyor zaten evet.”

Sanık Sedat Peker: “Başkanım işte bütün karıştırıyor dememdeki sebep bu. Eyüp İlhan cezaevine gittiğinde Atilla Peker en az 1 senedir ya da 7, 8 aydır zaten Paşakapısı Cezaevinde tutukluydu. Diyor ya Eyüp girdikten sonra silahı soktu, organize etti sonra Atilla’yı tutuklattırdı. Atilla Peker zaten cezaevinde 1 seneye yakın bir zamandır yatıyordu.”

Mahkeme Başkanı: "Ne diyorsun Gizli Tanık ne diyorsun bu beyana, başka bir cezaevinde olduğunu söylüyor?”

Gizli Tanık Poyraz: “Onu bilmiyorum o yalan konuşuyor şimdi o sorusunu soruyor.”

Mahkeme Başkanı: “Evet.”

Sanık Sedat Peker: “Saygıdeğer Başkanım çok kolay bir emir buyurduğunuz zaman bir yazışma yapıldığında bu çok net anlaşılacak bir şeydir.”

Mahkeme Başkanı: "Tamam tamam onlar araştırılır gerekirse. Soruyu sorun.”

Sanık Sedat Peker: “Saygıdeğer Başkanım sizin çok yoğunluğunuz var benim çok sormak istediğim sorular var ama bir neticeyi alamayacağımı düşünüyorum. Yani sizi tenzih ederim lütfen yanlış anlamayın. Ama soracağım sorulardan bir neticeye ulaşamayacağımızı düşünüyorum. Ben soruları sorarken alınan cevaplarda sadece Saygıdeğer heyetinizin vicdanen gördüklerini hissettikleriniz konusuna kendimi yani başka yapabileceğim bir şey yok yani anlatabileceğim bir şeyde yok kendimi de ifade edemiyorum. Yani soru sormaya devam etmeninde bir şeyi kalmıyor. Bir tek kelime söylemek istiyorum; ifademi tamamlamadan önce. Müsaade ederseniz bir cümle söyleyebilir miyim efendim?”

Mahkeme Başkanı: "Buyurun.”

Sanık Sedat Peker: “Benim öldürttüğümü söylediği arkadaşların hepsinin resimleri, mezarlık resimleri koğuşumda odamdadır. Ayrıca her ay ücretini ödemiş olduğum çiçekçi o arkadaşlarımın rahmetli Celal’in, rahmetli Tolga’ların mezarlıklarını çiçeklendirir her aybaşı birinin de resimlerini çeker bana resimlerini gönderir. Mezarlıklarının bunlar 20 sene evvelki olay efendim. Bugün bu olaylar olacaktı da ben bunları yapmıyorum. Ben kaç senedir onların mezar taşlarının mezarlıklarının resimlerini dahi ben kendi ellerimle çizdim. Şu an ki kardeşlerinin eğitim dahil mektup arkadaşlığı dahil aileleriyle hepsiyle bizzat ilgilenmekteyim. Sadece vicdanen üzüntü duyduğum bitiriyorum efendim. Bu söylemiş olduğu Poyraz Gizli Tanık olarak söylemiş olduğu sözlerden dolayı ailelerin kafalarında uyanmış olan bir (1 kelime anlaşılamadı) dolayı çektiğim acıdır. İnanın cezası ve diğer boyutunu da hiçbir şey düşünmüyorum saygılarımla arz ederim efendim.”

Mahkeme Başkanı: "Sanıklardan başka sorusu olan var mı? Buyurun Doğu Bey.”

Sanık Doğu Perinçek söz istedi verildi: "Savcı Beyin sorusunda geçtiği için bulanık kalmasın diye belirtiyorum ve Tuncay Güney’in ifadesinde varmış. Bana Sedat Peker'den hiçbir şekilde bir tehdit gelmedi ve Veli Küçük’ün de Sedat Peker'e emir vererek bana tehdit yönelttiği şeklindeki bilgi hem gerçek değil hem de böyle bir şeyin olmasına en ufak bir ihtimal vermiyorum. Bana yönelen tehditler Yargıtay Başkanına o tarihlerde Kaşif Kozinoğlu tarafından bir parti genel başkanına suikast yapılacak diye sunulmuştu bu basına yansımıştı. Türkiye Büyük Millet Meclisi tutanaklarına da geçmiştir. Alaattin Çakıcı Türkiye Büyük Millet Meclisi soruşturma komisyonuna ve Edirne Savcılığına verdiği ifadede Doğu Perinçek’i koparması için kafasını koparması için Mehmet Eymür’ün bir adamına kendisine telefon ettirdiğini ve böylece Doğu Perinçek’i öldürtüp sonra da suçu onun üzerine atacaklarını hem meclis tutanaklarına hem diğer yerlere geçirtmiştir. Aynı şekilde 1998 yılında da Fethiye’de ne oteliydi Fethiye ha Pırlanta Otelindeki bir toplantıdan sonra bize bir ihbar gelmiştir telefondan. O Fethiye Pırlanta Otelinde bana yönelik bir suikast hazırlığıyla ilgili olarakta; İbrahim Şahin kendi el yazısıyla bu dava dosyasında bulunduğu için belirtiyorum. Kendi el yazısıyla Musavat Dervişoğlu MİT İzmir yani Milliyetçi Hareket Partisi İzmir İl Başkanı MİT görevlisi Musavat Dervişoğlu’nun böyle bir suikastı tertiplediğini kendi el yazısıyla yazmıştır ben o kadar biliyorum bunları mahkemenize sunuyorum.”

Mahkeme Başkanı: "Evet. Gizli tanık ne diyorsunuz Doğu Beyin beyanlarını dinlediniz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben zaten efendim dün dedim ben. Yani ben zaten eskide tanıyorum ta 80’dan önce Behice Boran döneminde de biliyorum. Ben öyle Sedat Peker, Veli Küçük tarafından bu şahıs tehdit edildi filan bir şey demedim.”

Mahkeme Başkanı: "Doğu Beyin değil mi Doğu Beyin tehdit edildiğine dair bir şey söylemediniz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Söylemedim zaten ben bu insanla da görüşmekte istemiyorum Ekrem’le de yani sevmediğim bir insan öyle bir şeyde demedim.”

Mahkeme Başkanı: "Tamam tamam anlaşıldı.”

Sanık Doğu Perinçek: “Teşekkür ederim.”

Mahkeme Başkanı: "Buyurun. Kemal Bey soru sordu. Buyurun.”

Sanık Kemal Kerinçsiz söz istedi verildi: "Sayın Başkanım affınıza sığınıyorum Sayın tanığı da yormak istemiyorum ama çok küçük bir iki sorum var konunun aydınlanması mahkemedeki şüphenin yenilmesi açısından. Sayın tanık bu 2008 ifadesinde baştan sonu kadar okuduğumuzda benimle ilgili bu Mecnun Beyin bu davayı, bu sorunu Avukat Kemal halleder cümlesine yer vermemişsiniz. Bunun gerekçesini söyler misiniz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben ifademde.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Yani sizin benimle ilgili olan.”

Gizli Tanık Poyraz: “İspat edeceğim şeyleri söyledim.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Ha o yüzden vermediniz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Şimdi karşı karşıya. Resimlerde tanıyor musunuz tanıyo… ha Kemal Kerinçsiz’i tanıyorum, bu şekilde tanıyorum dedim Sayın Kerinçsiz.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Ama size emniyette bu tür fotoğraflar gösterildi mi sanıkların (1 kelime anlaşılamadı).”

Gizli Tanık Poyraz: “Yok yok gösterilmedi.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Benimde gösterilmedi.”

Gizli Tanık Poyraz: “Yok.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Yani sizin emniyette benimle alakalı hiçbir beyanınız olmadı.”

Gizli Tanık Poyraz: “Olmadı.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Peki efendim. Efendim bir de mademki sorun sizin sorununuz olayda hukuki bir sorun yani gayrimeşru bir sorun değil. Bir avukat gidecek gıyabi tevkifi veya da neyiniz varsa onunla ilgili çözümlenmesi gerekeni çözümleyecek. Neden Mecnun Beye iddianız doğru ise ben Avukat Kemal Kerinçsiz’in telefonunu bana verin ben kendisine anlatayım meseleyi o da gidip çözsün demediniz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Öyle bir şey demem dememe de gerek yok. Öyle bir şey dediğimiz zaman Sayın Kerinçsiz benim Mecnun’a olan güvenim gider.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Ama meseleyi hem anlatacaksınız bana hem dosya numarası vereceksiniz bende gidip bakacağım…”

Gizli Tanık Poyraz: “Meseleyi, meseleyi anlatmadım, bile meseleyi anlatmama gerek yok Mecnun Odyakmaz meseleyi zaten biliyor.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Yani onu yüzden diyorsunuz tamam. Peki efendim kusura bakmayın çok özür diliyorum yoruyorum sizi.”

Gizli Tanık Poyraz: “Estağfurullah, estağfurullah.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Çok kısa bir iki sorum daha. Mecnun Odyakmaz benimle görüşüp güya iddianıza göre görüşme yapıp yapmadığı konusunda size daha sonra bir bilgi verdi mi, daha sonra bir konuşmanız oldu mu bu konuda?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben, Mecnun Odyakmaz bizim birbirimize olan bağımızdan ötürü git rahatına bak işin hallolacak dedi. 2, 3 gün sonra beni aradı tevkifim olduğu halde Şişli Adliyesine git tevkifin kalkacak dedi bende kalktım otoparkta bindim aramaya gönül rahatlığıyla gittim nitekim de tevkifim kalktı Birbirimize inancımız da sonsuzdur, güvenimizde sonsundur.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Ama benimle görüşüp görüşmediği konusunda size bilgi verdi mi, aranızda böyle bir konuşma geçti mi?”

Gizli Tanık Poyraz: “Sayın Kerinçsiz bak ben diyorum. Benim tevkifimi Kemal Kerinçsiz kaldırdı diyorum mu sana? İddia ediyorum mu öyle bir şey?”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Demiyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Diyorum ki ben Mecnun’a gittim Mecnun’a dedim ki; sen Metin Kaya’yı gönderdin bana serbest kaldıktan sonra. Dedin ki söyle oradalar telefonla görüştük telefonu da var bende. Seninle telefonu sen dedin ki rahatına bak senin içinle uğraşan avukatlar var bana herhangi bir avukat ismi vermiş değil. Ben herhangi bir avukata vekalet vermiş değilim size de vermiş değilim, sizle de herhangi bir görüşmem yok. Yani çevirip çevirip böyle sormaya gerek yok.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Kusura bakmayın.”

Gizli Tanık Poyraz: “Tevkif çıkınca amcanın oğlundan bana telefon gelince ben Antep’ten çıktım geldim gittim şeye şirkete. Dedim ki; Mecnun nasıl olacak bu iş? Sarıldı bana dedi ki sen rahatına bak kolay dedi işin hallolacak dedi. Bende çıktım geldim kardeşim.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Teşekkür ediyorum da Sayın Tanık tabi küçücük şüphe mahkemede bizlerin tutuklu kalmasına sebebiyet veriyor. Asıl olan Değerli mahkemedeki o şüpheyi ve tereddütleri gidermek, o yüzden sizden yardım diliyoruz. Bir sualim daha efendim siz kendi çevrenizde gayrimeşru alemde herhangi birinin benim vekilliğimi yaptığını duyup gördünüz mü efendim?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben senin kimsenin vekilliğini yaptığını duymadım ama şimdi ispat edemem. Duyduğuma göre avukatları yönlendirdiğini onu da söyledim zaten mahkemeleri girmez ama bunu da söylemek istemiyorum zaten ispatlayamam. Artı basa basa Veli Küçük gibi ben diyor muyum Sedat Peker'in Kerinçsiz’le bir bağlantısı var demiyorum. Ben diyorum ki Mecnun’la aramızda geçen mevzu bu.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Peki efendim. Son olarak Sayın tanık 7 Asliye Cezadaki dosya numaralarını Değerli mahkemeye konunun daha iyi aydınlanması açısından verebilir misiniz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Mahkemeyle yazışma yaparsalar orada dosya numaraları hepsi gelir.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Sizde dosya numarası var mı şu anda?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben o olayın cezasını yattım çıktım, numarayı da Silivri Adliyesine yattım hastalandım bak ilaç kullanıyorum.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Geçmiş olsun.”

Gizli Tanık Poyraz: “Sayın mahkeme, mahkememiz yazışma yapar, yazışma kanalıyla bütün dosya numaralarım gelir.”

Sanık Kemal Kerinçsiz: “Peki. Efendim çok teşekkür ediyorum.”

Mahkeme Başkanı: “Sanıklardan sorusu olan yok? Avukat arkadaşlardan. Buyurun.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük söz istedi verildi: "Sedat Peker'le ne zaman tanıştınız?”

Gizli Tanık Poyraz: “88, 90 arası.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Tanışık 88, 90’la.”

Gizli Tanık Poyraz: “Paşakapı Cezaevi evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Tanıştınız.”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz o sırada Paşakapı Cezaevindeydiniz sonra çıktınız kaçta çıktınız, hangi yıl çıktınız?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben Karasu Cezaevinde tahliye oldum.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Tamam. Oradan Paşakapısı Cezaevinden Karasuya ne zaman gittiniz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Paşakapı Cezaevinden cezamı aldım Afyon Sultandağı’na gittim dosyam Yargıtay’da bozdu geri geldim, yeniden ceza aldım Karasu Cezaevine gittim. 90, 91 yasasından 15, 20 gün bilemedin 1 ay yatı…cezamı yattım çıktım yani.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Kaç 91’de mi çıktınız yani ne?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben şimdi efendim cezamı yatmış, etmiş olduğum cezanın tarihini cebimde kafamda niye tutayım? Cezamı yatmışım, çıkmışım. Devam eden bir mahkemem değil ki onu tarihini şeyini cebimde tutayım da mahkemeye çünkü cezamı yatmışım çıkmışım ben.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim.”

Mahkeme Başkanı: "Hatırlamıyorsunuz yani öyle mi? Hatırlamıyor musunuz hangi tarihte çıktığınızı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Efendim hatırlamıyorum.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim Gizli Tanık ve Sayın heyet sorgum sırasında özellikle talebim şu; ben sorularımı kısa net evet, hayır, biliyorum, bilmiyorum şeklinde cevaplanacak şeklinde soracağım, hep öyle yapıyorum. Tanığında bana sadece evet, hayır, biliyorum, bilmiyorum ya da şuradan biliyorum şeklinde cevap vermesini talep ediyorum. Sizin bizlere yaptığınız soruları uzatmayın teferruatlı soru sormayın uyarısının aynısını tanığa da yapmanızı talep ediyorum. Tanık lütfen sorularımızın haricinde.”

Mahkeme Başkanı: "Zaten müdahalem o manada Avukat Hanım yani bu sorunun cevabı uzamasın diye ben müdahale ediyorum, buyurun.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim müdahaleyi bize yapıyorsunuz tanığa yapmıyorsunuz.”

Mahkeme Başkanı: "Efendim biraz öncede yaptım hatırlamadığını söylüyor dedim buyurun.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Gizli tanık beni duydunuz mu sorularıma lütfen benim sorduğum minvalde evet, hayır, hatırlıyorum, hatırlamıyorum şeklinde cevap veriniz olaya soruyla cevap vermeyiniz. Ben sizi sorgulayacağım burada siz beni sorgulamayacaksınız.”

Gizli Tanık Poyraz: “Sayın Avukat Hanım.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim.”

Gizli Tanık Poyraz: “Beni öyle tehditvari, yok soruma şöyle cevap ver, böyle cevap ver verdiğin soruya göre ben cevap veririm.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Evet, hayır biliyor mu, bilmiyor mu?”

Mahkeme Başkanı: "Bir dakika, bir dakika efendim.”

Gizli Tanık Poyraz: “Verdiğin soruya göre ben cevap veririm. Bildiklerime evet derim, bilmediklerime hayır derim senin emrivakiinle demem onu.”

Mahkeme Başkanı: "Gizli tanık bir dakika Avukat Hanıma soru sorma hakkınız yok ancak verdiğiniz cevap kısa ve yeterli olsun. Yani kısa cevap vereceğim derken yetersiz cevap vermiş olmayın eksik bir şey kalmasın. Buyurun Avukat Hanım.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Sedat Peker'le 88, 90 yılları arasında tanıştığınız söylediniz doğru mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Doğru Paşakapı Cezaevi.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Çıktıktan sonra cezaevinden 90’lı yıllarda çıktığınızı ama hangi yıl çıktığınızı hatırlamıyorsunuz doğru mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Doğru.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Sonra Alaattin Çakıcı’yla bir süre çalışmaya devam ettiniz doğru mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Doğru.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Alaattin Çakıcı’dan sonra ayrıldınız doğru mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Mana uydurdum ayrıldım belli kıvama geldikten sonra karşıda Sedat Peker'le buluştuk hareket ettik.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yıl neydi?”

Gizli Tanık Poyraz: “Yıl 92’nin sonları olabilir.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “92’den kaç tarihine kadar Sedat Peker'le kesintisiz olarak bakın arada beni uzaklaştırmaya başladı çünkü ben birtakım rahatsızlıklar hissetmeye başlamıştım dediniz. Yani ama bu söylediğinizden bir dönem kesintisiz olarak çalıştınız. Daha sonra sizin birtakım rahatsızlıklar hissettikten sonra Sedat Peker'in sizi yanınızdan ayırdığı zaman zaman uzaklaştırdığı sonucu çıkıyor. Kesintisiz olarak bir arada geçirdiğiniz zaman nedir?”

Gizli Tanık Poyraz: “Beni ayırdığı değil ben diyorum burada Gizli Tanıklığa çıkana kadar Sedat Peker’le irtibatım vardı.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Sedat Peker'in sizi zaman zaman sen dinlen, seni emekliye ayıralım dediği dönemler olduğunu söylediniz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Bende bu dönemlerin ne zaman başladığını başından itibaren mi olup mu olmadığını soruyorum?”

Gizli Tanık Poyraz: “Tarihini hatırlamam emekli ol, cebime para ondan sonra gidiyordum Göztepe’de oto yıkamada haftalığımı alıyordum ama 3 ay ama 5 ay sonra belki de o benim bilmemi istemediği işleri yapıyordu. Ondan sonra tekrar çağırıyordu beni.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ne yapıyordunuz yanında?”

Gizli Tanık Poyraz: “Yakın koruma.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yani sizin Sedat Peker'in yanındaki vasfınız Sedat Peker'in yakın koruması olarak mıdır?”

Gizli Tanık Poyraz: “En yakın koruması, ruhsatlı silahını taşıyacak kadar en yakın koruması.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Sizinle beraber başka insan var mıydı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Saydım ben onları.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Bir daha sayar mısınız?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben, Sedat Peker, Metin Kaya, İsmet 2 şoför değişerek, Olgun Peker.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Hepsi yakın koruma mıydı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben bendim yani Olgun Peker telefonlara bakardı.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Olgun Peker telefonlara bakar, siz yakın korumasınız.”

Gizli Tanık Poyraz: “Metin Kaya arabayı kullanır ben yakın koruma.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Biri daha söylediniz bir İsmet.”

Gizli Tanık Poyraz: “O 2 şoför. Mesela bir hafta biri dinlenme 15, 20 gün veya 1 ay ondan sonra o dinlenir o geçer direksiyona.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Gittiğiniz her yere bu grup olarak mı gidiyordunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Bu grup olarak.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Dönem dönem sizin yakın koruma olmadığınız zamanlarda kim yakın koruma oluyordu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Onu bilemem ben yanında değilim ki yanındaki.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim siz teşkilat dediğiniz, sizin oluşum dediğiniz grubun içindesiniz ve orada kimin ne görev yaptığını gayet iyi biliyorsunuz kendi beyanınıza göre. Kim o işi yapıyor, o işi yapıyor. Siz olmadığınızda kim yakın korumalık yapıyor?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben, beni öyle git biraz dinlen emekli ol gibi dinlen ben para yemeye bakarım. Ondan sonra Sedat Peker'in yakınında kim koruma var beni bağlamaz.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Döndüğünüzde kimden alıyordunuz görevi? Tekrar siz yakın koruma sizi tekrar çağırdı, kim o sıra kim yapmış yakın korumalığını?”

Gizli Tanık Poyraz: “Onu bilmem ki kimin yaptığını.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “E siz herkesin görevini biliyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Bulunmadığım ortamda kimin o an için Sedat’ın yanında yakın koruma olduğunu ne bileyim ben.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz bir arada çay içmiyor musunuz sohbetler ediyorsunuz birbirinize her şeyi anlatıyorsunuz, bu grup küçük bir grup en yakınındasınız Sedat Peker'in sizden başka yakınında kim olduğunu bilmiyor musunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Avukat Hanım, o an için en yakınında mıyım ben istirahatlı dönemimde o an için arabayla kimin gezdiğini ben ne bileyim?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “E size anlatılmıyor mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Bana ne anlatacak?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yani sen yokken şöyle böyle herkes bütün işlediği cinayetleri gelip size anlatmış.”

Gizli Tanık Poyraz: “Efendim?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “E bu ifadenizi okuyorum ben. Herkes ne kadar ne suç işlediyse Sedat Peker veya Veli Küçük talimatıyla ne suç işlediyse, ne yaptıysa kimi götürüp nerede infaz ettiyse gelip size anlatmış.”

Gizli Tanık Poyraz: “Bana anlatmış değil birebir ben varım diyorum.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim anlattılar diyorsunuz sabahtan beri dinliyoruz sizi. O geldi bana şöyle şöyle yaptık diye anlattı.”

Gizli Tanık Poyraz: “Hangi bir tek Zeki Yalçın’ın olayı.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim.”

Gizli Tanık Poyraz: “Öbür cinayetleri birebir diyorum ki burada konuşuyorum sen herhalde duymadım.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ben siz gayet iyi duydum ve her şeyi kimlerden size nasıl anlattığını Metin Kaya’ları falan bana böyle böyle yap dediler yaptı duydum duydum. Şimdi baştan sona bana ifadenizi okutmayın, duyduğunuzu iddia ettiğiniz şeyleri buradan çıkartıp söyletmeyin istiyorsanız bana ya da ifadenizi baştan sona okuyalım size.”

Gizli Tanık Poyraz: “Oku nasıl istersen ben her zaman bugün olmaz yarın olur vaktim var benim.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz Sedat Peker'in yanında değilken Sedat Peker'le kimin olduğunu bilmiyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Bilmiyorum.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Tamam, Veli Küçük’le Sedat Peker'in alayda görüştüğünü söylediniz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet makam.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “İzmit İl Jandarma Alay Komutanlığı mıdır burası?”

Gizli Tanık Poyraz: “Makamında.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “İfadenize baktığımda sizin Veli Küçük’ün yanına Sedat cezaevinden çıktıktan sonra Sedat Peker'le gittiğinizi.”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yanınızda kim vardı başka?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ayın grup.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Olgun Peker.”

Gizli Tanık Poyraz: “Metin Kaya, ben, Sedat Peker.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Metin Kaya şu anda yaşıyor mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Şu anda duruyor tabi.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ne yapıyor?”

Gizli Tanık Poyraz: “Veli Küçük’e bağlı karakolda vuruldu, sırtında mermiyle geziyor ne yapacak.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Şu anda sırtında mermi var mı yok mu diye sormadım. Şu anda ne yapıyor dedim?”

Gizli Tanık Poyraz: “Bilmiyorum ne yaptığını, görüşmüyorum ben onunla.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Metin Kaya’nın buraya tanık olarak çağrılması talebi… yani hiç bilmiyor musunuz çünkü siz eski arkadaşlarla bakın son ana kadar görüşüyorum diyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Gelsin gelsin Metin.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim ne yaptığını biliyor musunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Gelsin 88’de Metin Kaya benim suç ortağım, ben istiyorum Metin Kaya gelsin.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “O zaman bu grupla çıktınız herkes odaya çıktı mı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Efendim.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Herkes odada mıydı Veli Küçük’le buluştuğunuzda?”

Gizli Tanık Poyraz: “Hayır ben ifadem orda, ben.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Beyefendi Veli Küçük’le tanışmaya gittiğinizde herkes yanınızda mıydı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Değil.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Kim vardı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Sedat Peker vardı.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Başka?”

Gizli Tanık Poyraz: “Efendim söylüyorum ya biraz önce arabayı kullanan vardı.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “İşte bu söyledikleriniz odada mıydı diye soruyorum.”

Gizli Tanık Poyraz: “İlk ilk… oda da değildi ilk şeyde ilk benim cezaevinden çıktığımda Sedat Peker dedi ki, cezaevinden güvendiğim çıkan arkadaş Hacı Turan budur.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Sizi odasına mı yani Veli Küçük’ün odasına mı (1 kelime anlaşılmadı).”

Mahkeme Başkanı: “Bir dakika.”

Gizli Tanık Poyraz: “Eli lafımı kesme, elini, elini öptüm Veli Küçük’ün. Ondan sonra biz zaten yan tarafta odanın dışında Sedat Peker giriyor konuşuyor çıkıyordu, ondan sonra aşağıya iniyorduk merdivenlerden aşağıya .Veli Küçük bizi yolcu ediyordu bizde binip arabamıza geliyorduk.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Onlar konuşurken siz hemen odanın girişinde veya yanında mı bekliyordunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Beklemiyorduk odada biz makara tukara yapıyorduk.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Kiminle?”

Gizli Tanık Poyraz: “Postası, işte orda ki görevli askerle.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Kimler vardı bana sayabilir misiniz yani makara kukara sırasında orda kimler vardı?”

Gizli Tanık Poyraz: “İsmini bilmiyorum ben askerin ismini ne bileyim.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Kaç kişi vardı? Kaç kişi olurdu genellikle?”

Gizli Tanık Poyraz: “1 kişi veya 2 kişi.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “İkisi de asker miydi bu olanların?”

Gizli Tanık Poyraz: “Birisi kesin askerdi, ikisi de askerdi tabi.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “2 tane asker mi olurdu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Postası işte bize çay getirdi, sohbet ederdik biz dışarı şeyde otururken.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yani Veli Küçük’ün odasına girmeden önceki bir bölüm müydü burası?”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Nasıl bir şeydi?”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Veli Küçük’ün odasına ordan mı giriyordunuz. Yani öyle bir şey anlatıyorsunuz ki, yani biz orda askerlerle makara kukara yapıyorduk, orda 2 asker vardı doğru mu? Çay içiyorduk.”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet 1 tane veya 2 tane.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Asker.”

Gizli Tanık Poyraz: “Veli Küçük’ün odasının çıkışında koridorda masada vardı, sandalyede vardı. Orda oturuyorduk, Sedat Peker’le Veli Küçük görüşüyordu, ediyordu. Ben 1 sefer Veli Küçük’ü (1 kelime anlaşılmadı) odasında Sedat Peker’le oturdum o da ilk cezaevinden çıkıp 3, 4 gün sonra Peker’le beraber gittiğim zaman odaya oturdum, Veli Küçük’ün Sedat Peker dedi böyle böyle. Elini öptüm, 2, 3, 5 dakika oturdum müsaade istedim. Yani şey gereği çıktım dışarı. Başladık Metin Kaya’yla sohbete. O posta askerde geliyordu arada sırada sohbete takılıyorduk.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Orda oturuyordunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Sonra bir daha Veli Küçük’ün odasına Sedat Peker’le beraber girmediniz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Hiç girmedim.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ama haftada 3, 4 kere alaya gittiniz?”

Gizli Tanık Poyraz: “2, 3 kere.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Haftada 3, 4 dediniz.”

Gizli Tanık Poyraz: “2 veya 3.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “3, 4 diye var şey beyanınız.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben 2, 3 kere, 2, 3 kere diyorum.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Tamam 2, 3.”

Gizli Tanık Poyraz: “Yeri geliyor 3’te olur, 4’te olur.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Alaya gittiniz.”

Gizli Tanık Poyraz: “O anki olayların gelişine göre.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Bu yıllar bu yıllar 90 bana, ben sizden şu Ağustos ayı bilmem ne demiyorum, bana yıl söyleyin bari yıl söyleyin?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben cezaevinden çıktıktan sonra Kırklareli’nde.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Tamam yılı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Yılını cezaevinden çıkış tarihim belli.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “E söyleyin.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben şimdi bilemem ki cezaevinden çıkış tarihimi.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ne kadar süre sürdü bu? Bu bu Veli Küçük’ün odasına gidip gelmeler o zaman takribi kaç yıl, ne kadar sürdü?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ne kadar sürdü? Baya sürdü.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “E baya bir süre değil bayadan kastınız ne?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ya şimdi süreyi hatırlayamam şimdi baya gidip geliyorduk.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim bir yani ne kadar süreyle bu şekilde Veli Küçük’ün odasına girip, odasına girmediniz, pardon önündeki orda odasına….”

Gizli Tanık Poyraz: “Ta ki ben haftalık almaya başlayana kadar ondan sonra ben Trabya’da oturdum, Trabya’da ev…”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz haftalık almaya ne zaman başladınız?”

Gizli Tanık Poyraz: “O tarihlerde.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ya tarih söyleyin bize bir tane tarih söyleyin?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben tarih ne bileyim hangi tarihte hangi günü dakikayı, saati, o zaman ben yani bu zaman gelecek...”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim ben sizden dakika, saat istemiyorum.”

Gizli Tanık Poyraz: “O zaman.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ben sizden dakika ayda istemiyorum.”

Gizli Tanık Poyraz: “O zaman benim aklımda…”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “90, 90 ben cezaevinden şu tarihte çıktım, şu tarihte gitmeye başladık, şu tarihe kadar Veli Küçük’ün en azından o işin işine işin içinde olduğunuzu iddia ettiğiniz cinayetlerin tarihleri aklınızda vardır.”

Gizli Tanık Poyraz: “Avukat Hanım.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “O tarihlere göre bir şeyler söyleyin?”

Gizli Tanık Poyraz: “Avukat Hanım gayrimeşru alemde eğer bir üsteki kişiye yakınsan gayrimeşru alemde gözün şaşı, kulağın sağır olacak, ben o zamanlar kafama koymadım ki, Ergenekon çıkacak, o olacak, bu olacak.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim ben.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben gelir burada, ondan sonra saat tutayım, tarih tutayım.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ben sizden, ben sizden 2 yıl, 1 yıl, 3 yıl, 5 yıl kadar ben emekliye ayrılıncaya kadar şu sürelerde gittim demenizi bekliyorum. Yani ben sizden gün, tarih, takvim, saat…”

Gizli Tanık Poyraz: “Öyle bir süre veremiyorum, veremiyorum.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Veremezsin, veremiyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Peki Veli Küçük’ün odasının girişinde 2 tane postayla bu görüştüm orda oturuyorduk, o değil mi öyle dediniz?”

Gizli Tanık Poyraz: “1 tane veya 2 tane, bazen 1 tane oluyordu, bazen 2 tane oluyor.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Başkada kimsede olmuyordu. Yani bize tanık olarak bunları mı söyleyebilirsiniz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yani sizin orda oturduğunuzu göster… söyleyebilecek…”

Gizli Tanık Poyraz: “Asker postası işte asker postası.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Başka kimse yok muydu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Yok dedim ya.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim Veli Küçük’ün odasının girişinde sekreteri vardı. Görev yaptığı süre boyunca Veli Küçük’ün sekreterliğini aynı kişi yapmıştır ve bir bayandır ve kapısının girişinde de daima bu bayan oturur.”

Gizli Tanık Poyraz: “Kapısının girişinde.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Kapısı odasının kapısında bu bayan oturur.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben öyle bir bayan görmedim, bırak bu işi.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ve Veli Küçük’ün odasının girişinde daima bu bayan geleni gideni karşılar, oturtur, uğurlar, çay servisini yapar, çay servisini sorar ve bu bayan…. ya Veli Küçük’ün karargahındaki özel kalemi bir bayandır.”

Mahkeme Başkanı: “Avukat Hanım onu soralım.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben görmedim.”

Mahkeme Başkanı: “Veli Küçük’ün makamında.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz bir bayan gördünüz mü?”

Mahkeme Başkanı: “Bir dakika efendim. Veli Küçük’ün makamında bayan bir sekreter var mıydı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Görmedim ben efendim.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz şimdi her seferinde kapının dışında askerlerle kakara kukara yaptığınızı iddia ediyorsunuz ve Veli Küçük’ün odasının girişinde ve bir bayanın orda kalemde oturduğu ve Veli Küçük’ün kalem müdürlüğünü yaptığını da bilmiyorsunuz ve bu bayanı görmediğinizi iddia ediyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Görmedim.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Tamam, tamam görmemişsiniz. Gizli Tanık bakın üstüne basarak söylüyorum. Gizli Tanık yani sizin bu yola çıkarken benimsediğiniz yolun aynısını benimseyen bir kişi Gizli Tanık 6. Sizin gibi kimliğinin açığa çıkmadığı, kimliğini halen bilmediğimiz Gizli Tanık 6, Veli Küçük’ün İzmit alayında alay komutanlığı yaptığı dönemde askerlik yapmış bir kişi, biz kimliğini bilmiyoruz Beyefendi sizin o hani demin söylediğiniz onlar tabi tanımaz, onlar tabi gelmedi de, bu kişi Gizli Tanık sizin gibi.”

Gizli Tanık Poyraz: “Beni bağlamaz ki o.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Sedat Peker’in, Veli Küçük İzmit Alayında görev yaptığı sıradaki gelip gittiğini hiç görmediğini söyledi, sizin gibi bir gizli tanık kimliğini bilmiyoruz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Beni bağlamaz o onun görüşü.”

Mahkeme Başkanı: “Avukat Hanım sorunuzu sorun.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz gizli tanık sizin statünüzdeki Gizli Tanık 6 Sedat Peker’i hiç görmediğini beyan ederken, siz Sedat Peker ile… Sedat Peker’le beraber haftada 2, 3 ba… hatta buraya göre 4 kere alaya gittiğinizi söylüyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “O Gizli Tanıkta Veli Küçük’e çok yakın olduğunu söylüyor. Bu gizli tanık yalan mı söylüyor?”

Gizli Tanık Poyraz: “Beni bağlamaz ki o gizli o gizli tanık ne diyorsun 6 mı diyorsun ben Hacı Turan’ım. Ben tanımam etmem bilmem o gizli tanığı. Ne bileyim beni ne söyledi, beni ne bağlar. Ben kendi bildiğimi söylüyorum.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Bize ifadenizde 20 küsur sayfa hepsini okudum. İfadenizde bir dönem, bir tarih olaylarla ilgili belirleyici, bakın belirleyici ifadelerinizi doğrulamak açısından belirleyici olabilecek bir tarih, bir dönem, bir vaka, bir kişi söyleyebilir misiniz? Yani şu tarihte, şu aylarda, yazın, kışın ben ona da razıyım. Yazdı, kıştı, şuradaydı gibi bir şey söyleyebilir misiniz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben söyledim deminde yine tarihte veremem, bilmiyorum, ben tarih verip yanılamam, ben bildiklerimi anlattım, mahkeme isterse takdir buyurur, isterse buyurmasın. Tarih marih bilmiyorum ben, defalarca dönüp dönüp bana tarih sorma.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ben istediğimi sorarım sizde bilmiyorum dersiniz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Bende istediğimi konuşurum.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Evet buyurun konuşun, konuşuyorsunuz.”

Mahkeme Başkanı: “Bir dakika efendim germeyelim, ortamı germeyelim lütfen.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim ben bana soramazsın diyemez.”

Mahkeme Başkanı: “Lütfen sakin olun, sizde sakin olun, sakin olun lütfen.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Bana soramazsın diyemez. Bende sorarım.”

Mahkeme Başkanı: “Soramaz efendim.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben eskiden babanın adamıydım, şimdi babanın adamı değilim.”

Mahkeme Başkanı: “Bir dakika.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Saldırıyor efendim.”

Mahkeme Başkanı: “Gizli Tanık sakin olun. Buyurun Avukat Hanım sizde sakin sakin sorular sorun.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ben çok sakinim efendim, ben çok sakinim. Veli Küçük’le ilgili burada yaptığınız ifadenizde ve burada verdiğiniz beyanlarda şimdi teyidini iyice aldık. Veli Küçük’le Sedat Peker’in hiçbir konuşmasına tanık olmadığınızı çünkü alayda görüştüklerini ve alayda görüşmeleri sırasında da sizin yanında olmadığınızı burada söylediniz doğru mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “İfademde de söylüyorum burada da deminde yine aynı soru ya şaşı ya sağır olacak gayrimeşru alem budur, alındığın zaman.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Tamam tamam.”

Gizli Tanık Poyraz: “Tanımam etmem.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Doğru mu? Doğru mu? Doğru. Doğru değil mi?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ya alındığın zaman tanımam, etmem, bilmem.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Peki ben şimdi ifadenizde tek tek okuyayım mı bunları bilmiyorum. Veli Küçük’ün talimatıydı, Veli Küçük, baş başa görüştüler mesela ne diyeyim, öldürülmesi, Veli Küçük ile görüşme yaptı artık ne olursa olsun şahsın öldürülmesine karar verildi. Bunlara tanık oldunuz mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ona tanık oldum, makamdan çıktıktan sonra çünkü…”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Bakın.”

Gizli Tanık Poyraz: “Bir dakika lafımı kesmeyin.”

Mahkeme Başkanı: “Avukat Hanım bir dakika.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “(3, 4 kelime anlaşılmadı)

Gizli Tanık Poyraz: “Ben sizi dinliyorsam.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “(1 kelime anlaşılmadı) verildiğine tanık oldu mu?”

Mahkeme Başkanı: “Avukat Hanım cevabını versin. Buyurun”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben sizi dinliyorsam sen (1 kelime anlaşılmadı) ben lafımı dinleyeceksin.”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ona bire bir tanığım çünkü Nihat Yazıcı arıyorduk bulamıyorduk bizi bunaltmıştı, bunaldıktan sonra gittik Veli Küçük’e Sedat Peker görüştü. Ondan sonra Veli Küçük her defa zaten aşağı iner bize yolcu ederdi. Aşağı inip yolcu ederken Sedat Peker’e elini omzunu attı, kendini sıkma, kopması gerekiyorsa madem öyle diyorsun, kopacak dedi, kopsun dedi, bizde çıktık geldik, buna birebir şahidim.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Buna birebir şahitsiniz, sizden başka şahit var mı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Benden başka mı?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Evet.”

Gizli Tanık Poyraz: “Metin Kaya var, Olgun Peker var.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Metin Kaya, Olgun Peker.”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Bunların, bunların haricinde yani nasıl diyeyim size Veli Küçük yalnız başına inmez. Arkasında ve bakın Veli Küçük yalnız başına inmez arkasında koruması olur.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ha.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Birini uğurlarken askeri olur. Yani siz şimdi diyeceksiniz ki bana çünkü sizin tarzınız bu; Metin Kaya’yla Olgun Peker buna tanıklık etmez, o zaman benim söylediğim doğru. Bakın ben sadece sizin söylediğinizden hareket ederek size soru sormak zorundayım. Metin Kaya ve Olgun Peker haricinde bize sizin bu söylediğiniz size göre bildikleri halde tanık etmeyecek bu kişiler haricinde bu söylediklerinizi teyit edecek bir başka insan yani de… şunu diyebilir, yani Veli Küçük sizi uğurlamaya inerken arkasında tarih verseniz ben o korumaları tek tek buraya tanık olarak getireceğim.”

Gizli Tanık Poyraz: “Tabi ki sıracının şahidi de bozacıdır.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim gizli tanık söyledi, gizli tanık söyledi Sedat Peker’in gelmediğini.”

Gizli Tanık Poyraz: “Söyleyebilir ama bende bir Gizli Tanığım bende diyorum ki, gidiyorduk diyorum. Gelmediğini…”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Özgür Başçavuş, Özgür Başçavuş, Özgür Başçavuş Gebze’de Cezaevi Komutanı olarak mı görev yapıyordu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Orda yetkili başçavuştu işte astsubay.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Gebze Cezaevinde mi?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ha evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yani jandarmanın Gebze’de ki, jandarma tarafından korunan Gebze’deki Cezaevinin, Gebze Cezaevi olarak mı geçiyor peki şeyi?”

Gizli Tanık Poyraz: “Gebze Cezaevi.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yıl olarak verebilir misiniz biz Özgür Başçavuşu bulalım? Yani deyin ki şu tarih şu tarihler arası bizde yazalım isteyelim mahkemeden.”

Gizli Tanık Poyraz: “Gebze’deki Gebze’deki benim olayımla Gebze Adliyesinde dosya numaram hepsi var avukatsın git orda bul.”

Mahkeme Başkanı: “Size Avukat Hanım bir soru sordu. Yani Gebze Cezaevinde Özgür Başçavuşun komutan olduğunu söylediniz. Hangi tarihlerdi hatırlıyor musunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Efendim şimdi işte ben olay tarihini de bilmiyorum çünkü yattım çıktım ama beni orda ki dosyam mosyam hepsi var, avukat isterse gider bulur. Özgür Başçavuşun zaten biliyorlar ediyorlar gidip mahkemede yazışma yapsa, Gebze Adliyesine Hacı Turan böyle böyle şu tarih böyle böyle dosyası mahkeme buraya gönderir.”

Mahkeme Başkanı: “Tamam siz Özgür Başçavuşun görev tarihini hatırlıyor musunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Yok efendim.”

Mahkeme Başkanı: “Hatırlamıyor buyurun. Avukat Hanım buyurun.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Gebze’de Cezaevi komutanı olarak görev yapıyordu. Şimdi doğru mu, siz cezaevinde görüşüyordunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet orda yetkili.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Oraya gidiyordunuz orda da yattınız anladığım kadarıyla. Doğru mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ne süreyle yattınız orda?”

Gizli Tanık Poyraz: “Efendim.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ne kadar süreyle yattınız?”

Gizli Tanık Poyraz: “Orda süreyi bilemem yattım, o olaylar oldu, ifademde de belli Dev sol olayı ondan sonra Kırklareli Cezaevine acilen sevkim çıktı.”

Mahkeme Başkanı: “Gebze Cezaevinde ne kadar sureyle kaldınız?”

Gizli Tanık Poyraz: “Valla ne kadar süreyle şimdi tam tarihi 2 ay olur, yani 2, 2 buçuk ay bilmiyorum ki, belki de 3 aydır yani, hepsi tarih tarih belli orda.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Tarih tarih belli olan hiçbir şey yok sizin beyanınızda.”

Gizli Tanık Poyraz: “Siz işinize gelir, gider Gebze Cezaevinden alırsanız tarihini açıklarsınız.”

Mahkeme Başkanı: “Lütfen efendim polemiğe sebebiyet vermeyelim. Avukat Hanım sorunuzu soralım.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Şimdi Özgür Başçavuşun kendi bölge…. birtakım cinayetlerin Özgür Başçavuşun bölgesinde, mıntıkasında işlendiğini, oraya götürüldüğünü söylüyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Doğru mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet..”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yani Özgür Başçavuşun sorumlu olduğu bir mıntıka mı vardı?”

Gizli Tanık Poyraz: “İhbar ona geldi demek ki o bölgede o sorumlu ki ona geldi ihbar.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yani cinayet işlenmiş…”

Gizli Tanık Poyraz: “İhbar telefonu.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ha.”

Gizli Tanık Poyraz: “Nihat Yazıcı’nın çoban tarafından.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Sonra Özgür Başçavuş mu tutuklamayı yaptı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Kimi?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Nasıl oldu, nasıl oldu peki?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ahmet Kürkçü’yü mü?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Bilmiyorum ben…”

Gizli Tanık Poyraz: “Ahmet Kürkçü, Ahmet Kürkçü’yü Özgür Başçavuş tabi teslim edildi ifade tutanağı şey tutuldu, mahkemeye sevk edildi.”

Mahkeme Başkanı: “Kim tuttu o tutanağı? Özgür Başçavuş mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Özgür Başçavuş askerlerde yinede geldi.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Şimdi burada şunu diyorsunuz Gebze’ye yani Özgür Başçavuşun mıntıkasına yani Veli Küçük’ün bölgesine götürülerek öldürülmesi kararı alınmıştı. Çünkü şahsın polis bölgesinde öldürülmesi bizim açımızdan sakıncalar arz ediyordu. Özgür Başçavuşun cezaevi müdürü olarak karakol komutanı yani cezaevinde müdür diyorum özür dilerim, karakol komutanı olarak bir mıntıkası olabilir mi?”

Gizli Tanık Poyraz: “Bilemem onu.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Gebze’nin, Gebze’nin adli işlerinden bu tip Gebze bölgesinde işlenen adli suçlarla ilgili olarak kim yetkilidir?”

Gizli Tanık Poyraz: “Bilemem ki ben Gebze’nin kaymakamı değilim ki, ben bileyim kim yetkili?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “İlçe Jandarma Bölük Komutanlığı diye bir şey duydunuz mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Duyarım arada sırada.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “İlçe Jandarma Bölük Komutanlığının görevinin ne olduğunu biliyor musunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Bilmiyorum.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Özgür Başçavuşa gelen ihbardan sonra Özgür Başçavuş işlem mi yaptı?”

Gizli Tanık Poyraz: “İşlemi gözümle görmedim ama ihbar telefonu Özgür Başçavuşa geldi.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz orda mıydınız?”

Gizli Tanık Poyraz: “Sedat Peker’le beraber orda oturuyorduk Özgür Başçavuşun makamında.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ne yaptı Özgür Başçavuş bunun üzerine?”

Gizli Tanık Poyraz: “Dedi ki tamam dedi ihbar telefonu geldi dedi, o ara Sedat Peker dedi ki resimlerini istiyorum özellikle dedi, aynı böyle emir vaki. Ondan sonra biz ordan çıktık doğru bastık gittik.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz şimdi oraları biliyoruz. Dediniz ki bir o cezaevinin arkasındaki bir cinayetten bahsediyorsunuz. İşlen… kimdi o öldürülen afedersiniz şimdi bulamıyorum burada.”

Gizli Tanık Poyraz: “Nihat Yazıcı.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Nihat Yazıcı. Dediniz ki orda işlendiğini biliyorum doğru mu? Demin söylendiniz orda cinayetin orda işlendiğini biliyorum.”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet, evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Dediniz ama şey Sedat Peker müdahale edip ceset başka bir yerde bulundu deyince.”

Gizli Tanık Poyraz: “Cesedin olduğu yerde işlendiğini hemen cezaevinin bitişiğinde işlendi demiyorum, cezaevinin arkası arazi ora tarla, orda çobanlar o zamanlar orda o zamanlar o tarihlerde koyun güdülüyordu, çoban çoban telefon açıyor zaten burada bir ceset var diye.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Nerede?”

Gizli Tanık Poyraz: “Gebze’de.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Gebze’nin neresinde?”

Gizli Tanık Poyraz: “Tabu şeyini de vereyim mi ada pafta numarasını?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim bu kadar ihbarı.”

Mahkeme Başkanı: “Çobanın ihbar ettiğini söylüyor, cesedin nerede olduğunu söyledi mi çoban?”

Gizli Tanık Poyraz: “(5, 6 kelime anlaşılmadı) sana diyorum ki tarif üzeri diyorum cezaevinin arka tarafı arazide diyorum.”

Mahkeme Başkanı: “Tamam.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Neden sinirleniyorsunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “E sen şimdi bak Avukat Hanım sen eli... beni sinirletmek için yani bir şey ben Gebze Cezaevinin arka tarafı arazi diyorum, sen nerede diyorsun?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Şimdi ben sizin söylediklerinizden yani o kadar dağıtarak anlatıyorsunuz ki, ben teyit için size bunları soruyorum. Çünkü de… yani cinayetin nerede işlendiği, sonrada o cesedinin, naaşın diyeyim afedersiniz nereye bırakıldığı konusunda ben inanın sizin ifadelerinizden bir şey anlamadım.”

Mahkeme Başkanı: “Avukat Hanım onu soralım. Bir dakika çobanın ihbar ettiğini söylüyorsunuz, çoban cesedin nerde olduğunu söyledi mi telefonda?”

Gizli Tanık Poyraz: “Onu ben şimdi telefonla konuşuluyor efendim ama cesedin tam olduğu yerde orda cinayet işlendi.”

Mahkeme Başkanı: “Tamam.”

Gizli Tanık Poyraz: “Zaten en fazla 50 60 metre öyle ancak kaçabilmiş ilk silah çekilmesinde, son mermide düşmüş oraya.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Şimdi ifadenizde diyorsunuz ki, aslında jandarma hemen yakınlarında bakın şeyden bahsederek, Özgür Başçavuştan bahsederek yani siz cezaevinde bekliyorsunuz, ihbarın gelmesini Özgür Başçavuşun yanında. Özgür Başçavuşa gelecek yani il jandarmaya, ilçe jandarma bölüğüne gitmeyecek ihbar, cezaevi karakol komutanına gidecek ihbar ilginç bir şekilde, siz orda bekliyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ama.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Sizin ifade….”

Gizli Tanık Poyraz: “Ama, ama onlar ama jandarmaya geleceğini bekliyoruz.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “İfadenizden okuyorum Nihat Yazıcı öldürülmüştü, fakat hala jandarmaya ihbar gelmedi, Sedat Peker’de ihbarın gelmesini bekliyordu, aslında jandarma hemen yakınlarında ceset olduğunu bildikleri halde bakın sizin beklediğiniz yer yani jandarma cezaevi, hemen yakınlarında ceset olduğunu bildikleri halde cezaevinin arkasında ya tarla cesette orda.”

Gizli Tanık Poyraz: “Hemen hemen diye bir şey yok, Avukat Hanım diyorum ki cezaevinin arkasında cinayetin orda cesedin yattığını Özgür Başçavuş bildiği halde yine ihbar telefonu bekleniyor, jandarmaya ihbar gelecek, burada bir ceset var.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim cinayetin orda işlendiğini bildikleri halde demiyor. Ceset hemen yakınlarında olduğu halde diyor ifadeniz böyle. Bakın okuyorum cinayet orda işlendi diye ifade vermemişsiniz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben öyle verdim öylede diyorum.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Aslında jandarma hemen yakınlarında ceset olduğunu bildikleri halde. Yani ceset o arsaya bırakılmış şeklinde ifade vermişsiniz. Hemen yakınlarında ceset olduğunu bildikleri halde anlaşılmaması için onlarda ihbar gelmesini bekliyordu.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ceset oraya bıra… benim ifadem öyle bırakıldı diye değil, yürüyor…”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim ben sizin ifadenizden okuyorum.”

Gizli Tanık Poyraz: “Dinleyin. Villada Bayramoğlu villada sorgulandıktan sonra araba konuldu, götürüldü. Götürüldükten sonra.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim tekrarlamasın.”

Mahkeme Başkanı: “Bir dakika kısaca.”

Gizli Tanık Poyraz: “Bir dakika götürüldükten sonra Sedat Peker beraber Gebze Jandarma Özgür Başçavuşun yanına gittik. Böyle böyle her için şey gelebilir orda telefon gelebilir, Özgür Başçavuş isteseydi yani haberi var madem görevini yapıyor, istese olaya engel olurdu, oraya bir kişi götürülmüş, arkaya tarlaya. Orda olay olacak daha olay Nihat Yazıcı’ya sıkılmadan önce Özgür Başçavuşun haberi vardı.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ya o cinayetin işlendiği arsada ceset varmış gibi ifade verdiniz ve ifadeniz bu şekilde hemen yakınlarında ceset olduğunu bildikleri halde diyorsunuz. Ben bunu soruyorum size.”

Gizli Tanık Poyraz: “Eee.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “İfadenizden soruyorum.”

Gizli Tanık Poyraz: “Eee diyorum ki işte.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Eee.”

Gizli Tanık Poyraz: “Sedat Peker’e o kadar bağlılar bağlı jandarma, o kadar bağlı ki arkada öyle güzel bir destek var ki Veli Küçük desteği. Arkaya adam götürülüyor, orda infaz ediliyor, jandarma müdahale etmiyor bildiği halde.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim cesedin orda olduğunu ama cesedin o cesedin bambaşka bir yerde çıktığı ortaya çıktı. Ben bunu söylüyorum size.”

Gizli Tanık Poyraz: “Oraya infaza götürüldüğünü ben bile…”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz o cesedin nerde, nerde ortaya çıktığını bilmiyorsunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ya cesedin yanına ben mi gittim nerede olduğunu bileyim?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Cinayetin içindesiniz siz, orda yakalanmak için bekliyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Kim, ben mi bekliyorum?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz Sedat Peker’le beraber ordasınız.”

Gizli Tanık Poyraz: “Cinayetin başı…”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz eğer iddia ettiğiniz gibi.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben Sedat Peker’le beraber.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Bir cinayet varsa bunun tam ortasındasınız.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben Sedat Peker’le beraber cinayetin başında mıyım?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz bu iddia ettiğiniz gibi bir Sedat Peker bağlantılı bir cinayet varsa siz bunun tam ortasındasınız ben bunu söylüyorum. Ancak ceset konusunda şimdi Sedat Peker’e verdiğiniz ifade sırasında dediniz ki, o başka bir yerde olmuş olabilir.”

Gizli Tanık Poyraz: “Hangi başka bir yerde?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Başka bir yerde. Ama buradaki ifadenizde cesedin hemen cezaevinin arkasında olduğunu söylüyorsunuz ben bunu söylüyorum.”

Gizli Tanık Poyraz: “Cezaevinin arkası arazide olduğunu söylüyorum.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Evet. Siz cezaevi komutanlarının, cezaevi tabur, ilçe jan… cezaevi koruma bölük komutanı onun tam karşılığı o değil mi? Karakol komutanının mıntıkası olmayacağını bilmiyor musunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “O zaman Türkiye Cumhuriyetinin jandarmanın bütün mıntıkası Veli Küçük dedin mi her yer duruyordu. JİTEM Komutanı Veli Küçük, Jandarma Veli Küçük dedin mi her yer duruyordu, mıntıka ne mıntıkası vardı. Ne mıntıkası, sen ne mıntıkasından bahsediyorsun?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “O zaman bu cinayetlerin getirilip Veli Küçük’ün mıntıkasına atılmasının da bir manası yok.”

Gizli Tanık Poyraz: “Atılması….”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Veli Küçük dendiğinde her yer duruyorsa.”

Gizli Tanık Poyraz: “Lafı çevirme, çevirme atılması değil orda infaz edildi.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Öyle diyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “İnfaz. Avcılar tarafından alındı, Bayramoğlu’nda sorgulandı.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Bakın.”

Gizli Tanık Poyraz: “Götürdü cezaevinin arkasına taa arazide de infaz edildi.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Tamam. O zaman madem Veli Küçük dendiğinde her şey duruyordu o zaman, neden onun bölgesi kullanıldı? Yani her yerde bu kadar etkiliyse neden Veli Küçük dendiğinde bu her şey bu kadar şeyse astığı astık, kestiği kestikse neden onun mıntıkası kullanıldı? Her alanda her yere uzanabilecek bir adamken?”

Gizli Tanık Poyraz: “Bizim bu olayda o ora hemen sorgulandı, alındı götürüldü orda.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Bu olayda ora…”

Gizli Tanık Poyraz: “Koptu ondan sonra başka mıntıkada Veli Küçük’ün mıntıkasında adam ölmüş onu bilmem ben. Ben iddia ediyor muyum başka mıntıkada da olay oldu diye?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Bir sürü cinayetle ilgili Veli Küçük’ün bölgesinden bahsediyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “İşte tamam. O zaman Veli Küçük Jandarma Alay Komutanı değil miydi?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz tarih bile veremiyorsunuz neye hangi yıllarda alay komutanı olduğunu nereden biliyorsunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Hangi yıllarda Veli Küçük Alay Komutanıydı, söyleyin?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ceza… Kırklareli Cezaevinden çıktığım zaman artı Gebze…”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ben sizin Kırklareli Cezaevinden ne zaman çıktığınızı bilmiyorum.”

Gizli Tanık Poyraz: “Gebze’de, Gebze’de mermiyi patlattığım zaman Veli Küçük İzmit Alay Komutanıydı.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Tamam, Gebze’de mermiyi ne zaman patlattınız?”

Gizli Tanık Poyraz: “Orda dosya yazılı Gebze dosyasında.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Hangi dosyada yazılı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Benim dosyamda benim.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Veli Küçük’ün Jandarma Alay Komutanlığı dönemine İzmit Kocaeli Bölgesi Jandarma Alay Komutanlığı yaptığı dönemi bize söyleyebilir misiniz şu anda?”

Gizli Tanık Poyraz: “Söyleyemem bilmiyorum tarihini.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Veli Küçük’ün Kutlay Çelik’i tehdit ettiğini duydunuz mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Nasıl duydunuz? Hayır siz duydunuz mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Efendim.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Veli Küçük’ün Organize Suçların başına gelen Kutlay Çelik Müdürü tehdit ettiğini duydunuz mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “İlk önce şimdi şeyi de anlatayım ilk önce Kadıköy’deki Ferda Seven’in Benzenliğin karşısındaki Işık tüpün üstündeki yazıhaneye ilk önce memurlar oraya geldi. Sedat Peker’i sordu. Ben dedim ki buyurun, ben Sedat Peker yurtdışında ben buradayım, memur bana döndü dedi ki Hacı seninle de görüşeceğiz, ya bir saat sürmedi Sedat Peker alındı. Olgun hemen yese basıp abi alındık dedi. Biz Gaffar, ben malzemeleri aldık, benzinlik hemen Ferda Seven’in benzinliğine indik, orda Gaffar babanı aradı. Şeyi aradı Veli Küçük’ü. Veli Küçük, Özgür Başçavuş geldi bizi benzinlikte 1 çuval, 2 çuval malzemeyle jandarmanın arabasıyla aldı bizi Gebze’ye götürdü.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz kimin kimi aradığını söylediniz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Gaffar Veli Küçük’ü aradı.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Gaffar kim?”

Gizli Tanık Poyraz: “Gaffar Kandemir.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Kim o?”

Gizli Tanık Poyraz: “Sedat Peker’in koruması.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “E siz kendinizden başka korumaların kim olduğunu bilmiyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ya bir sürü koruma var nasıl kim olduğunu bilmiyorum. Bende mesela Gaffar’da yaptı korumalık bir sürü kişi yaptı.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Tamam. Gaffar kimi aradı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben kendi ben kendi…”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Gaffar kimi aradı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Veli Küçük’ü.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Gaffar’ın daha önce Veli Küçük’le konuştuğunu duydunuz mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yani Sedat Peker (1, 2 kelime anlaşılmadı)”

Gizli Tanık Poyraz: “Gaffar birebir Gaffar birebir arıyordu.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ne dediğini duydunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “O an için, o an için Sedat Peker zaten alınmıştı. Gaffar aradı, dedi ki amca dedi, reis alındı, biz yazıhaneyi boşalttık filan benzinlikteyiz, ayrılmayın orda. Ne oldu dedim Gaffar? Dedi ki buradan ayrılmayacağız gelecekler. Özgür Başçavuş geldi, bizi aldı, malzemeleri jandarmanın resmi arabasına koyduk doğru Gebze’ye gittik.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Siz Gaffar’ın Veli Küçük’ü aradığından nasıl emin olabiliyorsunuz?”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben ordaydım nasıl emin olmayacağım?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Başka kim vardı? Bakın siz ben ordaydım. Bakın siz ben ordaydım dediğinizde sizinle de yani Veli Küçük’le görüşmeye bizzat şahit olmanız lazım. Özgür Başçavuş mesela Özgür Başçavuş geliyor, Özgür Başçavuş dediğiniz kişi cezaevi müdürü, gidip birini bir yerden alma yetkisi olmayan biri.”

Gizli Tanık Poyraz: “O işte geldi aldı.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim Özgür Başçavuşa Veli Küçük’ün böyle bir talimat vermesi söz konusu değil, cezaevi müdürüne böyle bir talimat verilmez.”

Gizli Tanık Poyraz: “Cezaevi müdürü değil ki, jandarma.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Cezaevi komutanı jandarma karakol komutanı.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ha. Onun yetkisini.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yani siz Gaffar Veli Küçük’ü arıyor, Özgür Başçavuş.”

Gizli Tanık Poyraz: “Ben jandarmanın yet…”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Geliyor bilmem neyi alıyor buradan.”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet, evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Kutlay Çelik’i Veli Küçük tehdit ediyor oluyor öyle mi?

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Buradan mı çıkarıyorsunuz Kutlay Çelik’in tehdit edildiğini Veli Küçük tarafından?”

Gizli Tanık Poyraz: “Çıkarmıyorum biz gittik Özgür Başçavuş dedi ki, rahat olun dedi Veli Küçük için, aradı dedi ve artı bende şahidim. Aradı dedi Kutlay Çelik’e gerekeni söyledi, zaten Sedat Peker fazla kalmadı, serbest bırakıldı.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ha şimdi siz Özgür Başçavuştan duyduğunuz bir şeyi söylüyorsunuz o zaman?”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Ha. Özgür Başçavuş dediğiniz kişiyle Veli Küçük’ün arasındaki konuşmaya tanık mısınız? Özgür Başçavuş gelmiş demiş ki Veli Küçük aradı sorun kalmadı.”

Gizli Tanık Poyraz: “Telefonda…”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Buradan mı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Özgür Başçavuşun makamındayım, Özgür Başçavuş telefonda konuşuyor bende tanığım.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yanıma geldi diyorsunuz ya orda bir yerde.”

Gizli Tanık Poyraz: “Kim?”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Bekliyorsunuz, hangi makam?”

Gizli Tanık Poyraz: “Bizi aldı götürdü Gebze, Gebze Cezaevi Jandarmasının.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Geldi yanımıza merak etmeyin Veli Küçük’le konuştum dedi diyorsunuz.”

Mahkeme Başkanı: “Avukat Hanım bir dakika, Avukat Hanım bir dakika. Tanık cevabınızı tamamlayın. Nereye götürdü sizi Özgür Başçavuş?”

Gizli Tanık Poyraz: “Jandarmanın arabasıyla.”

Mahkeme Başkanı: “Nereye götürdü?”

Gizli Tanık Poyraz: “Gebze Cezaevi Jandarmasına.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “E işte demek ki yanınıza geldiğinde söyledi merak etmeyin öyle dediniz şimdi Veli Küçük’le konuştum.”

Gizli Tanık Poyraz: “Gebze Cezaevine gittik, malzemeler boşandı, oturduk, çay içerken Veli Küçük’ü aradı konuştu, rahat olun dedi. Veli Küçük’te şeye Özgür Başçavuşa çocuklara da söyleyin rahat olsunlar problem yok, reis bırakılacak denildi.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Efendim tanığın deminki beyanında Özgür Başçavuş yanımıza geldi, bize söyledi, Veli Küçük aradı. Merak etmeyin dedi dediğini söyledi burada kayıtlara düşmesi açısından söylüyorum.”

Mahkeme Başkanı: “Evet nasıl telif ediyorsunuz, çelişki var beyanınızda?”

Gizli Tanık Poyraz: “Efendim ben diyorum ki biz yazıhaneyi boşalttık anında, benzinliğe indik, Gaffar ben hemen ara dedim, Gaffar aradı.”

Mahkeme Başkanı: “Kim aradı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Gaffar.”

Mahkeme Başkanı: “Kimi aradı?”

Gizli Tanık Poyraz: “Veli Küçük’ü.”

Mahkeme Başkanı: “Konuşmayı duydunuz mu aradığında?”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet. Ferda Seven’in benzinliğinde Ferda Seven’in oğlu da ordaydı Serdar Seven görüşüldü ve Özgür Başçavuş geldi bizi aldı, doğru jandarmaya gittik. Orda oturduk. Ondan sonra Veli Küçük’e rapor verdi aldım, getirdim sağlam buradalar görüşmelerini telefon görüşmesini yaptı, bizde o ara rahatımıza baktık.”

Mahkeme Başkanı: “Gaffar Karademir, Karademir telefonda ne dedi görüştüğü şahsa?”

Gizli Tanık Poyraz: “Amca dedi, reis alındı dedi biz yazıhanedeki şeyleri aldık, yanımda Hacı abiyle beraberiz, çünkü yazıhanede ikimiz vardık o an için, bizde buradayız. O da Gaffar’a ayrılmayın yani demesi Gaffar dedi ki, abi biz ayrılmayacağız dedi hem de böyle isimle Özgür Başçavuş gelip bizi buradan alacak dedi. Bizde oturduk orda.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Şimdi konuşurken amca diye hitap etti, sonrada Özgür Başçavuş gelecek bizi alacak dedi. Özgür Başçavuş geldi sizin yanınıza.”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Merak etmeyin ben Veli Küçük’le talimat verdi dedi. Bakın ilk ifadeniz böyle sonradan değiştirdiniz, yanımıza geldi söyledi dediniz, kayıtlarda görünecektir zaten. Yanımıza geldi, ben Veli Küçük’le talimat verdi, merak etmeyin dedi dediniz. Gaffar’ın amca diye konuştuğu kişiyi, kişi söylediğiniz amca diye hitap ettiği kişinin Veli Küçük olduğu bahisle Özgür Başçavuşunda Veli Küçük’ten talimat aldığından bahisle Kutlay Çelik’in tehdit edildiği sonucunu çıkarıyorsunuz.”

Gizli Tanık Poyraz: “Amca demeyi zaten biz amca diyorduk, hepimiz teşkilatın hepsi amca diyordu.”

Mahkeme Başkanı: “Veli Küçük’le Özgür Başçavuşun telefonda konuştuğunu gördünüz mü, duydunuz mu?”

Gizli Tanık Poyraz: “Evet efendim jandarma Özgür Başçavuş jandarmaya bizi götürdükten sonra biz oturduk, rahat nefes aldıktan sonra aradı komutanım dedi, tamam dedi, aldım geldi buradalar dedi, yanımda. O da tamam çocuklar merak etmesin Peker, Sedat Peker bırakılacak dedi. Bizde orda oturduk, rahatımıza baktık.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Sedat Peker’e Sedat Peker’in Veli Küçük’ün korumasında olduğu yönündeki beyanlarınız var, sürekli Veli Küçük’ün onu büyüttüğü…”

Gizli Tanık Poyraz: “Doğru doğrudur.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Şimdi Sedat Peker’e sormak istiyorum müsaadenizle efendim müsaade eder misiniz Sedat Peker’e? Siz bütün ifadelerinizde sürekli emniyet güçleri tarafından tehdi.. şey işkenceye maruz kaldığınızı ve bunların bu işkencelerin kayıtlarla resmi kayıtlarla sabit olduğunu, raporlarınız olduğunu ve bu kişiler hakkında suç duyuruları neticesinde de sonuçlar aldığınızı beyan ettiniz. Bana yıl olarak bu yani bilgi verebilir misiniz, yani Veli Küçük Kutlay Çelik’leri tehdit ettiği, siz Kutlay Çelik’in döneminde bu tip bir muameleye maruz kaldınız mı?”

Sanık Sedat Peker: “İsim belirtmem lazım mı her seferinde Başkanım?”

Mahkeme Başkanı: “Buyurun buyurun. Söyleyin eksik bir şey kalmasın.”

Sanık Sedat Peker: “Tehdit edildiği söylenen Asayiş Şube Müdür Kutlay Çelik zamanında gözetim altına alındığımda işkence gördüm. Bu işkencelerin en yasal, en gerçek belirtileri vücudumda şu an yırtık olarak durmaktadır.”

Sanık Veli Küçük müdafii Av. Zeynep Küçük: “Yıl olarak yani yıl bazında bize bilgi verebilir misiniz, hangi yıllar bu sizin gizli tanığın çünkü burada konuşuyor fakat tarih vermiyor, başka kendinden başka kimseyi söylemiyor, yıl olarak yani bize tarih verebilir misiniz? Sizi büyüttüğü gizli tanığın beyanlarını biliyorsunuz hani Veli Küçük sizin arkanızda ve korumanızda, korumasında olduğunuz iddia edilen yıllarda, emniyet tarafından adli kolluk, adli makamlar tarafından hangi muamelelere maruz kaldınız söyleyebilir misiniz?”

Sanık Sedat Peker: “Sayın Avukat Hanım o zaman süreci içerisinde ifademde gelen Asayiş Şube Müdürlüğünü söyledim. Ben ancak o müdür silsilesinin hepsi zamanında işkence gördüm, Şişli Etfal Hastanesinde bunların doktor raporları mevcuttur. Ayriyeten vücudumdaki izlerin doktor raporları da gene mevcuttur.”

Mahkeme Başkanı: “Sedat Bey sorusu Avukat Hanımın bu bahsettiğiniz işte işkence olayları hangi tarihte oldu onu söyler misiniz?”

Sanık Sedat Peker: “Efendim 90’dan, 2000’e kadar ortalama 2 senede bir bu yaşandı.”

Mahkeme Başkanı: “Yani birkaç defa böyle işkenceye maruz kaldınız öyle mi?”

Sanık Sedat Peker: “Evet.”

Mahkeme Başkanı: “Her i2 senede bir işkence yapıldı mı diyorsunuz?”

Sanık Sedat Peker: “Evet doktor raporlarıyla sabittir efendim.”

Mahkeme Başkanı: “Tamam, Avukat Hanım bir ara verelim.

Saatin 17:11 olduğu görüldü.


Yüklə 0,97 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə