40
ortamlarda tercih edilmiyordu. Alternatif bağlayıcı ise yerel bir ağaç olan akakia
ağacından elde edilen reçinedir. Deri ve kemik gibi hayvan artıkları diğer bir boya
hazırlama araçlarındandır.
19
Okra (aşı boyası) insan ve hayvan bedenlerinde
kullanılmıştır. Kadınlar, erkeklere göre daha açık tonda boyanmıştır. Beyaz, elbiselerde
ve bazende zeminde kullanılmıştır. Saçları boyamakta kullanılan is zamanın
aşındırmasına karşı koyamamıştır. Bitkileri renklendirmekte kullanılan mavi ve yeşil
bakır içerdikleri için zamanla değişmişlerdir. XVIII. sülaleyle birlikte, kullanılan renk
sayısında artış olmasına rağmen renkler hala basit ve baskındır.
20
Mısır resminde genellikle figürler düz bir yüzeyin üzerinde yatay çizgiler üzerinde
dururlar. Sahnenin konusuna göre birbirleriyle bağlantılı figürler tek bir çizgi üzerinde
yer alırlar. Anlatılan konuyu, yukardan aşağıya ya da yana doğru okumak mümkündür.
Kompozisyon içerisinde yer alan figürlerin boyutları aynı zamanda figürün önemini de
ifade eder. Özel mezarlarda mezar sahibinin figürü, bir duvarın tüm alanını kaplar.
Krallar ve tanrılar çoğunlukla diğer insanlardan da büyük gösterilmişlerdir. Resimlerde
yer alan diğer figürler soylu, hizmetçi, köle oluşlarına göre ölçümlendirilmişlerdir.
Tapınaklardaki kabartmalarda kral ve kutsal kişiler normal boyutlarında
gösterilmişlerdir.
Eski Krallık Dönemi’ne ait en karakteristik duvar resmi, Medium’daki tet
Mastabası’nda bulunan ‘Medium Kazları’ olarak tanınan frizdir. M.Ö. 2700 yıllarına
tarihlenen bu eser Mısır resim sanatının ele geçen en eski resmi olması açısından
önemlidir. Hayvanların stilizasyonuna, kompozisyondaki simetriye, çizgilerdeki
hakimiyete ve kullanılan renklere bakıldığında erken dönemlerden itibaren sanatçıların,
Mısır resminin kanonunu çok iyi bildikleri anlaşılmaktadır.
21
Simetrik olarak düzenmiş
kompozisyonda ortadan başlayarak üç kaz sağa, üç kaz sola doğru ilerlemektedir.
Kompozisyonun simetrikliğine karşın kazların tüy, renk gibi detaylandırmalarında
farklılıklar olduğu gözlenmektedir. Fon gri-mavi renkte, doğa renkleri ise açık yeşille
belirtilmiştir. Bunlar arasında kırmızı noktalı çiçekler dikkati çekmektedir.
19
James 1969, 898.
20
Tansuğ 1999, 30.
21
Mekhitarian 1978, 11.
41
Eski Krallık Dönemi içinde yer alan Sakkara’daki ‘Kasaplar Mezarı’ duvar resimleri
canlı renkler kullanımı, ritimdeki hareketlilik, sanatçının ustalığı ile eski Erallık
Dönemi’n en iyi örneklerinden birini oluşturur. IV. sülale dönemine ait olan ve M.Ö.
2450 yılarına tarihlenen bu eserde kasapların boğa kesme sahnesi işlenmiştir.
22
Burada
kesme işleminden hemen sonra gelen deri yüzme konusu işlenmiştir. Hayvanın yatay
duruşu ve figürlerin buna uygun dağılımı oldukça başarılıdır. Buna karşın kiremit
kırmızısı, siyah, beyaz ve pembe renklerinin arasındaki nüanslar donuktur.
Bu resimler VI. sülalenin sonu ve I. geçiş dönemi (M.Ö. 2300–2100) ile kırsal stil
arasındaki geçişi göstermektedir. Bu geçiş dönemi içerisinde yer alan en ünlü eser
Sakkara’da bulunan Ti Mastabası’nın ‘Sürülerin Kanalı Geçişi’ adlı kabartmadır. Sağda
sırtında buzağı taşıyan erkek figürü ortada üç inek ve ineklerin hemen yanında solda
geride elinde sopasıyla başka bir çoban yer almaktadır. Su dikey kazıma zig zaglar
ş
eklinde yapılmıştır. suyun saydamlığını vermek için sadece insanların ve hayvanların
bacakları boyanmıştır. Buzağı taşıyan figürün yanında şöyle bir yazı vardır: ‘yavrunu
güvenceye aldık anne’. Bu eserde ilk kez M.Ö. 2500 yılında Mısır resim sanatında hem
resimsel hem de yazımsal anlatımı içeren narratif resim uygulaması bulunmaktadır.
23
Orta Krallık Dönemi’ne (M.Ö. 2100–1800) ait resimler en çok Beni Hasan’dan ele
geçmiştir. Bu dönemde dağdaki kayalıklar, kabartmalar olarak işlenmişlerdir. Ancak
bunların birçoğu günümüze kadar yok olmuş bir kısmı ise ele geçmemiştir. Bu nedenle
elimizde çok fazla kaynak yoktur. Ender ele geçmiş kabartmalardan biri Thebai
nekropolünde bir mezarda yer almaktadır. ‘Dans Eden Kızlar’ resminde göğüsleri açıkta
bırakan tek askılı korsajlı elbise giymiş dört dansçı kızın ikisi sağda ikisi ise soldadır.
Kompozisyonun simetrik olarak düzenlenmiştir ve figürlerin hareketleri birbirinin
aynısıdır. Bunun yanı sıra kullanılan renklerdeki donukluktur. Bütün bu özellikler Orta
Krallık Dönemi için karakteristiktir.
24
22
Mekhitarian 1978, 12.
23
Mekhitarian 1978, 13.
24
Mekhitarian 1978, 14.
42
Yeni mparatorluk Dönemi (M.Ö. 1580–1085) sanatının başlangıcı Orta mparatorluk
sanatına dayanmaktadır.
25
Ancak Orta mparatorluk Dönemi’nde hakim olan günlük
hayatı tümüyle ve gerçekçi bir anlatımla, doğa manzaraları içinde canlandırmaya çalışan
boyalı kabartma ve oymalar terk edilerek, Yeni mparatorluk Dönemi’nde yeniden düz
zeminlere resim yapılmaya başlanmıştır. XVIII. sülalenin sonuna doğru Mısır dış dünya
ile kültür ve ticari ilişkileri artmış, barış politikası güdülmektedir. Bu nedenle sanat ve
kültür hayatında gelişme söz konusudur. Resim ve kabartmalarda saygılı elçiler,
konuklarını ağırlayan ev sahipleri, hediyeler ve serüvenler anlatılmaktadır. Bu
Dönem’de, Mısır’daki özel yaşam ve lüksün de vurgulandığı, çok canlı resim sanatı
örnekleri ortaya çıkmıştır.
26
Figürler çoğunlukla ikili olarak resmedilmişler ve iki figür
de dimdik adım atar şekilde gösterilmiştir.
27
Yeni imparatorluk sülalesinin soyluları mezarlarını Nil nehrinin batısında Thebes
yakınındaki kayalıklara doğru oydurmaya başladılar. Krallar Vadisi adını alan bu
bölgedeki yeraltı mezarlarının duvarları Mısır resim sanatının en güzel örneklerini ile
doldurulmuştur.
28
III. Tutmosis’in (M.Ö. 1484–1450) ve II. Amenofis’in (M.Ö. 1450–
1425) mezarlarında tüm duvarlar ve lahit çevresi adeta bir papirüs rulosu gibi, sarımsı
zemin üzerine siyah boyayla yapılmış dinsel yazı ve resimlerle kaplanmıştır.
29
III.
Tutmosis devri Mısır’ın en parlak devri olarak tarihe geçmiştir. Ele geçirilen
ganimetlerle ülke güzelleştirilmesine çalışılmıştır.
30
Buna karşın III. Tutmosis
döneminin resim sanatı Eski ve Orta mparatorluk stillerinin etkisini hala taşımaktadır.
II. Amenofis zamanında ise yapılan resimlerde III. Tutmosis dönemine göre figürlerin
hareketleri daha esnek ve daha sevimlidir. Sahneler daha özgür ve renkler zaman zaman
ş
effafa varan hafifliktedir.
31
Daha sonra IV. Tutmosis ve III. Amenofis zamanında Mitanni ile imzalanan barış
anlaşması ile gelen zenginlikle birlikte sanatta bir ilerleme olduğu görülmektedir. Resim
25
Turani 1983, 60 vd.
26
plikçioğlu 1990, 124.
27
Chalaby 1989, s. 54.
28
Tansuğ 1999, 26.
29
Chalaby 1989, s. 82-85.
30
nan 1992, 105.
31
Mekhitarian 1978, 35.
Dostları ilə paylaş: |