Korozyon kimyasi ve önemi



Yüklə 172,75 Kb.
səhifə1/3
tarix11.04.2018
ölçüsü172,75 Kb.
#37659
  1   2   3



KOROZYON KİMYASI VE ÖNEMİ

Burcu KILIÇ, İpek SEVGİLİ, Nergis UYSAL, Büşra İŞLER, Hakan GÜLENER

Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eğitim Fakültesi, Fen Bilgisi Öğretmenliği

brc_klc-1996@hotmail.com, ipeksevgili.35@hotmail.com, nergsuysal@gmail.com, busra.slr@hotmail.com, hakan.3157@hotmail.com



ÖZET

Korozyon, metal veya metal alaşımlarının oksitlenme veya diğer kimyasal etkilerle aşınma durumu. Demirin paslanması, alüminyumun oksitlenmesi korozyona örnek olarak verilebilir. Türkçeye yabancı dillerden giren korozyon sözcüğü; yenme, kemirilme gibi anlamlarla alakalıdır. Aşınma, çürüme, paslanma, bozulma ve yenim gibi sözcüklerle karşılanabilir. Yüzeyleri uygun şekilde korunmayan metal ve metal alaşımlarının bozunmaları önemli bir teknolojik sorundur.

Korozyon, metal ve alaşım çevreleri ile kimyasal ve elektrokimyasal reaksiyon sonucu bozunmadır. Korozyonun oluşumu metalik malzemelerin içinde bulundukları ortamla reaksiyona girmesi sonucu, dışarıdan enerji vermeye gerek kalmaz.

Kimyasal ve elektrokimyasal olmak üzere ikiye ayrılır. Çeşit olarak dört grupta incelenir bunlar; Galvanik korozyon, Elektrolitik korozyon, Biyokimyasal korozyon ve Gerilme korozyonu.

Korozyonun hayatımızda büyük önemi vardır. Korozyon her şeyden önce insan hayatını ve sağlığını zarara sokan bir olaydır. Bilindiği gibi bakırın korozyon ürünlerinin insan sağlığı için çok zararlı olması nedeni ile bakır kaplar yüzyıllarca kalayla kaplanarak kullanılmışlardır. Korozyon dünyadaki sınırlı metal kaynaklarının en önemli israf nedenidir. Her yıl üretilen metalik malzemelerin yılsonuna yaklaşık 1/3’ ü korozyon nedeni ile kullanılmaz hale gelir. Bununla birlikte sermaye, emek, enerji ve bilgi kaybı olur. Korozyon ortamı kirletir ve geri dönüşüm olan maddelerde tabiata geri dönerken ortamı kirletebilirler.

Korozyondan korunma yöntemleri de vardır. Korozyona karşı mücadelede en etkin yöntemlerden biri kaplama uygulamasıdır. Kaplamalar ametal (boyalar, plastik malzemeler) olabileceği gibi metal de (galvanizleme, krom kaplama, kalaylama) olabilir. Kimi durumlarda, yüzeysel koruma sağlayan bir filme de (boya katmanı kaplamadan önce metal yüzeyi sıcak fosfatlama, alüminyum alaşımlarının anodik oksidasyonu [eloksallanması] vb.) başvurulabilir. Metalleri elektrokimyasal olarak koruma iki tip olabilir: Katodik koruma ve Anodik korumadır.



Anahtar kelimeler: Elektrolitik korozyon, kimyasal korozyon, paslanma, çürüme, koruma.



GİRİŞ


Korozyon metallerde görülen bir yüzey olayıdır. Diğer bir anlamda korozyon, önlenmesi oldukça zor olan doğal bir olaydır. Fakat bazı çözümlerle belirli oranlarda yavaşlatılabilir. Korozyon; malzeme yüzeyinden başlayan ve malzeme derinliklerine doğru kimyasal ve elektrokimyasal bir reaksiyonla tesir oluşturarak bir malzemenin değişikliğe uğraması ya da aşınması olayıdır. Korozyon olayı, metallerin üretim işleminin ters yönlüsüdür. Tabiatta soy metaller hariç, metallere arık olarak rastlanmaz. Birçoğuna oksit, sülfür ya da karbonat şeklinde maden cevheri biçiminde rastlanır. Bunlardan enerji verilmek suretiyle teknik yöntemlerle arık metaller elde edilir. Bu durumdaki her metal, tekrar ilk madensel cevher şekline dönme şartını arar ve belli şartlarda da bu durumlarına geçer. Bu reaksiyona korozyon adı verilir. Kontak potansiyeli farklı olan iki metal arasında nemli bir ortam olduğu zaman meydana gelen elektroliz olayından doğan çok süratli bir aşınma (korozyon) tipi, elektrokimyasal korozyondur. Demir–Bakır, Alüminyum–Bakır, Alüminyum–Paslanmaz Çelik, korozyonunu önlemek çok zordur.

Bu nedenle korozyondan korunmak veya korozyonu önlemek için; uygun metal seçimi, uygun konstrüksiyon ve daha sonra yüzey kaplaması, boyama, kurutma uygulamaları, katodik ve anodik koruma yöntemleri vb. birtakım yöntemler uygulanmaktadır. Diğer taraftan koruma yöntemlerinin seçiminde uygulanan sistem ile çevre parametreleri arasında ilişki bulunmaktadır.


KOROZYON NEDİR?



Korozyon nedir?

Günlük yaşamda kireçlenme, paslanma vb. de denilen, madenlerin elektriksel, kimyasal ya da mekanik nedenlerle aşınması.
Metallerin hemen hemen hepsi doğada bileşik halinde bulunurlar. Bu bileşiklerden; ilave malzeme, enerji, emek ve bilgi kullanmak suretiyle metal veya alaşım üretilir. Üretilen metal ve alaşımların ise tekrar kararlı durumları olan bileşik haline dönme eğilimleri yüksektir. Bu nedenle, metaller içinde bulundukları ortamın elemanları ile reaksiyona girerek önce iyonik duruma, sonra da ortamdaki başka elementlerle birleşerek bileşik haline dönmeye çalışırlar. Böylece, kimyasal değişime veya bozunuma uğrarlar. Sonuçta, metallerin fiziksel, kimyasal, mekanik ve elektriksel özelliklerinde istenmeyen bazı değişiklikler meydana gelir ve bu değişiklikler bazı zararlara yol açar. Hem metal malzemelerin bozunma reaksiyonuna hem de bu reaksiyonun neden olduğu zarara korozyon adı verilir. Genel anlamda ise; ortamın kimyasal ve elektrokimyasal etkilerinden dolayı metalik malzemelerde meydana gelen hasara korozyon denir.

Korozyon, esasında metalik malzemelerin içinde bulundukları ortamla reaksiyona girmeleri sonucunda, dışarıdan enerji vermeye gerek olmadan, doğal olarak meydana gelir. İçinde su bulunan ortamlarda meydana gelen korozyona “sulu ortam korozyonu” denir. Atmosferde, toprak altında, su içinde veya her türlü sulu kimyasal madde içerisinde meydana gelen korozyon buna örnek olarak gösterilebilir. Yüksek sıcaklıklarda gaz ortamlarında metalik malzemelerde meydana gelen korozyona ise “kuru veya yüksek sıcaklık korozyonu” denir. Kazanların alevle veya sıcak gazlarla temas eden bölgelerinde meydana gelen korozyon da bu tip korozyona örnek olarak verilebilir.KOROZYON NASIL OLUŞUR?

Korozyon birbiri ile elektriksel ve elektrolitik teması olan ve aralarında potansiyel farkı oluşan iki metalik bölge veya nokta arasında meydana gelir. Bu bölge veya noktalardan potansiyel bakımından daha asil olanın yüzeyinde katodik reaksiyon meydana gelir, daha aktif olan diğer bölge veya nokta ise çözünür. Potansiyel farkının oluşum nedenleri aşağıdaki şekilde sıralanabilir:


  • Metal veya alaşımın yapısal, kimyasal, mekanik veya ısıl farklılıklar gösteren bölgeleri arasında potansiyel farkı oluşabilir.

  • Farklı iki metal veya alaşımın birbirine temas etmesi nedeniyle potansiyel farkı oluşabilir.

  • Ortamın katodik olarak redüklenebilen bileşenlerinin, metalin değişik bölgelerinde farklı oranlarda bulunması potansiyel farkı oluşturabilir.

Şimdi demirde korozyonun meydana gelişini açıklamaya çalışalım. Sıradan bir demir parçası hidroklorik asit (HCl) çözeltisi içerisine daldırıldığında hidrojen kabarcıklarının oluştuğu görülür. Demirde bulunan enklüzyonlar, yüzey pürüzlülüğü, yerel gerilmeler, tane yönlenmesi veya ortamda meydana gelen değişimler nedeniyle demir parçasının yüzeyinde çok sayıda anot ve katot bölgeleri oluşur. Anot bölgesindeki pozitif yüklü demir atomları parçanın yüzeyinden ayrılarak pozitif iyonlar halinde sıvı çözeltiye geçerken, negatif yüklü elektronlar metal (demir) içinde kalırlar.

Söz konusu elektronlar, çözeltiden metal yüzeyine ulaşan pozitif hidrojen iyonlarını karşılayarak onları nötrleştirirler. Nötr hale gelen bazı atomların bir araya gelmeleri sonucunda hidrojen gazı oluşur. Bu işlem devam ettikçe, demir anot bölgesinde oksitlenir ve korozyona uğrar. Parçanın katot olan bölgeleri ise hidrojenle kaplanır. Çözünen metal miktarı, uygulanan gerilim ile metalin direncine bağlı olan hareketli elektron sayısı veya akım şiddeti ile doğru orantılıdır.

Korozyonun devam edebilmesi için anot ve katottaki korozyon ürünlerinin giderilmesi gerekir. Bazı durumlarda, hidrojen gazı katoda çok yavaş birikir ve metal yüzeyinde oluşan hidrojen tabakası korozyon reaksiyonunu yavaşlatır. Bu olay katodik polarizasyon olarak bilinir.

Bununla birlikte elektrolitte çözünen oksijen, metal yüzeyinde biriken hidrojenle tepkimeye girerek su oluşturur ve böylece korozyonun devam etmesi sağlanır. Demir ve su için film giderme hızı katoda temas eden suda çözünmüş oksijenin etkin konsantrasyonuna bağlıdır. Sözü edilen etkin konsantrasyon değeri; havalandırma derecesi, hareket miktarı, sıcaklık ve çözünmüş tuzların bulunup bulunmaması gibi etkenlere bağlıdır.



http://odev.mentalmasturbasyon.com/wp-content/uploads/2009/08/081309_2159_korozyonvek2.png

Şekil 1. Demirin paslanmasında demir hidroksit oluşumu

Anot ve katotta meydana gelen reaksiyon ürünlerinin zaman zaman karşılaşıp, yeni reaksiyonlara girmeleri sonucunda gözle görülebilir pek çok korozyon ürünü oluşabilir. Örneğin; su içerisindeki demirde katodik reaksiyon sonucunda oluşan hidroksil iyonları elektrolit içerisinde anoda doğru hareket ederken, ters yönde hareket eden demir iyonlarıyla karşılaşırlar. Bu iyonlar birleşerek, demir (II) hidroksit [Fe(OH)2] o1uşturur1ar, (Şekil 1).

Oluşan demir(II) hidroksit hemen çözelti içerisindeki oksijenle birleşerek, demir pası olarak adlandırılan demir (III) hidroksit oluşturur. Bu pas; çözeltinin alkalitesine, oksijen oranına ve karıştırılmasına göre ya demir yüzeyinden uzakta, ya da korozyonun daha da ilerlemesini önleyecek uzaklıktaki bir konumda oluşur.

Demirin korozyonunda, hücre reaksiyonunu oluşturan anodik ve katodik reaksiyonlar aşağıdaki gibi yazılabilir:

 

Fe  Fe2+ + 4e‾         : Anodik reaksiyon



O2+2H2O+4e 4OH‾         : Katodik reaksiyon

O2 + 2Fe + 2H2O  2Fe2+ + 4OH‾     : Hücre reaksiyonu



KOROZYON REAKSİYONLARI

Korozyon sırasında anodik (elektron veren-yükseltgenme) reaksiyonlar ile katodik (elektron alan-indirgenme) reaksiyonları birlikte oluşur. Demir metalinin bulunduğu ortamdaki anodik ve katodik reaksiyonlar aşağıdaki gibidir:



  • Anodik Reaksiyon: Metalik iletkenden iyonik iletkene olan pozitif yük transferini gerçekleştiren elektron reaksiyonudur. Anodik reaksiyon daima bir oksitlenme reaksiyonudur.

Örneğin, Me → Me + + e

  • Katodik Reaksiyon: Metalden elektrolite negatif yükün transfer olduğu elektrot reaksiyonudur. Katodik reaksiyon daima indirgenme reaksiyonudur.

  • Elektrot Reaksiyonu: Elektrolit ve metal ara yüzeyinde yük transferine neden olan kimyasal reaksiyondur.

Anodik Reaksiyon: Fe0 → Fe +2 + 2e – (İyonlaşma)

Katodik reaksiyon : ½ O2 + H2O + 2e – → 2(OH) – 2H+ + 2e → H2 (Asitli Ortamda)

Toplam Reaksiyon: Fe0 + ½ O2 + H2O → Fe(OH)2 (Pas)



Şekil 1.1: Korozyon reaksiyonunun oluşumu

KOROZYON HIZ BİRİMLERİ

Metallerin korozyon hızları prensip olarak iki ayrı şekilde ifade edilir:



  • Birim zamanda, birim yüzeyde meydana gelen kütle kaybı

  • Birim zamanda metal yüzeyinde meydana gelen kalınlık azalması

  • Korozyon hızı aşağıdaki birimlerle ifade edilir:

  • Korozyon Penetrasyonu: Korozyon sonucu metal kalınlığında bir yılda meydana gelen azalma, mm/yıl (MPY)

  • Ağırlık Kaybı: Korozyon sonucu metal yüzeyinin 1 m2sinde 1 günde meydana gelen ağırlık kaybı, g/m2 gün (GMD)

  • Korozyon Akım Yoğunluğu: Metal yüzeyinin 1 cm2deki anodik akım yoğunluğu , μA/cm2

  • Demir metali söz konusu olduğunda bu birimlerin karşılıklı eşdeğerleri şöyledir: 1 μA/cm2 = 11,6 μm/yıl = 0,25 g/m2 gün

KOROZYON TEORİLERİ 


1. Okside-Redüksiyon Teorisi:

Redoks diye de adlandırılan okside redüksiyon teorisi maddenin atom yapısına bağlı bir kuram üzerine kurulmuştur. Elektriksel bakımdan nötr olan atom bazı etkiler sonucu elektron verir veya alır. Oksidasyon yükseltgenme, redüksiyon indirgenmedir. 

 2.Çözeltilerin Elektrolizi Teorisi:

Asit, baz ve tuzların sulu çözeltileri içine daldırılan ve bir iletkenle bağlanan 2 metalden akım geçirildiğinde, çözeltiyi oluşturan madde pozitif ve negatif iyonlarına ayrılır. Anyonlar elektron kaybederek nötr olurlar. Kaybedilen elektronlar elektrik kaynağına dönerler. Böylece elektrolit anodun madde kaybına karşı yenileşir ve anot korozyona uğramış olur. 



KOROZYON MEKANİZMALARINA GÖRE KOROZYON TÜRLERİ

Organik sıvıların ya da ergimi n ya da ergimiş metallerin neden oldu metallerin neden olduğu korozyon türüdür. Korozyon doğrudan fiziksel çözünme ya da katı hal değişimi ile gerçekleşir. Civa ya da ergimiş alüminyumun metal malzeme yüzeyinde korozyona neden olması zeminde fiziksel korozyona örnek olarak gösterilebilir.

  • Kimyasal Korozyon

Metal malzemelerin direkt olarak ortamla reaksiyona girmesi sonucu oluşur. Atmosferik koşullarda en önemli korozif maddeler O 2, H 2S ve halojenler olduğundan genelde metal yüzeyinde korozyon ürünü olarak oksitler ve sülfürler oluşur. Kimyasal korozyon yüksek sıcaklıklarda meydana geldiğinden yüksek sıcaklık korozyonu olaraktan adlandırılmaktadır. Bu korozyon türüne örnek olarak, kazanlar, kazanların alevle ya da sıcak gazla temas ettiği bölgelerde meydana gelen korozyon verilebilir.

  • Elektrokimyasal Korozyon

Sulu ortamda metal ve alaşımlarının bozulmaları ile meydana gelen korozyon türüdür. Elektrokimyasal korozyon mekanizmasında, elektron alışverişi ara yüzeyde meydana gelir. Bu mekanizmanın gerçekleşebilmesi için; aralarında potansiyel fark bulunan malzemelerin aynı ortamda olması ve elektron akışının sağlanabileceği bir elektrolit olması gereklidir.

Çelik bir sacın yüzeyini Sn ile kaplandığında, , kaplama tabakasının altında kalan çelik sac korozyona uğrar. Bu durumda, çelik sac anot, Sn ise olarak davranmaktadır. Oluşan anot- katot reaksiyonu sonucunda katot çelik sac korozyona maruz kalır. Çelik sacın yüzeyi Zn kaplandığında ise çelik sac katot, Zn ise anot olarak davranır ve Zn kaplama tabakası korozyona uğrar. Bunun nedeni galvanik seride Zn’nun potansiyelinin çeliğe göre düşük olmasıdır.



  • Elektrokimyasal korozyonda elektron alışverişini gerçekleştiren bir elektrolit ve iki tanede elektrot vardır. Katot reaksiyonu bir indirgenme reaksiyonudur. Anot ise bir yükseltgenme reaksiyonudur.

  • Katot reaksiyonu: n M+ + n e- → Mn

  • Anot reaksiyonu: M → Mn+ + n e-

  • Sonuç olarak anodik davranış gösteren malzeme korozyona uğrarken, kotodik davranış gösteren malzeme ise korunur. Şekil ’de korozyon hücresi, diğer adıyla galvanik hücre gösterilmiştir.



GALVANİK HÜCRE

  • Elektrokimyasal korozyonda galvanik seri çok önemlidir.

  • Galvanik seri, gerçek ortamlarda metallerin potansiyellerinin ölçülüp sıralanması ile elde edilen termodinamik bir seridir.

  • Standart hidrojen elektrodu, belirlenmiş basınç altında hidrojen gazı ile süpürülen bir platin elektrottur.

  • Oda sıcaklığında 1 mol/lt derişikliğindeki çözeltiler yardımıyla potansiyeli ± 0 volt olarak kabul edilen standart hidrojen elektrodu referans alınarak belirlenen değerler, standart elektrot potansiyelini oluşturur.

  • Bu şekilde elde edilen potansiyellerin sıralaması galvanik seriyi verir.


KOROZYON ORTAMLARI VE MALZEMELERİN DAVRANIŞLARI


Homojen

Madde dağılımı ve özellikleri her yerinde aynı olan kimyasal karışımlara da Homojen Karışım adı verilmektedir.


Homojen Dağılımlı Korozyon (Uniform Corrosion )

  • Malzeme kaybının fazla olduğu, fakat kolaylıkla önceden fark edilebilen en yaygın korozyon türüdür.

  • Uzun süreler için hesaplanan ortalama korozyon hızlarının her yerde aynı olduğu kabul edilebilir. Eşit dağılımın başlıca kaynağı anodik ve katodik çevrelerin sürekli olarak yer değiştirmeleridir Korozyona uğrayan kısımlarda aynı oranda malzeme kaybı oluşur.

  • En yaygın korozyon türü olarak, homojen dağılımlı korozyonun yol açtığı metal kaybı diğer korozyon türlerine oranla yüksektir.



Buna karşın en az korkulan korozyon türü olduğunu belirtmek gerekir. Çünkü homojen dağılımlı korozyonun hızı basit laboratuvar deneyleri ile saptanabilir. Böylece saldırgan ortamlara terk edilen parça ve yapıların ömrüne ilişkin tutarlı tahminlere ulaşmak mümkün olur.

  • Homojen dağılımlı korozyonun yararlı bir işlem olarak değerlendirildiği hallerde vardır. Örneğin, sıcak haddeleme sonucu çeliğin yüzeyini kaplayan oksit tabakalarının uzaklaştırılmasında yararlandığımız yol bu tür korozyon koşulunun gerçekleştirildiği kimyasal işlemlerdir.

Homojen dağılımlı korozyon;

  • Farklı koruma ve saldırgan ortama ilave edilen korozyon hızını sınırlayıcı

maddeler vb.,

  • Yüzey kaplamaları, katodik koruma ve korozyon ortamının saldırganlığının azaltılması gibi önlemlerle kontrol altına alınabilmektedir.

Çukurcuk Korozyonu (Pitting Corrosion)

  • Çukurcuk korozyonu daha çok pasifleşebilen metallerde ve halojen iyonu içeren ortamlarda ortaya çıkmaktadır.

  • Korozyonun genellikle çok dar bölgelerde yoğunlaşması sonucunda, malzeme yüzeyinde çukurcuklar oluşur.

  • Metal yüzeyinde oluşan çukurcukların morfolojisi metal veya alaşımın cinsine göre değişmektedir.

  • Malzeme kaybı az, ancak tehlikeli bir korozyon türüdür.

  • Çoğunlukla parça delindiğinde korozyon oluşumu fark edilir.

  • Örnek olarak, kondenser borularında oluşan çukurcuk korozyonu verilebilir. Al alaşımları ve paslanmaz çeliklerde daha yaygın görülen çukurcuk korozyonunun oluşumunda metal yüzeyindeki süreksizlikler ve mekanik hasarlarda önemli rol oynar.

  • Çukurcuk korozyonu özellikle NaCl, CaCl2, MgCl2, AlC3 ve NaBr içeren ortamlarda, borularda ve tanklarda akış hızının azaldığı bölgelerde görülmektedir.


PH - değeri ortamın çukurcuk korozyonu bakımından etkenliğini belirleyen önemli bir göstergesidir. Çukurcuk korozyonu öncelikle nötr ortamlarda oluşur. PH - değeri düşürülünce yerini genel korozyona (homojen dağılımlı korozyon) terk eder.



  • Oksitleyici, yani indirgenebilen metal iyonlarının klorürlerini içeren ortamlar çukurcuk korozyonu yönünden en tehlikeli olanlardır. FeCl , CuCl ve HgCl bunların akla gelen ilk örnekleridir. Bu ortamlar da katodik olay klorürlerden kaynaklanan metal iyonlarının indirgenmesidir. Oksijene gerek olmadığı gibi, oksijen miktarının çukurcuk korozyonuna etkisi ihmal edilebilir düzeydedir.

  • Çukurcuk korozyonunun belirgin özelliklerinden biri de çok küçük çözelti miktarları ile oluşmasıdır. Yani korozyonun yoğunlaştığı çukurcuk dipleri ile ortamın büyük hacmi arasında bir tıkanıklığın gerekliliğinden söz edilebilir.

Bu tıkanıklığı giderici etkiler, örneğin durgun haldeki bir ortamın akış haline dönüştürülmesi, çukurcuk korozyonu eğilimini önemli ölçüde azaltabilir. Bu tür etkileri saldırgan ortamların nakli için kullanılan paslanmaz çelik pompalar sürekli çalışma koşullarında tam dayanç gösterirken çalışmaya bir süre ara verilmesi üzerine korozyona uğrarlar.




Alaşım

Bir metal elementin en az bir başka element (metal, ametal) ile homojen karışımıdır. Elde edilen malzeme yine metal karakterli malzeme olur. Alaşımlar karışıma giren metallerin özelliklerinden farklı özellikler gösterirler.


Seçici (Selektif ) Korozyon (Dealloying (selective leaching) )

Bir alaşım içinde bulunan elementlerden birinin korozyona uğrayarak uzaklaşması sonucu oluşan korozyon olayıdır.



  • Alaşımlarda belirli bir metal veya belirli bir faz üzerinde yoğunlaşarak öncelikle çözünmelerini sonuçlayan korozyon türüdür. İlke olarak, elektrokimyasal gerilim dizisinde birbirinden çok uzak metallerden oluşan alaşımlar seçici korozyona uğrarlar. Örneğin, altın - gümüş alaşımı seyreltik nitrik asit çözeltisine terk edilince gümüşün çözündüğü ve hatta giderek geriye yalnız saf altının kaldığı görülür.

  • Alaşımdaki belli bir metalin veya belirli bir fazın öncelikle çözünmesi sonucu ortaya çıkar.

  • Bu tip korozyona en iyi örnek, pirinç alaşımı içinde bulunan çinkonun bakırdan önce korozyona uğramasıdır. Pirinç (Cu-Zn) malzemelerde, Zn miktarı % 15 i geçerse seçici korozyon meydana gelir

  • Korozyon sonucunda malzemenin dayanımı büyük oranda azalır. Korozyonun etkili olduğu bölgelerde çekme dayanımının sıfıra indiği kabul edilir.

  • Bu korozyonda parçada dayanım kaybı olmasına karşın parçanın dış görünüşünde renk değişimi dışında herhangi bir farklılık meydana gelmez.

  • Seçici korozyon daha çok pirinç malzemelerde ve lamel grafitli dökme demirlerde görülmektedir.

  • Çinko uzlaşma veya dezinfikasyon sonucunda, boşluklu korozyon ürünü ile çevrili bakır kalır ve pirince özgü sarı renk yerini kızıla bırakır.

  • Ferritik lamel grafitli dökme demirlerde, ferrit ile grafit arasında oluşan potansiyel farktan dolayı, ferrit anodik, grafit katodik davranak galvanik hücre oluştururlar. Sonuç olarak, süngerimsi yapıdan oluşan grafit iskelet açıkta kalır.




Asbest

Bir silikat olan tremolitin değişmesinden oluşan, kırılmadan bükülebilen, ipek görünümünde lifli, ateşe dayanıklı bir mineral.
Aralık Korozyonu (Crevice Corrosion)

Aralık korozyonu, perçin cıvata gibi birleştirmelerden dolayı oluşan veya kaplamaların altında kalan dar aralıkta oluşan bir korozyon türüdür. Cıvata ve perçin gibi bağlantı elemanlarındaki çok dar bölgelere korozyon sıvısının girmesiyle korozyon oluşmaktadır.



  • Aralık korozyonu durgun çözeltilerin var olduğu ortamlarda, örtülü yüzeyler altında ve aralıklarda meydana gelmektedir.

  • Korozyonun oluşabilmesi için aralığın, korozyon çözeltisinin girebileceği kadar yeterli darlıkta olması gerekmektedir. Bu mesafe milimetrenin onda biri veya daha küçük boşluklar kadardır. Aralık genişledikçe korozyon etkenliğini kaybeder ve genişliğin birkaç milimetre olduğu durumlarda korozyon nadiren görülür.

  • Aralığı oluşturan malzemelerin ikisinin de metal olması gerekmez.

  • Conta gibi metal ve metal olmayan malzemelerin temas yerlerin de aralık korozyonu oluşabilir.

  • Ağaç, cam, beton, kauçuk, asbest gibi maddeler de aralık korozyonuna sebep olabilir.

  • Cıvata, perçin ve vidanın kullanıldığı yerlerde kaynaklı bağlantıların tercih edilmesi, aralık korozyonunu önleyebilecektir.



Yüklə 172,75 Kb.

Dostları ilə paylaş:
  1   2   3




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə