Microsoft Word dr. Abdulkadir turgut tez doc



Yüklə 0,6 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə21/27
tarix23.09.2017
ölçüsü0,6 Mb.
#1235
1   ...   17   18   19   20   21   22   23   24   ...   27

 

67

çıktı(p=0.051). Bazı  çalışmalarda Hellp Sendromunda eklampsinin daha sık 



izlendiği belirtilmiştir(75,80). Bu durumda Hellp Sendromu için özellikle 

postpartum eklampsi yönünden dikkatli olmamız gerektiğini söyleyebiliriz. 

 

  

Gebelerin laboratuvar özellikleri  açısından Ağır preeklampsi ile 



Hellp Sendromunun karşılaştırdığımızda

 

Hellp Sendromunun tanı kriterleri 

dışındaki laboratuvar bulgularının genelde her iki grupta benzer olduklarını ve 

istatistiksel olarak anlamlı olmadıklarını gördük. Bulgumuzu destekleyen bir çok 

literatür mevcuttur(50, 77,80). Dipstik ile proteinüri tayininde  +3, +4 

proteinürinin Ağır preeklampside (%98,3) Hellp Sendromuna (%79,3) göre daha 

fazla olduğu aynı zamanda her iki grupta da .+3,+4 proteinürinin <+3 

proteinüriye göre oldukça yüksek olduğunu gördük.  Martin ve ark.nın yaptığı bir  

çalışmada  çalışmamıza benzer şekilde Hellp Sendromunun tanı kriterleri 

dışındaki laboratuvar bulgularının genelde her iki grupta benzer olduklarını, her 

iki grupta da +3,+4 proteinürinin <+3 proteinüriye göre oldukça yüksek olduğunu 

ancak çalışmamızdan farklı olarak  +3,+4 proteinürinin Hellp Sendromunda 

daha fazla olduğunu belirtmişlerdir( 75).  

 

 



  

Çalışmamızda  BUN, kreatinin, hemoglobin ve hematokrit değerlerinin 

prepartum dönemde her iki grup arasında benzer olduğu halde post partum 

dönemde Hellp Sendromunda hemoglobin ve hematokrit değerleri Ağır 

preeklampsiye göre düşük, BUN ve kreatinin değerleri ise yüksek çıkmıştır. Bu 

durumu Hellp Sendromunda gelişen hemolize ve kan kaybının daha fazla 

olmasına  ve yine renal morbiditenin Hellp Sendromunda daha fazla 

görülmesine bağlayabiliriz.. Literatür taramamızda her iki grubu hem prepartum 

hem de postpartum laboratuvar bulguları açısından karşılaştıran bir yayına 

rastlayamadık. 

 

 

    



 

 



 

68

      Hellp  Sendromu  tanı için farklı laboratuvar kriterleri kullanılsa da(85,86 ), 



Ağır preeklampsiyle karşılaştırıldığında(75,87) veya genel obstetrik 

populasyonla(88,89) karşılaştırıldığında maternal komplikasyon riskinde artışla 

ilişkili bulunmuştur. 

 

         Ağır preeklampsi ile  Hellp Sendromunun maternal 

 

komplikasyonlarla ilişkisini karşılaştırdığımızda  Hellp

 

 Sendromunda kan 

ürünleri özellikle de trombosit, eritrosit ve taze donmuş plazma transfüzyonun 

Ağır preeklamptiklere göre oldukça fazla olduğunu gördük. Çalışmamızda 

olduğu gibi  Hellp Sendromunda daha fazla kan ve kan ürünleri 

transfüzyonunun gerekli olduğunu gösteren bir çok çalışma vardır(50,76,81-83). 

Aynı zamanda Hellp Sendromlu hastalarda hematom oranını da (%3,6) yüksek 

bulduk. Her iki durumun Hellpin tanı kriterleri olan trombositopeni ve hemoliz 

sonucu oluştuğunu söyleyebiliriz.. Yine Hellp Sendromu olan hastalarda ABY 

oranı (%8,1)  Ağır preeklampsili hastalara (%2,4) göre yüksek 

saptadık(p=0,007).  Kumru ve ark. ise çalışmalarında ABY ‘ne 

rastlamamışlardır(77). Ancak birçok çalışmada Hellp Sendromunda ABY 

oranının yüksek çıkması çalışmamızı desteklemektedir( 75, 80) . Yine 

çalışmamızda Hellp Sendromu olan hastalarda en az 1 komplikasyon olan 

hasta  oranı %62,2 iken Ağır preekalmpsili hastalarda sadece %17,1 olması 

Hellp Sendromunda maternal komplikasyon açısından daha dikkatli olmamız 

gerektiğini kanıtlamaktadır. Bunların sonucu olarak ta annenin yoğun bakım 

ihtiyacı ve mekanik ventilasyon ihtiyacını  Hellp Sendromunda dolayısıyla 

yüksek bulduk. 

 

         Postpartum hastanede kalış süresi çalışmamızda Ağır preeklampsi 



grubunda ortalama 11,2 gün iken Hellp Sendromunda daha fazla ortalama 13,6 

gün bulundu ancak bu istatistiksel olarak anlamlı çıkmadı. Her iki grup arasında 

Kumru ve ark.nın çalışmasında hastanede kalış süresi açısından çalışmamıza 

benzer  şekilde fark olmadığı belirtilmiş(77). Bununla birlikte Martin ve ark.nın 

yaptığı  çalışmada Hellp Sendromunda bu sürenin daha uzun olduğu ve bunun 

Hellp Sendromunda postpartum komplikasyonların daha fazla görülmesi ve 

dolayısıyla hospitalizasyon ihtiyacının artmasına bağlamışlardır( 75). 



 

69

Çalışmamızda her iki gruptaki sürelerin diğer çalışmalardan daha fazla olmasını 



hastanemizde annelerin yoğun bakımdaki bebeklerinin taburcu olmasını 

beklemelerine bağlayabiliriz.  

 

         Çalışmamızda Ağır preeklampsi grubunda maternal ölüm gözlenmezken, 



Hellp grubundan sadece bir gebe DIK   ve multiple organ yetmezliğine bağlı 

kaybedilmiştir. Kumru ve ark.nın yaptığı çalışmada da benzer bulgular elde 

edilmiştir(77). 

 

         Çalışmamızda Ateş  ≥38,5°C, re-operasyon, yara yeri enfeksiyonu, tam 



kan transfüzyonu, DIK, pulmoner ödem, maternal ölüm, boom küretaj, atoni, 

PPKMP, retina dekolmanı, görme azlığı, oksipital enfarktüs ve görme problemi, 

hemodiyaliz,  kranial hemoraji, beyin ödemi ve abruptio plasenta açısından 

karşılaştırıldıklarında Ağır preeklampsi ve Hellp grupları arasında istatistiksel 

olarak anlamlı farklılık saptanmadı(p>0,05). Martin ve ark.nın yaptığı çalışmada 

çalışmamızın aksine yara yeri enfeksiyonu (özellikle de C/S sonrası), 

koagulasyon problemleri, kardiyopulmoner problemler(bunları daha çok 

konjestif kalp yetmezliğine ve pulmoner ödem ve ARDS ‘ye bağlamışlardır), 

santral sinir sistemi ve görme problemleri Hellp Sendromunda daha yüksek 

bulunmuştur(75). Bir başka çalışmada DIK ve abruptio plasenta çalışmamızdan 

farklı olarak Hellp Sendromunda yüksek bulunmuş, ancak pulmoner ödem, 

intraserebral hemoraji ve maternal mortalite çalışmamıza benzer şekilde her iki 

grup arasında benzer oranda izlenmiştir (80). 

 

Görüldüğü üzere ciddi maternal 



komplikasyonlar çalışmalara göre değişebilmekle birlikte hepsinde Hellp 

Sendromuyla daha ilişkili bulunmuştur ve Hellp Sendromu vakaları maternal 

mortalite ve morbiditenin önemli bir nedeni olmaya devam etmektedir.

 

 



          Çalışmamızda Ağır preeklampsi ile Hellp Sendromlu kadınlarda 

önceki gebelik öyküsü (hipertansiyon, fatal kayıp, abortus, eklampsi, abrutio 

plasenta ve postpartum ex), kronik hipertansiyon öyküsü, pregestasyonel 

diabet, gestasyonel DM, ailede koroner arter hastalığı ve nörolojik sekel öyküsü 

ve fiziksel  karakterlerin yaş<20,yaş>40)   postpartum komplikaskasyonlarla 

ilişkisini incelediğimizde istatiksel olarak anlamlı bir fark bulamadık(p>0,005). 



Yüklə 0,6 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   17   18   19   20   21   22   23   24   ...   27




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə