Idare mahkemesi başkanliğI’NA



Yüklə 18,8 Kb.
tarix08.09.2018
ölçüsü18,8 Kb.
#67126

…………………..İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI’NA

DAVACI :


DAVALI : Milli Emlak Müdürlüğü

DAVA KONUSU : Milli Emlak Müdürlüğü’nün …… aile hekimliği merkezi olarak kullanılan …………. İli ……. İlçesi ….. mahallesi ….…… ada …… pafta ….. parselde kayıtlı taşınmaza ilişkin …… ile ….. tarihleri arasındaki kullanımı “fuzuli işgal” olarak niteleyerek ecrimisil tahakkuk ettirilmesi işleminin iptali talebidir.

T. TARİHİ :

AÇIKLAMALAR :

Aile hekimi olarak, …….. merkezinde sözleşmeli/kadrolu çalışmaktayım. Milli Emlak Müdürlüğü tarafından tarafıma ….. tarihinde tebliğ edilen yazı (EK-1) ile aile hekimliği merkezi olarak kullanılan ………….ili…….ilçesi…..mahallesi….……ada …… pafta ….. parselde kayıtlı taşınmaza ilişkin …… ile ….. tarihleri arasındaki kullanımı “fuzuli işgal” olarak niteleyerek ecrimisil tahakkuk ettirilmiştir. Hazineye ait taşınmazlara ilişkin hangi şartlarda ecrimisil talep edilebileceği 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ile 178 Sayılı Maliye Bakanlığının Görev ve Yetkilerine İlişkin Kanun Hükmünde Kararname’de ve ilgili yönetmeliklerde düzenlenmiştir. Mevzuat çerçevesinde tarafımdan ilgili taşınmazın kullanılması “fuzuli işgal” olarak kabul edilemeyeceği gibi buna dayalı olarak ecrimisil tahakkuk ettirilmesi de açıkça yasaya aykırıdır.

Şöyle ki;

2886 sayılı Devlet İhale Yasasının 75. maddesinin 1. fıkrasında, Devletin özel mülkiyetinde veya hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmaz malların, gerçek ve tüzel kişilerce işgali üzerine, fuzuli şagilden ecrimisil isteneceği, son fıkrasında da, işgal edilen taşınmaz malın, idarenin talebi üzerine, bulunduğu yer mülkiye amirince en geç 15 gün içinde tahliye ettirilerek idareye teslim edileceği hükme bağlanmıştır.

178 Sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 13. Maddesinin b fıkrasında “Hazinenin özel mülkiyetindeki taşınmazların satışı, kiralanması, trampası ve üzerinde sınırlı aynî hak tesisi, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin kiralanması ve bu yerler için gerekli görülen hallerde kullanma izni verilmesi işlemlerini yapmak” Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nün görevleri arasında sayılmıştır.


2886 Sayılı Yasanın 74. Maddesi ile 178 Sayılı KHK’nin 13. Maddesine dayalı olarak çıkarılan ve 19.6.2007 günlü ve 26557 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmeliğin Tanımlar başlıklı 4. Maddesine göre “Ecrimisil: Hazine taşınmazının, idarenin izni dışında gerçek veya tüzel kişilerce işgal veya tasarruf edilmesi sebebiyle, İdarenin bir zarara uğrayıp uğramadığına veya işgalcinin kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın İdarece talep edilen tazminatı” Fuzuli şagil (İşgalci): Kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın, Hazine taşınmazının zilyetliğini, yetkili İdarenin izni dışında eline geçiren, elinde tutan veya her ne şekilde olursa olsun bu malı kullanan veya tasarrufunda bulunduran gerçek veya tüzel kişileri” ifade etmektedir.

Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu’nun E. 2000/1200-K. 2002/848 sayılı ve 22.11.2002 günlü kararında “Devletin özel mülkiyetinde veya hüküm ve tasarruf altında bulunan taşınmaz mallardan ecrimisil alınabilmesi, taşınmazın 2886 sayılı Yasadaki tanıma uygun olarak işgal edilmesi koşuluna bağlı olduğundan, ve yukarıda açıklandığı üzere gördüğü kamu hizmeti nedeniyle şemsiye ve şezlong kiralayan belediyenin bu faaliyetinin işgal, kendisinin de fuzuli şagil olarak nitelendirilerek ecrimisil tahakkuk ettirilmesi hukuka uygun bulunmadığından, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında da hukuki isabet görülmemiştir” gerekçesiyle kamu hizmeti görülmek üzere kullanılan alandan ecrimisil alınamayacağına hükmedilmiştir. Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu’nun E. 2000/1233-K. 2002/912 sayılı ve 13.12.2002 günlü kararında da ecrimisil alınması koşulları tartışılmış ve benzer bir karar verilmiştir.

5258 sayılı Aile Hekimliği Kanununun 2. Maddesine göre aile hekimi “kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile birinci basamak teşhis, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetlerini yaş, cinsiyet ve hastalık ayrımı yapmaksızın her kişiye kapsamlı ve devamlı olarak belli bir mekânda vermekle yükümlü, gerektiği ölçüde gezici sağlık hizmeti veren ve tam gün esasına göre çalışan aile hekimliği uzmanı veya Sağlık Bakanlığının öngördüğü eğitimleri alan uzman tabip veya tabiptir.”
Yasanın “Kamuya ait taşınmazların kullanımı” başlıklı 4. Maddesi de “Hazine, belediye veya il özel idaresine ait taşınmazlardan aile sağlığı merkezi olarak kullanılması uygun görülenler, Maliye Bakanlığı, belediye veya il özel idarelerince bu amaçla kullanılmak üzere doğrudan aile hekimine kiraya verilebilir” düzenlemesini içermektedir.
5258 Sayılı Yasaya dayalı olarak Bakanlar Kurulu kararıyla çıkarılan Aile Hekimliği Uygulaması Kapsamında Sağlık Bakanlığınca Çalıştırılan Personele Yapılacak Ödemeler İle Sözleşme Usul Ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin “Aile hekimine yapılacak ödemeler” başlıklı 16/1-c. Maddesindeki düzenleme de şöyledir:

“Aile Sağlığı Merkezi Giderleri: Sözleşmeyle çalıştırılan aile hekimine, hizmet verdiği merkezin kira, elektrik, su, yakıt, telefon, internet, bilgi-işlem, temizlik, büro malzemeleri, küçük onarım, danışmanlık, sekretarya ve tıbbi sarf malzemeleri gibi Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliğinin 19 uncu ve 20 nci maddeleri ile belirlenen asgarî fizikî ve teknik şartların devamına yönelik giderleri için, her ay tavan ücretin % 50’sinin, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan illerin satın alma gücü paritesi puanı ile çarpımı sonucuna göre bulunacak tutarda ödeme yapılır. Aile hekimliği pozisyonunun, sözleşmeli aile hekimi bulunmaması nedeniyle boş olması durumunda, bu ödeme müdürlüğün döner sermayesine aktarılır ve birimin giderleri müdürlüğün döner sermayesinden karşılanır”

Yapılan düzenlemeler doğrultusunda, aile hekimliği merkezleri Sağlık Bakanlığı’nın 1. Basamak sağlık hizmeti verdiği alanlardır. Sağlık hizmetinin bir kamu hizmeti olduğu tartışmasızdır. Öte yandan Aile Hekimliği Kanununda da belirtildiği gibi aile hekimleri kurumlarının onayı ile aile hekimliği yapan, kadroları ilgili kurumlarında bulunan, 657 Sayılı Yasaya tabi hekimler ile Sağlık Bakanlığı ile sözleşme yapan hekim ya da uzman hekimlerdir. Aile hekimlerinin Hazineye ait taşınmazları doğrudan ilgilisi kurumdan kiralaması kabul edilmiş, öte yandan aile hekimlerine ödenecek “gider” başlığı altında “kira” da sayılmıştır.

Kaldı ki 2886 Sayılı Yasa ve 178 Sayılı KHK hükümleri doğrultusunda, ecrimisil talep ve tahakkuk ettirilmesinin koşulunun Hazineye ait arazinin ilgili kurumun onayı olmadan kullanılması olduğu açıktır. Dolayısıyla 1. Basamak sağlık hizmeti vermek üzere kurulmuş aile hekimliği merkezlerinin yasaya dayalı olarak kamu hizmeti verdiği ve bu hizmeti kendilerine tahsis edilen alanlarda, ilgili kurumun onayı ile yaptıkları tartışmasızdır.

Açıklanan nedenlerle, aile hekimliği merkezine ilişkin ecrimisil tahakkuk ettirilmesi işlemi açıkça hukuka aykırı olup iptali gerekmektedir.

SONUÇ VE İSTEM : Milli Emlak Müdürlüğü’nün …… aile hekimliği merkezi olarak kullanılan …………. ili ……. İlçesi ….. mahallesi ….…… ada …… pafta ….. parselde kayıtlı taşınmaza ilişkin …… ile ….. tarihleri arasındaki kullanımı “fuzuli işgal” olarak niteleyerek ecrimisil tahakkuk ettirilmesi işleminin iptaline karar verilmesini talep ederim. Saygılarımla.


Davacı

Ek:


Tebliğ edilen yazı örneği
Yüklə 18,8 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə