Issn: 2148-6026. Yakın Doğu Üniversitesi Adına Sahibi Owner on Behalf of Near East University



Yüklə 3,32 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə8/92
tarix17.09.2017
ölçüsü3,32 Kb.
#205
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   ...   92

Dinin Aydınlanmacı Eleştirisi ve Hıristiyanlığın Mitolojik Karakteri
 
19
Palmer,  mitten  arındırma  girişimlerini  farklı  değerlendirmektedir. 
O’na  göre  mitten  arındırma,  talihsizce  seçilmiş  bir  kavramdır.  Mitten 
arındırma hareketi yeni ahit’teki mitolojik unsurları silmeyi veya dikka-
te almamayı değil, onlara orijinal ve koruyucu manalar olarak bakmayı 
öngörür. Mitten arındırma, İncilleri modern dünya görüşüne uyarlama 
hareketi  şeklinde  algılanmamalıdır.  Palmer’e  göre  Bultmann’ın  yakla-
şımı, sembolün manasını orijinal, otantik fakat bugün için gizli kalmış 
yönlerini yeniden ortaya koymak anlamındadır.
51
 Hermeneutik yöntem 
gereği Bultmann ile birlikte, Yeni Ahit’in bir yorum olduğu, bu yorumun 
da yorumlanması gerektiği söylenmeye başlanmıştır. Bu yolla Hıristi-
yanlığın mesajın güncelleştirilmesi ve canlı bir söz haline getirilmesi he-
deflenmiştir. Tarih, metin ve filolojik eleştirinin ortaya çıkarmış olduğu 
Yeni Ahit’e yönelik bu yeni yaklaşım oldukça modern bir yaklaşımdır. 
Söz konusu tarih ve metin eleştirisine dayalı bu yaklaşımı modern kı-
lan, Yeni Ahit’in kutsal veya tanrı sözü olmadığı, fakat içinde tanrı sözü 
olarak kabul edilebilecek unsurların bulunduğu şeklindeki değerlendir-
medir. Dolayısıyla mitten arındırma, dönemin geçerli olan kültürünün 
ve bu kültürün taşıyıcısı olan dilin analizini de zorunlu hale getirmiş-
tir. Mitten arındırma, zamanının dili olan efsanenin, efsanenin olma-
dığı bir dönemin diline tercüme edilmesi anlamına gelmektedir. Fakat 
bu tercüme doğrudan dilin tercümesi değil dilin dile getirdiği mesajdır. 
Dolayısıyla  söz  konusu  tercüme  girişimi,  kutsal  kitabın,  telif  edildiği 
dönemin kültür ortamından, günümüze taşınması demektir.
52
 
Mit’ten arındırma girişimlerinin gerekçesi yalnızca Yeni Ahit’in di-
linin mitolojik karakterinden kaynaklanmaz. Söz konusu girişimi ge-
rektiren  başka  bir  neden  Yeni  Ahit’in  bünyesinde  barındırdığı  çeliş-
kiler olmuştur. Mesela, Yeni Ahit’te Hz. İsa’nın hem Hz. Meryem’den 
dünyaya  gelen  bir  beşer  olduğu  hem  de  O’nun  ezeli  ve  ebedi  varlık 
olduğu şeklindeki vurgular, gerek bilimsel gerekse mantıksal açıdan 
kabul edilmesi mümkün olmayan apaçık bir çelişki olarak görülmüş-
tür. Dolayısıyla Yeni Ahit’i hakikati gizlediği düşünülen ifade biçimle-
rinden arındırmak mitten arındırma girişimlerinin hedefi olmuştur ve 
söz konusu ifadeler varoluşsal yorum süzgecinden geçirilerek yeniden 
yorumlanmak  hedeflenmiştir.  Söz  konusu  girişimlerin,  Yeni  Ahit’in 
beşeri varoluşa ilişkin mesajlarının daha iyi kavranmasını sağlayacağı 
varsayılmış ve bu girişimler, Yeni Ahit metinleriyle modern zamanlar-
da  varoluşsal  bir  diyalog  kurmayı  hedefleyen  hermeneutik  çabalara 
dönüşmüştür.
Hz. İsa’nın yaşamı, öğretisi, şahsı ve konumuna yönelik araştırma 
ve incelemeler, ilk Hıristiyan cemaatinin teşekkülünden itibaren, Hı-
51  Palmer, a.g.e. s. 82
52  Görgün, a.g.e., s. 110-111


20
 
Y
akın
 D
oğu
 Ü
nİversİtesİ
 İ
lahİYat
 F
akÜltesİ
 D
ergİsİ
ristiyan düşüncesinin merkezi ilgisini oluşturmuştur; fakat bu ilginin 
tarihsel araştırmaların nesnesine dönüşmesi aydınlanma düşüncesi-
nin etkisiyle ortaya çıkmıştır. 17. Yüzyılın bilimsel ve eleştirel yöntemi 
yaygınlaşarak güvenli ve sarsılmaz bir konum kazanmıştır. Bu süreçte 
klasik metinlerin, metin, kaynak ve tarihsel eleştiri yoluyla doğruluk-
ları,  güvenilirlikleri  ve  işlevleri  araştırılmaya  ve  sorgulanmaya  baş-
lanmıştır. Aydınlanmanın rasyonaliteye vermiş olduğu merkezi statü 
gereği Kitab-ı Mukaddes, tarihsel karaktere sahip Ortadoğu’da birinin 
yazdığı kitap olarak görülmeye ve diğer beşeri kitaplar gibi rasyonel bir 
kritiğe tabi tutulmaya başlanmıştır. Kitabı Mukaddesle ilişkili olarak, 
Hz. İsa da eleştirel değerlendirilmeye tabi tutulup incelenmeye ve sor-
gulanmaya başlanmıştır.
53
Bu gelişmeler, tarihsel süreç içerisinde ilk Hıristiyan cemaat tara-
fından başlatılan ve nihayetinde 325 yılında yapılan İznik konsilin’de 
onaylanarak dogmalaştırılan Hz. İsa’nın düalist doğasına yönelik gele-
neksel Hıristiyan kabullerine de etki etmiştir. İlahi ve beşeri tabiattan 
müteşekkil ikili bir doğanın gerçekliği mümkün görülmemiş ve rasyo-
nel  ilkeler  çerçevesinde  hareket  eden  aydınlanmacı  düşünürler,  Hz. 
İsa’nın düalist doğasına yönelik geleneksel (İznik ve Kadıköy dogma-
sını) kabulü sorgulamaya açmışlardır. Söz konusu bağlamda aydın-
lanma dönemi teologları da, geleneksel kabullerin hilafına bir tutum 
sergileyerek Hz. İsa’nın düalist doğası, geleneksek uzlaşı doktrini ve 
kefaret  gibi  dogmatik  kavramları  kullanmamaya  başlamışlardır.  Söz 
konusu gelişmeler, teologlar tarafından tarihsel İsa ile Kilise geleneği-
nin Mesih’i arasında bir ayrım yapılarak, ilk yüzyılda Yahudiler ara-
sında yaşamış Nasıralı İsa’nın gerçekte kim olduğunun araştırılması-
na sebep olmuştur.
54
Deist  bir  inancın  etkisindeki  tarihsel  İsa  araştırmaları,  İncillerin 
tarihsel gerçekliğine yönelik ciddi kuşkular ortaya çıkarmış ve İncil-
lerin  ötesinde  bir  İsa  aranmaya  başlanmıştır.  Gerçek  İsa’nın,  gele-
neksel Hıristiyan inancı tarafından örtbas edildiği düşünülerek tari-
hin İsa’sı ile imanın İsa Mesih’i arasında ayrıma gidilmiş, bunun da 
ötesinde  Hıristiyanlığın  kökeninin  bir  aldatma  ve  yanılgıya  dayandı-
ğı iddia edilmiştir. Buna göre, aydınlanma dönemi teologları “tarihin 
İsa’sı” ile “imanın Mesih’i” arasına ayrım yapılmasını bir zorunluluk 
olarak görmüşlerdir. Onlara göre tarihin İsa’sı İncillerin sunduğu gibi 
dinin  Mesihi  değil,  zamanının  Yahudi  beklentisini  yansıtan  biri  ola-
rak yani Roma’nın tahakkümünü ortadan kaldıracak ve onun yerine 
Hz.  Davut’un  krallığını  yeniden  kuracak  politik  bir  kurtarıcıdır.  İsa 
bu beklentiyi yerine getirememiş bir tarihi şahsiyettir. O’nun politik 
53  Aydın, Mahmut, “Tarihsel İsa Araştırmaları ve Onların Bulguları Üzerine Bazı Mülahaza-
lar”, İslami Araştırmalar Dergisi, Sayı 5, 2001,s. 1
54  Aydın, a.g.m., s.3


Yüklə 3,32 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   ...   92




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə