Sendikal sorumluluğunu yerine getirip, kendi işkolundaki ceza infaz kurumu personelinin işyeri olan cezaevleriyle ilgili sen



Yüklə 12,96 Kb.
tarix23.09.2017
ölçüsü12,96 Kb.
#1200





BES

BÜRO EMEKÇİLERİ SENDİKASI

Ankara Şubeleri



BASINA VE KAMUOYUNA
Değerli basın emekçileri,

Her sabah kalktığımızda bir önceki geceden kalma ölümleri ve yıkımları görmekten insanlık adına kaygı duyduğumuzun altını bir kez daha çizmek için sizleri buraya davet ettik.

Suruç katliamı sonrasında IŞİD ile mücadele adı altında başlayan süreç, daha sonra IŞİD’in adının dahi anılmadığı operasyonlara dönüşmüş, ülkenin birçok yerinde olağanüstü hal ilan edilmiş ve her gün cenazelerin kaldırıldığı bir ülke haline gelmiş durumdayız.



Değerli basın emekçileri

Emekçiler barışı neden istiyor; yada tersinden emekçiler savaşa neden karşı olmalının cevabını, savaşa karşı barış dilini bir kez daha haykıracağımızı, bu toplumla sizlerin aracılığı ile paylaşmak istiyoruz.

Siz değerli basın emekçileri yapacağımız basın toplantısına katıldığınız için öncelikle teşekkür ederiz.

Kamu emekçilerinin 2016 – 2017 yılı Toplu sözleşme görüşmelerinden bir kez daha Kamu Emekçilerinin satış sözleşmesinin bağıtlandığı günlerden geçerken, 7 Haziran seçimlerinin sonuçlarını kabullenemeyen AKP ve onun kurucu diktatörü RTE, ülkeyi yeniden dönülemez bir kaos ortamına sürüklüyor. Ülkede adeta sıkı yönetim koşullarını aratmayan mahalleler, ilçeler, dağlar ve ovalar özel güvenlikli bölgeler ilan ediliyor. Köylülerin tahıllarının toplanması ve depolanması hayvancılıkla uğraşan köylülerin kurban bayramı öncesi satışa sunmak için yaylalarda hayvanların telef edilmesi, arıcılıkla uğraşan köylülerin arılarının telef edilmesi ve bununla birlikte doğanın katledilmesine karşıyız.

Biz emekçilerin bankalarda dolarları, faizde paraları, repoda tahvilleri yada savaş ortamının getirdiği kaostan yararlanacak sermayemiz yok. Biz emekçiler alın teri ile yaşayan, ülke ve insan sevgisini önemseyen topluluklarız. Savaştan kazancımız yok. Kaybettiğimiz yoksul halk çocukları var, anaların göz yaşları var.

Göz yaşı döken ananın kimliğine bakarak üzülmek bizim yaklaşımımız olamaz. Savaş ortamının getirdiği ölümler ve yıkımların dışında, ekonomik olarak hak kaybına uğrayan biz emekçilerin savaştan çıkarı olamaz. Son 20 günde dolar ve Euro daki artış tüm toplumun daha çok yoksullaştığı görülmektedir.

Savaş ortamının getirdiği ölümler, yaralanmalar, bombalamalar toplumda korku, panik ve paranoya yaşatmakta ve bunun sonucunda toplum daha çok içe kapanarak duyarsızlaşmaktadır. Diğer taraftan şehit cenazelerinde ölümleri sorgulayan ve siyasilere tepki duyan sesler her geçen gün daha fazla yükselmektedir. Birimizin Acısı Diğerimizin Sevinci oluyorsa bizler nasıl kardeş olacağız. Kardeşliğin ötesinde nasıl insan olacağız sorusunu kendimize bir kez daha sormalıyız. Barış dilini ama sız kurmak gerekiyor. Savaşmak için insanlık tarih de dünden bugüne kadar çeşitli gerekçeler üretmiş olabilir. Ancak AKP nin ve Recep Tayyip Erdoğan ın tek adam tek parti diktatörlüğüne karşı savaş gerekçeleri bulamayız. AKP nin ve Recep Tayyip Erdoğan nın savaş diline karşı biz emekçiler barış dilini amasız her yerde kullanmamız gerekir.

Bu gün AKP iktidarının savaş politikasına karşı barışı, gerici, piyasacı, muhafazakar politikalarına karşı laik bilimsel, anadilde eğitimle birlikte, parasız eğitim ve sağlık hakkını savunmak, AKP nin halkları birbirine kırdıran ve kamplaştıran politikalarına karşı bir arada yaşamı savunmak ve yine AKP nin etnik ve dinsel temeldeki politikalarına karşı halkların kardeşliğini savunmak, dünden bugüne daha da yakıcı bir talep olarak ortaya çıkmıştır.

Kamu emekçileri olarak 7 Haziran seçimleri sonrası Recep Tayyip Erdoğan ın başkanlık sevdasını nasıl yerle bir ettiysek bugün AKP nin ve Recep Tayyip Erdoğan nın 17 – 25 Aralık operasyonundan kurtulmak ve başkanlık sevdasını yeniden diriltmek için ülkeyi savaşın dışında kaos, kargaşa ve bunun sonucunda erken seçime götürerek başarılı çıkmanın hesabını yapmaktadırlar.



Biz kamu emekçileri dün olduğu gibi bugünde seçimlerde alacağımız tutumlar dahil olmak üzere AKP nin savaş ve gerici politikalarına karşı örgütlü ve örgütsüz olduğumuz tüm işyerlerimizde AKP yi ve Recep Tayyip Erdoğan’ı geriletmek için her türlü demokratik tutumu alacağımızı buradan bir kez daha beyan ediyoruz.

Saygılarımızla


YÖNETİM KURULLARI
Yüklə 12,96 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə