Anadolu’nun Durumu



Yüklə 445 b.
tarix01.12.2017
ölçüsü445 b.
#13325















  • Anadolu’nun Durumu:

  • 1) Ekonomi berbat (Erzurum PTT’si 350.000 borçlu; per capita 771 kş.; Eskişehir-Ankara 22 saat; teker tamiri yok. Sonuç: Esnaf’a muhtaç.

  • 2) Çok cepheli savaş: a) Yunanistan işgali; b) BMOD; c) Saray; d) İç İsyanlar (dinsel ve cinsel tema; “Millet düşmanınızdır”). Sonuç: Kuva-yı Milliye’ye muhtaç.

  • 3) Dinsel ideolojinin başatlığı: Dürrizade Abdullah – Rıfat Efendi fetvaları. Sonuç: Hocalara muhtaç.

  • Köylü’nün Durumu: Milliyetçilik Duygusu zayıf: 1) Emperyalist işgal yok veya bölgesel; 2) Savaştan bıkmış; 3) Ulusal Pazar yok. Sonuç: Köylü ihmal edilecek.

  • Ama: 1) İşgalcinin dini farklı; 2) İzmir’e giren Yunan; 3) İstiklal Mahkemeleri; 4) Rumlara ve özellikle Ermenilere tepki; 5) Vatanseverlik (yerel)

  • Eşraf’ın Durumu (toprak sahipleri ve tüccar)

  • 1) Bilinçsiz (halı, bayrak dikimi): İttihatçılara tepki içinde (Sivas’ta 3 gün: “Siyaset yapılsın mı?”; Kuva-yı Milliye’den şikayetçi;

  • 2) Yardım etti: Pre-kapitalist ilişki düzeyinde (kompradorlaşma yok); Rum ve özellikle Ermeni tepkisi/dönerler korkusu; yönetime ilk defa katılma olanağı .



  • AGÜ Aydını: Modernleşme gelmeden modernleşmenin ürünü.

  • Sınıfsal kökeni: Okumuş küçük burjuva: Batı eğitiminin ürünü.

  • Yapısı:

    • 1) Sınıflararası: Kompleksli: düşme ve yükselme;
    • 2) Sınıflarüstü: “Devletin içte göreli özerkliği”
  • Tutumları:

    • 1) Dışa: Batı’ya hayran, ama karşı değil (Emp’i tanımamış ve Renk Duvarı yok);
    • 2) Üstyapısal: Din’e karşı, Laik ve Reformcu (eski seçkinler güçlü);
    • 3) Altyapısal: Kapitalizm (tek model; eşraf güçlü; kitleler etkisiz; dağıtım değil üretim önemli; sınıfsal yapısı müsait;
    • 4) Yöntemsel: Yukarıdan Devrimci (gelenek zaten zor kullanmak; iç dinamik yok) .


1) Kişisel nitelik: Gerçekçi

  • 1) Kişisel nitelik: Gerçekçi

      • Önce : Milli müdafaa vekili.
      • Büyük devletlerle takışmamalı (İngiltere’yle iyi geçinmek)
      • Ancak Batı gibi olursan adamdan sayarlar.
    • 2) Yapısal nitelikler
    • a) Bürokrat Aydın olarak:
    • Harbiye Batı’ya en açık kurum; egzotik olmaktan çekinmek (Hotanto Venüsü); dine karşı şartlanmışlık (anne sofu, üvey baba, gıyabî idam kararı, Fransız filozoflarının etkisi); Sofya döneminin etkisi.
    • b) K.Burjuva olarak:
    • - Anti-kapitalist sözler hep 1921 öncesi;
    • - Özel teşebbüsçü (600.000 liranın kullanımı; çiftlikler özel).
    • Sebepleri: a) 1925’e kadar her şey sallantıda; Çerkes Etem kontrol dışı;
    • b) İttihatçı geleneği; c) Çivi bile yapılamaması .




Bağımsızlıkla çelişen farklı çözüm yolları:

  • Bağımsızlıkla çelişen farklı çözüm yolları:

  • - İngiliz korumacılığı;

  • - ABD mandası (“tel çekelim”).

  • Milliyetçi Duygunun oluşma süreci: Cemiyetler ve Kuva-yı Milliye

  • - Batıda İyonya, doğuda Ermenistan. Cemiyetlerin ilk beşi: 3’ü Ermenilere, 2’si Rumlara.

  • - Erzurum kongresi: “Sivil gel”.

  • Pre-nasyonalist hareket’ten gerçek milliyetçi hareket’e geçiş:

  • 1) Sivas K.: Ş.AnadoluAnadolu ve Rumeli MHC; H-i Temsiliye Ş.Anadoluvatanın heyeti umumiyesi; “bilhassa” Rumluk ve Ermenilik; “Doğu illeri  Mülkümüzün herhangi bir cüzü terk ve ihmal edilemez”

  • 2) Düzenli ordunun kurulması: Bırakıp gidiyor, yerel düşünüyor, liderleri tehdit ediyor, ideolojisi yok (eşkıya; Çin)

  • Yaklaşım: Çoğulcu. Fakat sıkışırsa sertleşiyor. Bir de, güçler birliği: “Meclis hükümeti” (eşraf ve alternatif liderler sivrilemiyor; ipler MK’in elinde).

  • 1) Etnik gruplar: Çerkesler ve Kürtlere karşı İslam dini ve Ermeni tehlikesi. Ayrıca: “Türkiye halkı”, 07.1923 anayasa taslağı md.12, 13, 14: “Türkiyeliler”. 1924 anayasasına kadar.

  • 2) İdeolojik gr.: İslam: içki yasağı, karşı fetva. 03.03.1924’e kadar. Sosyalizm-S. Rusya: Yeşil Ordu, KP. I. İnönü ve Komintern kararına kadar

  • 3) İttihatçılar ve alternatif ask. liderler : 1925 ve 1926 İzmir Sui.’a kadar

  • 4) Eşraf .



İçe yönelik nitelikler:

  • İçe yönelik nitelikler:

  • - Sosyalizm/Kapitalist olmayan yol (Yön dergisi, “sol Kemalizm”, Afrika)

  • - Kapitalizm

  • Dışa yönelik nitelikler: 1960 ve 70’lerde üç tartışma

  • 1) Üçüncü Dünyacı mı, Batıcı mı? (Kadro dergisi)

  • 2) Antiemperyalist mi, değil mi? (Antikapitalist değil ama, Sivas’ta “bilhassa”, Lenin ve Roy, Chester imtiyazı.

  • 3) Misak-ı Milli’yle sınırlı mı?

  • MM: yemin yok; dar yorum; “içinde ve dışında”; Hatay

  • Önemi:

  • Bizatihi bir amaç değil. Diğer iki adım için önkoşul .





  • Siyasal çerçeve: Cumhuriyetçilik: Boşluk doldu (yeni eş meselesi); Hilafet’i yalnız bıraktı; reformlara dayanak oluşturdu; tartışılmıyor.

  • Siyasal ilke: Laiklik: Reformlara dayanak; kapitülasyonları gereksiz kıldı; kapitalizm için lazım; anti-feodal; anti-şeyh; anti-eski seçkinler

  • Anayasal ilke: Üniter devlet: Padişahlıktan gelme; Kürtleri denetlemek için.

  • Uygulama ilkeleri (monist): Ebedi Şef, Tek Parti, Milli Eğitim, Ordu.

  • Burjuvasız laiklik: Tarihsel kökeni; halk tersini destekledi; uygulama fukaralaşmayla elele gitti ve bu tepkiyi kullananları güçlendirdi; esnaf yararlandı; seçkinlerle halk arasına duvar koydu. Sünni İslam monoblok.

  • Ulus-devlet tanımı: “Ulusunun homogen ve/veya tek bir birimden (etnik/dinsel) oluştuğunu varsayan ve bunu asimilasyonla/ayrımcılıkla gerçekleştirmeye çalışan devlet türü”.



1) Seküler Ulus’u kurmak

  • 1) Seküler Ulus’u kurmak

  • Aşamalar: a) Akılcı dindir; b) Hurafelere (popüler din) hayır; c) antiklerikalizm

  • Uygulama: a) Yeni Dil ve Alfabe: Eskiyle/İslamla ilişkiyi kesti; b) Yeni tarih: OsmanlıTürk: i) Türk Tarih Tezi; ii) Dil Tezi

  • Sonuç ve Sorunlar: 1) Irkçı uygulamalar sorunu (“öz Türk ırkından olmak”; Mimar Sinan’ın kafatası); 2) Ulusal birlik sorunu (Hilafetin kaldırılması + ırk kavramı = Kürtlerin yabancılaştırılması)

  • 2) Homogen Ulus’u kurmak

  • a) Etnik homogenlik: Ekim 23’ten öncesi: “Türkiye” ve “Türkiyeli” ; livalara özerklik. Sonrası: “Türk”. (Müslüman Türk)

  • 1925 Kürt ayaklanmasının yorumları: dinsel, feodal, ulusal.

  • b) Sınıfsal homogenlik: Sınıfları yadsımıyor, ama “uyum halindedir” diyor (“imtiyazsız sınıfsız…”. “Burjuvazi milli, proleterya uluslararası”. SCF’nin öğrettikleri: Eşrafı denetlemek; iktisadi önlem almak, ideolojik önlem almak .



1) Ekonomik yönü: Devletçilik (burjuvazi imali: “Kaç milyonerimiz var?”)

  • 1) Ekonomik yönü: Devletçilik (burjuvazi imali: “Kaç milyonerimiz var?”)

  • Nedenler: a) İ ve T’den geliyor; b) başka reçete yok; c) eşraf güçlü; d) eşrafa borç ödemesi; e) Liderin eğilimi.

  • Evreler:

  • a) Milliyetçilik uygulaması: i) GM burjuvazinin tasfiyesi ve milliyetçilik (1915, 23, 27, 32, 34, 41, 42, 55, 64 ve 1936 Beyannamesi); ii) D.Umumiye ve Kapitülasyonların kaldırılması.

  • b) Milli Tüccar’ın devletçe desteklenmesi (Yabancı sermayeye değil, kapitülasyonlara karşı; “Kap’ı kaldırma+Yerli sermayeye destek=Ekonomik bağımsızlık”); Teşvik-i Sanayi Kanunu (parasız arazi, gümrük bağışıklığı, vergi bağışıklığı, taşımada yüzde 30 indirim, yerli malı alımı, bölgesel tekel hakkı)

  • Yaklaşımlar: a) Bayar ve Atatürk; b) İnönü.

  • Sonuçlar: 1) Burjuvazi millileşmedi, Ankara levantenleşti (bugüne kadar süren “milli”-“komprador” ayrımı); “Ankaralı maske”; Aferizm; 2) Sanayi kuruldu.

  • 2) Sosyal yönü: Halkçılık – Proletaryanın denetlenmesi ve milliyetçilik (“imtiyazsız sınıfsız…”, “Yeni Kanun [1936] sınıfçılık şuuruna imkan verici bulutları silip süpürecektir”; parmak izleri; konsantrasyonu önleme; burjuvazi milli, proletarya enternasyonal; Peron: bölüşüm ve sendika) .



  • Devrimcilik. “Devrim”in anlamları ve 1960 sonrası atmosferi (+ “Ulusal Kurtuluş Savaşı”)

  • Aşamalar: a) Milli Mücadele sırasında: “Biz bize benzeriz”; b) Sonrası: Batı=Muasır Medeniyet=Bilim

  • Yararı: Mistik düşünüşten uzaklaşmayı, Batı’ya yaklaşmayı kolaylaştırdı.

  • Sakıncaları: a) Altyapıya dokunamadan üstyapı simgelerine vurmak halk tepkisi getirdi; b) zamanla kısır şekilciliğe dönüşecek (başörtüsü: örtülü gireni engellemek mi, mini etekle geleni engelleyeni engellemek mi?) .



  • Çıkış nedenleri: a) 1. ve 2. işlevlerin çelişkisi; b) Batı’yı olduğu gibi aktarmanın milliyetçilikle çelişkisi; c) Osmanlı’nın ve Batı’nın aşağılaması; d) “Neyi alıkoyacağız, neyi yeni alacağız” sorunu (düalizm).

  • Çözümü:

    • a) Milliyetçilik / ezilmişlikten kurtulmak: Özgün ve Üstün Kimlik Savı
    • - Tarih ve Dil tezleri
    • Tarih: (Homeros=Umar; Hitit=Eti, Kent=şehir, vb.; Hititleri ata ilan etmek=otoktonluk çabası; ‘Altın Geçmiş’te Osmanlı’yı atlayarak geriye gitmek). Ezilmişlikten kurtulma mottoları: “Ne mutlu Türk’üm diyene”, “Muhtaç olduğun kuvvet damarlarındaki asil kanda mevcuttur”, “Bir Türk Dünyaya Bedeldir”, vs. “Sarı ırk” olmadığını ispata çalışıyor.
    • Dil: Tarih tezinin etkisi; Arapça (“şey”) ve Farsçanın ayıklanması, buna karşılık “Okay” ve “Belleten”. Sonuç: Dile karşı hile: Güneş-dil Kuramı (V-er-senge-toriks).
    • b) Batıcılık: Batı’yla Özdeşlik Savı
    • Diğer AGÜ’lerden farklar: 1) Sömürge olmamış, hınç yok; 2) Renk duvarı yok; 3) Laik anlayış Hıristiyanlığa tepkiyi önledi; 4) Batı’ya yakınlık tarihsel; 5) Yapısı Batı’ya yakın .


  • Çürümüş bir imparatorluğu güçlü bir devlete, panik içindeki insanları özgüven sahibi ve inançlı insanlara, toplumu gelişmeye açık, olabildiğince seküler bir topluluğa dönüştürdü:

    • Devlet açısından: Yarı-feodal imparatorluk  Ulus-devlet;
    • Birey açısından: Tebaa  Vatandaş;
    • Toplum açısından: Ümmet  Ulus
    • Üretim biçimi açısından: Yarı feodal  Kapitalizm
  • Monist Devlet” ilkesi vardı ve bu kaçınılmazdı, ama “Muasır Medeniyeti alma” gibi çok akılcı bir ilkesi de vardı. Bu sayede, döneminin benzeri rejimlerine benzemesine rağmen, onların aksine monizmi amaç değil araç olarak gördü. Bu sayede, döneminin rejimleri yıkılırken, yaşamaya devam etti. Bu açıdan, kendi ırkını yücelten ve başkalarını küçümseyen “Türk Milliyetçiliği”ndan ayrı tutulmalıdır.

  • Irkçı öğeler taşımasına rağmen (ki bu iç ve özellikle dış ortam açısından kaçınılmazdı), “öteki”ni aşağılamaya değil daha çok kendini yüceltmeye dönük oldu. Kimliğin objektif değil sübjektif tanımını uyguladı (“…diyene”; zaten buna mecburdu da) ve kabul edenler için birleştirici oldu .



Kemalist seçkinlerin kimi eğilimleri “Muasır Medeniyet” ilkesini yani demokrasiyi “Monist Devlet” ilkesine kurban etti, monizmi sürdürdü ve onun olumlu niteliklerini zaman içinde olumsuza dönüştürdü. Bu eğilimler: (1- “Güç pozisyonu”ndan ve ayrıcalıklardan vazgeçememek; 2- 1930’ların monist değerlerine şartlanmışlık; 3- Kireçlenmeye bıraktığı sorunları çözememenin getirdiği panik ve kendine güvensizlikten kaynaklanan ve dış olumsuzluklar tarafından tetiklenen Sevr Paranoyası’na teslimiyet).

  • Kemalist seçkinlerin kimi eğilimleri “Muasır Medeniyet” ilkesini yani demokrasiyi “Monist Devlet” ilkesine kurban etti, monizmi sürdürdü ve onun olumlu niteliklerini zaman içinde olumsuza dönüştürdü. Bu eğilimler: (1- “Güç pozisyonu”ndan ve ayrıcalıklardan vazgeçememek; 2- 1930’ların monist değerlerine şartlanmışlık; 3- Kireçlenmeye bıraktığı sorunları çözememenin getirdiği panik ve kendine güvensizlikten kaynaklanan ve dış olumsuzluklar tarafından tetiklenen Sevr Paranoyası’na teslimiyet).

    • Laiklik  özel yaşama müdahale, topluma tahakküm; Sünni Diyanet;
    • Üniter devlet, ulus-devlet  tartışılmaz tabu; Kürt kimliğini inkâr;
    • Ordu  milli iradenin çok üstünde, dokunulmaz kurum (Van savcısı olayı);
    • Devletçilik  “ithal ikamesi”ni aşamama; “sosyalizm” yorumu; suiistimal;
    • Atatürk  ilahlaştırma (“Resimleri niye her yerde asılı?”ya ve “adam”a dava)
  • Irk, 1930’larla sınırlı kalmadı. “Milli eğitim”in de katkısıyla yavaş yavaş bir “ırmak yatağı” yarattı “Türkiye Türklerindir” mottosundaki “Türk” tüm vatandaşları (Kürtler ve gayrimüslimler) kapsamadı (Baykal 2008: “Irak Iraklılarındır, Türkiye Türklerindir”).

  • “Millet-i hakime” ideolojisinin dış olumsuzluklarla birleştiği durumlarda (6-7 Eylül, bugünkü durum, vs.), bu ırmak yatağı “Güçlü Devlet”çiler tarafından şartlandırılan bilinçsiz kitlelerin “devleti kurtarmak” amaçlı linç ve hatta katil eylemleriyle doldurulmaya başlandı.

  • Bugün kendilerini “Kemalist” olarak tanımlayan ve sesini duyuranların ayıracı, “Özgürlükler Gelirse Ülke Parçalanır” ve “Emperyalist Batı, Sevr’i Geri Getirmek İstiyor” mottoları.

  • Sonuçta, 1930’larda demir atmak yüzünden, o zamanlar bireye bir özgüven duygusu vermiş olan Muasır Medeniyetçi / Batıcı Kemalizm; bugün Kürt, gayrimüslim vatandaş ve Batı korkusu aşılamakta .



Yüklə 445 b.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə