Hz. Fatima zehra

 HZ. ZEHRA (S.A) VE İLMΠ
GENİŞLİK 
Hz. Fatıma ez Zehra (s.a) uçsuz bucak-
sız ilmi bir genişlik; derin marifet, kültürel 
birikim ve keskin basiretle tanınmıştır. İs-
lami öğretileri babası Hz. Resulullah'tan 
(s.a.a) ve ilmin kapısı olan eşi Hz. Emir el 
Müminin İmam Ali bin Ebu Talib'den (a.s) 
öğrendi. İslam dininde; ahkâmında, öğreti-
sinde, ahlakı ve erdeminde âlime idi.
Hz. Zehra (s.a) kadınların en âlimi ve 
önceki ile sonrakilerden Âlem kadınlarının 
efendisidir. Yüce makamları, ilmi ve mari-
feti onun zamanındaki kadınların etrafına 
toplanıp İslam ahkâmını ve ilimlerini öğ-
renmelerini ve onu kendilerinin öğretmeni, 
mürebbisi, mürşidi ve yol göstereni olarak 
görmelerini sağladı.

---

36 • Hz. Zehra ve İlmî Genişlik 
Hz. Zehra (s.a) vahiy ve iman Ehlibey-
tindendi (a.s). Yüce Allah kimseye verme-
diği ilmi sadece onlara vermiştir. "Fatıma" 
olarak adlandırılmasının sebeplerinden bi-
risi de Allah'ın onu ilminden doyurmuş 
olmasıdır. Yine kadınlar arasında eşi ben-
zeri olmadığından "Betül" olarak adlandı-
rılmıştır.
Aşağıda Hz. Fatıma ez Zehra'nın (s.a) 
sonsuz ilmim ve marifetine işaret eden 
birkaç hususa değineceğiz: 
1-) 
Hz. Fatıma'nın (s.a) Kitabı 
[Kitâb-ı 
Fatıma (s.a)] 
Hz. Fatıma ez Zehra (s.a) İslami süreç 
içerisinde hayattaki olayları ve kıyamete 
kadar olacak olayları anlatan bir kitap ya-
zan ilk kadındır.
Şeyh Bâkır el Kureşi şöyle diyor: 
"Âlem kadınlarının efendisi Hz. Zeh-
ra'nın (s.a) miras bıraktığı ilmi eserlerden 
birisi de Hz. Resulullah'ın (s.a.a) imlasıyla 
yazdığı kitaptır. Bu kitapta hayat sahne-
sinde gerçekleşecek olaylara işaret etmiş-
tir. Bu kitap daha sonraki süreçte Pak Eh-
libeyt İmamlarının (a.s) elinde olmuş ve 

---

Hz. Fatıma Zehra (s.a) • 37 
'Mushaf-ı Fatıma' (s.a) olarak anılmış-
tır.."
20
Seyyid Haşim Maruf el Hasani, rivayet-
lerin işaret ettiği ve Hz. Fatıma'nın (s.a) 
ilminin genişliğini ve derin marifetini or-
taya koyan Mushafı hakkında şöyle yaz-
mıştır:
"Hz. Fatıma'nın (s.a) gelecekte olacak 
olaylardan haber verdiği kitabı bir miras 
olarak Pak İmamlar (a.s) olan evlatlarına 
intikal etmiş böylece her İmam kendisin-
den sonraki İmama bu kitabı aktarmıştır. 
Burada Mushaf kelimesinden maksat 
Kur'an-ı Kerim'den başka bir Kur'an de-
ğildir. Birileri sapkınlık ve sahtecilikle 
bunu başka bir Kur'an vardır demeye ge-
tirmesin.
Nitekim Hz. İmam (a.s) şöyle buyur-
muştur: "Onda (Mushafta) Kur'an olduğu-
nu iddia etmiyorum. Bilakis içinde insan-
ların bize ihtiyaç duyduğu şeyler mevcut-
tur. Bizim kimseye ihtiyacımız yoktur. 
Öyle ki onun içinde tam, yarım ve çeyrek 
20-
Hz. Fatıma ez Zehra'nın (s.a) Hayatı
, Bâkır Şe-
rif el Kureşi, s. 238. 

---

38 • Hz. Zehra ve İlmî Genişlik 
kırbaç hükümleri ile küçük deri yarası ve 
tırmalamanın hükmü (bile) vardır."
21
Bu kitap Mushaf-ı Fatıma (s.a) olarak 
adlandırıldığı dönemden İkinci hicri yüz-
yıla kadar Mushaf ismi Kur'an-ı Kerim'in 
özel isimlerinden sayılmıyordu. Hicri ilk 
asırda Mushaf kelimesi iki cilt kapak ara-
sında toplanıp dikilen, bu şekilde kaybol-
ması ve zarar görmesi engellenen sayfa 
topluluklarına verilen bir isimdi. Dolayı-
sıyla Hz. Fatıma'nın (s.a) Mushafı dendi-
ğinde Hz. Fatıma'nın (s.a) Kitabı kaste-
dilmektedir; Ehlibeyt (a.s) ekolüne düş-
man olanların bazısının iddia ettiği gibi 
var olan Kur'an'dan başka bir Kur'an değil. 
Nitekim Ehlibeyt (a.s) taraftarlarının elin-
de herkesin elinde bulunan Kur'an-ı Ke-
rim'den başka bir Kur'an yoktur. O kitap ki 
Ehlibeyt (a.s) taraftarları ona dini hüküm-
ler ve meselelerde itimat eder; gece gün-
düz onu tilavet ederler.