VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
414
sonra bildiri metinlerini cd ortamına veya flash bellek ile verilmesini istiyoruz. Çünkü
daha sonra iletişim çok zor oluyor. Özellikle burada bildiri sunan Azerbaycan’dan
katılan arkadaşlarımız bildirilerini hemen teslim ederlerse, gitmeden bizim için çok
daha iyi olur. Gerçekten Gaffar Bey’le Ahmet iyi biliyorlar çok sıkıntı oluyor. Naile
Hanım’ın da söylediği gibi inşallah bundan sonraki kongrelerimizde de çok sık
beraber oluruz birbirimizi daha iyi tanıma veya anlama konusunda da önümüzdeki
konferanslarda, kongrelerde bizlerde sizleri Türkiye’ye bekliyoruz. Her zaman
kapımız açık. Aynı Azerbaycan Bakü’deki eviniz gibi gelebilirsiniz. Sizleri hep
bekliyoruz. Ve ben bütün katılımcı arkadaşlara, özellikle ev sahibi olarak Naile
Hanım, Habibe Hanım ve ekibine sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum. Hepinizin
ellerine sağlık; gönüllerinize sağlık. İnşallah bundan sonraki çalışmalarda
görüşmek dileğiyle, başarılar dileğiyle.
Prof. Dr. Abbas SEYİDOV
Selçuk Üniversiteti ile bu ilk ortak konferans değildi. Sonda olmayacaktır.
Yine yaxşı bir konferans geçirdik. Türk tarihi, sanatı ve mimarisi ile alakalı önemli
makaleler vardı. Benimde katıldığım başka ülkelerde de konferanslar oldu. Herbiri
Türk milleti için önemli konferanslar oldu.
Bu konferansa ev sahipliği yapan Naile hanıma, Ahmet AYTAÇ muallime
ve her birinize ayrı ayrı öz teşekkürlerimi sunarım.
Prof. Dr. Mustafa SEVER
Değerli arkadaşlarım bu kongrede, bu sanatsal etkinlikte neler yaptık neler
ettik gözlemlediğimizde algıladım ve gördüm ki; yine ortak geçmişimizi, tarihimizi,
dilimizi kısacası kendimizi kendimize anlattık. Bu kendimizi kendimize anlattık da
tıpkı bir ailenin fertleri gibi ailenin bir araya gelmesi gibi dedelerimizi, ebelerimizi
onların miraslarını konuştuk, sonuçlandırdık ve burada yaptığımız ve yapmamız
gereken şey ortaklıklarımızı ortaya çıkarmak: farklılıklarımızdan ziyade
ortaklıklarımızı. Nedir ortaklıklarımız? Ortaklık olan neler? Başta Gaffar Muallim’in
konuşurken söylediği şeyden bahsedeyim. Bir milletin var olması millet olması dili,
dini ve vatan birliği olması gerekir demişti. Bakıyoruz dil bunların içerisinde belki de
en önemlisi yani din birliği, vatan birliği bunlar sonradan da elde edilir. Sonradan da
kazanılır. Ama dil asla böyle sonradan kazanılmıyor. Ana dilimiz bu dilin
geliştirilmesi, güçlendirilmesi burada konuşurken ortak dilde birbirimize hitap
etmemiz belki de en ortak yanımız ortak değerimiz. Burada dilimize o zaman özen
göstermemiz gerekiyor.
Bu özen ister yazarken ister konuşurken olsun Türk coğrafyası çok büyük
etkilere maruz kaldı ister Anadolu’dan ister bu taraftan bahsedelim. Nereye
bakarsanız bakın kimisi Rusya’dan etkilendi. Kimisi Tunca’dan etkilendi. Biz
Araplardan, Farslardan, Fransızlardan etkilendik. Şimdi müthiş bir etki popüler
kültür çerçevesi içerisinde bizi sürüleştiren bir kültürle İngilizceden etkilendik.
Bombardıman ediliyoruz adeta. Televizyonlar, internetler ve hele hele elimizdeki şu
akıllı akıllı dediğimiz telefonlar var ya mahvediyor akılları. Konuşmaktan aciz
yazmaktan, birbirimizle sohbet etmekten aciz bırakıyor. Burada o zaman gene dilin
önemi yoksa bunu kaybedersek bu dili kaybedersek o zaman sürüleşiriz. Sürü gibi
hale geliriz. İki amaç çerçevesinde gelenekten haberdar olmamız ve bu gelenekle
devam ettirmemiz gerekiyor diye düşünüyorum. Bu kongrenin, bu etkinliğin belki de
tek amacı bu olmalı ki; buydu zaten. Birbirimizi dinledik, konuştuk, haberdar olduk.
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
415
Bu haberdar olmada karşımızdaki kişiyi veya söylediklerini tam olarak algıladık
algılamadık ama birbirimizi tanıdık burada. Ortak geçmişimiz de pek çok
kütüphanede, tozlu raflarda öyle bekliyor ki o kadar çok eser bekliyor ki bu
araştırmacıların, bu eğiticilerin, öğreticilerin bu değerleri ortaya çıkarması
gerekiyor. Güncellemek lazım; güncellenmesi, kültürün güncellenmesi lazım ki
canlı kalalım. O canlılık geçmişimizde, geçmişimizdeki bırakılan eserlerde. Bugün
hepimiz dönüp dolaşıp diyoruz ki; Göktürk Abideleri şöyle diyor. Dîvânü Lugati't-
Türk’de böyle diyor. Kutadgu Bilig’de şöyle devlet düzenine işaret ediyor. Hepimiz
bunları okuyup öğrenebiliyoruz. Acaba daha gizli kalmış ne kadar eserimiz var? O
raflarda neler var neler yok bunların araştırılması lazım. Buradan ortaklıklarımızı
vurgularken bu kongrenin, bu etkinliğin geleneksel hale dönmesi dönüşmesini daha
büyük Türk topluluklarıyla ortak hareket etmemizi diliyorum ve bu çalışmaları, bu
yöndeki etkinlikleri planlayan, organize eden dostlarıma, arkadaşlarıma ki burada
program kitapçığı üzerinde 4 tane kuruluş var o kuruluşların yetkililerine, buraya
kadar gelmiş, burada ortak bir değeri paylaşmış siz arkadaşlarıma, çalışanlara,
buranın emekçi çalışanlarına, herkese gönülden şükranlarımı belirtiyorum ve
devamını diliyorum. Teşekkür ediyorum.
Ahmet AYTAÇ
Değerli katılımcılar bende sizi saygıyla selamlayarak sözlerime başlamak
istiyorum. Allah utandırmasın duasıyla başladığımız 7. Uluslararası Türk Sanatı,
Tarihi ve Folkloru Kongresi’ni şu an itibari ile tamamlamış bulunuyoruz. Mustafa
Hocamın da söylediği gibi, dört kurumun iş birliği ile geçirilen bu kongrede şunu
anladım ki ben; Türk Dünyası’nın birliği için daha yolun başındayız. Yani yapmamız
gereken çok iş var. Ben kendi adıma çok çalıştığımı filan zannediyordum bu
anlamda ama emin olun ki çalışmıyormuşum. Çalışmıyormuşuz. Bu kadim milletin,
bu büyük Türk milletinin her daim tarihin her devresinde mağdurların koruyucusu
olmuş bu necip milletin, bu global dünyada yeniden hak ettiği yere gelmesi için
emin olun çalıştığımızı söylemişsek ayıp etmiş oluruz. İnanın çalışmıyoruz. Bizim
çok çalışmamız lazım, hepimizin çok çalışması lazım. Bu vebal ahirette hepimizin,
sırtında bir vebaldir. Onun için insan para pul kazanabilir. Makam mevkii
kazanabilir. Bunlar bir başarı değildir. Başarı; aidiyetini hissettiği milletini muasır
medeniyetlere ulaştırabilmesi için yaptığı çalışmalar ile ileriye götürürse o zaman
belki bu başarıdır. Bahtiyar Vahapzade’nin dediği gibi; Bir ananın iki oğluyuz
eşqimiz bir yolumuz bir. O zaman Türk Dünyası içerisinde, Türk Dünyasında liderlik
edecek iki millet var, iki kardeş millet var; Oğuzata’nın çocukları Azerbaycan
Türkleri ve Türkiye Türkleridir. Başı, yani bu toprakların lokomotif görevini
Azerbaycan ve Türkiye üstlenecektir.
Şimdi tabi Avrupa Birliği var, Şangay Beşlisi filan var. Ne Avrupa Birliği ne
Şangay Beşlisi bizim Türk birliğine ihtiyacımız var. Türkiye’de bir deprem
olduğunda, Türkiye’de bir Soma faciası olduğunda sosyal medyada Türkiye
Türklerinden önce Azerbaycan’daki “gardaşlarımızın” acımızı paylaştığını biliyoruz.
Biz bilim adamlarıyız bu iki kardeş milletin birliği ve dirliği biz bilim adamları
olarak ancak bu tür faaliyetler yapabiliriz. İşte bu kongreler İspanya’da, İtalya’da,
Mısır’da, Makedonya’da, Moğolistan’da, Moldova’da, Gagavuz Özerk Türk
Devleti’nde yani Rusya’da, Bosna Hersek’te yani Türk nerede varsa, biz orada
kongre yapmaya çalışıyoruz ve bize bu 7 tane Türk devletinden bu güne kadar
hem kurumsal anlamda Tarih Müzesi gibi hem de bireysel anlamda yani şahsen
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
416
kendi özveriyle destek veren, bizle yol arkadaşlığı yapan, tek ülke üzülerek
söylüyorum ki Azerbaycan. Gönül istiyor ki; Kazakistan da olsun, gönül istiyor ki
Özbekistan da, Kırgızistan da. Doğu Türkistanlı kardeşlerimize kadar hepsi
içimizde olsunlar. İnşallah onların da içimizde olduğu daha büyük etkinlikleri
yaparız.
15 oturumdan ibaret bu kongremizde özel bilgilerle dolu iki gün geçirdik.
Biz burada açılan Türk Sanatları Sergimizde ilginin büyük olduğunu söylemeden
geçmek istemiyorum. Osman hoca da söyledi, Abbas muallim de bahsetti biz bir
yılı geçirmiyoruz hatta yanlış hatırlamıyorsam Moldova’nın kitabı en uzun, en geç
bastığımız kitap. Moldova Kongresini yedi ayda bastık. Mesela Moğolistan
Kongresinin kitabını üç ayda bastık. Yani Konya’da Mayıs ayında büyük kongre
yapıyoruz. Geçen yıl 12 ülke idi. Bu yıl yine büyük ilgi var. İkiyüz civarında yerli ve
yabancı bilim adamını ağırlıyoruz. Bu önemli bir rakam. Biz o kitabı da 4 ay 5 ay
gibi kısa bir sürede tamamlıyoruz. Size söz veriyorum ben bu kitabı bir ayda
basarım. Biz bir ayda da basarız ama bu niye 4 ay, 5 ay, 7 ay oluyor; çünkü bir iki
kişi katılımcılardan o bildirileri almakta zorlanıyoruz.
Ben başta Naile Hanım olmak üzere bu müzenin bütün çalışanlarına
teşekkür ediyorum. Buraya geldiğimiz birinci gün arkadaşlarımızı otele gönderdik
dinlenmeleri için. Biz bir grup arkadaşımızla sergileri hazırlamak için buraya geldik.
Afet Hanım, Habibe Hanım, müzenin bütün çalışanları bizle burada çalışıyorlardı.
Ben bir baktım ki yani Azerbaycan’ın Tarih muallimlerinden en önemli isim ve
müzenin direktörü, kollarını sıvamış Naile Hanım baktım burada mankenlere elbise
giydiriyor. Asılacakları düzeltiyor. Ben çok duygulandım. Naile Hanım’ın bizim
gönlümüzde çok değerli bir yer vardır. Naile Hanım burada temizlik yapan işçilerle
bile temizlik yapan çok yüce bir insan yani Naile Hanım’ın hakkını ödeyemeyiz.
Tabi bu biraz önce de söyledim, bu kongre ilk değil. İnşallah son da olmayacak.
İnşallah bundan sonra daha büyük faaliyetler yapmamız lazım. Bakın bugün
Bulgarlar Türk’tür ama Türklüklerinden haberleri yok. Bugün Macarlar Türk’tür ama
Türklüklerini bilmiyorlar. Macaristan’da yeni yeni başladı. Bakın yeni bir haber
Macaristan’da ana muhalefet partisi lideri bir Türk’tür. Geçen yıl Konya Selçuk
Üniversitesi’nde kendisini ağırladık. Düşünebiliyormusunuz Macaristan’da ve 5
yıllık filan bir partidir. Beş yılda ana muhalefet konumuna gelmişlerdir ve kendisi
otuz yaşlarında çok genç bir arkadaşımız. Bizde otuz yaşındaki gençler daha yeni
master yapıyor. Biz çocuğumuza kıyamıyoruz. Bakın Gagavuzlar Türklüklerini
kaybetmemişler. Hala Türkçe konuşuyorlar. Anadolu Türkçesiyle Azerbaycan
Türkçesiyle Türkçe konuşuyorlar ve Türkçeleri bizden daha arı, daha doğru Türkçe.
Demek ki millet kimliğinizi kaybetmemenin birinci şartı; hocam nazik davrandı
söylemedi bu kadar net ben söyleyeyim; din birliğinden önce dil birliği. Bunu da
beni Müslüman yaratan Allah’a hamd eden birisi olarak söylüyorum. Bununla da
iftihar ediyorum ama dilinizi koruyamazsanız hiçbir şeyinizi koruyamazsınız. Diliniz
varsa siz varsınız. Onun için bizler bu yazdığımız makalelerde yabancı
kelimelerden arındırmaya çalışarak öz Türkçe yazmaya çalışalım bu çok önemli.
Ben tekrar emeği geçen herkese teşekkür etmek istiyorum ve
müsaadenizle en büyük teşekkürü de Azerbaycan’dan ve Türkiye’den bu kongreye
bildiri ile katılan sizlere, yol arkadaşlarımıza etmek istiyorum. Hepiniz saygı ile
selamlıyorum.
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
417
KONGREDEN GÖRÜNTÜLER
Kongre Açılışı.
Kongre salonlarından görüntü.
Kongre heyetinden bir grup.
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
418
Değerlendirme paneli.
Sergiden görüntü.
Kongre heyetinden bir grup Qobustan’da.
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
TÜRK SANATLARI KARMA
SERGİSİ
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
421
Adem ÇOLAK
Ahmet AYTAÇ
Ahmet DALKIRAN
Ahmet Fatih ÖZMEN
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
422
Ahmet Hakan YILMAZ
Ajdar KAFAROV
Ayhan GÖKTEPE
Ayşe Gül GÖKKAYA TÜYSÜZ
Ayşegül KOYUNCU OKCA
Ayşegül ŞAHİN
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
423
Ayşegül TÜRK
Ayşegül YILMAZ
Bahriye YALÇINKAYA
Banu GÜRCÜM
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
424
Betül SERBEST YILMAZ
Burak YILDIRIM
Cemile Arzu AYTEKİN
Çetin ÇELEBİ
Ebru ATEŞOK
Emel BULMUŞ
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
425
Emine ESİRGENLER
Emine KOÇAK
Emine Nur YILMAZ ARIKAN
Esra YARAR ABANOZ
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
426
Fadim AKÇA
Fatma KÜÇÜK
Feride GÜLER
Figen ÖZEREN
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
427
Filiz Nurhan ÖLMEZ
Ghonche GHOJOGHI
Gözde UZGİDİM
Gülnare MEMMEDOVA
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
428
Hafize PEKTAŞ
Hamide Tuba KIZILKAYA
Hande Ayşegül ÖZDEMİR
Hasan KORKMAZ
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
429
Mehmet KÜÇÜK
Melahat ALİYEVA
Melike ATAMAN
Menekşe SAKARYA
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
430
Mesude Hülya Ş. DOĞRU
Mine AYDOĞAN BAYRAM
Mine CERANOĞLU
Müşerref ÇAKIR
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
431
Naci EDİ
Neslihan DEMİR
Nesrin KAÇAR
Nevra BAYINDIR
Nurcan PERDAHCI
Nuride HUSEYNOVA
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
432
Qanire MEMMEDOVA
Ömür KOÇ
Önder DÜZ
Özcan DEMİR
Özge KILIÇ
Özlem KAYA
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
433
Pakize Pınar YANIKGÖNÜL
S. Senem UĞURLU
Sebine EFENDİYEVA
Semra KILIÇ KARATAY
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
434
Sevgi YÜKSEL UZUNÖZ
Şenay AYTAÇ
Tural NEBİYEV
Vüqar XUDAVERDİYEV
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
435
Yüksel DOĞDU
M. Sami ÖZTÜRK
Zahide ŞAHİN
VII. ULUSLARARASI TÜRK SANATI, TARİHİ ve FOLKLORU KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ
436
Kişisel Sergi
KEÇE ve İPEĞİN BULUŞMASI: ŞAL SERGİSİ
Ahmet AYTAÇ
Document Outline - 001
- 01
- 02
- 03
- 04
- 05
- 06
- 07
- 08
- 09
- 10
- 11
- 12
- 13
- 14
- 15
- 16
- 17
- 18
- 19
- 20
- 21
- 22
Dostları ilə paylaş: |